23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Üniversite öğrencileri; öykü, şiir ve denemelerini kansu@cumhuriyet.com.tr SEÇICI KURUL: GENÇ YAZIN Işık Kansu (Eşgüdüm), Özcan Karabulut (Öykü), adresine gönderebilirler. Ferruh Tunç (Şiir), Öner Yağcı (Deneme). 27 NİSAN 2022 ve Türkçesi bozuk bir garson yanaşıp isteklerimizi sordu. Ziya kısık bir sesle: ŞIIR “Çay”, diyebildi. KİN Bense bir elma çayı söyledim. Masamıza kirli ellerle uzanan bir adisyon bırakıldı ve KÜÇÜK SU MEHMET CAN KUYUCU ardından yabancısı olduğum garson sureti uzaklaştı. Her şey derin bir sessizlikle ete kemiğe bürünmüştü. Sanki suskunluk, BEYKENT ÜNİVERSİTESİ - HUKUK FAKÜLTESİ TANES İ gözleri kör eden bir sis gibi çökmüştü her defa cevabımı susarak ilettim kendisine. Bundan yaklaşık bir ay evvel eski tarafa. Ah ne güzeldi, ne güzeldi. Keşke OSMAN ŞAHIN Gözlerimin düşüşünü görünce de ellerime işyerim olan evkaf memuriyetinden Ziya yalnızca, yalnızca birkaç dakikalığına ile T.O. lokalinin önünde karşılaştık. uzanıp onları bir dost edasıyla sıktı. bütün sesler susabilseydi. O birkaç SABANCI ÜNİVERSİTESİ Günlerden cuma olduğu için, ertesi - İdealist ve hayalperest tavırlarından dakikaya yayılan suskunluk eminim ki günün işten güçten azade olacağı hissiyle vazgeçersen mutlu olabilirsin ancak bedenimizin her noktasına sökülmez bir kıymetli dostum. Ayakların yere biraz geç vakitlere kadar oyalanmak Bir su damlası süzüldü; elyaf gibi işleyecek ve yeryüzünde, bu basmıyor. Hakikatin beş yüz mil tepesinde niyetindeydim. Ara sokaktan Cağaloğlu’na anlaşılmazlıkların başkentinde, insanlar bir Gecenin karanlığında, uyuyan ve oradan da Eminönü’ne inen yol geziyorsun. Hem, kadında güzellikten nebze olsun düşünüp birbirini anlayabilme bedenimde. sebepsiz bir tesirle iyi hissettiriyordu başka ne arayabilirsin ki? imkânını elde edecekti. Heyhat ki ne çare! bana. Zannımca her ne kadar sebepsiz de Bu manasız tavsiyelere hiç kulak Ne gören vardı ne bilen. “Seni dangalak çocuk!”, diye yükselen desem geçmişte neşriyatın can damarı bu asmadım. Benim aradığım veyahut bir sesle ürperdim. Yalnız sen ve ufacık bir su damlası... beklediğim kadın, asla suni, yapmacıktan sokaklar idi. Büyük ustaların mekâna sinen “Geldiğinden beri bu kaçıncı bardak Dudakların şahitti sadece, düzmecikten bir kadın değil. Benim ruhları, benim de her zerreme temas edip ha?” yapışıyordu. Duvarlarda belki de elli yıl aradığım veya beklediğim kadın, Titreyen bedenime, yanan tenime. Bu gürleştikçe iğrençleşen sesi aradı önce ilk defa okunmuş ve bugün herkesin muhayyilemin ötesindeki ötede, saf ve gözlerim birkaç saniye. Mutfağa doğru Bitmişti artık ruhun müebbeti; dilinde gezinen sözler, şiirler vardı. Göz, gerçek, kadınlığın tekamül noktasına başımı çevirdiğimde kırılan bir bardağın Toprağında özgür oldum, evim oldu. müsavi bir asalete mazhar ve ruhunu bunları görmek; kulak da işitmek için pek hesabını soran, tipinden ve bir şehriyar bedeninden daha fazla maddeleştirmiş yetersizdi. Her sırra, yalnızca sessizce akıp edasıyla yükselen sesinden de anladığım giderken vâkıf olabiliyordum bu sokakta. bir kadın. Ah, işte bu idealimi bilse üzere şef garson kılıklı biri, gencecik bir O akşam da mutat yürüyüşlerimin pek bile insanlar, beni asla anlamıyorlar ve çocuğun yakasına yapışmıştı. bir kin vardı. Büyük bir kederle iman keyif vermeyeceği hissindeydim. Bunu sadece yalnızlığa mahkûm olduğumu “Defol buradan! Ne o? Bir de yevmiye ediyorum ki, insanoğluna biriken kinimi fark eden Ziya: söylüyorlar. Böylesi bir kadından azade, mi bekliyorsun?” bu adamdan alıyordum. En sonunda yalnızlığın hoşluğundan haberleri bile “İşin yoksa biraz oturalım mirim” diye Şef garsonun sözleri gittikçe güç bela beni durduran Ziya’yı gördüm. mukabele ederek davete bulundu. yok. Aslında doğmamış ruhların ve çilesiz yakınlaşıyordu. Nasılını ben de Artık hiçbir şey umurumda değildi. Onun Ufak bir baş selamıyla daveti kabul kafaların bana reva gördükleri şey için bilmiyorum fakat desibeli artmayan bembeyaz, sakalsız yanağına öyle bir ettim. Lokalin, bir köşesine sinip oturduk. üzülmüyordum. Aksine, onlara yalnızca bir sadanın kulaklarımın içine doğru tokat aşk ettim ki, zavallıcık orada bayıldı. Yalnızca birtakım insan sesleri vardı. acıyor, acıyordum. yükselmesine anlam veremiyordum. Ayağa kalkıp kasayı açmalarını söyledim. Pek kalabalık da sayılmazdı hem. Uzun Bir anda içimde biriken aforizmalar Gözyaşları içerisinde yalvaran, mırıldanan Çalışan birkaç kişi hemen emir telakki bir bekleyişin ardından sandalyesine tam şiddetli bir taaruzla boğazıma yapıştı. çocuğun sesleri de belirginleşmişti, ama ettikleri bu sözümü yerine getirip kasayı manasıyla kurulup sessizliği bozan yine “Ziya!” o gaddarın sözleri bunu bastırıyordu. açtılar. Avucuma sığabilecek bir desteyi Ziya oldu: Sesim pek gür çıkmıştı. Herkes gayet Kahrolasıca insan! Güçsüzü fark edince alıp yerde çaresiz ve korkulu gözlerle - Anlat bakalım. Bulabildin mi iyi bilirdi ki sesim böyle gür çıkınca tüm kötülüklerini sergilemekten nasıl da vaziyeti müşahede eden çocuğa uzattım. idealindeki kadını? tahammül hudutlarımın artık son imtina etmiyor. “Al ve kaç buradan. Bir daha da gelme.” çizgisindeyimdir fakat çoğu zaman da - Her daim olduğu gibi, bekliyorum. Sesler daha da yakınlaşmıştı. Ve bu O an gözümün önünden mekân Onu, bekleyerek arıyorum. kırıcı bir şekilde tezahür eder bu vaziyet. defa duyduğum şey bir tokatın sesiydi. kaldırıldı. Bir karanlık boşluktaymışım - Adam sen de! Gençliğinin baharını Arkadaşımın gözlerindeki şaşkınlık ve O tokatın ardından şef garson gözleri gibi yürümeye başladım. Tenime yalnız başına taçlandırmak da neyin pişmanlığı görünce sesimi yumuşatıp dönmüş bir vaziyette bana baktı ve o çarpan soğuktan fark ediyordum nesi? Bu hayat sana sıkıcı gelmiyor mu sözlerime devam ettim: ateş püsküren deccal gözlerini üzerimde ki dışarıya çıkmıştım. Ve zorlaşan böyle? Farkında mısın bilmiyorum ama - Rica ediyorum bu bahsi kapatalım. hisseder hissetmez sandalyeyi kaptığım adımlarım da anlatıyordu ki Cağaloğlu büyüleyici bir güzellikten nasiplisin, tıpkı Bana, herhangi bir konuda verilen gibi başına geçirdim. Hiç farkına yokuşundan mutat olduğu üzere aşağı bir asilzadeyi andırıyorsun. Halin keyfin tavsiyeler ruhumu boğuyor. varmadan mutfağa kadar nasıl geldiğimi doğru yürüyordum. Artık hiçbir sese de yerinde. Neden bu yalnızlık? Sözlerimi muzaffer bir edayla ben de bilmiyordum. Dizlerim üzerine Söylediği her şeyi kelimesi tamamladım. Ziya’nın söyleyeceği her çöktüm ve ellerimde bu gaddarın kirli tahammülüm kalmamıştı. Paltoma kelimesine muhasebe eleğimden geçirip söz boğazında kalmış gibiydi. Bu sırada kanını görene kadar mütemadiyen iyice gömüldüm. Yüzümde gözyaşları, düşünüyordum. Doğru söze ne denirdi? Bu nihayet varlığımızı fark eden paspal vurdum. İçimde dehhameşelerek büyüyen tebessüm ve huzur… TUVALDEN KİTABA zel Neslin Değişen Aylin Kızıler Arslan’ın ka- ÖSesi Ortaokulu tara- leme aldığı teşekkür ya- fından İstanbul’daki or- zısında yarışmanın ama- taokullar arasında dü- cı şöyle açıklanıyor: zenlenen “Tuvalden Ka- “Gördüklerinden ilham leme Şiir ve Öykü Yarış- alan, bunu kelimelere Öğrenciler ması”, onuncu yılını ta- döken, kendini yaratıcı mamladı. Yarışmaya ko- ve hümanist bir şekilde ‘Mutfak nu olan eserler bir ki- ifade eden gençlerin ço- tapta toplandı. Yarışma- ğalması geleceğimizin en Atölyesi’nde nın başladığı 2012 yılın- büyük güvencesidir.” dan 2022’ye kadar olan Yarışmaya katılan öğ- illi Eğitim Bakanlığı ve 10 yıllık sürecin özeti ni- renciler, iki ressamın se- MNestlé Türkiye işbirliğin- teliğindeki kitap yaklaşık çilen iki eserinden ha- de yürütülen Sağlıklı Adım- 400 sayfa. reketle iç dünyalarını lar projesinin Mutfak Atölyesi Kitapta Okul Müdürü kâğıda döküyor. öğrencilerle buluştu. İstanbul Ümraniye Şehit Askeri Çoban İlkokulu’nda açılan atölye, il- kokul üçüncü sınıf öğrencile- ÖĞRETMEN OKULLARI VE LİSELERİ MEZUNLARI: rinin dengeli beslenmeyi de- neyimleyerek öğrenmelerini sağlamayı amaçlıyor. İngilizce öğretmenlerine SADECE ÇOCUKLARIN GELECEĞİNİ DÜŞÜNÜN özel eğitim programı apatılan 40 öğret- yurttaşlar olarak yetiş- yerine çocuklarımızın ve ritish Council, Milli Eğitim Bakanlığı, Öğret- cüsüne eğitim verdik ve Türkiye genelinde 78 Kmen okulunun tem- tirilmesini istiyoruz” de- ülkemizin geleceğini dü- Bmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdür- ile, 339 ilçeye, 656 okula ve 12 bin 542 İngiliz- silcileri tarafından kuru- nildi. şünmelerini, halkı mut- lüğü ve Sabancı Vakfı’nın ortak yürüttüğü Birlik- ce öğretmenine ulaştık. lan “Öğretmen Okulla- Eğitimde fırsat eşit- suz eden koşulları dü- te İngilizce projesi ile Türkiye’deki İngilizce öğ- Tüm süreç boyunca, öğretmenlerimizin moti- rı, Öğretmen Liseleri ve liğinden yoksun kalan, zeltmek için çalışmaları- retmenlerinin ihtiyaçlarına uygun, sürdürülebi- vasyonunu ve geri dönüşlerini her aşamada de- Eğitimciler Birleşme ve küçük yaşta evlenmeye, nı bekliyoruz. ‘İyilik yap lir bir sürekli mesleki gelişim program sunulma- ğerlendiriyor ve projemizi, ihtiyaçlarına göre ge- Dayanışma Derneği”nce çalışmaya mahkûm edi- Önümüzdeki görev, sı amaçlanıyor. liştirmeye gayret ediyoruz. Bu doğrultuda, Bir- yapılan açıklamada, len, anne olan, yasadı- ülkemizi yeniden, bü- British Council Eğitim Direktörü Ayşen likte İngilizce projemize dahil olan ve eğitimle- gıdanı koru’ “Bizler, çocuklarımı- şı yollarla çalıştırılan ço- tün kurumlarıyla işleyen Güven’in verdiği bilgilere göre, bu projeyle he- rimize katılan öğretmenler için bir de teşvik sis- zın -hiçbir ayırım yapıl- cuklardan söz etmek is- demokratik, laik, hu- ahçeşehir Koleji, gıda def, ilkokul, ortaokul ve liselerde görevli 80 bin temi geliştirdik. British Council olarak 17 öğret- madan- ulusal egemen- temediklerini belirten kuk devleti olarak parla- Bisrafına dikkat çekmek İngilizce öğretmenine ulaşmak. meni, mayıs ayında Birleşik Krallık, Belfast’ta liğe dayalı laik Türkiye eğitimcilerin açıklama- menter sisteme kavuş- ve küçük yaşlardan itiba- Çıkış noktasını, “kelebek etkisi ile birlikte bü- gerçekleşecek olan IATEFL Konferansı’na götü- Cumhuriyeti’nde bilimin sı şöyle: turmak ve çocuklarımı- ren çocuklara küresel so- yümek” olarak tanımladıklarını belirten Güven, receğiz ve öğretmenlerimiz, bu konferans otu- yol göstericiliğinde, eşit- “Maaşlarını ödediği- zın sorunlarına kalıcı çö- runlarla ilgili farkındalık ka- projeyle ilgili şu bilgileri verdi: rumlarında ülkemizi temsil edecekler. Bunun likçi, özgürlükçü, barış- miz, bütün giderlerini zümler üreterek onlara zandırmak için Birleşmiş “Proje faaliyetlerimiz kapsamında, şimdiye yanı sıra, 80 İngilizce öğretmenine alanda pres- çı, insan haklarına say- karşıladığımız yönetici- sağlıklı bir gelecek ha- Milletler Tarım ve Gıda Ör- kadar 764 Mesleki Öğrenme Topluluğu yürütü- tiji yüksek olan CELT-S eğitimi vereceğiz.” gılı, yaratıcı ve üretici lerin kendi gelecekleri zırlamaktır.” gütü (FAO) ve Uluslarara- sı Gıda İsrafı Koalisyonu (IFWC) işbirliğiyle gelişti- rilen “School Gardening & una ve İnan Kıraç Vakfı çatısı al- de hangi konulardaki kararlara katıl- sorular üzerine düşüncelerini söyle- İyilik Yap: Gıdanı Koru!” te- Suna’nın Kızları Çocuk Forumu’nda Stında faaliyet gösteren “Suna’nın mak istediklerini, yetişkinlerin bu sü- yen çocuklar, arkadaşlarıyla nasıl ka- malı eğitim programını il- Kızları”, çocuklara kendilerini ifade reçlerde kendilerini ne kadar destek- rar aldıklarını, hangi yöntemleri ter- kokul kademesinde uygu- etmeleri için güvenli alan sunmayı lediklerini ve kız çocukların kararla- cih ettiklerini de anlattı. lamaya başladı. Programın hedefleyen Çocuk Forumları başladı. ra katılımda karşılaştıkları engelle- Yıl boyunca çeşitli temalar etrafın- tanıtım toplantısında konu- Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı ri konuştu. da devam edecek olan Suna’nın Kız- şan FAO Türkiye Temsilci (TEGV) işbirliğiyle, Pera Müzesi’nde “Okulda fikriniz sorulsa neyi değiş- ları Çocuk Forumları, çocukların ken- Yardımcısı Dr. Ayşegül Se- düzenlenen Suna’nın Kızları Çocuk tirirsiniz, hangi konularda sözünüz dileriyle ilgili kararlara katılımları için lışık “811 milyondan faz- Forumları’nın ilkine 9-18 yaş arasın- daha fazla dikkate alınsın istiyorsu- güvenli alanlar oluşturmayı ve bu la insanın açlıkla mücadele daki 18 çocuk katıldı. Çocuklar, ev- nuz, aile içinde kararlarınızla ilgili bü- alanlarda düşüncelerini rahatça ifade ettiği bir dünyadayız” dedi. de, okulda, yaşadıkları kentte, ülke- yükleri nasıl ikna ediyorsunuz” gibi edebilmelerini sağlamayı amaçlıyor. ÖYKÜ:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle