Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 SPOR GÜNDEMİ 21 KASIM 2008 CUMA İzmir'in atletizmdeki yıllar önceki başarısını yeniden yakalaması için çalışma yürütülüyor Genç Yürekler Yitmesin... NÜVİT TOKDEMİR Biz bu senaryoyu yıllardır izliyoruz... Kulüplerin arkasında olduklarını varsayan güçler "taraftar" görüntüsü altında tribünlerde kendilerini göstermeye çalışıyor. Aslında büyük çoğunluk gerçek kimlikleriyle ortada. Onlar, taraftar olmanın kimliğinin bilinci içinde varlıklarını ortaya koyuyor. Kimileri var, "densiz", "kimliksiz"; hangi güçten desteklendikleri belirsiz! Bu oluşumdakiler varlıklarını o kişiliksizleri içinde nasıl göstereceklerini bilemiyor. Ne oluyor? Bilinçli taraftar temsilcilikleri zan altında kalıyor. Her türlü olayda yaşanan budur. Şimdi ne söylesek boş, kimse kendi adına pay çıkarmayacak. Ama gerçekte pay çıkarması gerekenler var. Kimler mi? Elbet yine kulüp yönetimleri ve kendilerine bağlı kesimler... Bir yiğit çocuk, Bandırma yolunda yitirildi. Spor adına bir "şehit" gibi de anıldı KarşıyakaDiyarbakırspor maçında. Peki bu genç yüreğin durmasına neden olan olayları göz önüne alıp değerlendirecek bir birim var mı? Bu soruyu Karşıyaka kulübüne de soruyorum, taraftar derneğinin yöneticilerine de? Bu genç yüreğin susmasına neden olacak olayları yaratmış, neden olmuş kişiler kimlerdir? Bu soruların yanıtı verilebilir mi? Bir başka soru da, Özgür'ün bu genç yaşta yitip gitmesine karşı ailesine verilecek hesaplardır. Hiç kimse bunları düşündü mü? Özgür'ü Diyarbakırspor maçında tribünlerde "Özgür Ölmedi Kalbimizde Yaşıyor", "Hepimiz Özgürüz" gibi söylem ve pankartlarla anabiliriz; Ya da "Ruhun Özgür Sen Bizimlesin" gibi bir pankartla KarşıyakaGöztepe işbirliğine vardıracak denli yaşatabiliriz de, peki ya sonra? Kimse bu işbirliğinin, görüşbirliğinin bir İzmir kenetlenmesi olacağının garantisini verebilir mi? Asla!.. Çünkü, bu olayların kesilmesinin en önemli yeri yönetimler ve taraftar dernekleridir. Aralarındaki ayrık otlarını temizlemedikleri sürece yaşanılası şeylerdir bunlar. Ve çok göreceğimiz şeyler... Kimse kırılmasın, üzülmesin; asılan pankartlar, tribün söylemleri hepsi boş, günlük işler... Yüreği yeten gençlerin yitmemesine uğraşandır. Sporun centilmenlik, playoff söyleminden şaşmayandır. Gelin "Ruhun Özgür Sen Bizimlesin" derken birbirinizle ve sporla özdeşleşin!.. Ve en önemlisi bu konuda basını eleştireceğinize kendinizle yüz yüze gelip, özeleştiri yapın. Genç yüreklerin yitmemesi için sporda barışın simgesi olun... ### Çok kötü bir hafta geçirdi İzmir takımları. İnanılmaz boyutta, beklentilerin altına düşen bir hafta sonu oldu. Altay'ın Samsun yenilgisi, liderlik hesapları yaparken bir şoktu; Karşıyaka'nın Diyarbakır yenilgisi ise tuzu biberi oldu beklentilerin. Söylenecek bir söz yok ki! Ne diyelim? Ama bir şey var; o da her iki takımda da teknik yönetimler kadar, yönetici kadrolarının bu gidişe bir göz atmaları. Yoksa beklentiler, geçmişte olduğu gibi boşa çıkacak. Peki o zaman ne olacak? Gelecek hafta göreceğiz, ayrıntılarıyla!.. n.tokdemir@hotmail.com ATLETLER TARANIYOR EMRE DÖKER İzmir'de atletizm, 30 yıl önceki başarılarına dönüş sinyalleri veriyor. Kentte yıllardır unutulan atletizm için Karşıyaka'da tarama hamlesi başladı. Karşıyaka Stadı'nın çevresindeki tartan pistte, sabah 06.00'dan gece 23.00'a dek atletler yoğun çalışma içinde... 40 yıllık atlet Edip Akarsu, kentteki okulları gezerek atletizme yatkın sporcuları seçiyor. İlk etapta 6 okulda çalışma yürüten Akarsu, çok yetenekli sporcuları atletizm dünyasına kazandıracaklarını belirtiyor. Bundan önce Sıdıka Rodap ve Mersinli Çamdibi ilköğretim okullarında yaptığı tarama sonucunda seçtiği öğrencilerin yarışmalarda derece almaya başladığını söyleyen Akarsu, kentin 30 yıl önce atletizmde Okullara giderek atletizme kazandırılabilecek yetenekler arayan Edip Akarsu, atletizmin son dönemde çok kazandıran spor dalları arasına girdiğini belirterek, kulüplerin bu alana daha fazla yatırım yapmasını istiyor. gösterdiği başarıyı tekrar kazanması için kulüplerin de devreye girmesi gerektiğini vurguluyor. Akarsu, İzmir'de atletizme şu anda sadece belediyelerin ve bazı spor kulüplerinin destek verdiğini belirterek şunları söylüyor: “Spor kulüpleri, daha çok küçük yaştaki sporculara destek oluyor. Şu anda kentte büyüklerde yarışacak sporcu çok azaldı. Atletizm son dönemde çok fazla gelir getiren bir spor oldu. Ancak birçok kulüp atletizme önem vermiyor. Kentteki kulüpler, bu spor dalının maddi ge tirisinden haberdar değilmiş gibi davranıyor. Götürüsü az, getirisi fazla olan atletizme kulüplerimiz neden destek vermiyor anlamış değilim.” Atletizm alanında bir çok ödülü olan, geçmiş dönemde Karşıyaka Spor Kulübü bünyesinde atletizm yapan Akarsu, hiçbir kulüpten ücret almadan gönüllü olarak çalışmalarını sürdürüyor. Yapılan taramalara sadece İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin destek verdiğini, başka kimseden destek görmediklerini de belirten Akarsu, okullarda gördü ğü başarılı gençlerin ileride önemli başarılara imza atacağına inanıyor. Karşıyaka Belediyesi Atletizm Antrenörü Ertuğrul Erdağlı da, belediye bünyesinde kurulan atletizm takımının Türkiye dereceleri yapmaya başladığını, kurulan yürüyüş takımının da Türkiye'deki bir çok yarışmalarda ilk üç dereceyi kimseye kaptırmadığını vurguluyor. Öte yandan Karşıyaka Stadı da atletizm çalışmalarının gerçekleştirildiği en önemli merkez olarak dikkat çekiyor. Işıklandırma sisteminin yapılmasıyla gece saatlerine kadar spor yapılan merkezden hem okul, hem belediye, hem de spor kulüpleri yararlanıyor. Günün her saatinde atlet ve diğer spor branşlarında, öğrenci ve sporcuların çalışması kentin bu alanda daha da gelişeceğini gösteriyor. C M Y B C MY B