Katalog

gorus@cumhuriyet.com.tr 26 EKİM 2021 SALI 2 olaylar ve görüşler Maddi ceza hukuku Kavala davası uluslararası açısından 28 Şubat davası sorun oldu-2 HAMDİ YAVER AKTAN evgili okurlarım, bu ikti- Konuştuğun zaman sana ve- Suçta ve cezada kanunilik ilkesi evrensel ve ulusal dar ya yetersizliğinden recekleri cevap şudur: ‘Yargı Eski YargıtaY 18. CEza DairEsi Başkanı hukukta güvenceye bağlanmıştır. Hukuk devletinin de bağımsızdır.’ Sizde yargı bağım- Sdolayı ya da kasıtlı olarak sız da bizdeki yargı bağımlı mı? çok yanlış işler yapıyor ve bu ncelikle belirtilmelidir ki 4 temel ilkelerinden biridir, hukuk devleti varsa!.. işlerin hepsi birbirleriyle bağ- Bizdeki yargı, bağımsızlığın en Aralık 1997 tarihinde tankla- lantılı. güzel örneklerini veriyor. Örın Sincan ilçe merkezindeki Lütfen “www.kongar.org” Uluslararası camia içerisinde ardından Başbakanlık ve bakanlık- bir ve şiddet” şeklinde değişikliğe geçişlerinin, 28 Şubat davasında su- adresindeki dünkü “GÜNCEL” Soros ne ise Kavala o. Bunlar lar tarafından uygulamanın izlendi- uğramıştır. çun cebir öğesi olarak görüldüğü ve yazıma bakınız. para ile istedikleri yeri istedikleri ği de vakıadır. Sürecin baskı ve teh- Değişikliğin amacı olarak da “ce- Son örnek, Merkez gibi sallamaya çalışıyorlar. sürecin böylece başladığı Yargıtay ditle götürüldüğünün kabul edilme- bir” teriminin öğretideki farklı yo- Bankası’nın emirle faizi düşür- Şimdi Soros’un oğlu da gi- kararından anlaşılmaktadır. mesi ve doların 10 liraya doğ- riyor. O da babası gibi. Bun- sine karşın aradan uzun bir süre rumlara neden olması gösterilmiş- Yargıtay kararında, tankların geçi- ların çok iyi takip edilmesi la- ru hareketlenmesiyle, Türkiye’de geçmesi ve hiçbir baskı ve tehdit ol- tir. Cebrin, “maddi zorlama” oldu- şinin “hükümetin ilgasına/amaç su- zım. Bunlar mesela şu anda yine bütün fiyatların artması so- maması nazara alındığında mahke- ğunun anlaşılabilmesi için “şiddet” ça matuf olduğundan ve sonuca el- nucunda insanların ceplerinde- Balkanlar’a sızmanın, Balkanlar’ı mede dinlenen dönemin hükümet kavramına gerek duyulmuştur. Ya- verişliliğinde tartışma” bulunmadığı ki paraların ve sofralarındaki ye- sindirmenin gayreti içerisindeler. üyelerinin zorlama olmadığına iliş- pılan değişiklikle, uygulamada şid- meklerin azalması. Bunlara da tabii fırsat verme- belirtilmektedir. kin anlatımlarına neden değer veril- det içermeyen davranışların da suç Bir başka örnek de Kavala ve yeceğiz, verilmemesi lazım.” Yargıtay ayrıca, “Ortaya konan Demirtaş davalarında, evrensel HHH mediği kararda açıklanmamaktadır. olarak kabul edilmesi ve dolayısıyla maddi cebrin mutlaka ve doğrudan hukuka göre yapılan haksızlık ve Alman Haber Ajansı DW’nin kişi hak ve özgürlüklerinin kısıtlan- başbakan ve/veya hükümet üyele- hukuksuzluklarda iktidarın, AİHM haberine göre Erdoğan’ın bu Cebir ve şiddet masının önüne geçilmek istenmiş- rine tevcih edilmesi gerekmez. İcra kararlarına rağmen ısrar etmesi açıklamasına karşı Almanya 756 sayılı TCK’nin 147. maddesin- tir. Bu bağlamda değişiklik gerekçe- da bir açıklama yaptı, on bü- ve böylece hem Türkiye’nin için- zaman ve tarzı itibarıyla bu cebrin de, suçun tamamlanması için “ıs- sinde ifade ve örgütlenme özgürlü- yükelçinin ortak bildirisinin deki adalet kavramının hem de muhatabının icra vekilleri heyeti/ kat” ve “men” neticelerinden birinin ülkenin uluslararası saygınlığının arkasında olduğunu belirtti: ğünün güvenceye alındığı açıklan- hükümet olduğunda kuşku yoktur” zedelenmesi. Alman Hükümet Sözcü Yar- varlığı aranmaktaydı. 5237 sayılı mıştır. Yasa koruyucu, “abesle işti- değerlendirmesini yapmıştır. Pazar günkü yazımda, ulusla- dımcısı Ulrike Demmer, olağan TCK’nin 312. maddesi ise maddi bir gal etmeyeceğine” göre madde met- rarası ilişkilerde pek de görülme- basın toplantısında soru üzeri- netice aramamış, teşebbüsü yeterli ninden, “tehdit” sözcüğü bilinçli bir Kararlar oybirliğiyle alındı yen bir biçimde on ülkenin bü- ne, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, görmüştür. Fiilin hareket öğesinde tercihle çıkarılmış olmakla cebrin yükelçisinin yaptığı ortak açık- aralarında Almanya’nın Ankara Oysa Genelkurmay Başkanlığı’nın cebir ve şiddet öngörülmüştür. Ce- tehdit/manevi cebri içermediği açık- lamayı ve buna karşı Dışişle- Büyükelçisi Jürgen Schulz’un emri olmadığı hatta bilgisinin de bu- ri Bakanlığı’nın verdiği yanıtı ya- da bulunduğu on ülke büyükel- bir, “bir işi yaptırmak için zora baş- tır. lunmadığı yazılmış ve belgelenmiş- çisini hedef alan açıklamalarını yımlamıştım. (1) vurma” şiddet ise “kaba kuvvet kul- tir. Olağan bir geçiş olduğu da her- değerlendirdi, “Kavala’nın der- Olay, Türkiye’nin jeostratejik (2) Elverişlilik gerçekleşmedi lanma” biçiminde tanımlanmakta- hangi bir disiplin soruşturması ya- hal serbest bırakılması” beklen- öneminden ve iktidarın bazı yan- dır. Nitekim 5237 sayılı TCK’de ce- Yapılan değişikliğe rağmen bas- pılmamış olmasından anlaşılmakta- lışlarda ısrar etmesinden dolayı tisini yineledi. bir tanımı da aynı şekildedir. Gerek- kıyla/tehditle suçun işlenebileceği- uluslararası bir sorun olmak yo- Demmer, Erdoğan’ın büyü- dır. Suçun cebir öğesi olarak tank- çesinde fiziki güçten söz edilmiştir. ni ileri sürmek, yasa koyucunun ira- lunda. kelçileri Türkiye’de ağırlamak is- ların geçişi esas alınmış ve süre- Tarihe not düşmek adına, bu temediği ve bunu Dışişleri Ba- Gerek cebir gerek şiddet öğelerinde desini yok saymaktır. cin baskı ve tehditle sürdüğü kabul konudaki ikinci yazıyı yazıyorum. kanı Mevlüt Çavuşoğlu’na ilet- fiziki güç, maddi güç kullanma zo- Önceki ve sonraki TCK’de (m. 147, edilmiştir. Olağan askeri bir uygula- Olayların nasıl dal budak sal- tiği yönündeki haberleri “not et- runludur. Manevi cebir yani tehdit, 312) öğretideki tanımıyla “teşebbüs manın suçun cebir öğesi sayılması- dığına ve gelişme hızına bakılır- tiklerini” açıkladı. suçun öğesi olarak kabul edilmemiş- suçu” olarak düzenlenmiş ise de or- sa sanıyorum, perşembe günü Demmer, ayrıca Alman nın isabetli olduğu söylenemez. tir. Yasanın Adalet Komisyonu’nda- tada eylemin icrası için bir fiilin bu- Hükümeti’nin, büyükelçilerin üçüncü bir yazı ile devam etmek Öte yandan 28 Şubat 1997 tarihin- Osman Kavala’nın derhal ser- zorunda kalacağım. ki düzenlemesinde “cebir veya teh- lunması zorunludur. Ancak, teşeb- deki MGK’de, kurulun asker olma- HHH best bırakılması için yaptıkları dit” biçimindeki ibaresi, TBMM Ge- büs eylemi tamamlanmış gibi yap- yan üyelerinin alınan kararlara mu- Afrika’dan dönmekte olan çağrının arkasında durduğu me- nel Kurulu’ndaki görüşmeleri sıra- tırıma bağlanmıştır. Ne var ki icra- halefet etmedikleri bilinmektedir. AKP Genel Başkanı ve Cum- sajını da verdi. sında verilen bir önerge sonucu “ce- sına başlanılan hareketin sonuç do- hurbaşkanı Erdoğan da bü- Alman Hükümet Sözcü Yar- Kararların oybirliğiyle alındığı ve ğurmaya elverişli olup olmadığının yükelçilerin açıklaması üzeri- dımcısı Demmer, Avrupa İnsan ne, Dışişleri Bakanlığı’nın tep- Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) araştırılması gerekmektedir. Öğre- kisiyle yetinmedi ve Kavala’yı Osman Kavala’nın derhal ser- ti ve uygulamadan gelen yetkin hu- best bırakılması yönündeki ka- (3) da suçlayarak on ülkenin bü- kukçular 28 Şubat davasında elve- rarını ve Alman Hükümeti’nin bu yükelçisini eleştirdi: rişliliğin bulunmadığını belirtmiş- kararın uygulanmasına verdi- “Bakın şimdi AİHM (Avru- lerdir. Gerçekten de Sincan’da ge- pa İnsan Hakları Mahkeme- ği desteği hatırlattı, “Pozisyonu- çen tankların, 28 Şubat kararların- si) bir karar almış. Bu Kava- muzda bir değişiklik yok” dedi. la denilen Soros artığıyla ilgi- Almanya’nın Ankara Büyükel- dan önce olduğu, hükümete yönelik li olarak Türkiye’yi adeta burada çisi Schulz’un Türkiye’den ayrı- olmadığı, geçtikten sonra da başka- mahkûm etmek istiyorlar. lıp ayrılmadığıyla ilgili soruyu ya- ca bir hareketin yapılmadığı, karar- 10 tane büyükelçi bu açıkla- nıtlayan Alman Dışişleri Bakan- ların ise anayasal bir kurulla alındı- mayı niye yapar? Bu Soros artı- lığı Sözcüsü Christofer Burger ğı gözetildiğinde elverişliliğin ger- ise “Şu anda Türkiye’deki dip- ğını savunanlar, ‘bunu nasıl bı- lomatik mevcudiyetimize iliş- raktırırız’ gayreti içindeler. Söy- çekleşmediği düşüncesine katılmak- kin bir değişiklik bulunmamakta- ledim Dışişleri Bakanımıza, ‘bi- tayız. zim bunları ülkemizde ağırlamak dır” dedi. gibi bir lüksümüz olamaz’. HHH Suçta ve cezada kanunilik Türkiye’ye böyle bir ders ver- Olay bu noktada sonlanmı- Tanık anlatımlarına ve belgelere mek haddinize mi sizin? Kimsi- yor. göre hükümetin cebir ve şiddet so- niz siz? Neymiş? ‘Kavala’yı bı- Heyecanlı bir polisiye di- rakın.’ zi ya da bir casusluk dizisi gi- nucu değil protokol gereği istifa et- Sen kendi ülkendeki haydut- bi her yeni bölümü ayrı bir he- tiği, tehdit mevcut olsa bile suçta ve yecan yaratan olaylarla de- ları, katilleri, teröristleri bırakı- cezada kanunilik ilkesinin zorunlu- vam ediyor. yor musun? Amerika, Almanya, luğu gözetildiğinde cezalandırma- hangisi böyle bir şeyi şu ana ka- Dolayısıyla devamı perşem- nın ancak genişletici yorumla müm- dar yaptı? be gününe. kün olabileceği ileri sürülebilir. Ne var ki maddi ceza hukukunda kesin- likle yasak olan kavramlar kıyas ve genişletici yorumdur! İlke olarak kı- yas kabul eden usul yasasında bile, kişi hak ve özgürlükleri aleyhine kı- yas ve genişletici yorum yapılmaya- cağı bir gerçektir. Suçta ve cezada kanunilik ilkesi evrensel ve ulusal hukukta güven- ceye bağlanmıştır. Hukuk devletinin de temel ilkelerinden biridir, hukuk devleti varsa!.. (1) Alican Türk, Bitmeyen Sömü- rü -28 Şubat: Yalanlar, Gerçekler, Belgeler, Galeati Yayıncılık. (2) Türkçe Sözlük, Ankara, 2011, 2. baskı, s.233, 488. (3) Prof. Dr. Ersan Şen, “28 Şu- bat Davasında Kanunilik Sorunu”; Osman Yaşar, “28 Şubat Davası”, Cumhuriyet, 10 Eylül 2021. Sabahattn Al’nn bütün öykülernde değl fakat Osmanlı'nın Balkanlar’dan çeklş, brbrnden kanlı Yağmurlarla Topraklar'da Necat Cumalı, ağır ağır özellkle köy, köylü, yoksulluk ve yanı sıra da kadın savaşların, yılların, çeklen acıların, kayıpların doğan ve brden gelşen br aşkı anlatırken, br konularını şledğ öykülernde acıtan br gerçekçlğ sonucu, Balkan topraklarından Anadolu topraklarına yandan, öğretmen, avukat, doktor olarak var. Bunlar okuru keşke öyle olmasa dye doğru kaçınılmaz büyük göçün yaşanması... Anadolu'nun küçük kentlernde yaşayan bnlerce düşündüren, fakat kaçınılmaz olarak da adım adım aydının ortak çlesn, tutucu çevrelern baskısı acıtıcı sona hazırlayan öykülerdr. Uzaktan algılanmayan güçlü br haberleşme, altında güvensz yaşayışlarını, yalnızlıklarını dayanışma ağları çnde, Osmanlı askerlernn Sabahattn Al büyük yeteneğnn evrensel boyutlara yansıtıyor; br yandan da somut örneklerle bzdek Balkanlar’dan çeklş, Mustafa Kemal'n çnde ulaştığı br olgunluk çağında, 41 yaşında, hç toprak mülkyetnn temellerne nerek toprak olduğu brlklerle eşgüdümlü olarak, güvenlk kuşkusuz dönemn syas polsnn alçakça tuzağına reformuna; vaktl vaktsz yağan yağmurların yol adına da ale bağları çnde de gerçekleştrlyor... düşürülerek katledld. açtığı sevnçler üzüntülerle ekclern doğa le olan Kitap okuduğunuzu biliyoruz. lşklerne ışık tutuyor. Hayatın özünde olduğu gb Toplumsal yaşamımızın en kanlı, en karanlık br Asıl mucze, en çok yararlanılacaklar lstesne değşk olayları ç çe yansıtan, sağlam, usta ş sayfası olmasının yanı sıra edebyatımızın bu alınmış, Mustafa Kemal'n kafasında seçlmş büyük roman bu. onulmaz acısının hesabı, üzerlernde bu cnayetn kşlern, l l görevlendrlmelernn, sonuçta Gaz lanet olanlardan her zaman sorulmaya devam Mecls'n açılış günü Ankara'da görev yapablmele- Necat Cumalı’nın bu ölümsüz eser yen kapağıyla edlecektr. rn sağlayacak br takvm çnde çakışıyor sz değerl okurlarımızla yenden buluşuyor... Ataol Behramoğlu olmasında... 12,5x19,5 - 584 sayfa - Öykü 20x27 - 56 sayfa - Çocuk 13,5x19,5 - 448 sayfa - Roman