Katalog

2 HAZİRAN 2021 ÇARŞAMBA KÜLTÜR 13 Müzik, kültür-sanat ve eğlence sektörü emekçileri son yasaklarla yine açlığa MÜZIK, EĞLENCE mahkûm edilirken sosyal medyada tüketiciler de Nasıl da özledik tepkilerini göstermeye çağrıldı: Kültür-sanat yasağı ideolojik mi? canlı konserleri ve eğlence, sağlık ırakın konser salonlarının son za- manda giderek iyileşen akustik iktidarın, bu ülkenin sanatçılarına bu gerekçesiyle yasaklanırken Bkoşullarında müzik dinlemenin öz- garezini tarihsel olarak, muhafazakâr dini ve siyasi etkinlikler, lemini, şimdi bilgisayarın küçücük ekra- ideolojinin kültür ve sanat konusunda- nına teslim olduk. Müzik tarihi dersleri- kalabalıklar devam ediyor... ki yetersizliklerinin, bu alanda bir tür- mi verdiğim programlarda evime gelen lü söz sahibi olamamalarının komplek- tek konuklar Zoom’un içindekiler. Ba- aziran başındaki açılmadan si olarak da okumak gerekiyor. zen bakıyorum konuşmam bitmiş, ek- hiç yararlanamayan kesim yi- Fisun Eşki (Tiyatro Kooperati- randan çıkmak üzereyim; karşımdaki- Hne kültür-sanat ve eğlence sek- fi): Gerçekten çok tuhaf ve can yakan lerden birisi, “Dur hemen çıkma, gün- törü oldu. Saat 21.00’e kadar açık ka- bir durum. Çünkü tiyatrolar aslında lerdir kimseyle konuşmadım” diye söy- labilecek lokantaya yazın kim gide- resmi olarak zaten kapatılmadı! Hafta leşiyi uzatıyor. O derslerde örnekledi- cek? Gün ışığında ne konser yapılabi- içi akşam ve hafta sonu blok olarak so- ğim müzik sesinin ne denli niteliksiz du- lir ne de açık havada tiyatro, sinema kağa çıkma kısıtlamaları nedeniyle fi- yulduğunu da biliyorum. Bir konserde- gibi etkinlikler. Müzisyenler yine aç ki canlı seslere nasıl özlem çektiğimizi ilen kapanmak zorunda kaldı. Çünkü de biliyorum. kalır, tiyatrocular işsiz. Sanatçılar, ya- bizim oyun oynayabildiğimiz, seyirci- Birçok insan iki yıldır bu kapanma sü- şamını bu sektörden kazananlar yine lerle buluşabildiğimiz zamanların tü- reci içinde oyalanmak için kendini ek- umutsuz, yine tepkili; sosyal medyada münde sokağa çıkma yasağı uygulan- ranlara bağladı. Ya TV kanallarındaki di- “Gözünü Yumma” başlığı altında açı- dı. Bu süreçte özel tiyatrolar seyircile- ziler ya da bilgisayardaki bilgilerle oya- lan kampanyada kamuoyunu bu hak- riyle buluşamadı ve gelir elde edeme- landı. Bu süreci hep yakınmak yerine sızlığa tepki koymaya davet ediyorlar. di; fakat bu işletmelerin vergi, kira, fa- pozitife çevirmek isteyenler, “kendime Sahnene sahip çık başlığı altında ya- tura ve personel giderleri gibi tüm fi- yararlı bilgiler katayım” diyerek yüzünü pılan çağrılarla bu yasakların sadece o nansal yükümlülükleri devam etti. Ya- tarihe döndü: Osmanlı tarihi, dinler ta- sektörün emekçilerini değil, tüketicile- nı sıra ne tam kapanma tedbirleri alı- rihi, felsefe, mantık, sanat tarihi en çok rini de ilgilendirdiğini hatırlatıyorlar. nırken adımız anıldı ne normalleşme- aranan kitaplar oldu. Bu konularda yeni Sektörün emekçilerine sorduk. ye geçilirken! Bir çeşit görünmezlik çeviriler yapıldı. Ali Sayar (İşletmeci): Bu kadar Yeni yazılmış kitaplarla, yeni imzalar- söz konusu ne yazık ki. ‘Yeni durum her şeyi zorlaştıracak’ açılma kafe, pastane, esnaf lokantası- la tanıştık. “Normalleşme” süreci vergi vb. tüm Güzel sanatların bir koluyla ilgilenme- na yarar. Yazın insanlar yemeğe zaten alanlarda da “normalleşme”nin gelme- Mert Fırat: Kültür sanat emekçilerinin ve hava etkinliklerini havanın ancak karardı- ye başlayanlar, bugüne kadar yüzeysel 21.00’den önce gitmiyor. Fine dining siyle başlıyor. Oyun oynayamadığımız üreticilerinin ciddi zarar gördüğü, kimile- ğı 21.00’e kadar sınırlamak özellikle per- olarak ilgilendikleri resim, mimari, mü- lokantalar açılmaz, bu açılma kimse- süreçte yüzde 1’e çekilen KDV tutarı rinin yaşadığı şehirden, yaptığı işten hat- formans sanatlarıyla hayatını idame et- zik, edebiyat gibi dalların geçirdiği ta- nin işine yaramaz. Bodrum’da insanlar ta maalesef en acısı canından vazgeç- tiren binlerce emekçi ve sanatçının yok- şimdi yine “normal”e döndü ve yüzde rihsel süreci merak etmeye başladılar. saat sekize kadar denize giriyor! Gös- tiği bu sert iklimde, yeni durum her şe- sulluğunu daha da derinleştirecek. Kalı- 8 oldu. Sahneler bizim işyerlerimiz; ki- Değişik sanat akımlarının topluma yan- yi daha da zorlaştıracak. Yurtdışında gör- cı kayıplar yaşadığımız bu dönemde hem termelik bir açılıştır. ra üzerindeki stopajlar da yine yüzde sımasını içeren kitaplar okumaya baş- düğümüz etkinlik biletlerinin evden çık- uygulamada hem de fiziksel alanda so- Zeliha Sunal: Bu açılımdan müzis- 20’ye çıkarak “normalleşti”! Hayatta ladılar. mak için bir izin belgesine dönüştürüldü- mut iyileştirmelerin ve adımların atılması- yenler yine yararlanamayacak. Temmuz ve ayakta kalma mücadelesi veren bir- Yüzyıllar içinde böylesi bir yolculuğa ğü iyi örneklerin yanında, ülkemizde açık na ihtiyaç var. ayında biraz serbest bırakılsa bile kon- çok tiyatroyu kaybetmek üzereyiz. çıktığımızda, sanat dalları içinde en ya- serlerin yapılması belli isimler dışında Sosyal medyada tepkilerini paylaşan kın arkadaşlarımızdan birisi müzik oldu. raki ay ne yapacağımızı bilmiyoruz. yorduk. Pandemiyle birlikte tamamen kimseye yaramaz. Düğünler olmayacak, sanatçılar da şunları yazdı: Kendi dünyamızda mırıldandığımız ez- Kurların yükselmesi, yabancı ülkeler- yok sayılan ve unutulan bir mesleğe gileri arayıp aslını bulmak istedik. Örne- gündelikçi müzisyen yine parasız. Gökhan Özoğuz: Ülkemizdeki sa- den gelecek sanatçılarla yapılacak or- dönüştük. Müzik sektörü yalnızca mü- ğin müzik tarihini daha yakından öğren- Sinan Nergis Pasion Turca natçı ve o sektörün emekçileri pan- ganizasyonları da imkânsız hale geti- zisyenlerden de ibaret değil. Sesçisi, mek kadar yeniçağın seslerini ve beste- (CEO): Sektör, son 15 aydır zor şart- demi boyunca “hiçbir yardım alma- riyor. Eğlence sektörünün turizm açı- ışıkçısı, garsonu, barmeni, mekân sa- cilerini de merak ettik. larda ayakta kalmaya çalışıyor. Son dan” ayakta kalmaya çalıştı. Tıpkı di- (Gerçekten bu süreçte bütün bu yaz- sından önemli olduğunu unutmama- hipleri, kapıdaki midyecisi, köşedeki genelgede konser ve etkinliklerle ilgi- ğer sektörlerdeki emekçiler gibi. 1.5 dıklarım yaşandı mı, yoksa ben negatifi mız gerekiyor. bakkalı, taksicisi hepimiz birbirimize li net bir açıklama maalesef henüz gel- senedir kuruş girmedi keselerine. Bu- pozitife çevirmek isteyen bir Polyanna- Müge Yılmaz (Müzisyen): Müzik bağlıyız. Koca bir sektör ve çalışanla- medi. Konserler önümüzdeki aylarda nun adı sanatı, sanatçıyı ölüme terk cılık mı oynuyorum?) sektörü sadece iyi kazanan ünlü sa- rı ölüme terk ediliyor. Saat kısıtlaması gerçekleşmeye başlasa dahi sınırlı ka- etmektir. natçılardan ibaret sayılıyor. Oysa ço- yanlış. Virüs saat ayrımı mı yapıyor? pasitelerle devam edersek maliyetleri Harun Tekin: Keyfi yasaklar aşının Canlı konser bir şölendir ğunluk sadece günü kurtaracak kadar Mahmut Çınar (Müzisyen): AKP karşılamak yine mümkün olmayacak. yerine geçemez. Müzisyenlerin, sahne Bir geceye iki konser sığdırdığım, para kazanan emekçi insanlar. Haya- iktidarında kültür ve sanat, iktidarın Organizasyon sektörünün etkilediği sanatçılarının maruz bırakıldıkları şey bir yazıya birkaç izlenim yerleştirdiğim yan sektörleri de düşünürsek olumsuz tımız pandemiden önce de zordu, gü- ideolojik çıkarlarına hizmet etmedik- rasyonel değil, ideolojiktir. günleri nasıl da özlüyorum! Canlı kon- bir tablo ile karşı karşıyayız. Bir son- vencesiz ve düşük ücretle çalıştırılı- çe gereksiz ve önemsiz. Ancak bu kez l Kültür Servisi ser bir törendir. Dinleyicinin de yorum- cunun da bir kez yaşadığı bir şölendir. Her konserden birikmiş nice anımız var- HALK MÜZİĞİ SANATÇISI YILMAZ Ressam Haydar Özay, dır. Yıllar önce Daniil Trifonov’un İş Sanat’taki ilk Türkiye konserinde ne ka- Nâzım Hikmet’i ve ÇELİK’E BERAAT Cezaevi dar yoğun bir konsantrasyon içinde çal- Orhan Kemal’i aynı dığını, yüzündeki ter damlalarının yağ- unceli’de, “terör örgütü üyesi olmak” ve “te- rolle tahliye edildi. Tutuksuz yargılanan Çelik’in resimde mur gibi tuşların üstüne aktığını gör- Trör örgütü propagandası yapmak” suçlama- dün Tunceli 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde karar müştük. Yorumcunun besteciye say- larıyla tutuksuz yargılanan halk müziği sanatçı- duruşması görüldü. Duruşmada Çelik, hazır bu- buluş- gısına bir kez daha tanık olmuştuk. Bir sı Yılmaz Çelik beraat etti. Tunceli Cumhuriyet lunurken müdafi olarak baro başkanı avukat Ke- günlerinden turarak sopranonun opera sahnesinde aryasını Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsama- nan Çetin ve avukatlar Hüseyin Aygün ile İnayet andı söylerken gerçek gözyaşına boğuldu- sında 8 Aralık 2019’da Kültür Müdürlüğü Konfe- Aksu’nun yanı sıra Erdal Erzincan, Muharrem Te- ğunu izlemek, o rol ile nasıl özleştiğinin rans Salonu’nda verdiği konserin ardından polis miz, Tolga Sağ, Metin Kahraman, Maviş Güneşer, göstergesiydi. ekiplerince gözaltına alınan Çelik, “terör örgütü Zeynep Kılıç’ın da aralarında bulunduğu sanatçılar doğan dostluk Korona karabasanından sonra izleyi- üyesi olmak” ve “terör örgütü propagandası yap- da yer aldı. Duruşmada söz alan Çelik, suçlamaları mak” suçlarından mahkemece tutuklandı. Bir sü- reddetti. Mahkeme heyeti, Çelik’in beraatına ka- ciler de uzun zamandır canlı konserleri ORHUN ATMIŞ re cezaevinde kalan Çelik, daha sonra adli kont- rar verdi. l DHA özlediler. Hele yorumcular! Karşılarında izleyici olmadan sundukları kayıtlarda ürk edebiyatı ve şiirinin iki ün- “mış gibi” yapmanın ayrı zorluğu içinde- Tlü, unutulmaz ismini her yıl ler. Onlar da izleyiciden alacakları elekt- haziran ayının başında peş pe- rikten yoksunlar. şe anarız. Orhan Kemal’i 2 Hazi- Dünyamızda bunca dert varken bırak ran (1970), Nâzım Hikmet’i ise şimdi bunları, demeyin. Canlı dinleti bir 3 Haziran’da (1963) sonsuzluğa lüks değildir, dinleyenle sanatçının bü- uğurladık. Zaten bu iki değerli ya- tünleştiği bir ortamdır. zarımızdan ne zaman birini ansak Sanat merkezlerinin yöneticileri şu an- diğerinden de söz edilir, birlikte da, 2021’in sonbaharında salonlarını can- yaşadıkları Bursa Cezaevi günleri lı yorumlarla açmak için hazırlık yapıyor. anlatılır. Nâzım Hikmet ve Orhan Opera ve konser salonları perde aç- Kemal, uzun tutukluluk yaşamla- masalar bile sanatçıları sürekli çalışıyor. rının üç buçuk yılını Bursa’da aynı Müzik öyle bir sanat dalı ki ister bes- koğuşta geçirir. Usta çırak olarak teci olsun, ister yorumcu, sanatçı tıpkı ilişkisi ile başlayan birliktelikleri bir sporcu gibi kondisyonu hep sağlam dostluğa dönüşür ve elbette ceza- tutmalı. Her gün saatlerce egzersiz ya- martılar, Unkapanı Köprüsü ve pıp gücünü tazelemeli. evi dışında da sürer. Bozdoğan Kemeri gibi ayrıntıla- Son yıllarda Nâzım Hikmet resim- Biz müzik yazarları şimdilik Zoom rın olduğu bir İstanbul manzarası aracılığıyla opera ve konser izlemeyi lerinden birçok sergisi açılan, çalış- önünde resmetti. Özay, resminde sürdürüyoruz. Her ne kadar bilgisayar malarından poster, kartpostal ve pul özellikle Orhan Kemal’in yaşadığı ekranındaki yüzümüz çarpık çıksa da, yapılan Haydar Özay, bu kez Türk ve kitaplarına da yansıyan Küçük- sesimiz yapay olsa da yine konferans- edebiyatının iki usta ismini yeni res- pazar, Cibali, Balat gibi semtlere lara katılıp derslerimizi veriyoruz. Sonra minde bir araya getirdi. de dikkat çekiyor. aydınlık ekranın önünden kalkıp gökyü- Ressam, Nâzım Hikmet’i ve Or- zündeki yıldızları arıyoruz. han Kemal’i bir arada, eski cum- ‘Sergiye doğru ilerler’ balı evler, gecekondular, gramo- Ressam Özay, resmiyle ilgi- fon, lamba, kedi, kitaplar, deniz, li şunları söylüyor: “Nâzım Hikmet rüzgârda salınan bir söğüt ağacı- nın dallarıyla birlikte bir hatıra ola- SEVENLERİ BÜYÜK YAZARI ANIYOR rak giriyor resme sanki. Nâzım rhan Kemal, bugün ve şiirlerinin kitaplaşma sü- Hikmet, Orhan Kemal’in kitapla- Oölümünün 51. yılında recini, romanlarında dikkat rına ve ona olan sevgisini göste- sevenleri tarafından anı- çeken “usta”ları, babasının riyor, bir karanfil uzatıyor. Orhan lıyor. İlk anma töreni sa- Bursa Cezaevi’nde 3.5 yıl Kemal dört tane kitap tutuyor, iki at 11.00’de Cibali tramvay birlikte kaldığı ustası Nâzım cildin yanında Orhan Kemal yazı- durağında yapılacak. Or- Hikmet’i anlattı. yor. Bu ciltlerden birisinin bize gö- han Kemal’i sevenler ola- rünen yüzünde el yazısıyla yazıl- rak bir araya gelen yurt- TYS’den üç etkinlik mış gibi ‘Bereketli Topraklar Üze- taşlar hem yazarı ana- Türkiye Yazarlar Sen- rinde’ yazısı dikkat çekiyor. Diğer cak hem de Cibali durağı- dikası (TYS) da “Haziran- kitabın ‘Gurbet Kuşları’ olduğu- nın isminin “Orhan Kemal da Ölmek Zor” başlığıyla üç nu düşündüm. Yine bu kitapların durağı” olması talepleri- gün üst üste ölüm yıldö- altında 3.5 yıl ve ölümsüzlük işa- ni dile getirecek. Ataşe- nümü olan yazarları anacak. reti. Orhan Kemal’in 1965’te ya- hir Belediyesi de Orhan “Emekçilerin Yazarı Orhan yımladığı ‘Nâzım Hikmet’le 3.5 Yıl’ Kemal’i ölümünün 51. yılında bir söyle- Kemal” başlıklı çevrimiçi etkinliği bu- isimli anı kitabı Nâzım’la ilgili ha- şi ile anıyor. Kadir İncesu’nun modera- gün saat 20.00’de yapılacak. Konuş- pishane anılarını anlatır. 2 Haziran törlüğünde Orhan Kemal Müzesi ku- macı: Tahir Şilkan. Adnan Özyalçıner’in 1970’i ve 3 Haziran 1963’ü bera- rucusu Işık Öğütçü ile yapılan söyle- konuşmacı olacağı “TYS ve Nâzım Hik- ber hatırlayan mütevazı bir baş- şi Ataşehir Kültür YouTube kanalın- met” etkinliği ise yarın saat 20.00’de da bugün saat 17.00’den itibaren izle- langıç saydığım bu ilk Orhan Ke- olacak. “30. Ölüm Yıldönümünde Ah- nebilir. Öğütçü, “Orhan Kemal’in Ya- mal ve Nâzım Hikmet resmim, med Arif” etkinliği ise 4 Haziran sa- zın Dünyası” adlı söyleşide Orhan umarım yeni resimlerle devam at 20.00’de dinleyicilerini bekliyor. Et- Kemal’in dergi ile gazete sayfaların- eder; bir sergiye, sergilere ve bir kinliğin bağlantı adresleri için TYS’nin da kalan öykü, roman, senaryo, günlük web sitesi ziyaret edilebilir. kitaba doğru ilerler.”