05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ [email protected] 11 28 MART 2021 PAZAR Aşı uygulamaları esnafın iş umudunu artırırken zirveye çıkan borç düzeyi korkuttu ESNAFTA BORÇ PATLAMASI Türkiye ekonomisinde yaşanan krize son bir yıldır eklenen Covid19 salgını ve bu nedenle uygulanan kısıtlamalar, özellikle esnaf üzerinde büyük tahribata yol açtı. Son dönemde kısıtlamalar azalsa da bu kesimin soruları ve beklentileri araştırmalara yansımaya devam ediyor. Bu kapsamda, REM People tarafından periyodik hazırlanan “Türkiye Geleneksel Kanalın Nabzı: REM Esnaf Barometresi”nin şubat ayı sonuçları da esnafın güncel durumu hakkında dikkat çekici veriler ortaya koydu. ‘Ticaret morali’ Rapora göre küçük esnaf umudunu aşıya bağladı. Aşının yaygınlaşmasına bağlı olarak salgının etkisinin azalacağı REM Esnaf Barometresi’nin şubat ayı sonuçlarına göre borcu olan esnaf oranı yüzde 65’e çıktı. Bu oran Aralık 2020’de yüzde 45, Ocak 2021’de yüzde 51’di. beklentisiyle güven ve ticaret endekslerinde genel artışlar yaşandı. Ocak ayında 8.2 olan güven endeksi şubatta 10.2 puana, bu kapsamda 10.5 olan genel yaşam endeksi 14.2 puana çıktı. Ocak ayında 7.3 olan ticaret endeksi de şubatta 9.8 puana çıktı. Ayrıca ticaret endeksinde geçen eylül ayından bu yana devam eden düşüş yerini artışa bıraktı. Ancak esnafın borçluluk durumunda ise yükseliş var. Kredi borcu olmayan esnaf oranı Aralık 2020’de yüzde 55 iken Ocak 2021’de yüzde 49, Şubat 2021’de yüzde 35’e düştü. Raporda bu konuda, şu vurgu yapıldı: En yüksek seviye “Mevcutta kredi borcu bulunan esnafın oranı tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. Düşük iş yapma seviyesine sahip olan esnaf, mevcut ödemeler dengesini devam ettirmek adına yüksek faiz maliyetine rağmen kredi kaynağına ihtiyaç duydu. Sahip olduğu borcu ödemekte de zorluk çeken esnaf gelecekte tekrar kredi çekme ihtimali olduğunu belirtiyor.” l Ekonomi Servisi TÜKETICIYE ‘KÜÇÜK IŞLETME’ ÇAĞRISI TOBB ve Visa, pandemi döneminde küçük işletmelerin faaliyetlerine devam etmelerini desteklemek üzere yeni bir kampanya başlattı. “Bir Alışverişle Çok Şey Fark Eder” sloganlı kampanya, tüketicileri ihtiyaçlarını küçük işletmelerden karşılamaya davet ediyor. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu KOBİ’lerin ülke ekonomisinin belkemiği olduğunu belirtirken Visa Türkiye Genel Müdürü Merve Tezel şu vurguyu yaptı: “Bu çağrımızla ‘küçük işletmelerin sesleri hiç bitmesin, hayatlarımızdaki yerleri hiç eksilmesin’ diyoruz.” KAMU BANKALARI 26 bin lira maaş ve dört ikramiye Kamu bankalarının (Ziraat Bankası, VakıfBank ve Halkbank) son genel kurulları, önemli yönetim değişikliklerine sahne olurken içinde birçok eski siyasi ve partili figürü de barındıran yöneticilerin alacakları ücretleri de bir kez daha ortaya koydu. KAP’a yapılan açıklamalara göre kamu bankalarında yönetim kuruluna girenler bu yıl “uhde”sinde bir kamu görevi yoksa net 25 bin 785 lira, varsa 14 bin 360 lira maaş alacak. Genel müdür olan yönetim kurulu üyelerinin maaşını yönetim kurulu belirleyecek. Denetim kurulu üyeleri ise uhdesine bakılmadan Ziraat ve Halkbank’ta 11 bin 620 lira, VakıfBank’ta 10 bin 140 lira aylık alacak. Maaşlarda geçen yıla göre artış yüzde 14.6 oldu. Ayrıca VakıfBank’ta yönetim ve denetimine girenler, banka personeli gibi yılda dört defa ikramiye alacak. BİST’te yüzde 33.3 Öte yandan yine geçen hafta yapılan Borsa İstanbul AŞ’nin genel kurul sonuçlarına göre aralarında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un da olduğu yönetim kurulu üyelerinin aylık huzur hakkı ücretleri yüzde 33.3 artırıldı ve 24 bin TL’ye yükseltildi. Yönetime Işınsu Kestelli, Ahmed Ali AlHammadi (Katar Yatırım Otoritesi) ve Korkmaz Ergun (genel müdür) yeni girerken, Erişah Arıcan, Yunus Arıncı, Metin Kıratlı, Cem Demiroğlu ve Tevfik Eraslan görevlerine devam ediyor. l Ekonomi Servisi 193 KILOMETRE Süveyş Kanalı’nın uzunluğu 18 BIN ADET Kanalı her yıl kullanan ortalama gemi sayısı Salih Zeki Çakır Süveyş’te karaya oturan geminin taşımacılık maliyetlerini artırması bekleniyor Yeni konteynır krizi ALİ CAN POLAT Süveyş Kanalı’nda karaya oturan ve geçişi engelleyen gemiyi kurtarma çalışmaları devam ederken, piyasalarda var olan konteynır krizi daha da derinleşti. Halen 20’si Türk bandralı 200 gemi sırada bekliyor. 400 metrelik 220 bin tonluk Panama bandıralı Ever Given gemisinin kanalda karaya oturmasının ardından büyük yük gemileri güzergâhlarını değiştirerek Ümitburnu üzerinden rotalarını tamamlamaya çalışıyor. Navlun fiyatı artar Petrol analiz firması Vortexa’ya göre 13 milyon varil ham petrol taşıyan on tanker bu durumdan ciddi şekilde etkilenecek. Petrolün Avrupa’ya yolculuğu 15 gün gecikecek ve petrol fiyatları da yükselecek. Kurtarma işleminin bir haftadan daha uzun sürmesi durumunda mevcut konteynır krizinin daha da derinleşeceğini ve hammadde fiyatlarının yükseleceğini belirten MEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır da “Yardıma gelen kurtarma firmasının imkânları çok gelişmiş, ben bir hafta içinde sorunun çözüleceğini öngörüyorum ama eğer süreç uzarsa navlun fiyatlarında çok büyük artışlar meydana gelir” dedi. 26 Mart’ta sırada bekleyen 200 gemi olduğunu ve buna normal şartlarda her gün 50 geminin daha eklenmesi gerektiğini söyleyen Çakır, şöyle devam etti: “Büyük yük gemileri yollarını değiştirdikleri için her gün 50 gemi eklenmez ve kuyruk azalır diyebiliriz ancak bu yolunu değiştiren gemilerin de maliyetleri artacak. Bu artışı sigorta şirketleri aracılığıyla karşılamaya çalışacaklardır ama yine de taşıdıkları yüklerin fiyatlarına da yansıyacak. Şu anda 20 civarında Türk gemisinin de kuyrukta olduğunu öngörüyoruz.” Deniz taşımacılığının yüzde 10’unun bu kanaldan gerçekleştiğini belirten Çakır, Mısır’ın imkânlarının yetersizliğine dikkat çekti ve böyle bir kanalı işleten ülkenin çok daha hızlı ve güçlü bir şekilde müdahalede bulunması gerektiğini dile getirdi. AYMOD FUARI BAŞLIYOR Ayakkabıcılar 50 heyet ağırlayacak Bu yıl 64’üncüsü düzenlenen Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı (AYMOD), 31 Mart3 Nisan tarihleri arasında İstanbul’da CNR Expo’da yapılacak. İtalya’nın 20 firma ile milli katılım sağlayacağı açıklanan fuarda 50 alım heyeti bekleniyor. Uluslararası Fuarlar Birliği’nin (UFI) belirlediği yeni normale dönüş kriterleri kapsamında, fuar girişlerinde vücut ısısı kontrolü ve HES kodu sorgulaması da yapılacak. l Ekonomi Servisi SEYİDOĞLU’NDAN FABRİKA Üretim ve çalışan sayısını artıracak Seyidoğlu Gıda’nın 10 milyon TL yatırımla açtığı yeni fabrikasında 150 kişiye istihdam sağlanacağını ve günde ortalama 15 ton üretim yapılacağı açıklandı. Bu tesisle birlikte 20 yeni ürün çeşidinin imalatına başlandığı bilgisini veren Seyidoğlu Gıda Genel Müdürü Mehmet Göksu, “Yeni tesisimizle günlük 20 ton olan üretimimizi 35 tona çıkarmayı hedefliyoruz. İhracat çalışmalarımız hızlanacak” dedi. l Ekonomi Servisi Dolar ayçiçeğinde net ithalatçı olan Türkiye’yi vuracak Yağda tehlike çanları MUSTAFA ÇAKIR Merkez Bankası kriziyle doların hızla değer kazanması, ayçiçeğinde net ithalatçı olan Türkiye’de fiyatların artması kaçınılmaz hale geldi. CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, 20 Mart’ta yayımlanan kararla ayçiçek tohumunun yanı sıra ayçiçek ve kanola ham yağ ve rafine yağlarda gümrük vergilerinin sıfırlandığını hatırlatarak şöyle devam etti: “Merkez Bankası Başkanı’nın da aynı gün görevden alınması ile ortaya çıkan dolar kurundaki ani yükseliş tüm piyasayı altüst etti. Üstelik birkaç gün önce Rusya, artık ayçiçeği yağı ihracatına yeni vergi getirme kararı aldı. Net ithalatçı olan ülkemiz bu durumdan çok olumsuz etkilenecek. Önlem alınmazsa ayçiçeği fiyatı fahiş fiyatlara ulaşır. Yarım litrelik ayçiçek satışlarından sonra çeyrek litrelik yağlar da piyasaya çıkabilir.” Bugün 80120 TL Halen beş litrelik ayçiçeği fiyatının kalitesine göre 80120 TL bandında olduğunu, eğer önlem alınmazsa fiyatların dolardaki artışa bağlı olarak daha da yukarı çıkacağını vurgulayan Aygun, ithalatla fiyatları dizginleme politikasının yurtdışında alınan kararlarla geçersiz hale geldiğini belirtti. Aygun, “Rusya 1 Eylül’den itibaren ayçiçeği yağı ihracatında yeni vergi uygulayacak. Tohumu ihraç etmek yerine ürünü işleyerek ayçiçeği yağı ihraç etme ve bu yolla tarım ihracatını yukarı çekme kararı aldı” dedi. Aygun, tüm ülkelerin tarım ihracatını artıracak önlemler alırken, Türkiye’nin ithalatı teşvik eden kararlar almasına tepki gösterdi. Aygun, acilen yağlı tohum üreticilerine destek verilmesini ve ayçiçeğinin birçok bölgede ikinci ürün olarak teşvik kapsamına alınmasını önerdi. l ANKARA Çamfıstığı fiyatı altınla yarışıyor Çamfıstığı fiyatları son dönemde el yakıyor. Türk mutfağının vazgeçilmezleri dolma, helva, baklava gibi gıdaların temel maddesi olan çamfıstığının kilosu 600 liraya kadar yükseldi. Çamfıstığı üretiminin önemli bir bölümünü karşılayan İzmir’in Bergama ilçesinde hasat devam ederken üreticiler verimdeki düşüşün nedenlerinin araştırılmasını istiyor. Üreticilerden Kadir Konuk, hasada kasım sonu aralık başı başladıklarını, bu sürecin mayıs ayına kadar sürdüğünü ifade etti. Depolanan kozalakların haziran ya da temmuzda kurutulduğunu kaydeden Konuk, “Ancak son yıllarda ürün az olduğu için talebi karşılayamaz olduk. Verim yüzde 70 düştü. Nedenlerinin araştırılarak önlem alınmasını bekliyoruz” dedi. l DHA Limanda halen 1300 adet denizde, 200 adet karada yat bağlama kapasitesi var. KALAMIŞ LIMANI ÖZELLEŞTIRILIYOR Özelleştirme İdaresi, dün Resmi Gazete’de bir ilan yayımlayarak Türkiye Denizcilik İşletmeleri AŞ’ye ait “FenerbahçeKalamış Yat Limanı”nın 40 yıl süre ve “İşletme Hakkının Verilmesi” yöntemiyle özelleştirileceğini duyurdu. Pazarlık usulü ile gerçekleştirilecek ihale için son teklif verme tarihi 7 Temmuz. 2011’de kapsama alınan liman için ilk ihale 2014’te yapılmıştı. Öte yandan limanla ilgili yeni yapılan planın bölgede yoğunlaşmayı artıracağı yönünde tartışmalar da devam ediyor. l Ekonomi Servisi İki yönlü enflasyon ve nazlı büyüme Siyaset ve ekonomide çalkantısız geçmeyen bir gün kalmadı artık. En azından hafta sonlarını hastaneler dahil tüm kamuda sakin geçiren toplum, artık hafta sonları görevden el çektirmeleri ve çok önemli bankalar ile bankacılık hakkında kararları da sıklıkla görmeye başladı. Ne var bunda diyebilirsiniz ama aslında çok şey var. Hâlâ serbest piyasa kurallarına sadık kalacaklarını vurgulayan, piyasada oluşacak denge ve dengesizliklere müdahalede bulunmayacaklarını açıkça ifade eden bir ekonomi yönetimi, sanki bunu söylememiş gibi yine bu hafta sonu devlet bankalarının karar mekanizmasında da köklü değişimlere gitti. Aslında konumuz bu değil, çünkü bunlar sonuç... Bizim nedenleri görmemiz, onları araştırıp ortaya koymamız gerekir. Ekonomideki bozulmaların 2010 yılından sonra başlayıp, 2018’de doruğa ulaştığı dönemde, milli gelirde revize dışında, farklı bir büyüme yolu izlemedi ekonomimiz. Diğer bir ifadeyle zaten büyüdüğümüz kadar büyüdük. Adına da literatürde de geçen doğal büyüme dedik. 2018’den bu yana değişen en önemli faktör ise Merkez Bankası’nda eriyen rezervlerin yarattığı boşluktan kaynaklı bir döviz şoku ve ardından gelen üretimsizlik temelli enflasyon baskısı hayatımıza kalıcı olarak girdi. İşte bu enflasyon baskısı son dönemdeki siyasi manevralarının da kaynağı oldu. 2018’de ekonomide yaşanan “ani duruş” sorununun arkasında plansız harcamaya dayalı kötü uygulamaların olduğunu tekrar etmeye gerek yok. İşin gerçeği, ani duruştan sonra yapılması gereken ekonomik planlamayı da sadece para piyasasında kredi hacmini genişletmeye dayalı olarak gerçekleştirme olarak algıladık. Burada iki aktörün davranışı enflasyonu yukarılara taşıyarak tüm dengeleri bozdu: Hükümet ve bankalar. 2018 yılına kadar nominal faizlerin milli gelirle beraber giden büyüme hızlarında, ani duruş sonrası ara açıldı ve faizler ekonomiden fazla büyümeye başladı. Milli gelirde yaşanan küçülme ya da nazlı büyüme telaşıyla kredi garanti fonu devreye sokuldu ve piyasalar beslenmeye başlandı. Bankaların da buna zorla yönlendirilmesi ile bu hacim daha da arttı. Peki, sonra ne oldu? Aslında kaçınılmaz olanı gerçekleşti. Topluma pompalanan krediler “çok para ile az malı takip eden” bir ortam oluşturarak “enflasyon açığı” doğurdu. Toplam talebin milli gelirden (üretimden) bağımsız bu artışı, potansiyel milli gelir ile gerçekleşen üretim hızının arasını daha da açtı. Söz konusu kredilerin daha çok inşaat ve dayanıklı tüketim ürünlerine yönelmesi ile beraber milli gelirde gevşek büyüme/ küçülme enflasyon açığını kalıcı olarak hayatımıza yerleştirdi. Bu süreç 2020 Covid19 sağlık krizi ile beraber otomatize oldu. Kendi kendini besleyen bir enflasyon, ardından gelen zorunlu faiz artışları ve toplam talep ve toplam arzda meydana gelen sürekli azalmalar birbirini takip etti. Sözün özü, bu takip sürecinde yukarılara çıkan enflasyon önce yüksek faizin sonrasında da tüm görevden el çektirmelerin nedenidir. Not: Burada bahsedilen enflasyon oranı, resmi verilere dayalı olanıdır. Ali Ülker Cem Yılmaz Ali Ülker: Dünyanın da Yıldız’ı olmak istiyoruz Yıldız Holding çalışanlarının 2020 yılında hayata geçirdiği, kuruma farklı alanlarda katma değer sağlayan, yaratıcı ve inovatif projelerinin yarıştığı “Senenin Yıldızları Ödül Töreni“, 13’üncü kez gerçekleştirildi. Yapılan açıklamaya göre şirketin tüm dünyadaki lokasyonlarından ödül için 201 farklı proje başvururken, bunların yarattığı toplam katma değer 1.5 milyar olarak hesaplandı. Törende konuşan Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, “2020 yılında başladığımız dönüşüm sürecini devam ettiriyoruz. Kurumsal yapımızı daha da güçlendiriyor, holdingimizin sadece Türkiye’de değil, dünyada parlayan bir yıldız olmasını hedefliyoruz. En büyük destekçilerimiz, çalışanlarımız. ‘Senenin Yıldızları Yönetim Kurulu Başkanı Özel Ödülü’nü de ‘İnsana Yatırım’ projeleri arasından seçtik” dedi. Online izlenen ödül töreninde Cem Yılmaz da sahne aldı. l Ekonomi Servisi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle