Katalog

3 T E M M U Z 2 0 0 9 C U M A / Y I L : 5 / S A Y I : 2 4 8 Kentin yıllardır süren sorununu çözmek için uzmanlar tarafından farklı öneriler sunuluyor ÇÖP ADRESİNİ ARIYOR OZAN YAYMAN Harmandalı'daki alanın bir an önce boşaltılması ve bölgenin rehabilite edilmesini isteyenler olduğu gibi, adı geçen yerde, çöpleri bertaraf edebilecek enerji tesisi kurulmasını ve bu yolla olumsuzlukların önlenmesini savunanlar da var. İzmir'in uzun yıllardan bu yana süren çöplerin yok edilmesi sorunu, güncelliğini koruyor. Tamamına yakını Çiğli Harmandalı Çöp Depolama Alanı'nda toplanan çöplerle ilgili geliştirilen projeler bir türlü uygulamaya alınamadı. Uzmanlar, alanın geleceğiyle ilgili acil önlem çağrısında bulunuyorlar. Harmandalı'daki alanın bir an önce boşaltılması ve bölgenin rehabilite edilmesini isteyenler olduğu gibi, adı geçen yerde, çöpleri bertaraf edebilecek enerji tesisi kurulmasını ve bu yolla olumsuzlukların önlenmesini savunanlar da bulunuyor. HARMANDALI ÖMRÜNÜ TAMAMLADI Ege Üniversitesi Çevre Sorunları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ümit Erdem, Harmandalı'nın ömrünün 12 yıl olarak öngörüldüğünü, bu sürenin de 2004'de dolduğunu belirterek, “Alanın beş yıl önce kapatılması gerekiyordu. Oranın normal hizmet süresi bitmiştir. Harmandalı Çöp Depolama Alan bir an önce kapatılmalı ve başka bir yer bulunmalıdır” gö rüşlerine yer veriyor. Prof. Dr. Erdem, Dünya Sağlık Örgütü'nün raporlarına göre çöp depolama alanlarının havaalanlarına 5 kilometre uzaklıkta olması gerektiğine dikkat çekerek, “Söz konusu yerin 3 kilometre uzağında askeri havalanı var. Kuş cennetinin dibinde, yeni oluşturulan doğal yaşam parkının yanı başında. Böylesine doğal ortamlarda çöp depolama alanı mı olur? Bunların yanı sıra yakın mesafeden geçen akarsular var. O bölgede oturan insanlar var. Çöp taşıyan kamyonlar o yaşam alanlarından geçiyor. Oradan çıkan koku kuzey batı rüzgarlarıyla kentin içine kadar ulaşıyor. Bu nedenlerle o alanda ömrünü tamamlamış çöp depolama alanı bir an önce boşaltılmalı, alanın sağaltımı yapılmalı, rehabilitesi ger çekleştirilmelidir. Bunu her platformda dile getiriyoruz ancak kaygılarımıza yönelik, bu kenti yönetenlerden yanıt alamıyoruz” diye konuşuyor. Kokuya neden olan depo gazının kontrol altına alınacağı, 4 megavat enerji elde edilebilecek bir tesis kurulmasıyla Harmandalı'nın çözüm yoluna kavuşacağını bildiren Prof. Dr. İbrahim Alyanak ise, “Alan üzerinde en son 2005 yılında bir iyileştirme projesi uygulandı. Bir yıl sonra bu süre sona eriyor. Acil olarak konu üzerine eğilinmesi gerekiyor” diyor. Çevre ve makine mühendisi olan Prof. Dr. Alyanak, Harmandalı'daki çöp alanı üzerine, gazı kontrol edecek ve enerji sağlayacak bir proje hazırlandığını, ihale sürecinin başlatıl dığını ancak yaşama geçirilemediğini söylüyor. Prof. Dr. Alyanak, ihaledeki tıkanıklığın 4 yıldır aşılamadığını belirterek, “Buradaki ihaleyi İZSU yaptı. Yapişletdevret modeliyle gerçekleştirilecek bir ihaleydi. Alandaki gazı kontrol altına alacak ve 4 megavata kadar enerji santralı kurulmasına olanak tanıyacak proje, ihalesi askıya alındı. İZSU, projeyi İzmir Büyükşehir Belediyesi Çevre Birimi'ne devretti” görüşlerine yer veriyor. YOL HARİTASI BELİRLENİYOR Harmandalı'ye günde 4 bin metreküplük çöp döküldüğünü belirten Alyanak, büyükşehir belediyesinin Torbalı'da belirlediği yeni depolama alanı için ise ÇED sürecinin bile tamamlanmadığını anımsatıyor. Öte yandan İZSU yetkililerinin, Harmandalı Çöp Depolama Alanı'yla ilgli izlenecek yol haritasını belirlemek amacıyla bugün geniş katılımlı bir toplantı gerçekleştireceği öğrenildi. İZSU'nun, konunun uzmanı tarafları bir araya getirerek, çözüm önerilerini kayıt altına alacağı ve uygulanacak çözüm yöntemini belirleyeceği edinilen bilgiler arasında. Ünlüler Çeşme’de Karaburun’un konukları Baraj yarasaları bekliyor 2 2 .’si gerçekleştirilen Uluslararası Çeşme Deniz Şenlikleri ve Şarkı Yarışması’nda heyecan sürüyor. Y 6 unanistan’ın Kavala kentinden yola çıkan 24 yelkenci geçmişin izlerini Karaburun’da aradı. B 8 alıkesir Havran’da yapımı tamamlanan barajda su tutulmasına, yarasaların yapay mağaraya taşınmalarının ardından başlanacak. Bu köy unutulmuş!.. OYA UĞRAL AYVALIKEge'nin en batısındaki turizm cenneti Ayvalık'a bağlı Karaayıt köyü, yaz sıcağında hala susuzluktan kıvranıyor. Köyde yaşayan yurttaşlar gerek ekonomik kaygılardan, gerekse doğdukları topraklara olan bağlılıklarından ötürü bölgeyi terketmiyorlar. 130 haneli, 400 nüfuslu Karaayıt köyünün elektrik borçları nedeniyle başlayan su sıkıntısı 2 yıldır çözüme kavuşmadı. CHP'li İl Genel Meclis Üyesi Fevzi Keklikçi'nin girişimleriyle meclis başkanlığına verilen önergede soruna dikkat çekilip, konunun insan haklarına aykırı olduğu savunulmuştu. Bunun üzerine harekete geçen yetkililer, TEDAŞ'ın köyün su kuyularını çalıştıran elektriğini açtırdı. Ancak şimdi de patlayan borular yüzünden köylü bir türlü suyuna kavuşamıyor. Köy Muhtarı Mehmet Çıracıoğlu, “Köyümüzün altyapısı 4 yıl önce yenilenmiş; ancak derin kazılmadığı için zamanla borular kırıldı. 2 yıldır susuz kaldık. Biz hayvancılık ve çiftçilikle geçimini sağlayan yoksul bir köyüz. Boruları kendi imkanlarımızla değiştirmemiz mümkün değil. Halimiz perişan. Yetkililerden destek bekliyoruz” dedi. KENT N TURUNCU SAATLER ... İZMİR ( Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir'de gün batımı kentin yeni saatlerindeki ritmini haber verir gibi kavuşuyor öte yanda. Kentin üzerinde, en az sözü edilen kent kadar sıcak bir renk. Her kentin bir rengi varsa ki olmalı, İzmir'in payına da turuncu düşmeli. Canlılığın, ritmin ve enerjinin hali olarak nitelenen turuncu saatler başladı yine kentte. İmbat yüzünü gösterdi. Kordonboyu'ndaki faytonların tekeri dönmeye başladı. Deniz kıyısına, kapı önlerine kurulanlar, çiğdemlerini çitlemeye koyuldular. Bahçeler sulandı, çiçekler dirildi. Çilingir sofraları, dostluk adına kuruldu. Adı güzel, kendi güzel her hali güzel İzmir Kordonu'nun kuşbakışı halinden yansıyan bu görüntünün altına, “Büyülü, masal kentimiz bizim” diye yazsak ve ardından Cahit Külebi'nin dizelerini eklesek: “İzmir'in denizi kız/Kızı deniz/Sokakları hem deniz hem kız kokar”. İzmir'de bir gün batımı ve günün sonu değil elbet fotoğrafa yansıyan, bir kentin güneşi uğurlama anı sayılsın. Saygı babında olsun bu. Kentin karakteriyle eşleşen turuncu saatler, günün ikinci yarısının başlangıcının da habercisi. Kent, az sonra ayrı bir şenlik havasına bürünecek. Sokaklar dolup taşacak. Meydanlar, her yaştan İzmirli'yi ağırlayacak. Mekanlar, özgürlüğü yudumlayacak... Bu fotoğrafa, kentine uzaktan bakan İzmirliler, belki değil, mutlak suretle, “Özlemenin hiç bu kadar güzel olduğunu bilmezdim” diyecekler... (Fotoğraf: SERDAR AĞIR) EGE’DEN Sıcak... SERDAR KIZIK Türkiye yaz dönemini ülke gündeminin artan sıcaklığıyla yaşıyor. Aşırı sıcak, aşırı gerilim. Bir kavga ortamı. Ergenekon Davası çevresinde çeşitli çatışmalar. ¦ Devamı SAYFA 3’te C M Y B C MY B