Katalog

8 Rüzgârıyla ünlü ilçeye kurulan santrallar, Datça’nın üç katı büyüklüğünde bir yerleşimin enerji gereksinimini karşılayacak 28 KASIM 2008 CUMA Datça rüzgârıyla aydınlanacak MEHMET EM N BERBER Datça'nın simgelerinden olan yel değirmenleri, modern yüzüyle yeniden canlanıyor. Mazı Dağı sırtlarına kurulan 36 ünitelik rüzgâr santralı, yeni yılın başında hizmete giriyor. DATÇA Dünya Yaban Yaşamı Koruma Vakfı'nın “dünyaya armağan” olarak belirlediği Türkiye’nin dokuz sıcak bölgesinden biri olan Datça, yılın 300 günü esen rüzgarından yararlanmaya başlıyor. Enerji üretiminde dışa bağımlılığı azaltmak için güneş, su, rüzgar gibi yerli yenilenebilir enerji kaynaklarına ilgi ve yatırımın giderek artmaya başladığı günümüzde, Datça’da da rüzgar enerjisi santralı kuruluyor. Datça’nın kuzeyini adete bir duvar gibi ören Mazı Dağları’nda 5 kilometrelik bir şerit üzerine kurulan 36 rüzgar enerji santralı, Datça’nın üç katı büyüklüğünde bir yerleşimin tüm enerji gereksinimlerini karşılayabilecek kapasitede. Demirer Holding’in ana hissedarı olduğu “Dares Datça Rüzgar Enerji Santralı San.ve Tic. A.Ş” tarafından Kızlan Köyü’nün sırtını yasladığı Mazı Dağı’nda kurulması planlanan 28.8 megavatlık rüzgar santralı yaklaşık 43 milyon 200 bin Avro'ya mal olacak. Demirer Holding’in Enerji Projeleri Koordinatörü Ahmet Araçman, santralın iletim hattına 2 km ek hat ile bağlanacağını ve Türkiye elektrik şebekesine yılda 84 bin MWh elektrik enerjisi sağlayacağını söyledi. Aynı zamanda havaya yılda 61 bin 500 tona eşdeğer karbondioksit salınımından da tasarruf edileceğini kaydetti. Datça'daki rüzgar santralının 2009'un ilk yıllarında üretime başlaması hedefleniyor. Araçman, “Projenin gerçekleştirilmesiyle temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının Türkiye toplam elektrik üretimi kapasitesi içerisindeki payı artacaktır. Ülkenin enerji üretiminde dışa bağımlılığı azaltılacak ve yenilenebilir enerji sektörünün özellikle rüzgar enerjisi sektörünün gelişimine önemli katkıda bulunulacaktır. Projenin ayrıca gerçekleştirildiği bölgede çevresel ve toplumsal sürdürülebilirliğe de katkısı bulunmaktadır” diye konuştu. Projenin Datça turizmine de katkı sağlayacağını belirten Araçman, “Datçanın eski yel değirmenlerinin arkasına yapılan yeni rüzgar enerji santralleri ile yel değirmenleri Datça'nın eski ve yeni tarihi bir arada yaşatılacak. Böylece daha güzel bir görünüme kavuşulacak. Üstelik eski yel değirmenleri ile teknolojiye uygun yel değirmenlerinin bir arada barındığı Kızlan Köyü turistlerin ilgi odağı olacağa benziyor” diye konuştu. Fosil yakıtların havadaki oksijeni tüketerek yandığına dikkat çeken Araçman, buna karşın Datça'daki rüzgar santrallarının 142 bin ağaca eş değer oksijen tasarrufu sağlayacağını da vurguladı. Marmaris'in Osmaniye Köyü'nde açılmak istenen manganez madeni işletmesi için çok sayıda ağaç kesilirken, yöre halkı da madene karşı çıkmıştı. TURİZMCİDEN MADENE ‘HAYIR’ MUĞLA (Cumhuriyet) 2008 yılının değerlendirildiği Marmaris Güney Ege Turizmciler Birliği (GETOB) toplantısında, “Marmaris ülke turizminin gözbebeğidir. Burada madenciliğe izin verilmemelidir” kararı çıktı. GETOB Başkanı İlhan Açıkgöz başkanlığında yapılan toplantının ardından yayımlanan bildiride, ilçe merkezine 25 kilometre uzaklıktaki ve ana geçim kaynağı arıcılık olan Osmaniye köyünde manganez madenciliğine izin verildiği anımsatıldı. Bildiride, maden sahasına gidilmesi için, 80 – 100 yaşlarında yaklaşık 300 ağacın kesildiğine dikkat çekilerek, şöyle denildi: “Balta girmemiş orman içinde tam bir doğa kıyımı yaşanmıştır. Şurası unutulmamalıdır ki, madenciliğin yapıldığı yerde turizm yapılamaz. Bölgemizin yıllık turizm geliri 2.53 milyar dolardır. Ayrıca turizm, yaklaşık 200 ile 300 iş kolunda binlerce kişiye de iş ve aş olmaktadır. Oysa madencilik bireysel çıkara dayanmaktadır. Yarattığı iş istihdamı 50 60 kişiyi geçmediği gibi, bireysel madencilik geliri ise bir milyon doları aşmamaktadır. Bizler sürdürülebilir turizmden yanayız.” C M Y B C MY B