Katalog

[email protected] 3 MAYIS 2022 SALI 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Üç adanmışlığı var Can Atalay’ın: tanbul İl Emniyet Müdürlüğü Or- Vapurlara sahip çıkmak suç olabi- 1) Temel hak ve özgürlükler... ganize Suçlarla Mücadele Şube lir mi? Medrese ve 2) Kamu yararı... Müdürlüğü’ne 5 Haziran 2013’te Demokrasi dediğimiz şey sadece 3) Hukuk Devleti. ‘Gezi Parkı Olayları’ konulu bir sandık olabilir mi?.. Onu tanımlamak için, “Kendisini, yazı yazıyor. Dava açarak, imza toplayarak, di- temel hak ve özgürlüklerle kamu ya- Yazı İstanbul Emniyet lekçe yazıp, telefonla, görüşmeyle, okul ikiliği rarlarını savunmaya adamış bir hukuk Müdürlüğü’nde Nazmi Ardıç ta- sokakta itiraz ederek devlet yönetimi- insanı” diyebiliriz. rafından karşılanıyor. Bu Fethul- ne katılmaya çalışıyoruz. Bugün onun GEZİ DİRENİŞİ davasın- lahçı çetenin en örgütlü olduğu HHH Can Atalay Milli Eğitim Komisyonu’nda, Genel da SANIK ve AVUKAT olarak yaptığı sa- iki yerden biri. Sayın heyet, Gezi Direnişi esas ola- vunmanın birinci bölümünden bazı nok- İddianamenin özeti, imzasız Kurul’da düzenlemenin anayasaya, rak iki ana kavramla özetlenebilir. taları alıntılıyorum. Fethullahçı çete ve AKP işbirli- kimdir, ne dedi? Gezi Direnişi kurucu bir iradedir. De- yasalara aykırı olduğunu, yapılanın Böylece “Can Atalay’dan Bir De- ği ile hazırlanmış bir rapordur! mokrasinin yeniden kurulmasının, nasıl hale için yargının araçlaştırılması- mokrasi Dersi” ile, hem haksız ve hu- HHH medrese açmak olduğunu bildirip olması gerektiğinin bir iradesidir. nı izliyoruz... kuksuz olarak hapis yatanlara unu- 2010’da, ceza yargılamasında Fet- Gezi Direnişi bir itiraz hareketidir. Ana- AYM’ye gitmemek doğru değildir. O günden beri 2911 ihlal edildi mi? tulmadıklarını anımsatmaya hem de hullahçı çetenin önündeki son engel yasal hakkı kullanarak itiraz hareketidir. Suçun nitelikli halleri oluştu mu? içerdeki ve dışardaki okurlarımın bay- kaldırıldıktan sonra gözümüzün önün- Taksim neden önemlidir? MUSTAFA GAZALCI Oluşmadı! ramlarını kutlamaya çalışıyorum. de idari yargı çöküyor. Taksim, İstanbul’un daha doğru- Çünkü yapılan inşaat yasak! Nükleere karşı çıkmak bir suç olarak HHH 16. VE 22. DÖNEM MILLETVEKILI, EĞITIMCI su Türkiye’nin meydanıdır. Emek ve İmar planına aykırı! “Bu iddianame esas olarak Türkiye nitelendirilebilir mi Hâkim Bey?.. Cumhuriyet Meydanı’dır. HHH tarihinin, topraklarının en onurlu top- Bakanlıkların çeşitli fonlar kullan- smanlı’da Tanzimat’tan başlayarak Cum- Resmi adı önemlidir. Biz konuşabiliriz ama devlet güç- malarına rağmen (Savcı) fon kulla- lumsal olaylarından birini karalama Ohuriyete dek süren bir medrese-okul iki- İnsanlar sevinçlerini, üzüntüleri- leri, ağırlaştırılmış müebbetle yar- çabasının en güncel örneği... nımını suçlaştırıyor. Fon kullanımı liği, tartışması vardı. Osmanlı’nın yıkılma ne- ni Türkiye’nin meydanında yapmak gılanan insanlara yanlış bilgi vere- Anayasal düzenden bahsederken her- suç değil. Ama diyor ki: Gezi fonlar- denlerinden olan bu ikiliğe, 3 Mart 1924’te isterler. rek ‘Biz Fethullahçı çeteye mensup la finanse edilmiştir. kesin izin almaksızın gösteri düzenle- Öğretim Birliği (Tevhid-i Tedrisat) Yasası’yla HHH hâkimlerin, savcıların dinleme karar- mekten, konut hakkından, sağlıklı çev- Yalan! Atatürk ve arkadaşları son verdi. Özgür ku- Tarihte, bir aile adına tüm milletin larıyla ilgili yeniden kıymetlendirme re hakkından, sosyal güvenlik hakkından Tek bir kör kuruşun benim ya da şakların yetiş- iradesine el koymuş olan bir kişi- yaptık’ diyerek açıklama yapamaz... bahsetmeyecek miyiz? Tayfun Kahraman’ın ya da Mücella mesinde, ül- Bu dosyadaki ilk işlem İstanbul’da nin iktidarına karşı, Cumhuriyet ku- Mücella Yapıcı’nın neredeyse tüm Yapıcı’nın cebine girdiğinin delili yok... kemizin çağ- başlamıyor: rulmuştu. ömrü kültür ve tabiat varlıklarını koru- Kuzey Ormanları’na, AKM’ye sahip daşlaşmasın- İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Mü- Bugün de tek bir şahsın iktidarı- makla geçti. çıkışımız suç olabilir mi? Türkiye’nin ka- da laiklik, öğ- İddianame eksiktir, yamalı bohçadır, dürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar- mu kaynaklarının, bir insanın hırsları ne- na karşı, yeniden Demokratik, Laik ve esaslı bir yöntem sorununa sahiptir... la Mücadele Daire Başkanı 1. Sınıf Em- deniyle kaderine terk edilip yıkılmasına Sosyal Hukuk Devleti’nin kurulması retim birliği, Burada toplumsal hayata müda- niyet Müdürü Mehmet Yeşilkaya’nın İs- karşı çıkmak suç mu?.. mücadelesi yapılıyor. bilimsel eği- tim, Cumhuri- yetin vazgeçil- mez temel di- rekleri oldu. Anayasada, yasalarda bu temel ilkeler bugün de geçer- li olmasına karşın, son yıllarda, iktidar medre- Tarım ve gıda güvenliği seleri yeniden diriltmeye çalışıyor. Atatürk ve arkadaşları halkla birlikte Ba- tı emperyalizmine karşı Kurtuluş Savaşı verdi- ler. Atatürk gerçek kurtuluşun, eğitim ve kül- Üretimin sürdürülmesi ise tarımda kamucu politikala- tür alanındaki atılımlarla tamamlanacağını vur- rın izlenmesi, desteklerin zamanında ve yeterli yapılarak guladı. Çağın gerisinde kalmış medresele- rin kapatılıp çağdaş okullarda “fikri hür, vic- çiftçilerin üretimin içinde kalmaları sağlanarak olur. danı hür, irfanı hür” insan yetiştirmek, Türki- ye Cumhuriyeti’nin, birilerinin öne sürdüğü gi- bi “yarası, utancı” değildir. Tam tersine övüncü- HÜSEYIN SÖZERI dir. Buğday, arpa, yulaf, mısır, ay- dür. Dünya uygarlık tarihine bir şeyler katılmış- çiçeği tohumu vb. ürünlerin üretim ARAŞTIRMACI-YAZAR sa bu medreselerle değil, Cumhuriyet okulların- alanlarının daralması, birçok sektö- da yetişen özgür kuşaklar sayesinde olmuştur. ugünlerde tarımı ve gıda gü- rü dışa bağımlı kıldı. Gıda güvenli- venliğini yoğun konuşuyor/ ğini sürdürülebilir olmaktan çıkar- Medreseler kapandığında Btartışıyoruz. Nedeni yaşan- dı. Örneğin pamuk üretiminin azal- durum neydi? makta olan salgın hastalık süreci, ması tekstil sektörünü, soya, yulaf, Medreseler kapatılınca TBMM’de tartışmalar devamında tarımsal ürün dışalımı arpa, buğday vb. üretiminin azal- olur. Öğretim birliğinin yasalaşmasında emeği bağımlısı olduğumuz ülkelerin ara- ması hayvan beslemeyi dışa bağım- geçen Milli Eğitim Bakanı Vasıf Çınar, eleştirileri larındaki savaş, savaşın oluşturdu- lı duruma getirdi. Sulama yatırımla- yanıtlar, bu kurumların durumunu şöyle anlatır: ğu anlık gıda yetersizliği algısı ile rı tamamlanmadığı için sulu tarım “Biz Tevhid-i Tedrisat Kanunu çıktıktan son- yurttaşların gıda stoklamaya yö- alanları genişletilemiyor. Sulu tarı- ra bir sayım yaptırdık. Medreselerde 40 küsur nelmesi, market önlerinde oluşan mın yapıldığı alanlarda ise enerji- runun ortaya koyduğu bulgulara gö- iken bugün 21 milyon hektara kadar yaşında olan da var. Adam medreseye kaydını kuyruklar, raflarının boşalması, nin -mazot, elektrik- pahalı olması re, ülkemizde çiftçi sayısı hızla düşü- indi. Başka bir deyişle, tarım alanla- yaptırıyor. Sırtında urba sakalık yapıyor, ma- navlık yapıyor, kasaplık yapıyor, hiç ilgisi yok, gıda fiyatlarının artışı... nedeniyle zamanında ve yeterince yor. Raporda, ülkemizdeki çiftçi sa- rı son 10 yılda yüzde 5, son 19 yılda gemici, tayfa. Bir medreseye kaydolmuş. Med- Tarımın konuşulması/tartışılması, su kullanılamadığından verim ka- yısında, son bir yılda (2021) yüzde yüzde 12 azaldı. reseye kayıtlı olduğun sürece asker olmuyor- ülke tarımı -özellikle tarımsal üre- yıpları yaşanmaktadır. Uzun yıllar- 13.2’lik (75 bin) düşüş olduğu belir- sunuz, dışındasınız, vergi de vermiyorsunuz. Sürekliliğin önemi tim paydaşları- açısından yararlı ol- dır, kamuya ait destekleme kuruluş- tiliyor. Bu azalma ile çiftçi sayısı ilk Ehli dinden sayılıyorsunuz, dine hizmet eden muştur. Çiftçiler açısından mazot, ları çiftçiden yeterli alım yapmıyor. defa 500 binin altına, 493 bine geri- Gıda güvenliğinin sürekli kılın- ulum-u diniye (dünya ve ahirette mutluluğu elektrik, tohum, su, tarım ilacı, güb- Özel alıcıların insafına bırakılarak, ması, çiftçilerin -aile çiftçiliği- üreti- ledi. 2008 yılında kayıtlı çiftçi sayısı- kazandıran bilgi) tahsili yapan adam oluyorsu- re vb. girdilerin yüksekliğinin tarım pahalı ürettiklerini, değerinin altın- nın 1 milyon 127 bin olduğu bilinirse mi ile yakından ilintilidir. Üretimin nuz, size hiç kimse bir şey yapamıyor. Cezanı- sektörünü nasıl zorladığını, üretimi da satmaya zorlanıyorlar. sürdürülmesi ise tarımda kamu- sistemin dışına çıkan çiftçi sayısının zın bile, son derece dokunulmazlıkları var. Bü- sürdürmenin kahramanlık gerektir- büyüklüğü ortaya çıkar. Yıkımın di- cu politikaların izlenmesi, destekle- tün Türkiye’deki medreselerde yatıp kalkan 6 Çiftçi sistem dışında diğini ortaya çıkardı. rin zamanında ve yeterli yapılarak ğer göstergesi, tarımsal üretimin ya- bin öğrenci var, düşünebiliyor musunuz? Yani Tek adamın neoliberal tarım poli- Tarımda yapısal dönüşüm çiftçile- pıldığı toprakların daralmasıdır. Ta- çiftçilerin üretimin içinde kalmala- kapattınız dediğiniz şeyin tamamı zaten ken- diliğinden okumayan, medreseye gitmeyen, rin, arazilerinde yıllık -pamuk, buğ- tikasının oluşturduğu yıkımın boyu- rı sağlanarak olur. Çünkü tarımsal rım ve Orman Bakanlığı’nın verile- medreseyle ilgili olmayan insanlar.” tunu, çiftçilerin üretimden çekilme- day, arpa, ayçiçeği tohumu vb.- bit- rine göre tarım alanları, yeterli gıda üretim insanın doğaya karşı verdiği kiler üretmekten vazgeçerek çok si ve ekili alanların daralması/boş bı- mücadelenin sonucunda ortaya çı- üretimini tehlikeye sokacak şekilde AYM’ye götürülmeli rakılması verilerinden daha iyi göre- yıllık bitki -meyve, ceviz, badem, azalmayı sürdürüyor. 2001 yılında ta- kar. Binlerce yıllık bilgi birikimi/de- Yüzyıllar süren medrese-okul ikiliğinin, o gün- kiraz vb.- üretimine yönelmesi- biliriz. TEPAV İstihdam İzleme rapo- neyim üzerinden üretim yapılır. rım alanları 26 milyon 350 bin hektar lerde tartışılması doğaldır. Doğal olmayan, 100 yıl sonra ille de medrese denmesi, milletin yaka- sının bir türlü bırakılmamasıdır. Yirmi yıldır tek Ankara Akköprü bölgesinden geçer- başına iktidar olan AKP döneminde 4+4+4 ya- ken Atatürk, ara sıra gördüğü bir iğde sasıyla, yandaş rektörlerle, her aşamadaki eği- ağacının yerinde olmadığını anlayınca: tim kurumunun çoğu medreseye dönmüştür za- Ağaca sağdan soldan bakış “Ne oldu o iğde ağacı” diye sorar. ten. Eğitimde, yasalara aykırı bu dinselleştir- Orman gidince sel oluyor, toprak me yetmiyor, yeni medreseler açılıyor. Açılırken nan bitişikteki boş arsayı alarak elçi- naksızlıklar ortamında nasıl yeşert- NUSRET ERTÜRK kayması oluyor. Suçu başka yerlerde Atatürk’e, laik Cumhuriyete saldırılıyor. liğe katmak ister. Moskova halkı bu- tiğini, Atatürk Orman Çiftliği yaptığı- EĞITIMCI arıyoruz. Medrese-okul ikiliği deyince 17 Mart nu duyunca arsaya ve arsadaki ağaç- nı bilmez miyiz? Orası son yıllarda ne Orman havayı, suyu temizlermiş. 2022’de TBMM’de oybirliğiyle yasalaşan “Di- lara sahip çıkar. Çünkü yüz elli yıl ön- apitalist, gölgesini satamadığı ağa- durumda gören var mı? Kaçak ola- Yağmur yağdırırmış. Bunlar geçiliyor. yanet Akademisi” yasasını anımsıyoruz. Mil- Kcı kesermiş. Ağaca sağdan bakış ce yaşamış ünlü Rus şairi Puşkin rak külliyelere, saraylara, Amerika el- Varsa yoksa kazanç! li Eğitim Komisyonu’nda, Genel Kurul’da dü- tam da budur. Derin yaralar açan ör- (1799/1837), zaman zaman oraya çiliğine kadar arsa yapıldı, yapılaşma- Fatih’i çok sevdiklerini söyleyenler- zenlemenin anayasaya, yasalara aykırı oldu- gider bir ağacın altında otururmuş! neğini Gezi Parkı olaylarında yaşa- ya açıldı! Ankara’da yer mi kalmadı? den, onun “Ormanlarımdan bir dal ke- ğunu, yapılanın medrese açmak olduğunu bil- Ağaca ve sanatçıya duyulan sevginin dık. Orada, ağaçların acımasızca kö- Atatürk’ün Türk ulusuna bağışladığı senin başını keserim!” sözünü hatır- dirip Anayasa Mahkemesi’ne gitmemek doğ- künden nasıl sökülüp atıldıklarını gör- bütünleştiğini görüyoruz. 102 dekarlık AOÇ artık yok! layanını görmedim. Bir yönetmelikle ru değildir. Konu din değil Cumhuriyetin laik ve dük. Aradan dokuz yıl geçmiş olması- Atatürk, Yalova’da ağaç dalının ke- zeytin ağaçlarının canına okunacağına bilimsel eğitim konusudur. Süre bitmeden la- Azıcık Atatürk’e bakılsa na karşın, ağacı kesenlere değil, ağacı silmesini istemez; ufacık köşkünün ne demeli? Şimdi, her zeytin ağacını, ik Cumhuriyet için yüksek mahkemeye gidil- savunanlara en ağır cezalar veriliyor. Her alanda olduğu gibi ağaçta da 4.8 m öteye kaydırılarak taşınması- köylü korumak için sarılır oldu! melidir. Atatürk’ün Rize’de söylediği gibi “Bıra- 1980’li yılların başı. Moskova Büyü- örnek adımları Atatürk’ten öğrendik. nı sağlar! İnanılmaz, insancıl bir ilgi- Atalarımız, “Yaş kesen, baş keser!” kın vatan evlatları medreselerde değil, bilimsel kelçiliğimiz, içinde bir iki ağaç bulu- Atatürk’ün, Ankara’nın bozkırını o ola- dir bu. demiş. Şimdi yapılan işte budur. eğitim veren okullarda eğitilsin, yükselsin”.