Katalog

2 6 NİSAN 2014 / SAYI 1463 Başta her şey oyundu zaten DENİZ ÜLKÜTEKİN G allery Linart, 26 Nisan’a kadar, oldukça sıradışı bir sergiye evsahipliği yapıyor. Yurtdışında pek çok karma sergide görücüye çıkan Murat Kösemen’in oyun hamurundan yaptığı eserler, İstanbul’daki sanatseverlerle buluşuyor. Oyun hamuru, bir şekil verme malzemesi olarak, sanatta oldukça ilginç bir deneyim. Peki Kösemen neden bu malzemeyi kullanıyor ve ortaya çıkan sonuçla bizi ne bekliyor? Yanıtı kendisinde. Öncelikle işin teknik kısmından bahsedersek, işlerinizde oyun hamuru kullanmanızın sebebi nedir? Bu malzemeyi kullanmak için size ilham veren çocuklar mıydı? Gerçekte çocukların bu malzeme ile çalışmamda pek etkilerinin olduğunu söyleyemem. Belki halen üzerimdeki çocukluğu atamamış olmanın bir etkisinden söz edebiliriz. Benim esas amacım boya kullanmadan resim üretebilmekti. Bunun içinde en uygun malzeme olarak oyun hamurunu tercih ettim. Bunun dışında heykel kökenli olmam Murat Kösemen’in Gallery Linart’taki, “Volume 1” isimli sergisi, sanatçının oyun hamurundan yaptığı işlerden oluşuyor. Oyun hamurunu kullanmasına ilham veren duygu ise sanatını bir oyun olarak görmesi... üretmek, üretilen renklerin tonlarını yakalamak göründüğü kadar kolay olmuyor, ancak süreç ne kadar uzarsa ve zahmetli de olsa ortaya çıkan sonuca değiyor. Öte yandan işleriniz, hayatı bir oyun olarak yansıtıyor, bu açıdan da malzeme daha anlamlı bir hale geliyor olmalı? Zaten yaptığım işi oyun olarak görüyorum. Sanat kısmı galeriye girdikten sonra başlıyor benim için. Atölyede her zaman zevk aldığım ve izlerken zevk alınacağına inandığım işler üretmeye çalışıyorum. Kullandığım malzemenin adı da “oyun hamuru” olunca işler daha anlamlı hale geliyor. İçeriğe gelecek olursak, günlük hayatta görebileceğimiz portreler en yalın halleriyle karşımıza çıkıyor. Bu anları yakalarken neye dikkat ettiniz? Genellikle üzerinde durduğum nokta görmeye çok alıştığımız ve bu alışkanlıktan ötürü artık dikkat etmediğimiz karelerle oynamak. İşlerdeki figürler ve nesneler aslında her gün gazete ya da dergilerde karşımıza çıkanlardan farklı değil. Yapmaya çalıştığım şey sadece ayrıntıları ortadan kaldırıp geniş renk lekeleriyle kompozisyonu oluşturmak. Sanıyorum bu yakalamaya çalıştığım sadelik izleyiciyi de bir yerden yakalıyor ve malzemenin de etkisiyle izleyici ve eser arasında güzel bir diyalog başlatıyor. l da malzeme ile daha kolay etkileşime girmeme neden oldu diyebilirim. Eserler nasıl bir üretim sürecinden geçti? Eserler çok uzun ve zahmetli bir üretim sürecinden geçiyorlar. Kullanılan malzemem boya olmadığı için renk Alaçatı Ot Festivali A Dostluğa, doğaya ve sevgiye davet... laçatı, artık gelenekselleşen ve ünü sınırları aşmaya başlayan Ot Festivali’nin beşincisine ev sahipliği yapacak. 1213 Nisan’da gerçekleşecek festivalde yörenin otlarından yapılan yemekler yarışacak, yine heyecanla beklenen “kim daha çok çeşit ot toplayacak” yarışması nefesleri kesecek. 1516 yaşındaki genç kızlardan 80’lik ninelere kadar herkes doğaya sevgilerini ve doğa hakkındaki bilgilerini bu yarışmalarda gösterecek. Festival öncesinde de iki gün boyunca yemek çalıştayları, ot tanıtmatanıma yürüyüşleri ve gastronomi oturumları yapılacak. 12 Nisan Cumartesi günü tüm Alaçatılılar ve Çeşmelilerin yanında her geçen yıl sayıları artan ve bu yıl 810 bini bulması beklenen konuklar, otlarla süslenmiş at arabaları, bisikletler, arabalar, kamyonlar, traktörlerden oluşan Festival kortejinde kucaklarında koyunlar ve keçilerle Alaçatı’nın Arnavutkaldırımlı sokaklarını davul zurnalar eşliğinde gezerek baharı selamlayacaklar. Pazar günü ise bir yandan heyecanla beklenen yarışmalar ve sonuçlar izlenirken, diğer yandan da bin bir ot çeşidiyle yapılan yemekler konuklara sunulacak; her yıl olduğu gibi yine erken gelenler o sabah toplanmış taze otları alabilecek, gecikenler elleri boş dönecekler. Pazar günü aynı zamanda geçen yılın yarışan yemeklerinin tariflerinden oluşan bir kitap konuklara dağıtılacak ve tüm Alaçatı bir şenlik alanına dönüşecek. l Festivaller yarımadası Çeşme Alaçatı Belediye Başkanı ve Çeşme Belediye Başkan adayı Muhittin Dalgıç, Alaçatı Ot Festivalinin her yıl artan bir ilgiyle izlendiğini ve beklendiğini belirterek şunları söyledi: “Alaçatı bir belde olarak özel ve öncü bir turizm merkeziydi. Yeni düzenlemeler çerçevesinde belediye olarak varlığını sürdüremeyecek ve artık iki büyük turizm markası Çeşme ve Alaçatı omuz omuza vererek yepyeni bir turizm vizyonu yaratacaklar. Çeşme yarımadası artık bir festivaller yarımadası olarak anılacak. Çeşme Müzik Festivali ve Yarışması yeniden canlanacak. Bölgemizin ürünleri sakız, hurma, zeytin, üzüm, Sakız koyununu tanıtmak amacıyla yeni festivaller gerçekleşecek.” l C M Y B