Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Fotoğraf: Necati Savaş Hiçliğin ihtimalleri Ceren Selmanpakoğlu “eğer hiçseniz, belirlenmiş bir şey olmadığınızdan istediğiniz her şey olabilme potansiyeliniz var demektir. İstediğiniz her şey olabiliyorsanız da özgürsünüz demektir. O yüzden, ‘hiçlik özgürlüktür’ diyor. Ceren Selmanpakoğlu çalışmalarında ve eserlerinde özgürlüğe dair yıkıcı sorular soruyor onlara farklı yanıtlar arıyor. Selda Güneysu / Sayfa 3 Markanın kaderi artık kullanıcının elinde Bir markanın, ürününü istediği gibi pazarlayıp, müşteri kitlesini yönettiği günler çok uzakta kaldı. Artık, dünyaca ünlü bir ürünün bile, bir “tweet”le tüm itibarını saniyeler içinde kaybettiği sosyal medya çağındayız. Bu çağda ayakta durabilmek de yeni reklam ve pazarlama yöntemlerini gerektiriyor. Sayfa 8 Madımak’tan Ajda Pekkan’a bir kariyer hikâyesi Çağla Pınar Tuncel ismini medyanın herhangi bir alanında görenleriniz çoktur. Spikerlikten, belgesel yapımcılığına, dijital içerik hazırlamaya kadar pek çok alanda çalışmış birisi. Şimdi çocukluk merakına geri dönüyor. Kısacık bir süre sonra onu Ajda Pekkan’ı hatırlatacak bir şarkıyla müzik alanında göreceğiz. Bu süreçte kendisiyle şimdiye kadar yaptıkları üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Söyleşi: Deniz Ülkütekin / Fotoğraf: Vedat Arık / Sayfa 4 Sait Özşanlı Söyleşi: Ali Deniz Uslu Fotoğraf: Kaan Sağanak Sayfa 5 Barış yaptığı zaman çok mutlu oluyordu Kimselere nasip olmayacak bir miras devralmış Metin Özşanlı babasından. Barış Elçiliği; ölene kadar ömrünü kan davalılarını, küsleri barıştırmaya, yıllar süren anlaşmazlıklara son vermeye adayan Sait Özşanlı, oğluna vermiş bu görevi. Metin Özşanlı, bize hem babasını, hem de barış için yürüdükleri yolları anlattı. Esra Açıkgöz / Sayfa 2 Asıl özgürlük, korkudan kurtulmaktır Eşber Yağmurdereli özgürlük ve demokrasi mücadelesinde 17 yılını hapishanede geçirdi. Gerçi o kendi deyişiyle içerideyken de özgürdü! Şimdi de bestelerini ve güftlerini yaptığı “Eşber Yağmurdereli Şarkıları ‘Ey Hayat Aşkla Terbiye Et Beni” albümünü yayınlıyor. Bir toplumda devrimcilik yapıyorsanız o toplumun tüm üretim alanları üzerinde emek vermek gerektiğini söylüyor Yağmurdereli. Ve hatırlatıyor; En önemli özgürlük korkudan kurtulma özgürlüğüdür! “İşte şimdi ihtiyacımız olan şey de bu! Sahiden dışarıda mısınız? 23 saat kilitli bir hücrenin ardına hapsolmuş 16 yaşam. “Korkma Kimse Yok”, müebbet hapse mahkum olmuş yaşamları konu edinen bir kitap. Sibel Öz ve Ayşegül Tözeren, kırk kapının ardından bakanların, dünyayı bizden daha net nasıl gördüğünü anlatıyor. Sayfa 3 C M Y B