Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
gorus@cumhuriyet.com.tr
16 NİSAN 2025 ÇARŞAMBA
2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER
17 Nisan size
Anadolu’nun kapılarını
ne çağrıştırıyor?
BOP’a kapatacağız
PROF. DR. YAŞAR AKTAŞ ratıcılıklarını ortaya çıkardılar.
Öğrenme ile üretmenin özgün
ARAŞTIRMACI, YAZAR
mutluluğunu yaşadılar. Özcesi,
DR. ÇİĞDEM BAYRAKTAR ÖR parator Romen Diyojen’i uygar edildiğini yazacak kadar ileri Sözde iyi niyet ve barış çağ-
eğitim-öğretim yönetimi, “iş ya-
YARIN 17 Nisan. Bu önemli gün
bir biçimde evine yollar. giderler. rıcısı izlenimi vererek sürek-
şamı içinde, iş için, iş aracılığıyla
ulusal eğitim tarihimiz açısın-
alazgirt Savaşı’yla
Mustafa Kemal Atatürk için Devlet Bahçeli’nin PKK’ye li “Türk ve Kürt” kimliklerin-
iş eğitimi”dir.
dan çok anlamlıdır. Başkomu-
Anadolu’nun kapıları-
de Malazgirt Savaşı’nın tarihte- kongre için Malazgirt’i işaret den söz edenler, aslında tersi-
Demokratik bir yönetim anla-
tan Mustafa Kemal Paşa, kuru-
Mnın Türklere açıldığı-
ki yeri çok değerlidir. Nitekim, etmesi o nedenle çok anlam- ne bir etki yarattıklarını iyi bi-
yışıyla kararlar öğrencilerle tar-
lacak yeni devletin geleceğini bi-
nı öğretirler okulda. Oysa ta-
Anadolu’nun kapılarını Türk- lıdır ve asla dil sürçmesi de- liyor; bu kardeşliği ayrıştırarak tışılır, birlikte alınır; öğrenci-
lim ve kültürle taçlandırma ça-
rih araştırmaları Türklerin
ler, öğretmenlerini çekinmeden
lere kapatmak isteyenlere kar- ğildir. Ne var ki Türk tarihine birbirinden koparmaya çalışı-
lışmalarını Kütahya-Eskişehir
Anadolu’ya bu tarihten çok ön-
eleştirebilirlerdi. Öğretmenler
şı giriştiği Büyük Taarruz’u 26 “zafer” başlığıyla kazınan he- yor. Onlar “Türk-Kürt halkları”
Savaşları’nın devam ettiği sırada
ce geldiğini gösterir. Yine de de bunun ruhsal ortamını can-
Ağustos’ta başlatması tesadüf men her büyük olayda Kürt- diye vurguladıkça Türkler ve
okul ve öğrenci mevcudunu sap-
lı tutarlardı. Özcesi öğrenciler, o
savaşlar ve zoraki barışlar in-
değildir. lerin bu başarıya katkısından Kürtler aynılaşan ya da benze- tamak, bu konuda yapılması ge-
demokratik eğitim ortamında,
sanlık tarihinin özünü, döne-
reken çalışmaları belirlemek ve
Türklerin zaferiyle sonuç- söz etmek bir görev niteliğine şen, ortaklıkları vurgulanan de-
okudukları kitapları tartışarak,
meçlerini oluşturduğundan
eğitime ulusal bir yön vermek
lanan Malazgirt Savaşı Haç- kavuşturuldu. Öyle ki bilimsel ğil; farklılaşan kimlikler olarak
yeteneklerini tanıyarak özgüven
Malazgirt Savaşı gibi bir mi- amacıyla 15-21 Temmuz 1921 ta-
lı Seferleri’nin de temel gerek- verilerden kopma pahasına bu belleklere kazınıyor. Yani söz-
kazanıyordu. Öğretmenler, öğ-
rihleri arasında Ankara’da Maa-
henk taşıyla Anadolu’daki Bi-
çesini oluşturur. Çünkü, Türk- rolü olabildiğince büyütmek de “birleştirmek” için önce ayı-
renciler, bir aile gibiydi.
rif Kongresi’ni toplayıp konuşma
zans varlığına yapılan öldürücü
lere bırakılması kabul edileme- âdet halini aldı. Son günler- rıyorlar!
yapmıştır.
hamle kast edilir.
yecek kadar zengin bir bölgedir de benzer bir yaklaşım da pek Gericiliğin ve
Emperyalizmin kışkırttığı yer-
Romen Diyojen’in orduları- Bahçeli’nin çağrısı
Anadolu. tabii Araplar üzerinden bi-
feodalizmin hedefi
li gerici feodal ayaklanmaları-
nın sayısal üstünlükleri kar-
Bunun için “Anadolu’nun ka-
çimlendiriliyor. Oysa Sezar’ın
Türkiye Cumhuriyeti’nin bi-
nın bastırıldığı ve emperyalizme
şı tarafın resmi devlet tarihçi- Tarihin öğrettikleri…
pılarını Türklere açan” ifade-
hakkı Sezar’ın. Ama konu “oy”
lim ile akıl temelinde demokra-
karşı verilen bağımsızlık savaşı
lerince de kaydedilir. Ancak
Romalıların, önüne geçilemez siyle sloganlaşmış bir zaferin
ise başka... tikleşme, laikleşme, uluslaşma
kazanıldığında, ortaçağ kalıntısı
Alparslan’ın adanmışlığı, nite-
bu akıncılara bırakamayaca- geçtiği yeri PKK’ye toplantı ye-
mücadelesinin eğitimdeki anıtı
ağalığın, şıhlığın, şeyhliğin ege-
liğin niceliği yenmesiyle sonuç Böl-parçala-yönet
ğı öyle bir ganimet vardır ki... ri olarak göstermek aslında Köy Enstitüleri, 17 bin 364 öğret-
men olduğu toprak mülkiyetin-
verir. Malazgirt’te Bizans’ın or- men, 8 bin 675 eğitmen, 1 599
Bölgedeki zenginlik bugün bi- Malazgirt Savaşı’nda o dö- Anadolu’nun kapılarını neye ve de, gelir dağılımında büyük bir
sağlık memuru ve siyasal-kül-
duda destek aldığı Rumların, eşitsiz toplumsal yapı mevcuttu.
le Büyük Orta Doğu Projesi uy- nemde hemen her orduda oldu- kimlere açmak demek olacak?
türel yaşama, bilime yön veren
40 bin köyün 35 bininde ne
Rusların, Ermenilerin, Gürcü-
gulayıcılarının iştahını kabar- ğu gibi gerek gönüllü gerekse Öte yandan; tam da
yüzlerce aydın yetiştirdi.
okul ne de öğretmen vardı. Oku-
lerin yanı sıra Oğuzlar ve Pe-
tıyor. Yüzyıllar önce kaybettik- zorunlu olarak farklı milliyet- BOP’u kurgulayanların,
Kuruluşundan beri Köy Ens-
ma yazma bilen yok denecek
çenekler de vardır. Ve onlar ol-
leri bu toprakları almak için lerden, köklerden gelenler bir eş başkanlarının, planın
titülerine karşı ve demokra-
denli azdı. Toplum bırakıldığı
ması gereken tarafa, Selçuklu
planlar, projeler yapıyorlar. Biz arada savaşırlardı. Ama lider bölgedeki uygulayıcı
tik köklü değişimden çok rahat-
zır cahillik bataklığında çırpını-
hükümdarı Alparslan’ın yanı-
de tarihin hiç aksamadan, yo- ve devleti adına... Lider ve dev- misyonerlerinin arzularına
sız olan gerici milletvekilleri Ad-
yordu.
na geçer.
lundan sapmadan aktığını gö- let kimliğini nasıl tanımlamış- yakışan bu çağrı, Kürt
nan Menderes, Emin Sazak, Bi-
Köylüleri eğiterek toplumsal
rüyoruz. sa zaferin de yenilginin de sa- kimliği ile PKK terörizminin
ruki aşiret reisi Kinyas Kartal gi-
yaşama, yönetime katılımının
Malazgirt’ten Büyük
Malazgirt Zaferi’nin an- hibi doğal olarak o olurdu; bu- birbirinden ayrılmasını talep
bi bir dizi toprak ağası toplumun
ortamını hazırlamak, eş deyişle
Taarruz’a
lamı ve önemi bu denli bü- gün de olduğu gibi. eden, PKK’yı lanetleyen namus ve din gibi duygularını is-
demokrasiyi, ulus bilincini geliş-
tismar eden kuyruklu yalanları,
Malazgirt Savaşı’ndan biraz yük olunca, zaferin ortakla- Doğulu-Batılı bütün kaynak- Kürtlere de haksızlık değil tirip güçlendirmek amacıyla Köy
kara iftiraları ve dış dinamikler-
Enstitüleri, anayurdun her böl-
önce Alparslan yirmi beş gün- rı da çoğalıyor ister istemez. larda hemen hemen aynı biçim- midir? PKK ile Kürt kimliğinin
le yaşama geçirdiği eğitim mo-
gesine eşit bir dağılımla 21 ilde,
lük kuşatmadan sonra Ani’yi Ne var ki; uluslaşmaya çalı- de aktarılmış bir savaşın, zafe- özdeş tutulmasını eleştiren
delini savunamayan dönemin ik-
kentlerden uzak, köylerin orta-
düşürür. Bu Anadolu’nun fet- şan her halk gibi Kürtlerin ku- rin ve kazanımlarının bile poli- sayısız yurttaşımız varken...
tidarı, 1946’da Köy Enstitülerinin
sında, 17 Nisan 1940’ta 3803 sa-
hine doğru önemli bir adım- rumsallaşmış bir tarih yazımı- tik bir gündemle nasıl modifi- Kaldı ki Malazgirt Zaferi, Su-
kurucu bakanı Hasan Âli Yücel’i,
yılı Köy Enstitüleri Yasası’yla 85
dır. Romen Diyojen’in devraldı- na gereksinimi olduğundan, ye edilmeye çalışıldığını okuyo- riye ve Filistin’e hâkimiyet ka-
İsmail Hakkı Tonguç’u görevle-
yıl önce kuruldu.
ğı imparatorluk tahtı da sallan- Kürt olduğu vurgulanan Mer- ruz. Türk tarihinin tartışmasız- zanılmasını da sağlamıştı. Söy-
rinden uzaklaştırdı. Bir toprak
tıdadır. Kendine Anadolu’da bir vani Hanedanlığı’nın Malaz- ca en büyük adımlarından biri- lerken göremediğimiz ama söz-
ağasının çocuğu olan R. Şemset-
Eyleme dönüşen bilgi
tampon güç yaratmak isteyen girt Savaşı’ndaki katkısı üze- nin, sırf bazı odaklar memnun lerini işittiğimiz Bahçeli’nin ta-
tin Sirer milli eğitim bakanı ya-
Köy Enstitüleri’nin amacı, ta-
Diyojen, Ermenileri ana yurt- rinde duranlar çoğaldı son yıl- edilsin diye, paylaşıma ve kul- rihin bu dökümüne de gönder-
pıldı. Onun da ilk eylemi, ensti-
rımsal üreticileri bilinçlendirerek
larından kopararak başta ken- larda. İçinde Afşin, Savtegin, lanıma açıldığına tanıklık edi- me yapma olasılığı dikkat çeki- tülerdeki karma eğitimi sonlan-
kendi özgüvenlerine kavuşmala-
dırmak oldu.
di memleketi Kapadokya olmak Aytegin, Sunduk gibi Ana- yoruz. Bu “böl-parçala-yönet” ci değil midir?
rını, kendi sorunlarını kendilerin-
üzere Malatya, Maraş, Urfa, dolu ve Bizans’ı çok iyi tanı- planlarına uygun çok tehlikeli Biz Anadolu’nun kapıları- ce çözme becerisi kazandırarak
Enstitülerin kapanışı
kendi kendilerine yardım etme-
Antakya gibi Anadolu içlerine yan akıncı beylerinin; Daniş- bir manevradır. nı BOP’a kapatacağız. Hep bir-
Çağdaşlaşma ışığı Köy Ensti-
sinin sağlamaktır. Bunun için de
taşımaya başlar. Onlar da ora- mend, Saltuk, Mengücük, Por- Büyük Selçuklu Hükümdarı likte dayanışarak bölünmez
tülerinin boğdurulması, yalnız-
özgüveni yüksek, analitik düşü-
larda kendi feodalitesini kur- suk, Artuk gibi yıldız emirle- Sultan Alparslan, Kudüs’ü alan bir bütün olarak tüm plan-
ca Köy Enstitülerinin yönetim
nen, öncü niteliklere sahip yeni
gulamaya... Ancak hiçbir za- rinin bulunduğu 50 bin kişi- Selahaddin Eyyubi gibi kimli- ları boşa çıkaracağız. Biliyo-
biçimi, amaçları, eğitim/öğre-
insan yetiştirmeyi en başa koy-
man anlamlı bir güç oluşturma- lik ordusuyla Halep’ten yola çı- ği tartışılan biri de değilken üs- ruz ki bu vatana sahip olmak-
tim yönteminin kaldırılması de-
muştu. Bunun bir koşulu da öğ-
yı başaramazlar. Nitekim; im- kan Alparslan’a onlar da zama- telik. Bahçeli, sembol halini al- tan başka çaremiz yok. Türkiye
ğildi, eşzamanda yeni Türkiye’yi
rencinin genel köy yaşamının ge-
paratorları da esir düşünce Bi- nı geldiğinde kayda değer bir mış bir Türk zaferine dahi artık Cumhuriyeti’nin sonsuza dek
yaratacak güçlerin ve çağdaşlaş-
lişmesine yarayacak birkaç mes-
zans bir daha eskisi gibi ola- askeri güçle destek vermişler- başka bir gözle baktığını ortaya yaşayacağını söyleyen Mustafa
ma ışığının karartılmasıdır! Bu
leği birden öğrenmesini gerekti-
maz. Sultan Alparslan, bülbül di. Bu destekten hareketle bölü- koyuyor. Tam da bu toprakları Kemal Atatürk şimdiye kadar durum Türkiye’de demokrasinin,
riyordu.
laik eğitimin, tarımın, sanayi-
sesli şarkıcılarla, erguvan renk- cü zihinler, bazı Roma kaynak- Türk-Kürt ikiliği altında parça- her konuda haklı çıktı. Her şe-
Köy Enstitülerine 5 yıllık köy
leşmenin altının oyulmasının da
li şaraplarla kutlandığı yazılan larında Alparslan’dan “Kürt ve lamak isteyenlerin durmadan ye rağmen bizlere güvendiyse okullarını bitiren zeki, yetenek-
başlangıcıdır!
li kız ve erkek çocuklar seçilerek
bu zaferden sonra tutsağı İm- Perslerin hükümdarı” diye söz pompaladıkları gibi... vardı bir bildiği.
Kaldı ki, 1946’ya dek Türkiye
alınırdı. İsmail Hakkı Tonguç’a
bağımsız bir dış politika izliyor,
göre, eğitim amaç değil, köyün
uçak üreten beş ülke içerisinde
içten canlandırılması, sözün özü
yer alıyor; dışsatımını yapıyordu.
halkın bilimsel bilgiyi benimse-
Süt tozuyla ilkokul öğrencileri-
mesi için bir araçtır. Bilgi, pratik-
Köy Enstitüleri ve spor
mizi zehirleyen ABD’nin Mars-
ten üretilir! Bilgi, üretim içindir.
hal Yardımı’nın ilk koşulu, Köy
Uygulanmayan bilgi, boştur, in-
Enstitülerinin kapatılmasıdır. 27
EROL DOLU cak şekilde sanat ve üretim etkile- sana yüktür! Bilgi sahibi olmak,
Ocak 1954’te Demokrat Parti,
tişimini yakalayan toplumsal yaşa- eylemi hakkıyla yapmaktır!
ARAŞTIRMACI, YAZAR
hiçbir dirençle karşılaşmadan bir
ma sevincini derinden duyuran bir Teorik ve ezbere dayanan yön-
yasayla Köy Enstitülerinin kapı-
spor anlayışını yaratmıştı. tem yerine, kız ve erkek öğren-
YARIN bir döneme damgasını vu-
sına kilit vurdu.
ciler birlikte tarlada üretim ya-
Bu okulların açılırken kabul et-
ran Köy Enstitülerinin kuruluşu-
Dış destekli biçimlenen toplum-
parak botaniği, biyolojiyi; du-
miş olduğu program, aynı zaman-
nun 85. yıldönümü. Atatürk Tür-
sal katman bloku, 1946’dan itiba-
var örerken, geometriyi, mate-
da spor olgusunu da insana kavra-
kiye’sinin Cumhuriyet döneminde
ren (kısa kesintiler olsa da) siyaseti
matiği, fiziği doğrudan öğrendi-
tarak spor eğitimi ve kültür prog-
yaptığı en büyük devrimlerin ba-
ele geçirip bugüne dek süren kar-
ler. Pratiklerini kendileri kurama
ramını yaratılmıştı. 19 Mayıs Genç-
şında Köy Enstitülerinin kurulup
şı devrimi başlattı. “Ilımlı İslam”
dönüştürdüler. Öğrenciler, sor-
lik ve Spor Bayramı gösterileri Köy
ülkenin dört bir tarafına açılması-
adı altında sinsi ilerleyişin yolları-
gulayarak, gözlem yaparak, de-
Enstitüsü öğrencilerinin yaptı-
dır. Köy Enstitüleriyle ilgili kitap-
nı da adım adım döşedi.
neyerek, araştırarak, yaparak ya-
ğı sportif etkinlikler, ayrı bir spor
ları okuduğumuz zaman bu eği-
kültürü olarak eğitimde yerini alı-
tim kurumlarının amacı ülkemi-
yordu.
zin kalkınma hamlelerini gerçek-
sportif etkinlikleri yıl boyunca ka- “Acı ama bu konuda 60 yıl önce-
Köy Enstitülerinde öğrencilerin
titüleri kanunu 17 Nisan 1940’ta başarırlardı.
leştirecek özelliği taşıdığını görü-
lıcı olarak gerçekleşiyormuş. Bura- si bir anım var. Ankara’da okulu-
diğer tesisleriyle beraber spor te-
TBMM’den geçirilerek köylerimi- Köy Enstitülerinin spor eğitimi
yoruz. Bugünün genç nesilleri Köy
larda spor yarış-rekabet öğesi yıkı- muzun beden eğitimi öğretmeni
sislerini de yaptıkları ve bu tesis-
zin kalkınmasında destek olmuş- konusunda da özellikleri vardı. Köy
Enstitüleri ile ilgili yayınları oku- cı olmamak kaydıyla amacına ula- spor yapan bizleri, alıp Hasanoğ-
lerde, ders dışı saatlerinde spor fa-
tu. Bu kurumlar on yıl eğitim verdi. Enstitülerinin devrimci spor kül-
malı ve 1940’lı yılların eğitim öğre- şıyormuş. lan Köy Enstitüsü’ne bir hafta so-
aliyetleri ile ilgilendiklerini okuyo-
1950 yılından sonra dönemin yö- türü, bugünün profesyonel futbol
tim programları hakkında bilgi sa- Ülkemizin spor kültürünü yayan nu götürdü. Orada iki gün kalındı,
ruz. Televizyonlarımızda Köy Ens-
neticileri tarafından programı de- yönünü ön plana çıkaran spor an-
hibi olmaları kendilerine çok yarar kurumların başında o yıllarda Köy karşılıklı maçlar yapıldı. Daha son-
titüleriyle ilgili programlarda doğu
ğiştirilerek ayrı bir eğitim kurumu layışından ayrıydı. Yaşamı bilimsel
sağlayacaktır. Enstitüleri varmış. ra okulumuza döndük. Daha ilk
bölgemizde bulunan Köy Enstitü-
haline dönüştürüldü ve daha son- olarak derinden kavrayan toplu-
Türkiye Cumhuriyeti 29 Ekim
Bu konuda gazeteci-spor yaza- derste bir başka öğretmenimiz sı-
leri öğrencilerinin kayak yaptıkları-
ra kapatıldı. mun bütününü içine alan bir spor
1923’te kuruldu. O yıllarda nüfusu-
rı ve Türkiye’nin önde gelen spor nıfa öfke ile girdi. ‘Hasanoğlan Köy
nı görüyoruz.
Köy Enstitüsü mezunu öğret- anlayışı Köy Enstitülerinin sporda
muzun yüzde 81’i köylerde yaşıyor-
adamlarından hemşerimiz Fethi- Enstitüsü’ne gidenler tahtaya’ di-
menler bugün çok az sayıda kal- temelini teşkil ediyordu.
du. Bundan dolayı sporun, sanatın, yeli rahmetli Ali Abalı’nın Cum- yerek hepimize sıfır not vermişti”
Spor kültürünün
mıştır. Bu insanlar Türkiye’de eği- Köy Enstitüleri, doğa ile barışık,
ekonominin ve tarımın gelişmesi huriyet’teki Gözlem spor köşesin- (27.08.2008, Cumhuriyet)
timinin gazileri özelliğini taşırlar. oluşması
köyden başlaması gerekiyordu. toplumcu, ulusal ve evrensel bo- de “Kelle avcıları” başlığı ile yazdı- Köy Enstitüleri her konuda oldu-
Hasan Âli Yücel’in Milli Eğitim Köy Enstitüsü mezunu öğretmen- yutu ve anlayışı olan, hep beraber Sınıflar arası çeşitli spor yarış- ğı bir yazının Köy Enstitüleriyle il- ğu gibi sporda da verimli bir yapıyı
Bakanlığı döneminde, Köy Ens- ler, “bu iş olmaz” demezler ve zoru eğlenme ve dinlenmeyi içine ala- malarının sürekli yapılıp okulların gili bölümünden aynen aktaralım: meydana getiriyordu.
İmparatorluk’tan Cumhuriyet’e miras
Onlar bir toplumun kurtuluşunun Köy Enstitüleri ve onun kurucuları
kalan eğitim, hem nicel hem de nitel konusundaki çarpıtmalara karşı bilimsel
nitelikli ve bilimsel bir eğitimden
yönden perişan durumdaydı. Devralı-
geçtiğini özümsemiş, çabalarıyla ve ciddi bir yanıt verme iddiasını
nan eğitimin her kademesinde taşıyan bu kitapta Köy Enstitüleri
yolumuzu aydınlatan öncüleri… Eğitim
okullaşma oranı çok düşüktü. Eğitimin
devriminin ateşini harlayan birer uygulaması ve düşüncesine yönelik
temel unsuru olan öğretmenin sayısı merak edilenlere değinilmiş, yanlış
kıvılcım olarak yola çıkan ve zamanla
çok azdı, onların da çoğu gerçek
birer meşaleye dönüşmüş olan bu anıt bilinenler düzeltilmiştir. Köy Enstitüleri
anlamda öğretmen olarak yetişip devrimi, geleceğe ışık tutmaya devam
insanlar, kararlılıkları, yaptıkları ile
seçilmiş değildi. Okulların ?ziksel
bugün de halkın karanlığa karşı verdiği edecektir…
Ktap okuduğunuzu blyoruz.
olanakları çok çok kötüydü. Eğitime savaşımın büyük aydınlanmacıları olarak
ayrılan ödenek çok yetersizdi. Eğitimde
yaşamaktadırlar.
dinsel-dünyevi ikilemi sürmekteydi.
Cumhuriyet yönetiminin eğitimle ilgili
ödevi gerçekten zordu.
16x24 - 349 sayfa - İnceleme 13,5x20,5 - 295 sayfa - İnceleme
13,5x20,5 - 217 sayfa - İnceleme