01 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

AFİLİ Çöktü TASMALAR Hayat azen neyi gerçekten sevdiğimizi, Bkime veya neye karşı daha samimi olduğumuzu hatta bazı kişilerin bir şe- yi sahiden sevip sevemeyeceğini düşü- üstümüze gezince nüyorum. Neden mi? Hayvanlara yak- laşama- yan, onla- rı seveme- güzel yen ve pek Fatih BiR kARA tabii ki on- lara kötü Türkmenoğlu [email protected] davranma- yan insan- ları, kendi Öyle bir açmaza düştü ki vatan ç öktü üstümüze bir kara duman vitrinleri- uyku belli değil, düş belli değil ışık belli değil, loş belli değil dumAn ni, açtıkları sergilerini Dut Ağacı güzelleştir- çimde Ümit Yaşar Oğuzcan’ın dizeleriyle Pınar Sur mek adına uyandım. Ne gezi yazısı ne hadi eğlenin, hayvan sa- İsevilin, sevin havası. Bir kara dumanın için- [email protected] hiplenen- de, alevlerin ortasında, biçare kalmış durum- lerden çok dayız. O güzelim ormanlar, o yok olan can- daha samimi buluyorum. Hayvanlara lar, o gencecik insanlar, o zavallı hayvanlar, kötü davrananlar, onları incitenler hak- güzelim ağaçlar... kında zaten yorum yapacak çok da faz- Neden, nasıl, ne şekilde? Bilemiyoruz hâlâ. la bir şey yok. Onlar kötüler ve kötülük Köyler boşaltılıyor, gözü yaşlı kadın “40 tane dünyasında kendilerinin de yaşayaca- kuzum gitti” diye çığlık atıyor. Yorgun, bitmiş, ğı bir hikâyeyi yazdılar çoktan. Konum o çığlığı bile güçsüz, vazgeçmiş. İtfaiye erle- onlar değil bugün. rine su taşıyan can çocuk, yakışıklı mı yakışık- Bir travması, geçmişte yaşadığı bir lı, hayatının baharında tüm geleceğine veda hikâyesi, ona iyi gelmeyen, gelemeyen ediyor. Adı Şahin Akdemir. Yaşayacak upu- bir sebepten ötürü, hayvanlara dokuna- zun bir hayat, atacak o kadar kahkaha, gü- mayan pek çok insan olduğunu biliyo- lerek hatırlanacak yüzlerce macera varken... ruz. Aralarında alerjisi olduğu için ay- Ulu göknarların, çınarların, çamların yanarken nı ev içinde yaşaması mümkün olama- çıkardığı çıtırtı, haşırtı kulaklarımda. Binlerce dığından gözyaşları içinde can dostunu çekirge, kurbağa, kuşun can vermemek için başkasına emanet edenleri de duyuyor, son bir çabayla bağırtısı da. Tüm düzen duru- görüyoruz. İşi nedeniyle sürekli seyahat yor birden. Flora ve fauna yok oluyor. Dünya- etmek zorunda olan, yaşadığı apart- nın sonu, kıyametin ta kendisi bu olsa gerek. yanan tepeler, or- konuştum, çalıştım. ya- man veya yer nedeniyle hayvan sahip- Türkiye’min ormanları, 107 noktadan alev al- manlar, bahçeler, köy- zılarımı yazdım, anons- lenemeyen birçok insan da var. Hepsi mış, yanıyor. ler... hepsi benim- larımın provasını yap- bir kenara, bir güzel kalbe, bir can dos- Türkiye yanıyor, vatan dumanlar içinde, kül- di. Benim bahçemdi, tım. n e güzel insanlar- ta bağlanmaktan korkan insanlar da. lerle kaplanmış. Her şeyin sonuymuş, elden evimdi, ofisimdi, canı- la tanıştım. n eler an- Benim anlatmak istediğim onlar değil. gelen bir şey yokmuş gibi acı içinde oturuyo- ma can kattığım ya- lattılar, dinledim. mavi Onlar zaten niyetlerini açık yüreklilik- şam alanlarımdı. n ere- boyalı kaç kapıyı çal- ruz. Hemen yeşillendirelim kampanyalarıyla le gösteren, ellerinden gelen iyilikleri de deyse otuz yıldır med- dım, kaç sofrada otur- yeni yangın haberleri birbirine karışıyor. Uz- yadayım. yirmi kü- dum. yıllarımı, günleri- paylaşan mesafeli yakınlar. manlar “Hayır şimdi hiçbir şey dikilemez, top- sur yıldır da gezi prog- mi oralarda geçirdim. Sözüm, gönlünü bir müddet eğlendi- rağın kendine gelmesi lazım önce” diyor. “Ke- ramları, gezi yazıları... hayatın akışı içinde- rip, çocuğunun keyfini yapıp, bir fotoğ- sin şehirler kurulacak, her yer imara açılacak” o ralarda günler, haf- ki bütün iyi ve kötü ha- raf karesinde eşe dosta neşeli, mutlu ai- diye düşünenler ile bu işin senkronize bir te- talar, ne diyorum ya, berleri aldıktan sonra, Gezmek dediğimiz, boş bir eylem aslında. Gezdin le gözüküp “Ama çok zordu”, “Ama rör eylemi olduğunu savunanlar, parmaklara bir ömür geçirdim ben. hep bir yeşile, bir ağa- de ne oldu sanki? Aynı eğlence, evinde, mahallende de olmadı, yapamadım” diyenlere. Can manavgat’ın köylerin- cın kollarına sığındım. kuvvet, sosyal medyadan giydiriyor. Bir taraf- var. Yemek için endişelenmeye gerek yok, her bir ta- de daha iki ay evvel Beni sakinleştiren, ha- dostlarını, öyleydi, böyleydi diye bir sü- tan dünyanın sonu gelse de eğlenmeye devam rif, bizzat en iyi şeflerin görüntüleriyle karşında. Müze, yeni doğmuş kuzular yata döndüren, güç ve- rü kendince sebepli koşulun arkasından, edenler var. Beyrut’ta bombalar altında açık yaşadığın şehirde. Gidenlerin çoğu, boşu boşuna onca kucağımda dolaştım. ren bir uğurböceği, de- başka emin ellere emanet etmeden, so- olan yeraltı gece kulüplerini görmüştüm, sanki yolu kat edip, onca benzini ve parayı harcayıp, o ka- Geçen ay marmaris’in lice açmış bir nergis, kağa bırakanlara, geçersiz nedenler- ona benzer bir şey. Mehmet Baydur’un o muh- dar günü heba ediyor. Sonra da yorgun argın eve dö- ormanlarında çam dallarını uzatmış bir le onları hiç alışık olmadıkları caddele- teşem Yangın Yerinde Orkideler’i, 2021’de ha- sakızı kokladım. ağaç hep vardı. nüyor. Nasıl ki insanların çoğu boşu boşuna ömürleri- re salanlara. Onlar, ne bir arabanın ar- Bodrum’da “en azın- yat bulmuş gibi. Bu kez, sıkı gıybet eşliğinde ni tüketiyorsa... Düşünmüyorsan, hissetmiyorsan, sev- dan biraz yeşil bırakı- kasından kaçmayı bilirler ne de dış dün- tabii, kadehlerini alev manzarasına karşı kal- miyorsan, akıllı değilsen, okumuyorsan, hiç gezme da- yorlar” diye o ağaçlı yadaki şartlarda hayatta kalabilmeyi. dırıyorlar. ha iyi. tepeleri seyrettim. uy- Ürkek bakışları, hâlâ sevecen ifadeleri İnsan nasıl yaşarsa öyle de gezer. Gezince karak- ku tutmadı, ekip uyur- ile yolda, izde karşımıza çıkarlar. Kim- ter değişmez, başka bir insana dönüşmez kimse. Bü- ken sabahın 5’inde o seyi ayırmayı bilmez çünkü onlar. tün geçmişin koca bir çuvalda, sırtındadır. Öğrendiğin ormanlarda dolaştım, bütün iyi kötü bilgiler, anne baba ve ilk çevrenin bü- Kötüyü tanırsın. Kötü kötüdür zaten. tün dayatmaları, bütün komplekslerimiz, savunma me- Bilirsin neler yapıp yapamayacağını, en kanizmalarımız, yalanlarımız zihnimizin en içinde, hep azından tahmin edersin. Ama iyi san- bizimledir. Gezmenin yaşamaktan bir farkı yok ki. Sa- dıklarında uğrarsın hayal kırıklıklarına. dece çok az insan, hadi iyimser olayım belki nüfusun Onlar oldukça orijinal konuşurlar, tıpkı yüzde 10’u, gezmeyi kendi kişisel gelişimi ve dünyanın sahiplendikleri hayvanları gibi. En ori- daha iyi olması için kullanabilecek zekâya, kıvraklığa jinali onlarınki olur. Tüyleri parlak, ren- sahiptir. Görür, anlar, araştırır. En önemlisi, bulundu- gi en asiline yakışan tonda. Duruşu, ba- ğu ortama katkısı olur. Yürürken yerden çöp toplar, bir kışı, kendi dilindeki seslenmesi bile cins- dedenin koluna girer, en çok sevgiye ihtiyacı olanı his- lerine göre hep farklıdır. Soruşturmuş, sedip başını okşar, hayatın akışına, yemeğe en doğru en iyisini bağırlarına basmışlardır. Bit- zamanda serpilmiş en doğru baharat gibi nüfuz eder. mez bu bol hava atmalı kendilerine ya- Yüreğim Türkiye’nin en büyük yangını. Çekilen en kıştırmalar. güzel fotoğraflar, programlar, gençliğim, hayallerim, İşte bazı duygular özenmekle olmu- çocukluğum, kahkahalarım, geçmişim, dostlarım, pay- yor. Özenirsin, gidip çanta alırsın. Öze- laşılan sırlar, uzayan geceler, parlak yıldızlar, umutla- nirsin, gidip o beğendiğin insanda gör- rım, rüyalarım, ağaçlarım, evlerim, koyunlarım, kuzu- düğün ayakkabıya çok para verirsin. larım, çekirgelerim, ağustosböceklerim yanıyor. Özenirsin, o otele sen de gidersin. Saçı- Türkiye yanıyor. Ben de yanıyorum. nı değiştirirsin. Makyajını öyle yaparsın. İstediğin pozu verirsin o spor arabayla. Ama bir kedinin gıdısını okşarken, bir köpekle çimende koştururken veya baş- ka bir hayvana dokunurken sakil durur 15 dakikalık yapmacıklığın, o dolu dolu hayvan sev- gisini ağzına dolamışlığın. Orhun sakinlik... Sokaklarda gördüğümüz köpeklerin, Atmış oradan oraya koşturup, bir ağaç dibin- de, bir çöp poşetinde günün yemeğini ararken koklarız yalnız kalmışlığını. Alı- Ajanda şıktırlar insana. Başını eğe eğe gelirler yanına. Okşarsın hem boyunlarını hem de korkularını. Bilirsin kısa bir zaman önce, en afilisinden seçilmişti boyunla- Nilüfer’de sanat rındaki tasmaları. KATIl iZle dolu hafta sonu ilüfer 4 Zihnini Aç NBelediyesi’nin düzenlediği 6. Şimdi şu an neyi, nasıl Çalı Köy Film- ve nerede paylaşmak is- ağrı Sertel, “haya- leri Festiva- küçükçiftlik’te Ç li bu hafta so- tın değişkenliğin- terdiniz? Bunun bizi ne İki yeni lezzet durağı: Mezcal nu yapılıyor. İs- den beslenerek, gü- Dinle kadar motive edeceği- ‘Cimri’ var teyenlerin alan- nün farklı dinamikle- Bar ve The Beach House ni bir düşünelim, hayal da kamp yapabileceği festivalde kısa rinden” topladığı his- film yarışması da olacak. Bugün fes- edelim derim. emaver Kumpanya’nın yorumuyla uca Pronzato tarafından 2019 leri, 8 parçadan oluşan yeni albü- tival etkinlikleri sabah 08.30’da yo- SMolière’in ölümsüz komedisi “Cim- Lyılında kurulan ve Katalanca mü “Burada Buysa Budur”da bir TADINA ga ile başlayacak. Daha sonra do- ri”, 11-12 Ağustos’ta iki gün üst üs- “dalga” anlamına gelen “ONA”, araya getirdi. Sertel, bu parçala- ğa yürüyüşünün yapılacağı festival- BAK te KüçükÇiftlik Bahçe Tiyatrosu’na ko- 4 hAyAtını Aç tüm dünyada mekânlarda geçi- rı Space Goats etiketiyle tüm diji- de Ali Vatansever “Bir Senaryo İnşa nuk oluyor. Serkan Keskin’in, büyük ci olarak kurulan bir sistem. Bu- tal platformlarda dinleyicilerle bu- Etmek” başlıklı atölyeyi, İpek Elif Milli Hiç bir ağaç diktiniz övgü toplayan performansıyla Harpa- nun bir örneği de Ege’de Kaplankaya bölgesin- luşturdu. Sertel albümünde, yaşa- “Avavi Böceği Çanta Tasarımı” atöl- gon karakterine hayat verdiği “Cim- mi? Meyvesini yediniz mi? de “ONA at the Beach” ismiyle açıldı. ONA at yesini, Emrullah Çakay da “Kamera nılanların karanlık tarafına giden ri”, parayı bütün değerlerin üzerinde Bahçeli eviniz yoksa, bah- the Beach’te şef Nicolau Pla Gomez ve şef Ay- Önü Oyunculuk” atölyesini düzenle- aklımızı sakinleştirdiğimiz, yüzü- tutarak kendisine ve çevresine yaban- çeli evi olan bir yakınınıza yecek. Vatansever ve Çakay’ın atöl- kut Doğanok ile birlikte konuk şef olarak Nico- müze gülümsememizi takınıp mü- cılaşan insanın içine düştüğü çelişkile- yeleri yarın da tekrarlanacak. le ve Basta’nın mutfağında deneyim kazanmış bir fidan, bir tohum hediye ri, hem eleştirel hem de mizahi bir yo- ziğin ritmine teslim olacağımız 15 Ali Akmansoy ile Türkiye’yi Hindistan Genç Şef rumla sahneye taşıyor. dakikaya davet ediyor. ettiniz mi? Olimpiyatları’nda temsil etmiş deneyimli Ecem Karakuş açık mutfağın başında yer alıyor. rattığı karakterler ve kurgularıyla evrensel mese- Öte yandan, mekânda “fine dining” deneyi- 4 BiR So Ru Yozlaşmış bir demokrasi... lelere değinmeyi başaran nadir yazarlar- mi sunulan The Beach House, gastronomi me- Moraliniz bozuk ol- dan. 2007’de dünya edebiyatına yaptığı raklılarıyla buluşuyor. 10 hafta boyunca “Chef duğunda sizi en çok ne frika edebiyatının en büyük ismi Chi- katkılardan dolayı Man Booker Uluslarara- Residency” başlığı altında dünyaca tanınan şef- yapmak neşelendirir hiç Anua Achebe, gerçekçi tarzda yazdığı OKU sı Ödülü’ne layık görülen Achebe’nin dör- ler ağırlanacak. Ayrıca adını günbatımından düşündünüz mü? Peki ve çoğunlukla Batı’nın Afrika’yı kolonileş- düncü romanı “Halk Adamı” ise yozlaşmış alan Mezcal Bar’da öne çıkan kokteyller şun- tirmesi üzerine kaleme aldığı romanlarıy- verdiğiniz cevabın sebe- bir demokrasiyi anlatan çarpıcı bir eser. lar: agave spritz, cactus negroni, klasik marga- la her ne kadar yerel bir hikâye anlatsa da ya- Kitap, İthaki Yayınları’ndan çıktı. rita ve mezcalita. bini düşündünüz mü? [email protected]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle