Katalog

4 AĞUSTOS 2022 PERŞEMBE KÜLTÜR 11 Bakanlık Galata Kulesi ve Gezi Parkı’ndan sonra Sarnıca da el koyar mı? Yerebatan’a akın! Mahkûmlara ünlerden salı, öğleden son- işkence ra. Güneş yakmıyor, kavu- İBB Miras’ın restore etmesinden sonra ziyarete Gruyor. Tarihi yarımadada, asamın üzeri yine ülke coğrafya- sının her yerine yayılmış hapisha- Ayasofya’nın karşısındaki Yerebatan açılan Yerebatan Sarnıcı’nda ışıklandırma güzel, Mnelerden gelen mektuplarla do- Sarnıcı’nın önünde, biri aşağıdan, bi- sergi tartışılıyor, barkovizyon ise gereksiz. lu... Murat, Yasemin, Yasin, Sercan, Ay- ri yukarıdan uzanan bir kuyruğun taç, Mesude, Nuriye, Yasin... Silivri, Edir- Eleştirilerin özeti bu. ucu bucağı gözükmüyor. Bu kuyruk- ne, Diyarbakır, Tekirdağ, Elazığ, Kocaeli, ları, sarnıcı gezmek isteyen ziyaret- İzmir, Ankara, Sincan... Müteahhitler gece çiler oluşturuyor. Kapıda basın ay- gündüz durmadan çalışıp ülkeye hapisha- rıcalığıyla girmek için beklerken il- ne binası yetiştirmeye çalışıyor! İnci gibi dizilmiş harfler, sözcükler, tümce- ginç tepkilere de tanık oluyorum: ler... Kimi resimlerle, çiçek resimleri, kalp re- Biraz önce camiye dönüştürülmüş simleri ya da gözyaşı ve kan damlaları resim- Ayasofya’da muhtemelen namazı- leri ya da sloganlarla bezenmiş... Her say- nı kılmış olan, bu sıcakta fada koskoca GÖRÜLMÜŞTÜR damgaları... pardösülü, başı bağlı tey- ta Kulesi’nden sonra Kız Ku- Kimi tehditkâr, sitemkâr ya da suçlayıcı “Ni- zem, “Abooo, bunların ne lesi de bakanlık tarafından restoras- ye bizi görmüyorsunuz, sesimizi duyurmu- yorsunuz?” diye haklı bir öfkeyi dışa vurur- derdi var da bu kuyruk- yona alındı, etrafı paketlendi. Hediye ken kimi çaresizliği ya da direnci paylaşıyor! ta bekliyorlar?” diye hay- paketi gibi içinden ne çıkacağı belli YAZGÜLÜ ret ediyor. Bir saat sonra değil, ambalaj açılınca göreceğiz. ALDOĞAN İşkence nedir ne değildir? kendisini sarnıcı gezer- Bana gelen tüm hapishane mektupları- Su deposu ken görünce bu kez de nı okuyorum. Talepler farklı, duygular farklı, “Aboo, senin ne işin var burada?” di- Yerebatan Sarnıcı, bölgede çok- üslup farklı. Ortak yanları hapiste süregelen ça bulunduğu gibi, aslında bir su ye takılmak geçiyor içimden de sade- zulüm ve işkence; bir hapishaneden diğeri- ce gülüyorum. Öyle güzel geziyor ki deposu. Bizans İmparatoru Jüstin- ne değişen koşullar, keyfi tutumlar, günden yen tarafından 500’lü yılların ortala- hem şaşarak hem beğenerek! güne değişen yasaklar... Sakın ola işkence falan yok sanmayın: Kulağıma çalınan diller içinde yok rında yaptırılmış. Kabaca 1500 yıl- 2 “Adil yargılanma talebiyle” ölüm orucun- lık bir tarihi eser! 10 bin m ’ye yak- yok. Meraklısı ne çokmuş, daha açı- daki Gökhan Yıldırım (Tekirdağ) 42 kiloya; lalı üç gün oldu, ne çabuk duymuş, laşan alanıyla dev bir yapı. 100 bin Sibel Balaç (Sincan) ise 46 kiloya düştü. ton su depolama kapasitesine sahip ne çabuk programlarına almış, gelip Hapishaneler ölümcül hastalarla dolu. Aysel kuyruğa girmişler, yerlisi yabancısı? bu dev yapı, Bizans sarayının su ih- Tuğluk hasta, teşhis konmuş, avukatını bile tiyacını karşılıyormuş ve daha son- Bravo İBB’ye! Demek tanıtımını da tanıyamıyor, soruları anlayamıyor ama illaki iyi yapmışlar, restorasyonunu yaptık- ra da Topkapı Sarayı tarafından kul- hâlâ sorgulanıyor. Bunlar işkence değil mi?! Ayakta duramayan değil yürümek, üç lanılmış. İçindeki sayılamayacak ka- ları gibi. Kimse kıskanmasın. İBB’nin adım atamayan hasta tutukluların bile ya- onlarca birimi içinde en sevdiğim, en dar çok görünen mermer sütunla- tağa kelepçelenmeleri, dişçiye, hastane- rı (336 tane) ve ters Medusa başla- çok desteklediğim İBB Miras. Mahir ye kelepçeli getirilip götürülmeleri işken- Polat ve ekibi, kenti karınca gibi sar- rı yüzünden doyumsuz bir görselli- ce değil mi? ği de olan sarnıç, daha sonraları mü- mış vaziyette. Onarıyor, temizliyor, Sudan gerekçelerle, örneğin “Adalet is- paklıyor, inci gibi ortaya çıkarıyorlar ze olarak tescil edilip bazı etkinlik- tiyoruz” diye slogan atanı (aman aman ne lere de ev sahipliği yapmış ve tabii tehlikeli bir slogan) hücreye atmak işken- ki bu çalışma devletin başka kurum- ce değil mi? larını da gaza getiriyor. Vakıflar ayrı, bu arada çok kez restorasyona tabii En korkuncu “Birine iftira at seni serbest tutulmuş. Kültür Bakanlığı ayrı çalışıyor. Kül- bırakalım” demek, işkence değil mi? Yine bu türel miras bakımından dünya zen- En son İBB Miras’ın yaptığı res- mahkûm “iyi halli değil” diye disiplin cezası torasyonda gezinti parkuru değişti- gini İstanbul’un her yanında bir res- diye hücreye attırmak ya da birkaç ay ha- torasyon var. Hepsi bittiği zaman ne rilmiş. Işıklandırmalar yenilenmiş. berleşme yasağı vermek işkence değil mi? Teknik ayrıntıya girmiyorum. Geçici muhteşem olacak, düşünsenize! Ta- Malum işkence sadece fiziksel acı ver- mek değil! Bilinçli şekilde insanlara ağır bii eleştiriler de gelmiyor değil. Kor- bir sergi yerleştirilmiş. Bir de barko- acı çektirmekte kullanılan her türden faali- vizyon gösterisi eklenmiş. kularımız yok değil. Örneğin, Gala- yet işkencedir! Geçen hafta Bedri Baykam bu konuda anat eleştirmenlerinden yükselen da ne sakınca olabilir? Sergilenen eserle- dini mabet de değil, tarihi çok eski de ol- çok isabetli bir yazı yazdı: Bir saptamanın Sses, ışık gösterileri ve serginin bu ya- rin bu müzenin tarihi değeri ve güzelliğiy- sa, sonuç olarak bir su deposu! altını çizmeliyim: “Bir mahkûm için ‘Ama pının tarihi kimliğine uymadığı. Biennal- le boy ölçüşemediği gerçeğine katılırım Tek korkum nedir biliyor musunuz? onun suçunun ne olduğunu biliyor musun’ lerin de bu tür eleştiriler sonrası tari- da demek ki günümüzde malzeme de bu? İBB’ye akmasa da damlayan bu gelir ka- diye sorma hakkımız yoktur. Suç ile ilgili ka- hi mekânlardan çıktığı örnek gösteriliyor. Ama barkovizyon gösterisinin yersiz kaç- pısını da uyduruk bir vakıf icat edip elin- rarı yargı zaten mahkûmiyet olarak vermiş- NİYE Kişisel fikrimi sorarsanız, biraz yukarıda- tığını ve başarılı olmadığını da yine kendi den alırlar mı? Galata Kulesi’ni aldılar, Gezi tir; bizim konumuz, o andan itibaren başla- ki sarnıçta her türlü etkinlik düzenlenir, fikrim olarak söylemeliyim. Bunun yanın- Parkı’nı aldılar, sıra burada mı? Gidin gezin, yan cezaevindeki yaşam koşullarını ve hak- hatta düğün dernek yapılırken niye ses da sütunların ışıklandırılmasını çok başarı- kuyruk çabuk bitiyor, online bilet alırsanız larını korumaktır.” çıkmıyor? Daha yukarıdaki sarnıçta kla- lı buldum. Orayı karanlıkta gezemeyece- daha kolay oluyor. İstanbul şahane bir şe- Yani cezayı veren yargı. Cezaevleri, birin- sik müzik dinletileri o kadar güzel oluyor ğimize göre değişen ışıklar çarpıcı bir at- hir, kültür zengini, su depoları bile görül- den ötekine değişen keyfi uygulamayla, ce- SERGİ ki? Bir müzede geçici sergiler açılmasın- mosfer sağlıyor. Sonuç olarak burası bir meyi hak ediyor. zayı dilediği gibi manipüle edemez! Duyduk duymadık demeyin: Biliyorum, bu hükümetten adalet refor- mu bekleme durumumuz yok. Cezaevle- Damien Hirst rine standart koşullar getirmelerini bekle- Okur bekleyenler mek de abes olur. Muhalefetin bu konuda yüksek sesle da- 5 bin eserini ha somut önerilerle ortalığı tutuşturmasını bekleye duralım... Ben bu arada her fırsata ve sıra bekleyenler ateşe verecek dine sarılan AKP’lilere sesleneyim: Hz. Muhammed diyor ki: “Bir saat ada- rini 2 bin dolar karşılığında satışa çıkardı. letle hükmetmek, bir sene ibadet etmekten Kitabını yayımlatmak için NFT’leri satın alanlara ise isterlerse eser- daha hayırlıdır.” leri fiziksel versiyonlarıyla değiştirebilecek- cebindeki son kuruşu ve- Heey dindar geçinenler duydunuz mu? leri açıklandı. Alıcılara karar vermeleri için  Peygamberden bir başka söz: “Adaleti renlere selam olsun... tanınan sürenin sona ermesine 1 gün kala  çiğneyen devlet adamlarını cezalandırma- -sanat pazarına odaklanan teknoloji şirketi  yan milletler, çökmek zorundadır.” ütfü Özgünaydın, ünlü bir Heni Analytics’in açıklamalarına göre- eser- (Ben uydurmadım. Yukarıdaki iki alıntı ve Lfotoğraf sanatçısı, yazar. leri satın alan 10 bin kişiden 4 bin 180’i elin- bundan sonrakiler “Türk Hukuk Sitesi”nden Burhaniye Kitap Fuarı’na da alınmıştır!) deki NFT’ler ile fiziksel edisyonları değiştir- hem yazar olarak katıldı, hem “Hukukun kuvvetinin azaldığı yerde, kuv- di. Bu kişilerin NFT’leri imha edildi. de çok sevdiği gazetesi Cum- vetlinin hukuku geçerli olmaya başlar.” Ma- The Guardian’ın haberine göre geri kalan  huriyet için izlenimlerini yaz- urice Duverger... Fransız yazar, düşü- 5 bin 820 alıcı ise sadece NFT versiyonlarını  Bekir Fehmi nür, M. Duverger, Paris Yüksek Gazeteclik dı. Onun izlenimlerine son ha- Lidya Nasman istediklerini söyledi. İşte bu alıcıların alma- Doğan Okulu’nda benim hocamdı. Adalet açlığımı berleri de ekleyerek yayımlı- dığı fiziksel edisyonlar sergi boyunca önce  ngiliz sanatçı Damien Hirst, gelecek sergi- körükleyen o oldu! yoruz. yormuş. Yine koltuğunun altın- ziyaretçilere gösterilip sonra ateşe verile- si “The Currency” süresince binlerce ster- İ İngiliz yazar, düşünür William Burhaniye Kitap Fuarı Onur cek. Yakılma işlemi her gün, önceden hal- daydı gazete, elinde ise şiir kita- lin değerindeki eserlerini ateşe verecek. Sa- Godwin’den: “Adalet bütün ahlaki görev- ka açıklanan saatlerde gerçekleştirilecek. Yazarı ödülü Baş- bı, “Günce Şiirler”. İki genç ka- natçının galerisi Newport Street Gallery’de  lerin toplamıdır.” KONUK Galeri, ekim ayında gerçekleştirilecek  kan Ali Kemal De- 9 Eylül’de başlayacak olan sergide Hirst’ün  dın yazar: Lidya Nasman “Ruh- Ahlak denince sadece kadınların belden YAZAR “The Currency” adlı koleksiyonu sergilenecek. Frieze haftasında, Damien Hirst’ün de ka- veciler tarafından aşağısını düşünüp de kendilerinden daha sal Saat Tamircisi”, Deniz Ca- LÜTFI tılacağı bir etkinlikte kalan son eserleri de  Koleksiyonu 2016’da yaratan Hirst’ün  ahlaklı kimseyi bilmediklerini söyleyenlere Yaşar Seyman’a ve- nan. Hepsi okur bekliyor, hepsi ÖZGÜNAYDIN eserleri onlarca renkli puantiyeden meyda- yakarak yok edecek. Hirst, projesini “il- ithaf olunur... rildi. Törende Ya- tanınmak istiyor. Bu umut yük- na geliyor. Eserleri 10 bin adet birbirinden  ginç bir deney” ve “küresel bir enstalas- şar Seyman’ı anla- lü bekleyenlerin yanından ge- farklı NFT’ye çeviren Hirst, eserlerin her bi- yon” olarak tanımlamıştı. tan bir belgesel gösterildi. Sey- çerken bir televizyon programcı- ENKA Sanat’tan açık man ise ödülünü alırken sendi- sı ünlü yazara ulaşmaya çalışan- kacılık günlerini ve kadın hakla- lara bakıyor. O güzel insanlara, havada sinema rı konusundaki çalışmalarını ve şiir kitabını yayımlatmak için ‘Şehzade’nin Sıra Dışı Dünyası: yazarlığa nasıl başladığını an- cebindeki son kuruşu verenlere NKA Sa- lattı. Benazir Butto kitabının da selam olsun. Enat, ağustos  Abdülmecid Efendi’ sergisi uzatıldı önemine değinen Yaşar Seyman ayında Başka  yazmanın da önemini vurgula- Cumhuriyet yazarları Sinema işbir- akıp Sabancı Müzesi’nde düzenle- liğiyle bir film  dı. Fuarda Araştırmacı Gazeteci- Burhaniye Kitap Fuarı’nda Snen “Şehzade’nin Sıra Dışı Dünya- seçkisi sunu- lik ödülü de Murat Ağırel’e ve- sı: Abdülmecid Efendi” başlıklı sergi 28  Cumhuriyet yazarları da yer yor. Seçki kap- Ağustos tarihine kadar uzatıldı. Sanat or- rildi. Böylece son bulan Burha- aldı: Ataol Behramoğlu, Öner 5 Ağustos Cuma,  samında Drive  tamına derin izler bırakan, resim, hat, mü- niye Kitap Fuarı’nda neler oldu, Yağcı gibi, Saygı Öztürk, Sinan 21.15 Dune My Car, West  zik ve edebiyat alanlarında pek çok sa- yazmak ve okura ulaşmak ne- Meydan, Ayşe Sucu gibi diğerle- 8 Ağustos Pazarte- Side Story, Af- natçının ve kurumun hamiliğini üstlenen,  den önemli? Fuarda ünlü yazar- ri, Atilla Dorsay ve eşinin si, 21.15 Bergen ter Yang, Du- kendisi de önemli bir ressam olan Abdül- lar da vardı, okurlarının önünde durmadan kitap yazmasına ben 9 Ağustos Salı, 21.15  ne, Bergen, Pa- mecid Efendi’nin sanatı ve yaşamı üzerine  kuyruk olup sıra beklediği, ken- de yazıyorum diye karşılık ve- Parallel Mothers rallel Mothers,  kurgulanan sergi, 60 tablo ve 300’ü aşkın  Abdülmecid Efendi (1868-1944) Osmanlı di kitaplarını bastırıp katılmış, ren Leman Dorsay gibi. Sinan 10 Ağustos Çarşam- Zuhal ve Bel- belgeyi bir araya getiriyor. Rus Savaşı tuval üzerine yağlıboya SSM okur bekleyen yazarlar da. ba, 21.15 Zuhal Karahan, yazarlarla sohbet- fast izlenebi- Abdülmecid Efendi (1868-1944) Hanzade  resim koleksiyonu. 12 Ağustos Cuma,  ler yaptı. CHP’li Belediye Baş- lecek. Filmler  Sultan Portresi, 1936 Tuval üzerine yağlıboya  Kendi yazar kendi 21.15 Belfast alan Abdülmecid Efendi’ye ait 6 eser ilk  ENKA Açıkhava  kanı Ali Kenan Deveciler de SSM Resim Koleksiyonu Sabancı Holding’in  kez bilimsel bir araştırma ile “Görünenin  Tiyatrosu’nda  desteğiyle düzenlenen sergide, İstanbul’un  basar Burhaniye’yi bir kültür başken- Ötesinde Abdülmecid Efendi” başlıklı bö- gösterilecek. Seçki kapsamında 5 Ağustos’ta  Fransa Konsolosluğu ve Institut français  ti haline getirme isteğini dile ge- Onlar biraz buruk biraz heye- lümde yer alıyor. Dune, 8 Ağustos’ta Bergen, 9 Ağustos’ta  Türkiye desteğiyle, Nice şehrindeki Mas- tirdi. Atilla Dorsay da eski bir canlı, Ayşe Kulin, Ahmet Ümit Dr. Nazan Ölçer’in küratörlüğünü üstlen- Parallel Mothers, 10 Ağustos’ta Zuhal, 12  sena Müzesi koleksiyonundan 1926 tarihli  rehber olarak gezdiği “Bizim gibi ünlü yazarlara kitap imza- diği sergi, 28 Ağustos’a kadar pazartesi ha- Ağustos’ta Belfast izlenebilir. bir otoportre ile Rochefort’daki Pierre Lo- Köy Etnografya Galerisi’nin gez- latan kalabalığa bakıyorlar. Be- riç 10.00-18.00, cumartesi 10.00-20.00 sa- Filmler, ağustos ayının ilk iki haftası boyun- ti Müze Evi’nden getirilen orijinal çerçeveli  diği en güzel müzelerden biri ol- kir Fehmi Doğan elli yıldır ara- atleri arasında SSM’de Galeri -2’de ziyaret  ca Pazartesi, salı, çarşamba ve cuma gecele- üç milli eser ilk kez sergileniyor. duğunu yazdı! lıksız Cumhuriyet gazetesi oku- edilebilecek. ri ENKA Açıkhava Tiyatrosu’nda görülebilecek. Öte yandan SSM koleksiyonunda yer  PROGRAM: