30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

KITAP VİTRİNDEKİLER Gerisi Pek Mühim Değil / Onur Güzeldiyar / İthaki Yayınları / 144 s. Gerisi Pek Mühim Değil, İzmir’in arka sokaklarında geçen bir büyüme hikâyesi. Mahalleyi, kardeşlikten güçlü arkadaşlığı, baba ocağını, ana kucağını, ilk acımızı, gönül sancımızı, anlatamadıklarımızı, sakındıklarımızı, kayıplarımızı ve pişmanlıklarımızı anlatan bir ilk roman. Yalnızlığı, sıkışmışlığı; bütün bunlara rağmen umudu da görünür kılan Onur Güzeldiyar, kendini gerçekleştirme ve var olma sancıları içinde debelenen, “iyi insan” olmaya çabalayan “semt delikanlıları”nın öyküsünü okura aktarıyor. Marcel Duchamp: Çırılçıplak Soyulmuş Görüntü / Octavio Paz / Çeviren: Şule Demirkol / Everest Yayınları / 168 s. “Duchamp’ın yapıtı, medeniyetimizin geleneksel sanatına ve düşüncesine dair bir izlek üzerine, daha öncekilere eklenen bir çeşitlemedir. Bu izleğin iki yönü vardır: Aşk ve bilgi. Konusu tektir: Gerçekliğin doğası” diyor Octavio Paz. Marcel Duchamp: Çırılçıplak Soyulmuş Görüntü isimli denemesinde Paz, çok sevdiği Duchamp’ın başyapıtını, sanat tarihinin belki en tartışmalı, gizemli eserlerinden biri olan Büyük Cam Panel’i (Bekârları Tarafından Çırılçıplak Soyulmuş Gelin, Hatta) çözümlüyor. Yemekle Devriâlem / N. Defne Karaosmanoğlu / Kitap Yayınevi / 190 s. Yemek kültürleri, coğrafyaları ve tarihi anlamak için bir araç olmakla birlikte, kimlikleri belirleyen, yaratan ve bozan; milletleri, dinleri, toplumları ve insanları birleştiren veya ayıran; sınırlar koyan veya sınırları tekrar ve tekrar yaratan veya yıkan siyasi bir olgu. Ayrıca yemek tarih yazar. N. Defne Karaosmanoğlu, Yemekle Devriâlem’de farklı coğrafyalardan ve farklı tarihlerden yarıakademik ve disiplinlerarası yemek hikâyeleri anlatıyor. Kitapta küresellik ve yerellik, devlet politikaları ve ulusal temsiller, kimlik ve aktivizm, batılılaşma ve Osmanlılık/Türkiyelilik, teknoloji ve mutfak konuları farklı zamansal ve mekânsal bağlamlarda irdeleniyor. Médan Geceleri / Zola, Maupassant, Huysmans, Céard, Hennique, Alexis / Çev.: Yaşar Avunç / Sel Yayıncılık / 240 s. Natüralizmin öncüsü Émile Zola’nın Médan’daki evinde toplanan, dönemin önde gelen yazarları geçmişin anılarına dalar ve bu sohbet ortamının sonucunda ortaya 1870 FransaPrusya Savaşı’nı konu alan altı öykü çıkar. 1880’de yayımlanan ve Médan Geceleri adı verilen bu öykü derlemesi, edebiyat çevrelerinde geniş yankı uyandırır. Cesetlerin ve yıkıntıların ortasında “Zafer!” naraları atan aptal subaylardan, sözde vatansever burjuvaların savaş ortamında iyice su yüzüne çıkan ikiyüzlü ve aşağılık ahlakına, “düşman”la savaşmayı beklerken tek yapabildikleri şey müdavimi oldukları genelevi yerle bir etmek olan “kahraman”lardan, tek bir emirle askerleri ölüme gönderip kendileri zevk ve sefa içinde gününü gün eden generallere ve askerlerin dostluk, korku, hastalık, gözyaşı, bit, pislik, ölüm ve firarına hiç eskimeyen ve değişmeyen bir tablo... Kur’an’ın Tarihçesi ve Yazım Serüveni / Arif Tekin / Berfin Yayınları / 234 s. Arif Tekin, Kur’anın Tarihçesi ve Yazım Serüveni’yle, İbni Ebi Davud’un Kitabu’l Mesahif/ Mushaflar kitabını temele oturtarak diğer İslamî kaynaklarla bir karşılaştırmaya giriyor. Halife Ebubekir, Hz. Ömer, Halife Osman, Hz. Ayşe ve Ümmü Seleme’nin çalışmalarını inceleyen Tekin, Kur’an’ın yazılışına dair farklı mushafları açıklayarak ilerliyor. Yazar, bilimsel görüşün ortadan kaldırıldığı tezini ortaya atıp dinin siyasetle iç içeliğine eleştiri getiriyor. Ve Allah Kadını Yarattı / Gülay Yılmaz Karel / Siyah Kuğu Yayınları / 244 s. Gülay Yılmaz Karel, Ve Allah Kadını Yarattı’da, Orta Anadolu’da geçen bir aşk hikâyesi anlatıyor. Geçmişle bugün arasında inşa ettiği köprüde gidip gelen yazar; aşk, acı, yalnızlık ve ölüm gibi kavramları ele alırken bir insanlık trajedisini de gözler önüne seriyor. Paris’ten Divriği’ye uzanan kitap; roman kahramanıları Yadigâr ile Cuma’nın aşkıyla okura açılıp Gülsüm’ün düşleriyle ilerliyor. Sınırları Aşarak Yaşamak / Benedict Anderson / Çeviren: Ayet Aram Tekin / Metis Yayınları / 176 s. Hayali Cemaatler ve Üç Bayrak Altında’nın yazarı Benedict Anderson, Sınırları Aşarak Yaşamak’ta, kendi hayat hikâyesini anlatıyor. Kitapta, bir yazarın nasıl yetiştiğini ve bir saha araştırmacısının ne gibi sorunlarla karşılaşıp bunların üstesinden nasıl geldiğini gördüğümüz gibi yirminci yüzyılın kendini tüm dünyadan sorumlu gören evrenselci solcu kuşaklarının dünyaya nasıl baktığını hatırlıyoruz. Çin’de doğmuş, çocukluğunu Kaliforniya ve İrlanda’da geçirmiş, eğitimini büyük ölçüde İngiltere’de tamamlamış, 1965 askerî darbesinden sonra Suharto yönetimindeki Endonezya’dan kovulunca araştırmalarına Tayland ve Filipinler’de devam etmiş ve ABD’de Cornell Üniversitesi’nde Güneydoğu Asya çalışmalarını yürütmüş Anderson’la tanışıyoruz çalışmada. Çınarın Gölgesinde Arnavutlar / Hüseyin Perviz Pur / Tarihçi Kitabevi / 248 s. Kitaplarında Osmanlı’dan günümüze ekonomi ve vergi sorunlarını mercek altına alan Hüseyin Perviz Pur, Çınarın Gölgesinde Arnavutlar’da, incelemeye imparatorluğun kuruluşundan başlıyor. Fatih Sultan Mehmet Han, Osman Gazi ve Şeyh Edebali gibi tarihî kişiliklerin söylemlerine de yer veren Pur; Arnavutlar özelinde Balkan tarihini irdelerken Atatürk’ün katkılarını ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu da aktarıyor. Batının Doğusu / Miroslav Penkov / Çev.: Kübra Kelebekoğlu / Yüz Kitap / 242 s. Miroslav Penkov öykülerinde ülkesi Bulgaristan’ı anlatırken Balkanların, Bulgarların, Türklerin, Sırpların, sınırlarla gelişi güzel bölünmüş coğrafyaların ve o sınırların ezip geçtiği kimliklerin de ruhunu yakalamayı başarıyor. Batının Doğusu’nda küçük insanların, çoğu kez de trajik, deneyimleri bir araya gelerek bir coğrafyayı gelişigüzel çizilmiş çizgilerin arasında kalan bir toprak parçasından daha özel bir şeye, insanlarla o toprağın temsil ettikleri hayatlar, tarihler, uluslar arasındaki huzursuz ilişkilerden dokunmuş bir ruh atlasına dönüştürüyor. Eski Doğu Bloku’ndan öykülere yaraşır şekilde yer yer komik, yer yer absürd olabilen kitaba aynı zamanda çok derin bir hüzün de hâkim. Penkov karakterlerini trajik yollardan geçirirken hiç beklenmedik anlarda terk ederek okuyanları nefes nefese ve kalbi kırılmış bırakıyor. Cadı Tohumu / Margaret Atwood / Çeviren: Canan Sılay / Doğan Kitap / 326 s. Margaret Atwood, William Shakespeare’in ölümünün 400. yılı dolayısıyla başlatılan Shakespeare Yeniden dizisi kapsamında yazarın Fırtına’sını, Cadı Tohumu adıyla uyarladı. Fırtına’nın kurgusundaki intikam öyküsü, Atwood’un kalemiyle başka bir boyut kazanıyor. Kitap, Shakespeare’in Fırtına isimli oyununu sahnelemeye hazırlanan roman kahramanı Felix’in başına gelenler üzerinden ilerliyor. Bilimkurgu türündeki romanları ve feminist yaklaşımıyla tanınan yazar, okuru taklit ve yeniden yaratım üzerine düşünmeye davet ediyor. İnsan Doğası / Donald W. Winnicott / Çev.: Pelin Koç / Pinhan Yayıncılık / 210 s. Keşifleriyle psikoloji ve psikanaliz literatürünü derinden etkileyen Donald W. Winnicott, doktorları ve uzmanları bilgilendirmek için birçok kitap ve makale yazdı, sayısız seminer ve konferans verdi, bunun yanında ebeveynler için de bulduğu her fırsatta radyo programları yaptı. İnsan Doğası, Winnicott’un vefatından önce yazdığı son kitabı. Yazar bu çalışmasında psikanaliz kuramının temel konularını yani psişesoma ilişkilerini, Oedipus Kompleksi’ni, çocuk cinselliğini, bilinçdışını, depresif konumu, manik savunmayı, geçiş nesnelerini vb. konuları işlerken hem kuramsal hem de uygulamalı elli yıllık insan doğası anlayışını gözler önüne seriyor. Tepedelenli Ali Paşa İsyanı / Hamiyet Sezer Feyzioğlu / Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / 200 s. III. Selim ve II. Mahmud döneminde yaşayan Tepedelenli Ali Paşa ve ailesi, 17871822 arasında bugünün Arnavutluk ile Yunanistan’ın güney ve batısında tam otuz beş yıl etkili bir yerel iktidar odağı oldu. Arnavutluk’taki aile içi kavgalar ve idareciler arasındaki nüfuz mücadeleleri sırasında yetişen Ali Paşa, yerel iktidarını pekiştirdikten sonra hem merkezî otoritenin zayıflığından hem de yöredeki Rum isyanlarından yararlanarak hâkimiyetini ilan etmek istedi. İsyanı sert bir şekilde bastırıldı ve Ali Paşa 1822’de idam edildi. Hamiyet Sezer Feyzioğlu, kitabında isyanı öncesi ve sonrasıyla, uzun bir sürecin parçası olarak ele alıp arşiv belgelerinin de yardımıyla ayrıntılı biçimde inceliyor. Bunu yaparken de sadece Ali Paşa’yı değil, onun Balkanlar’daki çağdaşlarını ve onlarla etkileşimlerini de mercek altına alıyor. n 20 28 Eylül 2017 KITAP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle