06 Ocak 2025 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

8 21 ŞUBAT 2021 İsveç’te bir Otonom Okul Demokrasi var, ırkçılık yok hüseyin edemir A vrupa’da göçmen ve mülteci karşıtlığı ile ırkçılık, bağımlı bir ilişkiyle ilerler. Sol, anarşist örgüt ve gruplar ise tam bunun karşısındadır. Yazının başlığındaki çocuğun hikâyesi de bu bağlamda gelişir. Web sitesinde on farklı dilde hazırlanmış kısa metinde Otonom Okul şöyle tanıtılıyor: “Bu okul ırkçılığa ve haksızlığa karşı olan bir projedir. Bu okul farklı insanlarla tanışabileceğin bir buluşma yeridir.” Okulda bir yönetici, müdür ya da şef yok. Doğrudan demokrasiyle, faaliyetler on beş farklı grup üzerinden yürütülüyor. Etnik, dinsel, ırksal ve cinsel yönelim bağlamında eşitlik esas. Aslında, alternatif değerlerle kurulu bir dünya yaratmanın bir sınaması bu okul, sınırların ötesine geçmek, başka bir dünya düşlemek. Tartışılmış değerler ve ortaklaşılmış kararlar üzerine inşa edilen bir gelecek hayalinin ürünü. Kendi anlatımlarıyla Otonom Okul, 2008 yılındaki mülteci hakları için yapılan gösterilerin “çocuğu.” Kâğıtsızlar (Papierloss) olarak bilinen resmi statüsü ve herhangi bir belgesi olmayan kişiler protesto eylemine başlar. Sonra eylemler büyür. Başta eğitim olmak üzere çeşitli hakların sağlanması istenir. Eylemler bittiğinde istenmeyen asi bir çocuk doğurmuştur bile. İlk olarak bir kilise işgal edilir. Sonra polis çıkarır ve başka yerlerde işgal ve çıkarma döngüsü devam eder. Öyle ki 2009 yılında beş, 2010 yılında ise tam altı mekân değiştirilir. Her defasında boş bir binayı okula çevirmenin emeği polis tarafından yağmalansa da pes edilmez ama karar zamanı gelip çatar ve oylamaya gidilir. vazgeçmediler Evsiz ve asi Otonom Okul, 2014 yılına gelindiğinde meşrulaşır. Yok edemeyeceklerini anlayan yetkililer ve polis, otonomcuları kentin dışına itmeye çalışır. Onlarsa şehirde kalmada, en görünür yerlerde meydan okumada ısrar edeler. 2015’te Herkese Eğitim Derneği olarak Zürih’teki bugünkü yerine taşınırlar. Giriş katta bir bölüm kiralanır sonra Zürih Belediyesi binanın çatı katının dersliklere dönüştürülmesine destek olur. Otonom Okul, İsviçre’nin yaramaz çocuklarından biri. Üstelik Bern, Luzern, St. Gallen, Biel, Fraunfeld’de kardeşleri de var. EMRAH KOLUKISA Altın Küre Ödülleri 1944’ten beri veriliyor. İlk tören 20. Century Fox Stüdyoları’nda düzenlenmişti. Sonra The Beverly Hills Hotel ve Hollywood Roosevelt Hotel gibi yerlerde yapılmıştı. DEVAMLILIK HATASI Bir hafta sonra sahiplerini bulacak Altın Küre’nin favorileri Hollywood’un ALTIN gecesi Altın Küre Ödülleri bu yıl Beverly Hills Hilton’da düzenlenecek ve her zamanki gibi yemekli olacak; tabii sıkı pandemi önlemleri altında. Normalde ocak ayında verilmesi gereken Altın Küre şubat sonuna, tam da şu sıralar yapılması gereken Oscar ödülleri ise nisan ayına kaydırıldı. Haftaya pazar, Türkiye saatiyle artık pazartesi sabahına yaklaşan saatlerde sahiplerini bulacak. İlk Altın Küre ödülleri verildiğinde topu topu 6 kategoride ödül dağıtılmıştı. TV yayınlarının henüz emekleme döneminde olduğu o yıllarda sadece sinema kategorisinde veriliyordu ödüller ama 60’lı yıllardan itibaren ödüllere karar veren Hollywood Yabancı Basın Birliği (kısa adıyla HFPA) TV kategorisinde de ödüller dağıtmaya başladı. Bugün, iki özel ödül de dahil olmak üzere toplam 27 dalda Altın Küre veriliyor. Bir süre öncesine kadar Oscar’ın en büyük habercisi kabul edilen ancak meslek birlikleri ile eleştirmen derneklerinin dağıttığı ödüllerin bu anlamda daha belirleyici olmaya başlamasıyla bu özelliğini bir ölçüde yitiren Altın Küreler yine de sezonun en önemli ödülleri arasında. Bir kere hem sinema hem de TV dallarında ödül dağıtan başka majör bir oluşum yok. Ayrıca her şeye rağmen HFPA’nın beğenileri önemli bir etkiye sahip ve birçok Akademi üyesinin bir şekilde bu seçimlerden ilham alması kuvvetle muhtemel. O yüzden haftaya verilecek ödüller sektörün nabzını tutmak açısından ciddi bir ağırlığa sahip ve biz de bu konudaki tahminlerimizi sizlerin değerlendirmesine sunmakta fayda görüyoruz. “Nomadland” En İyi Film’de favoriler ‘Nomadland’ ve ‘HamIlton’ Yılın en çok ödül alan yapımlarından “Nomadland” hem Altın Küreler’in hem de Oscar ödüllerinin favorisi. İlk gösterimini yaptığı ve büyük ödülü kazandığı Venedik Film Festivali’nden bu yana adı hep övgüyle anılan filmin Çinli yönetmeni Chloé Zhao ve filmin başrol oyuncusu Frances McDormand da bu yılın kendi dallarında en güçlü adayları bana sorarsanız. Bu arada geçen yılın muzaffer filmi “Parazit”in bir Güney Kore filmi olduğunu hatırlarsanız manzara daha da ilginçleşir; Uzakdoğu sinemasının ne denli dolu dolu, gümbür gümbür bir şekilde tüm dünyaya hükmettiğini söylemek çok da özgün bir analiz olmasa gerek. Müzikal ya da komedi dalında ise izleyen herkesin hayran kaldığı “Hamilton” favori görünüyor. LinManuel Miranda’nın aynı adlı Broadway müzikalinin sinema uyarlaması birçoklarına göre yılın sinema olayıydı. İnternet üzerinden yayın yapan Disney+ tarafından stream edilen “Hamilton” ödüle çok yakın duruyor ama yine de güçlü rakipleri arasında “Borat Subsequent Moviefilm” ve benim de çok sevdiğim “Palm Springs”in olduğunu hatırlatalım. Kadın ve erkek oyuncular... Girişte sembolik ücretlerle çaykahve içebileceğiniz bir cafe, kadınlar için ayrılmış bir oda ve kurumsal işlerin yürütüldüğü bir bölüm ile birkaç derslik var. Otonom Okul’a ait bir de bahçe var Limat Nehri kenarında. Bahçenin işlerini Bahçe Çalışma Grubu yapıyor. Her bahar ekime hazır hale getiriliyor. Organik gübreyle, organik tohum ekiliyor. Su tüketilmesin ve kimyasal kullanılmasın diye tuvaletlerde bile talaş kullanılıyor. Ekimde olduğu gibi hasat da birlikte yapılıyor, bahçede tertiplenen piknik ya da partilerde afiyetle tüketiliyor. Sözleşmeli katılım K ararlar için ayda bir toplantı yapılıyor. Alternatif se girebilirsiniz. İsterseniz atölye çalışması başlatabilirsiniz. Bir bir dünyanın tasavvuruna bağ de gazeteleri var. Almanca “Palı bir eğitim anlayışı söz konupierloss” ama daha çok Fransu bu okulda. Mesela, öğretmen sızcası “Sanspapiers” ile biliyok, Eğitim Grubu’nun modera niyor. Okulun doğuşuna vesitörleri var. Okul eğitim anlayışı le Kâğıtsızlar’a atıfla adı Kâğıtsız nı şöyle belirtiyor: “Bu okul her Gazete. Öğrencilerin yazdıklaöğrencinin ve öğretmenin birlik rı Almancaya çevriliyor, sol eğite çalışmasıyla işler. Bütün öğlimli haftalık gazete olan Woz’un renciler aynı zamanda öğretmen. eki olarak yılda bir kere okurlara Bütün öğretmenler aynı zaman ulaştırılıyor. da öğrenci.” Okul, herhangi bir gruba ya Herhangi biri okulun eğitim da örgüte bağlı değil. Yasal stafaaliyetlerine katılabiliyor. Okul tü polisiye bir durumla karşılaşda ırkçılık, cinsiyetçilik veya her mamak için tercih edilmiş bir hangi bir tür ayrımcılık yapılyol. Yola çıkanlar vaktiyle bölünmayacağına, kimsenin taciz edil me yaşamış. Bina işgallerine demeyeceğine dair önceden hazır vam eden grup polisin baskısı lanmış sözleşmeyi okuyup imza nedeniyle varlıklarını devam etladıktan sonra dilediğiniz dertirememiş. Hollywood Yabancı Basın Birliği tarafından Frances McDormand Vanessa Kirby Vola Davis Maria Bakalova verilen Altın Küre Ödülleri bu yıl 78. kez sahiplerini bulacak. Ödül töreni öncesi bu yılın adayları arasından hangilerinin ödüle daha yakın olduğunu sizler için değerlendirdik. Gary Oldman Chadwick Boseman aday KADIN yönetmenler Bu yıl Altın Küre tarihinde bir ilk yaşandı ve En İyi Yönetmen dalında aday gösterilen 5 yönetmenin üçü kadın oldu. Düşünün ki bundan önceki 77 yıl boyunca toplam sadece 5 kadın yönetmen aday gösterilmiş bu dalda. Regina King (“One Night In Miami”), Chloé Zhao (“Nomadland”) ve Emerald Fennell (“Promising Young Woman”). David Fincher (“Mank”) ve Aaron Sorkin de (“The Trial of Chicago 7”) aday oldular. Bence bu yıl bir kadın sinemacı bu ödülü alacak ve o kişi de muhtemelen Chloé Zhao olacak. Oyunculuktan yönetmenliğe geçiş yapan siyah sinemacı Regina King ise plase bana sorarsanız. Regina King Chloé Zhao Anthony Hopkins Sacha Baron Cohen Drama dalında En İyi Kadın Oyuncu kategorisi bu yıl birbirinden güçlü isimlerin yarıştığı bir dal ama Frances McDormand burada rakiplerinin bir tık önünde görünüyor. Yine de “Pieces of a Woman”daki performansıyla Vanessa Kirby ve “Ma Rainey’s Black Bottom”daki etkileyici oyunculuğuyla Vola Davis de zafere ulaşabilir ve çok da şaşırmayız doğrusu. Müzikal ya da Komedi dalında ise bu kategorinin favorisi ilginç bir isim: Maria Bakalova. Aslında Yardımcı Kadın Oyuncu dalı için adı geçen Bakalova HFPA tarafından başrol statüsünde aday gösterildi. Oscar için yardımcı kategoride aday olursa ortaya ilginç bir durum çıkacak (2003’te “Chicago” filmiyle başrol Altın Küre adayı olan, yardımcı rolden Oscar kazanan Catherine ZetaJones gibi). Meryl Streep ve Michelle Pfeiffer gibi güçlü isimlerin de bulunduğu bu dalda Bakalova’nın ipi göğüsleme ihtimali yüksek görünüyor. film değil ama oyunculuk favori Erkek oyuncu kategorilerinin favorilerine gelince... Gary Oldman (Mank) ve yaz aylarında hayata veda TV’de KİMLER ŞANSLI? D ramada “The Mandalorian” ya da “Lovecraft Country”yi daha çok sevsem de “The Crown” diğerlerinden önde görünüyor. Müzikal ya da komedi dizileri arasındaysa benim şahsi favorim “Ted Lasso” ama “Schitt’s Creek” ödüle daha yakın. Bu arada Michaela Coel’un muhteşem işi “I May Destroy You” nun görmezden gelinmesi bu yıl TV dalındaki en büyük skandaldı, belirtmeden geçmeyelim. Mini Dizi, Antoloji Dizisi ya da TV Filmi dalında Netflix’in çok popüler dizisi “The Queen’s Gambit”, Hulu’nun eleştirmenlerin gözdesi olan dizisi “Normal People” ve Steve McQueen’in BBC için çektiği muhteşem 5 filmlik “Small Axe” öne çıksa da biri hariç bence hepsi ödülü alacak kalitede işler. O ‘biri’nin hangisi olduğunun takdirini size bıraktım. eden Chadwick Boseman (Ma Rainey’s Black Bottom) drama dalının favorileri. Anthony Hopkins (The Father), Riz Ahmed (Sound of Metal) ve Tahar Rahim’in (The Mauritanian) de bulunduğu bu dal hem çok güçlü isimleri barındırıyor hem de her sürprize açık. Müzikal ya da Komedi dalındaysa Sacha Baron Cohen yeni Borat filmiyle favori. Ünlü komedyen bu yıl iki adaylık alan isimlerden biEmerald Fennell ri ve Yardımcı Erkek Oyuncu dalında da “The Trial of Chicago 7” ile ödül arıyor. Ama o kategoride Daniel Kaluuya (Judas and the Black Messiah) ve Leslie Odom Jr. (One Night In Miami) gibi siyah aktörler bu yıl daha şanslı bence. Tabii Bill Murray gibi deneyimli bir komedyenin, üstelik bir Sofia Coppola filmiyle (On the Rocks) aday olduğunu da unutmayalım. Yardımcı Kadın Oyuncu dalındaysa Olivia Colman ve Jodie Foster gibi Oscarlı adaylar var ama film hiç beğenilmese de performansı çok beğenilen Glenn Close’un “Hillbilly Elegy” ile ödüle uzanması çok şaşırtıcı olmaz sanki.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle