Katalog

4 25 AĞUSTOS 2020 SALI HABER Öğretmeni imamlaştırmak Maliye Bakanlığı’nın Diyanet İşleri Başkanlığı’na 5 bin yeni kadro verdiği haberi geçen hafta basında çıktı. Bu beş bin yeni kadronun 3 bin 500’ü imamlara ayrılmış olduğundan 3 bin 500 yeni imam atanmasına da onay çıkmış bulunuyor. Yeni imam atamaları yapılırken Türkiye’de 460 bin öğretmen atama bekliyor. Okulların şu andaki öğretmen eksiği ise 144 bin. Bu boşluğun doldurulması için herhangi bir girişim yok. Bu durum rastlantı değil, bilinçli bir tercihin sonucudur. Aydınlanmacı laik Cumhuriyeti ortadan kaldırmak isteyenlerin formülü basittir: Okulun yerine medreseyi ve camiyi, öğretmenin yerine de imamı getirmek. Okulu medreseleştirip, öğretmeni imamlaştırma operasyonları aşağıdaki şekillerde yürütülmektedir: İmam hatip okulları sayısını artırarak, öğrencileri oraya yönlendirmek. 2017 2018 eğitim öğretim yılından 2018 2019 yılına geçerken 607 yeni imam hatip lisesi eklenmiş bulunmaktadır. Şu anda dini eğitim alan ve Dini Öğretim Genel Müdürlüğü’ne bağlı 5 bin 380 okuldaki toplam 1.3 milyon öğrencinin dökümü şöyledir: Anadolu imam hatip lisesi 525 bin 52, imam hatip ortaokulu 713 bin 521, açıköğretim imam hatip lisesi 120 bin 248, yatılı imam hatip 90 bin. Buna karşılık sosyal bilimler ve Anadolu fen liselerinin bağlı olduğu Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’ne bağlı okul sayısı ise 3 bin 71’dir. HHH Milli Eğitim Bakanlığı, öğrencileri resmen imam hatiplere yönlendirmektedir. Bunun için de iki yöntem uygulanmaktadır. Var olan Anadolu sosyal bilimler ve fen liselerini, imam hatibe çevirmek veya bölgede imam hatip dışında yeni okul açmayarak öğrencileri buralara yöneltmeye zorlamak. Öğrenciler ve velileri bu durumdan şikâyetçi olmalarına karşın, Milli Eğitim Bakanlığı dayatmasından vazgeçmemektedir. Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden imam hatiplere, sivil okullara oranla daha fazla pay ayrılmaktadır. Anadolu liseleri ve fen liseleri kadrolarının başına da imam hatip kökenli müdürler atanmak yoluyla da imamlaştırma operasyonu yürütülmektedir. Müfredat düzenlemesi yoluyla sivil liseler imamlaştırılmaktadır. Bugün imam hatip statüsünde olmayan okullarda da yukarıda yöntemlerin de kullanılmasıyla eğitim imamlaştırılmaktadır. Nihayet, okullar tarikatların kuşatılmaları altına sokularak eğitim imamlaştırılmaktadır. Türkiye’de laik, aydınlanmacı Cumhuriyet, laik okul ve öğretmenin egemenliğinde Atatürk’ün önderliğinde Mustafa Necati, Hasan Âli Yücel, Tonguç gibi eğitim askerlerinin komutasında oturmuştur. Cumhuriyet ve onun onsuz olmazı laiklikle hesaplaşmak isteyenler de devrimi aynı yerden geri çevirmeye başladılar. Laik eğitimin darbelenmesi olayının dış destekçisi Türkiye’yi askeri ve sivil darbeleri sıkı sıkıya denetim altında tutan ABD’dir. HHH Bugün, öğretim birliği ilkesi imamlaştırılma şemsiyesi altında gerçekleştirilmekte, laik eğitim adım adım geriletilerek ortadan kaldırılma yoluna sokulmuş bulunmaktadır. Bu genel gidişin sonucu olarak eğitimin düzeyi de dibe vurmuştur. Pisa sonuçları Türkiye’nin acıklı gidişatını çok güzel göstermektedir. Özdemir İnce cuma günü köşesinde Fransa’daki eğitim ile Türkiye’deki eğitim ve sınav sistemlerini kıyaslayan enfes bir yazı yayımladı. Okuyamamış olanlara okumalarını tavsiye ederim. Cumhuriyetin temelinde laik Milli Eğitim vardı. Sağ iktidarların gevşemeyen gayretleri ve uzun uğraşları sonucunda artık onun yerini dinci eğitim aldı. Bugünkü dinci eğitim sistemiyle Türkiye hiçbir yere varamayacak, sorunlarının hiçbirine çözüm bulamayacak ve çağdaş uygarlık düzenini yakalayamayacaktır. Dünyanın hiçbir yerinde öğretmenin yerine imamı koyarak gelişme sağlanamamıştır. Eğitimi düzgün olmayan ülkelerde petrol ve doğalgaz yatakları da havagazıdır. İYİ PARTİLİ TÜRKKAN’IN İDDİASI: AKBİL’de sustu 1000 dairesi oldu İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, bir sohbet sırasında eski AKP’li bir milletvekilinin Başakşehir’de bine yakın dairesi olduğundan bahsedildiğini ileri sürdü. Sosyal medya hesabından dün konuya ilişkin paylaşımda bulunan Türkkan, “Geçenlerde bir sohbete tanıklık ettim. AKP’li eski bir milletvekilinin Başakşehir’de AVM, benzinlikler ve bine yakın dairesi olduğundan bahsettiler. Savunma ise dudak uçuklattı: ‘O, Akbil davasında günlerce işkence görmesine rağmen ağzını açmadı, Tayyip Bey ona çok borçlu” diye yazdı. l İç Politika FOX TV SUNUCUSU FATIH PORTAKAL ISTIFA ETTI Fatih Portakal FOX TV’nin ana haber sunucusu gazeteci Fatih Portakal görevinden istifa etti. İstifa haberi, kanalın sosyal medya hesabından yazılı açıklama ile duyuruldu. FOX TV’den yapılan açıklamada, Portakal’ın görevi bırakmak ve emekli olmak istediği belirtildi. Açıklamada, “Aldığı karara saygı duymakla birlikte, çok sevdiğimiz bir çalışma arkadaşımıza veda ediyor olmaktan dolayı üzgün oldu ğumuzu belirtmek isteriz. İzleyicimize objektif ve doğru haber sunma politikası doğrultusunda samimiyet, açık sözlülük ve cesaretle sunduğu haberler takdirle izlenmiştir. Bugüne kadarki tüm katkıları için kendisine teşekkür ediyor, yeni yaşamında mutluluklar diliyoruz” denildi. Fatih Portakal da FOX Haber kanalının Twitter mesajını alıntılayarak “Siz veda ederken, çalıştığınız kurumun hakkınızda bu cümleleri kurması her çalışana nasip olmaz. Teşekkür ediyorum” dedi. ‘İçsel devrime ihtiyacım var’ Daha sonra paylaşımlarda bulunan Portakal şunları ifade etti: “10 yıldır gurur duyarak çalışıp birlikte keyifle yol aldığım FOX Haber’den kendi tercihimle ayrılmaya karar verdim. Sadece ‘Ne yapmak istiyorum’ sorusunun cevabını aradım. İçsel devrime ihtiyacım vardı. Kariyer, tanınmışlık, kazanç vazgeçilebilecek şeylerdi. Başta sağlık, dinginlik, huzur ve aile ise insanın yaşam nedeni. Kararı bu kadar net verdim. Bu yıl ve belki sonrasında toprağın sakin ritminde yaşayıp ruhumu ve bedenimi dengeleyeceğim. Tabiatla olabildiğince bütünleşip kıymetini bilerek yaşam süreceğim. Kalın sağlıkla.” l Haber Merkezi CHP’li Öztrak, sele neden olan menfez için CHP’nin dilekçesinin dikkate alınmadığını söyledi: Felakette ciddi ihmal var MAHMUT LICALI CHP’de yaklaşık bir buçuk aydır yüz yüze yapılan merkez yönetim kurulu (MYK) toplantısı, pandemi nedeniyle dün yeniden video konferans aracılığıyla düzenlendi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Karadeniz’de bulunan 320 milyar metreküp büyüklüğündeki doğalgaz rezerviyle ilgili olarak “Doğalgaz bulunması bizi memnun eder. Ama onlar eleştirelim istiyorlar. Yeter ki gerçekçi olsun ve vatandaşın sorunları için kullanılsın” değerlendirmesinde bulunduğu öğrenildi. MYK toplantısının ana gündemini son siyasi gelişmelere ilişkin değerlendirmeler, koronavirüs salgınında gelinen durum ve Giresun’da yaşanan sel felaketi oluşturdu. Toplantının ardından basın toplantısı düzenleyen CHP Sözcüsü Faik Öztrak, hafta sonunda Giresun ve ilçelerinde yaşanan sel felaketiyle ilgili olarak “9 kişilik bir heyet, bölgeye intikal etti. Konuyla ilgili şu ana kadar yapılan açıklamalara baktığımızda, bölgede yapılan HES’lerin ve kaçak yapılaşmanın önüne geçilememesinin yaşanan afette önemli bir etken olduğu anlaşılıyor” dedi. HES kapaklarının kontrolsüz şekilde açıldığı ve barajların duvarlarının yıkıldığı iddiasını hatırlatan Öztrak, “Yıkılarak askerlerimizin suya kapılmasına neden olan menfez için il genel meclis üyemizin bundan bir yıl önce il genel meclis başkanlığına, yani dönemin valisine dilekçe vermişler. Dilekçede, menfezin sağlamlaştırılması için önlem alınması gerektiği söyleniyor. Ancak o günden bugüne kadar bu işlem yapılmıyor. Dolayısıyla yaşananlarda ciddi bir ihmal de var. Bu sel felaketi Giresun’un başına ilk defa gelmiyor. 2009 ve 2016’da da Giresun ve ilçeleri sel felaketleriyle karşılaştı. Görünen o ki gereği yapılmamış” diye konuştu. ‘Millet için kullanın’ Karadeniz’de 320 milyar metreküp doğalgaz rezervi bulunmasını sevinçle karşıladıklarını dile getiren Öztrak, iktidara seslenerek “Haydi buyurun, yeni bulunan rezervin avantajını millet için hemen kullanın. Pahalı doğalgaz almamıza neden olan anlaşmaları yeniden masaya getirin. Buradan edilecek tasarrufla vatandaşın derdine derman olun. Önümüzdeki bir yıl boyunca elektrik, gaz faturalarının altında ezilen esnafımızın, faturalarını devletin ödemesi için düzenleme yapın” dedi. Rezervin keşfine ilişkin “eksen değişikliği olacak” açıklamasını yapan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı eleştiren Öztrak, “Türkiye, 65 milyar dolarla mı eksen değişikliği yaşayacak? 65 milyar dolarla mı cari açık sorununu çözecek? Bulunan rezervin tamamı Türkiye’nin 17 aylık enerji ithalatı faturası kadar” ifadelerini kullandı. l ANKARA Öztrak ‘Milli bayram alerjisi depreşti’ 30Ağustos Zafer Bayramı’nın yasaklanma kararına tepki gösteren Öztrak, “Ayasofya Camii açılışında binlerce kişiyi bir araya toplayan, vatandaşları krediyle tatile gönderen, 15 Temmuz’u 3 bin etkinlikle kutlayan, öğrencileri pandemide sınava sokan Saray hükümeti, 30 Ağustos törenleriyle ilgili olarak birdenbire salgının zirve yaptığı dönemdeki önlemlere döndü. Pandemide ikinci dalga mı başladı? Yoksa Saray’ın her milli bayramımızda yakalandığı alerji mi depreşti” diye sordu. ‘Takviye kuvvet’ soruları Cumhurbaşkanlığı kararıyla İstanbul’da takviye hazır kuvvet müdürlüğünün kurulduğunu hatırlatan Öztrak, “İstanbul Emniyeti, İstanbul valisine bağlıyken İstanbul’da kurulan ‘takviye kuvvet’ neden Ankara’ya bağlı? Devletin işleyişine aykırı olan bu düzenlemenin gerekçesi ne? Buna neden ihtiyaç duydunuz ve kimlerden oluşacak? Hangi yasal dayanağa göre kurdunuz, kadrolarını hangi yasaya göre verdiniz?” dedi. ABD BAŞKAN ADAYI BIDEN’IN SÖZLERINE GÜNLER SONRA ILK KEZ YANIT VERDI Erdoğan: Dostluğumuz var Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD başkan adayı Joe Biden’ın Türkiye’ye ilişkin sözlerine “Türkiye’de darbeyle yapamadıklarını muhalefeti destekleyerek gerçekleştirmeyi düşündüklerini kameralar önünde söylemekten çekinmiyorlar. Dostluğumuz, oturup konuşmuşluğumuz, en azından bir oturup çay içmişliğimiz var. Böyle bir ifadeyi bizim için nasıl kullanırsın” dedi. Erdoğan, kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Giresun’da 8 kişinin yaşamını yitirdiği sel felaketine değinen Erdoğan, Giresun’daki vergi mükelleflerinin, 22 Ağustos’tan 30 Kasım’a kadar mücbir sebep hali kapsamına alındığını belirtti. Erdoğan, “Bu tarihler arasında verilmesi gereken beyanname ve bildirimlerin süresini 15 Aralık 2020’ye, yine bu bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme süresini de 31 Aralık 2020’ye kadar Erdoğan uzatıyoruz” bilgisini verdi. Türkiye’nin enerji ihtiyacı nın sürekli yükseldiğini ve bu nedenle dışarı yapılan kaynak ödemesinin arttığını kaydeden Erdoğan, “İhracatın fevkalade artmasına rağmen enerjideki yapısal sıkıntı nedeniyle cari açığın bir türlü kapatılamadığını” savundu. Karadeniz’deki doğalgaz rezervi keşfini anımsatan Erdoğan, “İnşal lah bu müjdenin devamı gelecek. Bu kuyuların sayısı 2, 3, 4 devam edecek. Bu süreçte kendi halkının safında yer almak yerine gavurun kılıcını çalmayı, Amerika’da, Avrupa’da, Körfez’de hazırlanan senaryoların figüranlığına soyunmayı tercih edenleri de milletimize havale ediyoruz” dedi. ‘AB dürüst olmadı’ “Hangi reformu yaparsak yapalım, hangi adımı atarsak atalım, hangi değerlerimizden taviz verirsek verelim, Batı bizi hiçbir zaman kendisi gibi görmedi” diyen Erdoğan, Avrupa Birliği liderlerinin tutarsızlıkları ile karşı karşıya olunduğunu söyledi. Erdoğan, “Hiçbir zaman dürüst olmadılar. Hiçbir zaman sözlerinin arkasında durmadılar. Fakat sonuçta ortaya çıktı ki AB’nin bizi tam üye yapmaya en başından beri niyeti yokmuş” dedi. Amerika’nın, Türkiye’yi te MHP LİDERİ BAHÇELİ: ‘Doğalgaz uykularını kaçırdı’ MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yaptığı yazılı açık lama ile Cumhurbaşkanı Tay yip Erdoğan’ın, Karadeniz’de bulunduğunu açıkladığı 320 milyar metre küplük doğal gaz keşfini, Bahçeli “Türkiye adına göz kamaştırıcı bir kazanım” olarak nitelendir di. Bahçeli, “Enerjide dışa ba ğımlılık oranının yüzde 72 dü zeyinde olması elimizi zayıfla tırken, bütçe dengesini ve ödemeler bilançosunu olumsuz şekilde etkilemekte. Karadeniz’de bulunan doğalgaz yatağı, ekonomik güvenliğimizi sağlam esaslara bağlarken stratejik gücümüze de güç katacaktır. Çıkarılmayı bekleyen daha pek çok rezerv olduğu bilinmektedir” dedi. Bahçeli, “Doğalgaz ve petrole ödediğimiz milli servetten yapılacak yüksek meblağlı tasarruflar kuşkusuz ülke ekonomisiyle birlikte vatandaşlarımıza da rahat bir nefes aldıracaktır. Ancak Türkiye’nin diriliş azminden ürken, parlak ufuklara ulaşma amacından rahatsız olan köksüzler lobisi bu defa da bulunan doğalgaz yatağını karalamaya, değersizleştirmeye kalkışmışlardır. 2019’da ödediğimiz 41.6 milyar dolarlık enerji faturasının önümüzdeki yıllarda inişe geçecek olması bazılarının uykularını kaçırmıştır. Gazın doğalını beğenmeyenler, Türkiye düşmanlarının suni ve süfli gazıyla iftira ve isnat yarışına giren ayıplı ve utanmaz yüzlerdir” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet rör örgütleri ile mücadelesinde yalnız bıraktığını kaydeden Erdoğan, “DEAŞ’a karşı Suriye’de başlattığımız Fırat Kalkanı Harekâtımıza bile bu ülke destek vermedi. Ne yazık ki bir terör devleti kurulmasında önünü açtılar. Bu terör devletinin kurulması ile ilgili olarak da her türlü silah desteğini binlerce kamyonlarla Fırat’ın doğusuna yığdılar. Bunları konuştuğumuz zaman kendileriyle ‘yok böyle bir şey’ dediler. Hepsi kayıtlarımızda var. Hatta bununla kalmamış PKK/YPG terör örgütüyle bir olup ülkemize karşı pozisyon almışlardır. Daha acısı, Amerika’daki politikacıların Türkiye’yle ilgili faşist planlarını, niyetlerini gizleme gereği dahi duymadan ifşa edebilmesidir” ifadelerini kullandı. ‘Oturup çay içtik’ ABD başkan adayı Joe Biden’ın Türkiye’ye ilişkin açıklamalarına tepki gösteren Erdoğan, “Türkiye’de darbeyle yapamadıklarını muhalefeti destekleyerek gerçekleştirmeyi düşündüklerini kameralar önünde söylemekten çekinmiyorlar. Dostluğumuz, oturup konuşmuşluğumuz, en azından bir oturup çay içmişliğimiz var. Böyle bir ifadeyi bizim için nasıl kullanırsın ama kullandılar” dedi. Bu açıklamalara yanıt vermesi gerekenin, muhatap olarak gösterilen muhalefet olduğunu söyleyen Erdoğan, “Muhalefet, bu ağır ithama tepkisini ortaya koymak yerine konunun niye aylar sonra gündeme geldiği gibi bir zırvanın arkasına sığınmayı tercih etmiştir” diye konuştu. l ANKARA/Cumhuriyet BULDAN VE SANCAR PARTİLİLERLE BULUŞTU HDP’nin ‘Demokratik Mücadele Programı’ sürüyor HDP eş genel başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, partilerinin başlattığı “Demokratik Mücadele Programı” kapsamında Bursa, Balıkesir ve Muğla’da HDP’lilerle bir araya geldi. Bursa’nın Yıldırım ilçesinde halk buluşması gerçekleştiren Buldan, “12 Eylül’de yazılan bir anayasayla Türkiye’nin yönetiliyor olması, Türkiye’ye yapılan en büyük haksızlıklardan bir tanesidir. Bu iktidar anlayışı farklı kültürleri ve zenginlikleri yaşatacak anlayışta değildir. Bu ülkeyi yönetenler hep aynı yöntemlerle, halkların kimliğini inkârla, siyaset kanallarını daraltmakla çözmeye çalışıyorlar. Kürt sorununun çö züm yolu bellidir, çözümü vardır” diye konuştu. Giresun’da yaşanan sel felaketinde yaşamını yitirenlere başsağlığı Dileyen Buldan, “Yaşananların kader değil, iktidarın rantçı politikalarının sonucu olduğunu biliyoruz” dedi. Buldan, daha sonra Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde HDP’lilerle buluştu. Muğla’nın Bodrum ilçesinde yurttaşlara hitap eden Mithat Sancar ise “İsteyen rapor hazırlar isteyen konuşma yapar, mesaj verir. Fakat bu yetmez. Muhalefet partilerinden beklentimiz şu: Somut olarak barışı nasıl inşa edeceğinize dair önerilerinizi hazırlayın. Varsa bir yol haritanızı halkla paylaşın” dedi. l İç Politika TBMM HAZIRLIK KOMISYONU KARARINI OYBIRLIĞI ILE VERDI ‘Çelik’in dokunulmazlığı kaldırılsın’ Meclis yasama dokunulmazlığının Çelik’in hakkındaki komisyon kararının okun kaldırılması hakkın ması bekleniyor. da Cumhurbaşkanlığı TBMM Anayasa ve tezkeresini görüşmek Adalet komisyonla üzere kurulan Meclis rı üyelerinden kurulu Hazırlık Komisyonu, “Karma Komisyon”un hakkında “seçim çalışmaları sırasında bir Çelik oluşturduğu 1. Hazırlık Komisyonu’nun görev kadına cinsel tacizde bulundu süresinin dolduğu dünkü top ğu” iddiasıyla HDP’den ihraç lantısında, 1. Hazırlık Komis edilen bağımsız Mardin Millet yonu Başkanı ve AKP Afyon vekili Tuma Çelik’in dokunul karahisar Milletvekili Ali Öz mazlığının kaldırılmasını tav kaya, konuya ilişkin Çelik’in, siye etti. Komisyonun kararı, geçen hafta düzenlenen ko 1 Ekim’de açılacak TBMM Ge misyon toplantısında söz nel Kurul gündemine gelecek. lü savunmasını yaptığını, ya TBMM Genel Kurulu’nda ise zılı savunmasında olduğu gi bi söz konusu kişiyle zorla cinsel ilişkiye girmediğini, bir gün evinde kaldıklarını söylediğini aktardı. Özkaya, komisyon üyelerinin tamamının “Çelik’in dokunulmazlığının kaldırılması” yönünde oy kullandığını ifade ederek “Burada suçun ve iddianın ciddi olduğunu, bu ciddi iddiayla da yasama organının bir üyesinin töhmet altında kalarak, yasamanın sürekli, ‘Tecavüz edeni koruyor’ algısı oluşmaması açısından konunun yargı tarafından yürütülmesini doğru gördük” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet