Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ALTAN ÖYMEN İLE ATAHAN ÜNAL’DAN ‘KUŞAKLAR ARASI’
‘Hikâyelerle aldatılabilecek
bir kuşak değil Y ve Z kuşağı!’
Siyasetin ve basının en saygın adlarından Altan Tanışmamız Hikmet Bila’nın derlediği Örsan
Öymen yeni kitabı Kuşaklar Arası’nı (Doğan Öymen ve Politika Kazanı adlı kitabının
Kitap) sanırım ilk okuyanlardanım. Okur okumaz yayımı sırasında 1990 yılına rastlar. Altan abi,
da bir söyleşi yapmayı düşünenlerden... Öymen, Milliyet gazetesi başyazarıydı; ben Milliyet
bu uzun söyleşi kitabını, Z kuşağından gazeteci Yayınları’nda editördüm. Zamansız yaşamını
Atahan Ünal ile gerçekleştirdi. Bu iş neredeyse yitiren kardeşi Örsan Öymen’in (1938-1987) 3.
iki yılda tamamlandı. Ortaya dünden bugüne ölüm yıldönümünde hazırlanan bu kitabı için çok
Altan Öymen ve Türkiye tablosu çıktı. Böyle bir heyecanlıydı. Altan abi yine çok heyecanlı. Bir
tablodan yararlanacağımız çok şey var. Benim yandan bu kitap nedeniyle, bir yandan Beşiktaş’ta
de birçok meslektaşım gibi Altan Öymen ile resmi açılışı bekleyen Altan Öymen Kütüphanesi
tanışıklığım basından ve abi-kardeş bu eski nedeniyle… Altan Öymen ile Kuşaklar Arası’nı
dostluğumuz 30 yılı aşkındır. konuştuk.
ülkenin kaderini değiştirecek.” Ne der-
HİKMET ALTINKAYNAK
siniz, buna katılıyor musunuz?
Atahan Ünal’ın o inanışına ben de ina-
n Yeni kitabınızı kutluyorum. Bilgi yüklü, ger-
nıyorum. Bugünün gençlerini tanıdıkça,
çek yüklü. Dünden bugüne gelişim yüklü. Öncelikle,
sohbet ettikçe, o inanışım daha da güçle-
“buzdolabı bizden önce yoktu, otomobil yoktu diyen-
niyor. Y ve Z kuşağı, doğrudan doğruya
ler” şaşıracaklar! Ne dersiniz?
tanığı olmadığı bir dönemle ilgili gerçek
Çok teşekkür ederim iltifatına... Atahan Ünal şu sı-
dışı iddialar karşısında kaldı. Fakat bana
rada yok ama onun adına da... İşaret ettiğin nokta, bana
öyle geliyor ki zaten Atahan Ünal’ın so-
da çok ilginç geliyor. “Bizden önce buzdolabı da yok-
rularından ve saptamalarından da anlaşı-
tu, otomobil de. Bizim zamanımızda var oldu” masal-
lıyor o iddialarla, “çocuklara masallar”
larını anlatırken herhalde bugünkü gençlere anlatmaya
çalışıyorlar. “Daha önceki zamanları bilmezler. Çün- gibi anlatılan hikâyelerle aldatılabilecek
bir kuşak değil Y ve Z kuşağı.
kü, henüz doğmamışlardı” hesabıyla...
Doğrudur, o zamanları görmediler X, Y, Z kuşakların- Geçmişin önemli bir bölümünü gör-
dakiler. Ama işte, o zamanları yansıtan günlük gazeteler, memiştiler ve o bölümlerden ilgili ya-
yınlar da anlatımlar da fazla değildi, ge-
dergiler, kütüphanelerde duruyor. Haberlerinde, reklam-
larında pek çok kanıtı var, bugünkü iktidar sözcülerinin rek öğrenim yaşamında, gerek öğrenim
iddialarının gerçekle hiç ilgisi olmadığının... yaşamından sonra... Ama özellikle Ge-
n Kitabınız ismi Kuşaklar Arası’nın da çağrıştırdığı zi olaylarında çok önemli bir aşamadan
gibi, sizin ve sizinle söyleşi yapan 1998 doğumlu Ata- geçti o kuşak. Ve o aşamanın sağladığı
han Ünal’ın yaşantılarınıza giren radyo, televizyon, bil-
kazanımların da etkisiyle daha da gelişi-
Oysa, o savaş döneminde gıda maddelerinin tüketi-
gisayarın hangi döneme rastladığını irdeleyerek başlı-
yor. Ülkemizin geleceği için Gezi olaylarını yaşayanla-
mini sınırlamayan ülke yok, savaş tehlikeleri karşısın-
yor. Doğallıkla sıra “mazi tahrifatçılarına” geliyor. Bu
rın katkılarının da çok önemli olacağına inanıyorum.
da kalan başka ülkelerde arasında da…
tahrifat durdurulabilir mi!?
n Kuşaklar Arası, Cumhuriyet kazanımlarını somut
O tahrifatın kalıcı olması ve izlerinin devam etme-
olarak ortaya koyan yanıyla da çok öğretici bir kitap ol-
‘CUMHURİYET ÇAĞDAŞLAŞMADIR’
si olanaklı değil. Çok şükür ki bugünkü kuşaklarda ar-
muş. Sizin lise yıllarınızın muhteşem düzeyini de görü-
n Atahan Ünal, kendi kuşağından da CHP Bartın
tık okuryazarlığı olmayanlar eskisi gibi çoğunlukta de-
yoruz. Günümüzdekilerle karşılaştırıyoruz ve her şeyin
Milletvekili Aysu Bankoğlu ile AKP Konya Milletve-
ğiller. O gazete kupürlerini, reklam filmi görüntüleri-
ne denli bozulduğu, yozlaştırıldığı anlaşılıyor.
kili Selman Özboyacı ile yaşamları, siyasal çalışmala-
ni izleyebilir ve o “Eskiden yoktu, bizim zamanımızda
Aslında, benim de aklımı kurcalayan soru şu: Cum-
rı, nasıl seçildikleri, amaçlarıyla ilgili söyleşi yapmış.
var”cılara hatırlatabilirler.
huriyetimizin ülkemize sağladığı kazanımları ben ya-
Ayrıca Ülkü Çoban’ın sizinle yaptığı söyleşilerle ki-
şayarak, görerek, geçmişimizle karşılaştırarak öğren-
tap bir makalenizle tamamlanıyor: “Cumhuriyetimi-
“ATAHAN ÜNAL’LA AYNI İNANIŞI
dim. Çoğunu ayrıntılarıyla, örnekleriyle hatırlıyorum.
zin özelliklerinin hepsi tek bir hedefe yöneliktir” di-
PAYLAŞIYORUM: ‘APOLİTİK’ DENİLEN
Sonraki kuşaklardakilerden çoğunun özellikle de şu sı-
yorsunuz. Açar mısınız?
‘POLİTİK GENÇLER’ ÜLKENİN
radaki genç kuşakların bunları öğrenmesini güçleştiren
Cumhuriyetimizin özelliklerini düşünürken aklımıza
KADERİNİ DEĞİŞTİRECEK!”
birçok engel oluştu. Hele bu zamanda daha da çoğaldı.
önce bir “Kurtuluş Savaşı” geliyor. Sonra “ihtilal” di-
n Belge olarak dergi ve gazetelerde yayımlanan
Bugünkü genel öğretim koşulları içinde öğrenilmesi
ye de adlandırılacak bir rejim değişikliği, krallık, impa-
buzdolabı reklamlarını da kitaba almışsınız. 1939’a
zaten zordu. Şimdilerde ise o zorluk bir yana, Cumhu-
ratorluk, padişahlık, çarlık gibi artık çağdışı kalmış bir
kadar gidiyor. 60 yılı aşmış…
riyet döneminde yaşananları sistematik bir şekilde kö-
totaliter rejimden millet iradesine dayanan bir “cumhu-
Aslında bunlar belge halinde hatırlanmasına hiç ge-
tüleme gayretleri de öne çıkıyor.
riyet rejimi”ne geçiliyor... Sonra “devrimler”, “kalkın-
rek olmadan normal koşullar altındaki bir siyaset or-
Mesela sadece bugünlerdeki şu örneğe bakın: Türki-
ma hamleleri”... Bunları ayrıntılarıyla anlatmak kitaplara
tamında hatırlatılır. Ama işte bu dönemin ortaya atı-
ye, Cumhuriyet döneminin akılcı ve tutarlı dış politi-
sığmaz ama bir sözcükle özetlemek gerekirse, o sözcük
lan iddiaların büyük bir kısmı normallikten o ka-
kasının sonucu olarak, İkinci Dünya Savaşı’na girme- bence “çağdaşlaşma”dır. Bunu anlatmaya çalışmıştım
dar uzaklaştı ki öyle bir ihtiyaç ortaya çıkıyor. Bu du-
meyi başardı. Tüm komşularının, bölgesindeki tüm ül-
Cumhuriyet’teki o yazımda... Onun metnini de kitabın
rum da, buna neden olanlara, Ziya Paşa’nın “Terki-
kelerin ister istemez katıldığı, çoğunun savaşan ülkele-
bi Bend”indeki ünlü mısrayı hatırlatıyor: “Sen herkesi “ekler” bölümünde bir daha yayımladım.
rin işgali altına girdiği İkinci Dünya Savaşı’na... Bu, o Ayrıca, bugün, milletçe karşılaştığımız sorunların
kör, âlemi sersem mi sanırsın” sorusunu...
dönemin dünya tarihçilerinin ve siyasi liderlerinin tak-
en önemlilerine yol açan bugünkü anayasanın çıkarılıp
n Kitap çok önemli belgelerle bilimde, teknolojide,
dirle kaydettiği bir gerçek. Ülkemizdeki bir kısım po- yürürlüğe girmesinin ne kadar büyük bir hatalar zin-
düşünce ve demokrasi hayatımızdaki gelişmeleri de
litikacının o savaşla ilgili olarak yaptığı ise şu: O sa- ciri oluşturduğunu hatırlatmak için katıldığım bir söy-
çeşitli evreleriyle belgeliyor ve yansıtıyor. Bu yönüyle
vaş sırasında her ülkenin aldığı “tüketimi sınırlama”
de aydınlanmak isteyen siyasetçiler de okumalı, anla- leşi dizisi yayımlamıştı değerli gazeteci ve televizyon
önlemlerini, sanki normal zamanlarda uygulanmış gibi yayıncısı Ülkü Çoban Yurt Gazetesi’nde. O da kitabın
malı. Çünkü gelen özellikle Y ve Z kuşağını artık hiç
kandıramayacaklar. Atahan Ünal diyor ki: “İnanıyo- tahrif ederek “Bize ekmeği karneyle yedirdiler” diye “Ekler” bölümünde, o dönemdeki gazetecilik çalışma-
rum ki ‘Apolitik’ diye adlandırılan ‘politik gençler’ seçim propagandası malzemesi haline getiriyorlar. larından biri olarak yayımlandı.
n
4 23 Şubat 2023