Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    
                
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                19 ARALIK 2021
6
Picasso’nun yoksulluk ve depresyonla örülü ‘mavi’ dönemi 
PUANIM: 8/10
Bir tas çorbanın 
hatırlattıkları
Picasso’nun “Çorba” (1903) 
isimli eseri
Yoksulluk ve 
yoksunluk... Son 
Paolo Sorrentino, yeni filmi ‘Tanrı’nın Eli’ ile huzurlarınızda
günlerde en çok 
konuştuğumuz 
konu. Böyle 
Bir zamanlar 
dönemlerde 
sanata başvurmak 
yolumuzu 
aydınlatabilir. 
Napoli’de...
Gelin Picasso’nun 
İspanya’nın 
BAŞAK BIÇAK
menin ilham perisi ve cinsel dürtülerinin obje- yoksunluk dönemini 
si olduğunu fark etmemiz ise çok uzun sürmü-
hüznün rengi 
basakbicak@gmail.com
yor. Hemen ardından görülen kavga sahnesiy-
maviyle birleştirdiği 
le Fabietto’nun histerik annesi Maria (Teresa Sa-
eçen yıl hayatını kaybeden dünyaca ün-
ponangelo) ve “komünist” bankacı babası Saverio 
“mavi dönemi”ne 
lü Arjantinli futbolcu Diego Marado-
(Toni Servillo) ile tanışıyoruz. Söz konusu açılı-
na, 1986 Dünya Kupası’nda İngiltere’ye 
ve o dönemin en 
şın peşi sıra gelen aile toplantısıyla da Sorrenti-
karşı attığı meşhur golünü “Tanrı’nın 
güçlü eserlerinden 
no karakterlerinin kavisleri bir bir ortaya çıkma-
GEli” olarak nitelendirirken yalnızca teş-
ya başlıyor.
bih yapıyordu. Hayat bu ya... Arjantin’i Dün-
“Çorba”ya 
ya Kupası’na götüren, siyasi ve tarihi bir “intika-
bakalım... 
BU FILMDE HER ŞEY BÜYÜK
mın” uzantısı o el, yeni yetme bir İtalyan gencinin 
The Hand of God’da Sorrentino, hamile kala-
omuzlarına dokunacak ve hayatını geri dönülmez 
madığı için deliren bir teyzeyle, sigara kaçakçıla-
bir biçimde değiştirecekti...
icasso, Paris’e yeni taşın- reçteki resimlerinde manzara ve arka 
rının, markete gittiğinde kocası hapse giren bir ai-
Çağdaş sinemanın önde gelen yönetmenle-
dığı, dışlanmışlık hissi ile planlar yok olmaya başlar, figürler ruhla-
le üyesiyle, kavga sırasında Maradona sevinci ya-
rinden Paolo Sorrentino, çok sevdiği biyografik 
boğuştuğu, yoksulluk ya- rı donmuş halde enkaz gibi bedenleriyle 
şayanların birbirine karıştığı karnavalesk bir dün-
hikâyelerini ve tutkuyla bağlı olduğu temalarını 
şadığı ve tıpkı Puccini’nin ön plana çıkarlar.
ya yaratıyor. Ve bu sebeple pek çok kişiye ka-
bu kez kişisel bir öyküde bir araya getiriyor. Çar-
PLa Bohem operasında ol- Aslında Picasso’yu özel kılan bu özel-
çınılmaz olarak Amarcord’u (1973) hatırlatıyor. 
şamba günü Netflix’te gösterime giren The Hand 
duğu gibi ısınmak için resimlerini yak- liğiydi. Herkesin değersiz gördüğü şeyde 
Usta yönetmen Federico Fellini’nin filmlerin-
Of God (Tanrı’nın Eli), Sor-
mak zorunda kaldığı sıkıntılı dönemin- bir ışık görmeyi, oradan bir eser yarat-
SERRA 
den fırladığı izlenimi uyan-
rentino ile Maradona’nın ka-
de bir mektup alır. Mektupta Paris’e bir- mayı başarabilmesi. Fransız eleştirmen 
dıran karakterler ve ab-
RODOPLU
derlerinin Napoli’nin bir kö-
likte geldiği dostu ve oda arkadaşı olan Félicien Fargus, Picasso için “Onun ob-
sürt enstantanelerle alabil-
şesinde nasıl kesiştiğini gös-
serra.rodoplu
Carlos Casagemas’ın intihar ettiği yazılı- jeleri kutsallaştırmak gibi bir gücü var...” 
diğine gerçek ve bir o ka-
teriyor ve bir bakıma, muci-
@gmail.com
dır. Bu haber, Picasso için büyük bir dar- demiştir. Eserlerindeki özellikle kadın fi-
dar da gerçekdışı olan The 
zeyle trajedinin birbirine ka-
be olur ve arkadaşının intiharı, Picasso’nun haya- gürlerin, donuk, solgun, boynu bükük tasvirlerine 
Hand of God, Fellini film-
rıştığı bir dünya kurguluyor. 
tının en yıkık, en hüzünlü ve en depresif yıllarının bakarken aslında mavinin Picasso için rastlantı-
lerinde küçük roller almak 
Özellikle La Grande Bellezza 
miladı olur. 1901 senesinde başlayan ve dört yıl sal bir renk olmadığını tekrar fark ediyoruz. Mavi; 
için seçmelere katılan abisi 
(2013) ile Youth’da (2015) 
sürecek bu döneminde Picasso kendini; hüznün, onun için sadece yaşadığı kayıpların, dışlanmışlı-
Marchino (Marlon Joubert) 
senaryosunu üzerine inşa et-
melankolinin, acının, depresyonun rengi olan ma- ğın, yoksulluğun ve yabancılaşmanın ya da dura-
ile de bu öykünmeyi red-
tiği yaşlanma sancılarını,    
vi ve onun tonlarını kullanarak ifade etmiştir... Pi- ğanlığın rengi değildi. Aynı zamanda mavi, Hıris-
detmiyor aslında. 
The Hand Of God’da kendi 
casso “Casagemas’ın intiharını düşünürken mavi tiyan felsefesinde göğün, kutsallığın ve tanrısal-
The Hand of God’ı iki 
büyüme hikâyesiyle bütünle-
resimler yapmaya başladım” demiştir. Bu yüzden lığın rengi olmuştur. Mavi, Hz. Meryem’in kıya-
ayrı hikâyeye böldüğü his-
yen yönetmen, mahir olduğu 
mavi dönem eserlerinin bazıları bir anlamda Car- fetinin rengidir, bu yüzden de Hz. Meryem’e dair 
sini uyandıran trajediye de-
bu izleği öncüllerinin aksine 
los için birer ağıt niteliğindedir. özellikler olan sabrın, fedakârlığın, adanmışlığın 
ğin, İtalyanların futbol-
duru ve dingin bir anlatıyla 
da rengidir... Kaderlerine boyun eğmiş, yoksul ka-
la ilişkilerini, abartılı dav-
filmleştiriyor.
ANA TEMA YOKSULLAR VE KADINLAR
dınları, acı çeken Hz. Meryem ile özdeşleştirerek 
ranışlarını, mizah anlayış-
Her ne kadar sevdiği kişinin kaybı ve ya-
eserlerini görecek olan izleyicilerinden yok-
DIN VE DINDIŞI larını, cinsellikle olan bağ-
Filippo Scotti şadığı sıkıntılar Picasso’yu derinden 
sullara saygı duymalarını istemiştir.
larını alaycı bir tonda su-
80’li yıllarda Napoli’de do-
etkilemiş olsa da sanatçı 1902’de, 
Picasso’nun hayatının çaresiz-
nan yönetmen, kadrajları-
ğup büyüyen Sorrentino, The 
ülkesi olan İspanya ziyareti sı-
lik ve sıkıntılarla kuşatıldığı bu 
nı da buna göre belirliyor. 
Hand of God ile yirmili yaş-
rasında gördüklerinin ardın-
Hayat kurtaran süreçte, dört aylık çalışma so-
Çünkü bu filmde her şey büyük, 
larının ortasına kadar kaldığı ve sar-
dan büyük bir farkında-
nucu “Çorba” (1903) isim-
bir maç, suçla 
her jest üst perdeden ve haliyle gö-
sıcı bir trajedi yaşadığı toprakla-
lık yaşar. İspanya, bu sıra-
li eseri ortaya çıkar. Eser-
rüntünün de buna hizmet etmesi ge-
ra geri dönüyor ve geçmişiyle hü-
örtülü bir şehirde 
da ekonomik kriz içinde-
de, mavi renkte bir odada; 
rekiyor. Bilhassa filmin başlarında 
zünlü bir yüzleşme içerisine giriyor. 
dir. Ülkede genel bir hu-
yorgun, tükenmiş, hayatın 
yaşam mücadelesi 
izlediğimiz aile yemeği sekansın-
Maradona’nın, Napoli’ye transfer 
zursuzluk hâkimdir; şe-
tüm ağırlığını taşımaktan 
da bolca alan derinliği kullanarak 
olduğu yıllara sırtını yaslayarak, ha- ve “Tanrı’ya 
hirlerde evsizlerin sa-
omuzları önüne düşmüş 
hem karakterlerinin absürt yapısı-
fızasındaki kırıntılarla Napoli’de ve 
yısı gözle görülür şekil-
değil bana şükret 
bir kadın ve ona uzanan 
nı vurguluyor hem de filmin mizahi 
belleğinde bir yolculuğa çıkaran yö-
de artmış, işçiler sürek-
küçük bir çocuk vardır. 
diyen bir baba.” 
dozunu ayarlıyor. İkinci yarıda ise 
netmen, gençliğinin bir temsili ola-
li grev yapmakta ve so-
ana karakterle birlikte filmin duy-
rak da Fabietto’yu (Filippo Scotti) 
İtalyan sinemasını ÇORBA VE INSANLAR
kaklarda çatışmalar ya-
yaratıyor. İçine kapanık, pek arka- gusu da inişe geçiyor ve daha dura-
şanmaktadır. Hükümet- Picasso, mavi renginin her 
yaşayan efsanesi 
ğan bir üslup anlatıya nüfuz etme-
daşı olmayan, futbol ve sinema se-
se sıkıyönetim ilan etmiş- tonuna yer verdiği bu resimde 
Paulo Sorrentino,  
ven, walkman’iyle dolaşan, ergenlik ye başlıyor.
Picasso
tir. İspanya’da gördüğü hayat soğuk ve hislerden yoksun bir at-
Filmin performanslarına gelince... 
sancılarından mustarip Fabietto’nun 
koşulları karşısında kayıtsız kala- mosfer yaratırken, resmin tam orta-
“Tanrının Eli”yle 
Sorrentino’nun kadim oyuncusu To-
başına gelen korkunç olayla birlik-
sında dumanı üstünde tüten çorba ile bu 
mayan Picasso artık sadece kendi dün-
Netflix’te.
te değişimini ve büyümek zorun- ni Servillo ve onu ustalıkla dengele-
yasına ait hüzünlü resimleri yapmaz. Maviyi da- kasvetli sahnede iç ısıtan, şefkat dolu bir etki ya-
yen Teresa Saponangelo olması ge-
da kalmasını anlatırken, kendi de-
ratmıştır. İki kişinin de kolları bu sıcak çorba-
ha da yoğun kullanarak çevresindeki yaşamın en 
yimiyle bir nevi “suç mahalline” geri dönüyor. rektiği gibi. 
hüzünlü hallerini yansıtmaya başlar. Bundan son- ya uzanmakta ve elleri çorbanın sıcaklığında bu-
Maradona’nın maçına gittiği için şans eseri ha- Son olarak, Paolo Sorrentino Maradona’nın 
luşmaktadır. Resimde, kadın çorbayı küçük çocu-
ra tablolarında modern şehrin görünen yüzünden-
maçına gittiği için hayatta kalıyor ama VHS 
yatta kalan ve onun sayesinde kurtulduğuna ina- ğa mı veriyor yoksa ondan mı alıyor, bilemiyo-
se; yalnızlığı, yabancılığı, acı çekenleri resmetme-
nan yönetmen, sembolik olarak bu “İlahi El” im- kasetini aldığı Sergio Leone klasiği Bir Zaman-
ruz. Sanatçı, bunu izleyicinin yorumuna bırakmış-
yi tercih eder. 
gesiyle kutsala çağrışımda bulunsa da kendisi- lar Amerika’da (1984) filmini ailesiyle asla iz- tır. Ancak resmin en etkileyici yanı, Picasso’nun 
Resimlerinin ana teması; yaşlılık, fakirlik, ölüm 
ne, “Tanrı’ya değil, bana teşekkür et” diyen baba- leyemiyor. Yoksul Noodles, yoksul Maradona 
çorba gibi mütevazı bir yemeğin çevresinde insan-
olmaya başlar. Başkahramanları ise fakirler, di-
sı aracılığıyla da din ve din dışı arasındaki denge- ve yoksul kalan Sorrentino... Yönetmene göre ların umutsuz, yalnız ve sıkıntılı günlerinde ara-
lenciler, körler ve özellikle de toplumda acı çeken, 
Tanrı’nın eli her birine dokunuyor ve film bitti- dığı özveri ve yardımlaşma eylemini iç içe geçir-
yi kurmuş oluyor. 
dışlanan kadınlar olur. Çalışmalarında, figürlerin 
Girizgâhta “Küçük Keşiş” sekansıyla izledi- ğinde, bunun bir zamanlar Napoli’de gerçekleş- miştir. Sanatçı, bu ufacık tablosunda paylaşmayı, 
hiçbiri gülmez, gülümsemez, halinden memnun 
dayanışmayı, fedakârlığı anıtlaştırmış ve “mavi 
ğimiz teyze Patrizia’nın (Luisa Ranieri), yönet- miş olduğuna inanıyorsunuz. 
görünmez. Hepsi, hayatla başa çıkamayan, mut-
dönemi”nin en iç ısıtan eserini yaratmıştır.
suz, tedirgin, çaresiz, umutsuz insanlardır. Bu sü-
BERRIN KARADENIZ
berrin.karadeniz@cumhuriyet.com.tr v Anadolu’dan 
v Bora Çeliker’den yeni yıla özel
v Nilüfer Verdi 
İzler
ora Çeliker ve usta 
üçlüsü
Kültür rotası
Bmüzisyenlerden olu-
esim, heykel ve seramik 
şan Bora Çeliker & Fri- onserlerinde önemli caz 
Ralanlarında çağdaş Türk 
ends ekibi, Louis Arms- Kmüzisyenlerine ait beste-
sanatçılarının yapıtlarıyla oluş-
trong, Frank Sinatra, Elvis leri yorumlayan Nilüfer Ver-
turulan, eşgüdümünü ve küra-
Presley, Ella Fitzgerald gi- di, Yarkın Tuncer ve Fırtı-
törlüğünü Siret Uyanık’ın üs-
bi simge şarkıcıların ya- na Kıral’dan oluşan üçlünün, 
lendiği, Anadolu Uygarlık-
nı sıra Duke Ellington, repertuvarında, Türkiye’nin ilk kadın caz piyanisti Nilüfer 
larından İzler proje sergisi 
Kenny Burrell gibi isimlerin de yorumladığı Noel ve kış tema- Verdi’ye ait besteleri de yer alıyor. Hep aynı listeyi dinlemek 
AKM’de sanatseverler ile bu-
lı şarkılardan oluşan bir program ile 24 Aralık saat 21.00’de zorunda kalmış caz dinleyicisine alışılagelmişin dışında bir 
luşacak. Sergi, 30 Aralık tari-
Touché sahnesinde dinleyenlerle buluşuyor. konser sunan üçlü 16 Aralık saat 21.00’de Zorlu PSM’de.
hine kadar görülebilir.
v Mitolojik Hikâyeler
v MaNga’dan tanıtım konseri
v Ölün Bizi Ayırana Dek
İstanbul Tiyatro Festivali kapsamın-
25.da sahnelenen ve yoğun ilgi gören, ödüllü, Eurovison ikincisi Türkçe alternatif müziğin akan Yılmaz ve Ebru Cündübeyoğlu, yıllar sonra konsep-
İKSV Alt Kat ve Anuşka’nın Atölyesi’nin or- Hti PuCCa’ya, senaryosu “Bir Kadın Bir Erkek” dizisi se-
MTVöncü grubu maNga, 5. stüdyo albümleri Antroposen’i  
taklaşa ürettiği kuklalı çocuk gösterisi “Mi- canlı olarak ilk kez seyircileri ile paylaşmaya hazırlanıyor. İnsan ça- naristlerinden Murat Dişli, Alper Atalan ve Zeki Enes Akkan’a 
tolojik Hikâyeler” şimdi çevrimiçinde. Ani ait olan tiyatro oyununda buluşuyor. İki başarılı oyuncu, “Ölün 
ğı olarak adlandırılan “antroposen çağı”nın grubun söz ve görsellerine 
Haddeler’in yazdığı Mitolojik Hikâyeler’in her yoğun bir biçimde etki albümün ilk bölümünü 14 Aralık’ta yayımlayan Bizi Ayırana Dek” adlı iki perdelik kara komedi oyunuy-
bölümünde ayrı bir mit anlatılıyor. Mitolojik la 20 Aralık’ta Ankara Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde, 29 
maNga, Türkiye turunu da bu konser ile duyurmuş olacak. Konser, bu-
Hikâyeler, İKSV’nin YouTube kanalında. gün saat 20.00’de Bostancı Gösteri Merkezi’nde. Aralık’ta ise İstanbul Trump Sahne’de olacak.
            
    
