Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 5 4 HAZİRAN 2020 PERŞEMBE CHP’li Altay, AKP’li olduğu için bekçi yapılanlar olduğunu söyledi: Eziyeti yandaş yapıyor Bekçi ve polisin vatandaşa eziyet yapma hakkı bulunmadığını belirten Altay, “AK Parti yandaşı olduğu için bekçi yapılan insanların bu tür davranışlarına daha çok tanık oluyoruz ve tekrarını istemiyoruz” dedi. Engin Altay CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, bekçi ve polisin görevinin teröristi bertaraf etmek olduğunu ancak bunun hiç kimseye vatandaşa eziyet yapma hakkı vermediğini belirterek, “Haddini, yetkisini aşan, o görevin gerektirdiği nitelikleri haiz olmayıp, AK Parti yandaşı olduğu için bekçi yapılan insanların bu tür davranışlarına daha çok tanık oluyoruz ve tekrarını istemiyoruz” diye konuştu. CHP’li Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında partisinin çiftçilerin yaşadığı sorunları incelemek üzere ziyaretler gerçekleştireceğini belirtti. 18 ilde gerçekleştirilecek ziyaretlerde önce çöl sıcakları sonra yaşa nan ani soğuklarla çiftçilerin yaşadığı zararların tespit edileceğine işaret eden Altay, bu kapsamda Adana, Adıyaman, Antalya, Çankırı, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Tunceli, Hatay, Ardahan, Kars, Kastamonu, Konya, Mersin, Ordu, Osmaniye ve Şanlıurfa illerine ziyaretler yapılacağını ifade etti. ‘3600’ü çıkaralım’ AKP’nin hamasetle siyaset yaptığını kaydeden Altay, “Üç oy fazla alacağım diye insan hayatını önemsemeyerek, şehit, bayrak, vatan, ezan edebiyatı ile insanların yaşadıkları sıkıntıları göz ardı etmek asla kabul edilemez. Eğer gerçekten samimiyseniz gelin şu 3600’ü bir günde çıkaralım. Polisi sevmek böyle olur” dedi. ‘Kavga istemiyoruz’ Altay, kendisi hakkında “bekçilerle teröristleri bir tuttuğu” yönündeki iddialara tepki göstererek, “Güvenlik kuvvetlerini teröristlerle bir tutan adidir, alçaktır. Ama ben başka bir şey söyleyeyim: Emniyet Genel Müdürlüğü’nden 33 bin personel FETÖ ile irtibatlı olduğu için tasfiye edildi. Emniyet’e 33 bin teröristi ben yerleştirmedim. TSK’ye 17 bin 500 teröristi ben yerleştirmedim. Biz birileri gibi ‘Allah IŞİD’in kurşununu eksiltmesin’ demedik. Polisin, bekçinin görevi vatandaşın huzurunu tesis etmektir, vatandaşa eziyet etmek değildir. Polis, bekçi vatandaşa eziyet edecek biz bunu dillendiremeyiz, niye? Bir yandan da polis terörle mücadele... Edecek tabii. Terörle mücadele de edecek vatandaşa şefkatli yüzünü ve dost elini uzatacak. Orantısız güç kullanmayacak. Hukukun dışına çıkılırsa işler karışır. Bekçinin, polisin görevi teröristi bertaraf etmek ama bu kimseye vatandaşa eziyet yapma hakkı vermez. AK Parti yandaşı olduğu için bekçi yapılan insanların bu tür davranışlarına daha çok tanık oluyoruz ve tekrarını istemiyoruz” dedi. Altay, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Yassıada’da siyasette kutuplaşmanın yanlış olduğunu söylediğini ancak şimdi erken seçim isteyenler için “kirli tertip” ve “ayıplı tuzak” gibi ifadeler kullandığını anımsattı. Bahçeli’nin ifadelerine yanıt verildiği zaman bazı MHP’li yöneticilerin tehditlere başladığını kaydeden Altay, “Tehditlere papuç bırakacak halimiz yok. Biz ne MHP ile ne ülkücülerle bir kavga, münakaşa arzusu içinde değiliz. Dün birlikte yol yürümüştük yarın belki yeniden yol yürümek gerekecek” diye konuştu. l ANKARA/Cumhuriyet EMEKLİSEN GENEL SEKRETERİ KALENDER’DEN ‘SOKAĞA ÇIKMA’ YASAĞINA TEPKİ 65 yaşın isyanı büyüyor MUSTAFA ÇAKIR Salgına karşı önlemler kapsamında 65 yaş üstünün sokağa çıkmasına kısıtlama devam ediyor. DİSK EmekliSen Genel Sekreteri Fikri Kalender, 65 yaş üzerinin 21 Mart’tan bu yana alınan önlemlere uyduğunu, aradan yaklaşık 75 gün geçtiğini, iktidarın “yeni normal” stratejisinin ise insan hakları ve anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu söyledi. Kalender, hükümetin 65 yaş üstü yurttaşlara uyguladığı yasağı bugün saat 12.30’da ülke genelinde eşzamanlı yapacakları basın açıklamaları ile protesto edeceklerini belirterek, ayrımcı, ötekileştirici, “çıkarcı” yaklaşımları red dettiklerini dile getirdi. Kalender, şöyle devam etti: “Bir taraftan çıkartılan genelgeyle ticaret yapan, işyeri sahibi, sigortalı çalıştığını belgeleyen, birlik ve odalarda görevli başkan ve yönetimleri ile yönetenlerin 65 yaş üstü olmalarının hiçbir önemi yokken ve serbest dolaşım özgürlüğüne sahipken, diğer taraftan milyonlarca insanın yaşam koşullarının insani düzeylere çıkartılmaması, ihtiyaçlarının karşılanmaması, kabul edilebilir bir durum değildir.” Yaşlıların ülkenin kamburu olmadığını belirten Kalender, bu ülke için gençliğini, yıllarını hem çalışıp hem vergi vererek tamamlamış bilgi birikimine sahip insanlar olduklarını dile getirdi. l ANKARA TWITTER’DAN YOĞUN ELEŞTIRI 65 yaş üstüne uygulanan sokağa çıkma yasağına emekli donanma komutanından, gazeteciye kadar her kesimden tepki geldi. Sosyal medya hesaplarından yayımlanan bazı mesajlar şöyle: n Oramiral Nusret Güner (Eski Donanma Komutanı): “65 yaş üstü vatandaşlar! 73 gündür evlerde hapis durumdasınız. Bunu sizlere virüs bulaşmasın, sağlıklı kalın diye yapıyorlarmış. Siz de bu iyi niyetli kişilere seçimde oy vermeyerek, onların sizler için daha da fazla çalışıp yorulmamalarını, biraz da dinlenmelerini sağlayınız.” n Suavi (sanatçı): “65 yaş üstüyüm. Sizin, 65 yaş üzeri derken ne kastettiğinizi asla umursamıyorum. Sizden ‘hürmet’ de beklemiyorum. Asalak hiç değilim. Hala üretiyorvergi ödüyor ve 67 saat uyuyup yazıp, çizip, okuyup, sahneye çıkıp, yoğun seyahatler yapıyor ve günde 1215 km koşuyorum.” n Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta (Göğüs Hastalıkları Uzmanı): “Çocuklar için büyüyünce ‘maşallah artık emziği attı’ denirdi. Bakalım 65 yaş üstü için ne zaman ‘maskeyi attı’ denecek.” n Uğur Dündar (Gazeteci): “Gördüğüm kadarıyla hafta içi, herkes her yerde! Maske falan hak getire! Bir tek 65 yaş ve üzeri evlerde! Gelişmiş hiçbir ülkede benzeri görülmeyen bu uygulamanın adı ‘önlem’ değildir. Bilim de değildir! Peki nedir? Zulümdür!.. Zulüm!..” l Haber Merkezi ‘65 YAŞ ÜSTÜ İÇİN ÇALIŞMA OLACAK’ Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Gazetecilerin “65 yaş üstü kişilerin sokağa çıkma yasakları kaldıralacak mı” sorusu üzerine “Bu süreçte en çok fedakârlık gösteren 65 yaş üstü büyüklerimiz ve gençlerimiz oldu. Halen sokağa çıkma noktasında kısıtlı olan, büyüklerimizin haftada bir gün, gençlerimizin de haftada 2 gün sokağa çıkma saatleri belirtildiği şekilde uygulanıyor” ifadelerini kullandı. Konunun önümüzdeki hafta gündeme geleceğini belirten Koca, “Büyüklerimizin hareket kısıtlılığı ve benzeri sorunlar nedeniyle bunun artırılmasının doğru olacağı şeklinde bir yaklaşım var. Buna son vermek, bizim, yani 53 milyon kişinin tedbirlere uymasıyla doğru orantılı” dedi. l ANKARA CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ SORUNLU AKP’li belediyeden CHS eleştirisi AKP’li Şırnak Belediyesi, 2024 hedeflerine etki eden sorunlar arasında cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine (CHS) geçilmesiyle yerel yönetimlerin yetki ve görevlerinde değişiklikler yapılmasını gösterdi. 20202024 Stratejik Planı hazırlayan belediye, politik sorunlar başlığı altında “Siyasal sistemin değişmesi ve cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesiyle yerel yönetimlerin yetki ve görevlerinde değişiklikler yapılması” ifadelerine yer verdi. l İç Politika BİR TERÖRİST TESLİM OLDU Tunceli ve Bitlis’te operasyon İçişleri Bakanlığı, Tunceli Ovacık’ta TKP/ML terör örgütüne yönelik operasyonda terör listesinde, 1 milyon liraya kadar ödülle yer alan Hasan Ataş’ın, Bitlis kırsalında da 2 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi. İçişleri Bakanlığı, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nün çalışması neticesinde, turuncu listede olan PKK’nin sözde Şehidan komutanı terörist R.Y’nin Hakkâri’de teslim olduğunu bildirdi. l ANKARA ‘Bekçi mesaisi’ne devam TBMM’nin, önceki gün, çarşı ve mahalle bekçilerine görev bölgelerinde ve çalışma saatleri içinde kişileri, araçları durdurabilme ve kimlik sorabilme gibi yetkiler tanıyan “Çarşı ve Mahalle Bekçileri Yasa Teklifi” ile başlayan çalışmaları, ikinci gününde de devam etti. Görüşmelerde söz alan AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş’un konuşması sırasında Ankara’da bıçaklanarak öldürülen Barış Çakan’la ilişkin tartışmalar yaşandı. HDP’liler Çakan’ın “Kürtçe müzik” nedeniyle öldürülme ihtimali olduğunu savunurken AKP’liler “Çocuğun babası olayı anlatıyor, utanmadan ‘Kürt olduğu için bunu yaptılar’ diyorsunuz” dedi. CHP’li Engin Altay, memurların 3600 ek göstergeye dikkat çekerek “Polis, hemşire, din adamı ve öğretmenlerimize 3600 ek gösterge verme sözünü Sayın Erdoğan ne zaman yerine getirecek, merak ediyoruz” dedi. l ANKARA 3 KATLI BÖLGEDE BAYBURTLU GRUBA İMTİYAZ Kumburgaz’a 14 kat izni HAZAL OCAK bu kez 13 ve 14 kattan oluşan 2 blok için yapı ruhsatı aldı. İstanbul Büyükçekmece’de yazlık bölgesi olan ve 2 3 katlı yapılaş ‘Betonlaşma tehdidi’ manın olduğu Kumburgaz’da Çev Büyükçekmece Belediyesi’nden re ve Şehircilik Bakanlığı, bir inşaat yapılan açıklamada, “Belediyemiz projesine 35 kat izin verdi. ce bölge yapılaşma koşullarının çok Bakanlık, mahkeme ruhsatları iptal üzerinde kat adedine sahip olan edince izni bu kez 13 ve 14 kata indir bu inşaatlar durdurulmuş ve inşaat di. Büyükçekmece Belediye Başkan ruhsatlarının iptali için mahkeme lığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ye başvurulmuştur. Ancak daha ön çağrıda bulunarak inşaat ruhsatının ce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca iptal edilmesini istedi. Kumburgaz verilen 35 katlı inşaat ruhsatı mah Mahallesi’nde, Bayburtlu Grup İnşaat’ın kemece iptal edilmiş ve bölge hal hayata geçirdiği bir inşaat projesine kının büyük tepkisi ortadan kaldı bölge sakinleri tepki gösterdi. Bakan rılmışken tekrar aynı yere Bakanlık lık projeye 18 Eylül 2015’te 3 katlı ve tarafından verilen 1314 katlı inşa 35 katlı olmak üzere 2 blok için ya at ruhsatları bölge halkının yeniden pı ruhsatı verdi. Büyükçekmece Be tepkisine neden oldu” denildi. Açık lediye Başkanlığı projenin çevredeki lamada, Çevre ve Şehircilik bakanı kentsel dokuyu bozacağı gerekçesiy Murat Kurum’a çağrıda bulunularak le İstanbul 5. İdare Mahkemesi’nde “Yatay yapılaşmanın hâkim olduğu dava açtı. Mahkeme ruhsatları iptal alanda böyle bir yüksek kat uygula etti ve karar Bölge İdare Mahkemesi ması ileride kötü örnek teşkil ede tarafından 18 Nisan 2018’de onandı. cek ve önü alınamaz bir noktaya gi Bayburtlu Grup İnşaat’ın sahipleri ye decek, Kumburgaz sayfiye bölgesi niden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na betonlaşma tehdidiyle karşı karşıya müracaat etti ve 25 Aralık 2019’da kalacaktır” denildi. l İSTANBUL Dışarıda mı ölmek, içeride mi? Soru bu! Dünyanın başına pandemi felaketi geldiğinden beri bunun ceremesini en çok çekenlerin başında elbette sağlık çalışanları geliyor: En zor koşullarda, ölüm riskine açık olarak çalıştılar, çalışıyorlar. Var olsunlar! İşini kaybedenler de çekti, bir anda parasız, pulsuz ve çaresiz kaldılar, bizim devlet sosyal olamadı. Hâlâ SMS’le IBAN gönderip on lira istiyor. Destek olmak isteyen belediyelerin yardımlarını engellemekte ise çok başarılı oldular, insanlar hâlâ İŞKUR önünde bekliyor! Cezalı olanlar! Bir üçüncü kesim var ki neye uğradığını anlayamadan verilen hapis cezasını evde çekmeye mahkum edildi; bunlar 65 üstü ve 20 altı! Ayaklarına bir pranga takıldı, dışarı çıkarsa değil ama otobüse binerse ötüyor ve yaşları çıkıyor, in aşağı diyor şoför! Bu yeni tür mahkumlar dışarıda yakalanırsa para cezası tehdidi var. Kurallara uymaya alışık olduklarından ve biraz da utandıklarından çok büyük çoğunluk boynunu büküp evinde duruyor. Bunun çalışanı var, yalnız yaşayanı var, birçok şeye ihtiyacı olanı var, bu “ev hapsi cezası” da nereden çıktı? Kısa süreli verilere göre hastalığa yakalananlar içinde hayatını kaybedenlerin büyük çoğunluğu kronik hastalığı da olan 65 üstü erkekler. Ölüm oranı en yüksek yaş grubu 65 yaş üstü. Yoğun bakımlarda yığılmayı önlemek ve ölü sayısını azaltmak için bu grubu evde korumaya alma kararı böyle çıktı. Vefa Grubu diye bekçi jandarmadan bir ekip kurup müşfik devlet propagandası yaptılar; eve gelip yarım kilo taze fasulye getiren polis kızlarla iki buçuk ay geçti! 65 üstü devletin emekli ettiği yaş ama üniversitede bile 72 yaşına kadar çalışan öğretim üyesi var, kimse o yaştan sonra elini eteğini çekmiyor ki yaşamdan. Çalışmaya devam eden var, etkinlikleri, ihtiyaçları olan var. Evde sıkılan var. Ayrıca günümüzde 65 ne ki? Benim geçende bari 75 üstü deseydiniz yazıp o yaştaki okurlarımın sitemlerine maruz kalmamın nedeni bu. Bankaya giremediler! İşine gidemeyen avukat, bankaya giremeyen iş insanı, markete gidemeyen ev kadını, doktora gidemeyen hasta, çağrıldığı toplantıya katılamayan akademisyen, imza atması gereken, maaşını çekemeyen, mutlaka kendisinin yapması gereken işleri olanlar bekliyor: İki buçuk aydır! Bir de işin sağlık boyutu var: Sağlıklarını koruyalım diye evde tuttuk ama şimdi hepsi hasta olmak üzere. Doktorlar bile hastalarını görememekten şikâyetçi. Hareketsizlikten eklem ve kemik hastalıkları, güneşsizlikten D vitamini eksikliği ve en önemlisi dışlanmak, uzaklaştırılmak, eve hapsedilmekten, aşağılanmış hissetmekten, kendilerini normal birey olarak görürken birden çöp olarak bulmuş olmaktan kaynaklanan bir depresyon, çocukları psikoloğa gidip ilaç yazdırıyormuş! Ve otorite bunun farkına varıp üç haftadır 65 yaş üstüne pazar günleri evinin kenarında sokağa çıkıp dolaşma izni verdi. Ama arabasını kullanma, kamu aracına binme hakkı yok, evin kenarında dolaşacak. Kimileri performans sergiliyor, inadına 1520 km. yürüyen var! İnsan haklarına aykırı bu duruma karşı örgütlenmeye başladılar. Haklı olarak hafta içi de dışarı çıkmak istiyorlar! HHH 1 Haziran’dan sonra yeni normal yaşamda 65 yaş üstünün hapis cezası hafifledi: Esnafa çalışma izni çıktı, ekonominin işlemesi lazımsa virüs kapıp ölebilirsin, zaten beş tane hastane açtık, müşteri lazım. Şehirlerarası seyahat yasağı kalktı, ama 65 yaş üstü giderse bir ay kalmak zorunda. Üç günlük çok önemli işi varsa bile gidemiyor. Oysa onlar 68 kuşağı, Cumhuriyetin nadide çiçekleri, herkesten iyi eğitilmiş, aydınlık ve üreten insanlar. Bir başka kesim daha var: Camiler ibadete açıldı ama 65 yaş üstüne yasak. Oysa gerçek cami cemaati onlar. İlk cuma, gençler avluda namaz kılarken içeri alınmamış bir yaşlı amca, dışarıda, parmaklıkların arkasında, bükemediği dizleriyle çökmüş, camidekilere bakarak ağlıyordu. Ben de ağladım! Bize çok haksızlık yapıldı bu ülkede ama ona böylesi ilk kez yapılıyor ve nedenini hiç anlayamıyor! Ah bu CeHaPe, yine mi kapamıştı camileri ne? Dışarıda virüs var! Bu arada, yeni normal var ya, sokaklar eskisinden beter. Maskeler çenede, sosyal mesafe hak götüre. Bir an önce 65 yaş üstü için hafta içi özel saat düzenlemesi yapılmalı, arabalarını kullanabilmeli, banka, devlet dairesi vb. kendileri için ayrılan saatlerde gidebilmeli, parkta, deniz kenarında yürüyebilmeliler. Yoksa zorunlu değilseniz, sağlık açısından tam da şimdi, virüsten saklanmakta yarar var! Sokakta kol geziyor! Geldi mi çok can yakıyormuş, doktorlar yalvarıyor emeklerimiz boşa gitmesin diye! 1273 kişiden ortak açıklama: Büyük bir kaygıyla izliyoruz Adil yargılanma talebiyle ölüm orucunda olan tutuklu avukatlar Ebru Timtik ile Aytaç Ünsal’a destek için aralarında milletvekilleri, sanatçı, yazar, şair, akademisyen, gazeteci, avukat, işçi, sendikacı ve işverenlerin de bulunduğu 1273 kişi ortak açıklama yaptı. Yazarımız şair Ataol Behramoğlu, Prof. Dr. İoanna Kuçuradi, Gençay Gürsoy, Fikret Başkaya ve Ercan Kesal gibi isimlerin de imza verdiği açıklamada, avukatların adil yargılanma taleplerinin, yasal ve meşru olduğu belirtildi. Timtik ve Ünsal’ın sağlıklarının ölümcül bir döneme girdiğinin vurgulandığı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ölüm orucunda üç kişiyi kaybettikten sonra, Timtik ile Ünsal’ın durumunu büyük kaygıyla izliyoruz. Ölüm orucundaki iki avukat, adil yargılan TAHLİYE ÇAĞRISI ÇHD’li avukatların yargılandığı ve toplam 150 yılın üzerinde hapis cezası kararı verildiği dava dosyasını Yargıtay incelemeye aldı. Ankara Barosu’nda dün açıklama yapan 6 meslek örgütünden avukatlar, meslektaşlarının adil yargılanma hakkının tesis edilmesini isteyerek “Tutuklu tüm meslektaşlarımızın derhal tahliyesini talep ediyoruz” dedi. mak ve müvekkilleri Grup Yorum üyesi Helin Bölek ve İbrahim Gökçek ile Mustafa Koçak’ın dosyalarının incelenerek haksız bir şekilde mahkum edildiklerinin toplum tarafından anlaşılmasını istiyor.” l Haber Merkezi