Katalog

8 11 MAYIS 2020 PAZARTESİ EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER değilsiniz, ülkenin bu hale gelmesinde, gazetecilerin zindanlarda çürümesinde, Ayrıntılar demokrasinin aldığı hasarda bu Kılıçdaroğlu’na isimlerin, çalıştıkları kuruluşların rolünü sorular! unuttunuz mu? HHH Hukuk, hesap verebilirliğin İçinde bulunduğumuz korku tünelinden çıkmanın iki yolu var: Geçmişi doğru tahlil güvencesidir. Hesap, siyasetçi için sandıktır önce. Orada kazanır, kaybeder. edip, belleği diri tutmak ve Eğer ortada suç varsa bağımsız geleceği sağlıklı oluşturacak mahkemeler sorumludur. Bir bilimsel ölçülere dayalı kurguyu de etik ölçüler vardır. Her yapmak. mesele mahkemede çözülmez, Siyaset: “Nasıl bir yaşam bazen zindandan daha istiyoruz” sorusuna yanıt beterdir “sokağa çıkacak yüzü vermekle yükümlüdür. Maalesef olmamak”. liberal düzen siyasetçinin bu Terazi bir kez bozulursa, soruya dürüst yanıt vermesine artık orada adalet kalmaz. engeldir. Popülizm, çıkarcılık Hukuk siyasallaştı, kimseler esir alır onu. “Dengeli güvenmiyor. Sandık hâlâ var, olmak zorundayız” türü söylemlerle topluma sürekli lakin son yerel seçimde gördük “bir şey olmamışsa bile mutlaka yalan pompalanır. Yığınların bir şeyler olmuştur” düzeyinde. buna itirazı olmaz. İkiyüzlü Elimizde kalan tek olanak etik siyasetçiye tepki göstereceğine değerlerimiz. insanlar, yazık ki, aydınları Soruyorum, Yalanları hedef tahtasına oturtur! mahkemelerce onaylanmış, İnsanımız sorulardan ürker! siyasi öngörüleri hep yanlış Fikrini söylemek güven işidir. çıkmış, hatta kendilerini Bizde “ifade özgürlüğü” yoktur, mahkum etmiş kişileri muhatap iman edilsin ister iktidarlar. alarak onlara meşruiyet “İktidar” deyince, irili ufaklı kazandırmış olmuyor musunuz? tümünü anlayın. Ev, kışla, O süreçte mahpus yatan okul, apartman, mahalle, şehir, insanlara borcunuz yok mu? devlet hepsi... Ölenlerin ailelerine? HHH Tuhaf memleket; hesap Bir süredir Kılıçdaroğlu’nun vermesi gerekenler, hesap farklı kesimlerle konuşmak savıyla verdiği söyleşileri soruyor! HHH izliyorum. Doğrusu seçilen “Birlik beraberlik” cümleleri kişileri, takınılan tutumları: “Birbirimizi anlayalım, kâğıt üstünde güzel duruyor da, peki ya hakikat böyle kutuplaşmayı bitirelim” midir? Cemevi basanlara, naifliğinde görmüyorum. Geçen gün üç gazeteciyle(!) kilise kapısı kıranlara, cinsel yönelimi farklı olanları olanı izledim. Soranlar eski hedefe koyanlara, cenazeye Yeni Şafak yazarı Ahmet tahammülü olmayanlara, Taşgetiren, Taraf sorumlusu eskinin Fethullahçısı olup (eski genç siviller önderi ve şimdi komşusunu öldürmek kendi demesiyle kullanışlı aptal) isteyenlere de yarın anlayış Yıldıray Oğur ve “Kabataş gösterecek misiniz? yalanı”nı ilk ortaya atan Elif Söz ettiğim kincilik değildir. Çakır’dı. Ana muhalefet liderini Keşke Sayın Kılıçdaroğlu sorguya çektiler. sorsaydı Elif Çakır’a; Her işin bir ölçüsü vardır! Bu isimler söyleşi isterler, “Siz Kabataş yalanından dolayı vicdan azabı duyuyor diyeceğim olmaz. Ama musunuz? Eğer o gün 67 siz, hiç mi bellek sahibi Eylül olaylarında olduğu gibi bir katliam yapılsaydı, hesabını verebilir miydiniz” diye. Ya da Oğur’a; “Bavulla servis edilen belgelerle gazete yaptınız, yüzlerce insanın zindanda çürümesine, ölmesine neden olduğunuz hiç mi mahcubiyet duymuyorsunuz” diye. Bütün bu olanlar, “kandırıldık” diyerek geçiştirilebilir mi? Bir de Taşgetiren azarlar gibi “Sosyal demokratlar kendine çekidüzen versin” diyor. Neden “Bir dakika önce sen yazdıklarının hesabını ver” demediniz? HHH Öyle acayip bir dönem ki, Çubuk’ta yakılarak öldürülmek istendi Kılıçdaroğlu, şaka değil bu, ortada ne iddianame var ne tutuklu kimse! Soruyorum: Yarın sizi yakmak, öldürmek isteyenleri de affedecek misiniz? HHH Siyaset cesaret işidir, risk almayı gerektirir. Ankara Barosu haklı kavgaya girdi, konu netameli olduğu için herkes suspus oldu. İktidar bunu fırsat bilerek tüm meslek örgütlerini hedefe koydu. Yeni düzenleme yaparak yandaş odalar yaratacak. Halk TV başta olmak üzere tüm muhalif basına ceza yağıyor. Yarın lisans iptaline gitmek için tezgâh hazır, hedef belli. Daha geçen hafta Cumhuriyet muhabirleri yaptıkları haklı haberlerden dolayı yine adliyedeydi. Soruyorum: Son hedef CHP’yi kapatmak olacaktır. O gün bunu haber yapacak basın kuruluşu bulamayacaksınız. Hakkınızı arayacak meslek örgütleri de kalmamış olacak. Bu sürecin yaratılmasına taş döşeyenlerle kol kola olarak nasıl bir siyasal başarı elde etmeyi umuyorsunuz? HHH Kılıçdaroğlu’nu çok zamandır tanırım. Gazeteci ayırt etmeden herkesin karşısına çıktı. Önden soru istemedi. Buraya kadar tamam... Ama sırtında bunca yükü olan kişilerle karşılıklı oturup konuşmak, tam da bu düzeni meşrulaştırmak değil midir? Emekçiyi AVM’ler açılıyor, özel sektör yeniden Ayriınştıblaraşı yapacak Ayrıntılar düşünen yok İşçiler, “Sahillerde yürüyüş yasağının olduğu bir yerde, kapalı alanlarda halkın sağlığını nasıl korumayı düşünüyorsunuz?” diye sordu. Aziz Koçal AVM ve büyük fabrikaların yeniden faaliyete geçmesi ile birlikte özel sek tör bugün büyük oranda ye niden işbaşı yapacak. Ancak uyarılara karşın açılacak olan AVM’lerde salgı na nasıl engel olu nacağı, işe gitmek zorunda olan, kü MUSTAFA ÇAKIR çük çocuğu bulunan işçilerin ne yapacağı, zaten zor da olan emekçinin ise her gün maske için kaynak ayırıp ayıra mayacağı gibi birçok soru yanıt bekliyor. AVM’ler bugün yeniden açı lıyor. Buralarda çalışan binler ce işçi de bugün işbaşı yapa cak. AVM’lerde örgütlü bulu nan TezKoopİş Sendikası’na bağlı işçiler sosyal medya üze rinden “AVM’lere gitmiyoruz” kampanyası başlattı. İşçiler, “Sahillerde dahi yürüyüş yap ma yasağının olduğu bir yerde, kapalı alanlarda çalışanların ve halkın sağlığını nasıl koru mayı düşünüyorsunuz? Ayak kabı, kişisel bakım, giyim, koz metik hiçbirisi acil ihtiyaç de ğil. Bu AVM’leri neden açıyo ruz?” soruları ile tepkilerini di le getirdi. TezKoopİş Sendika sı Genel Başkanı Haydar Özde miroğlu, AVM’lerle ilgili şimdi ye kadar hiç gündeme getiril meyen bir konu olduğuna dik Haydar Özdemiroğlu kat çekerek, şu uyarıda bulundu: “Depolardan gelen tedarik mallar AVM’ye arka kapılardan giriyor. Diyelim ki depoda malı yükleyen kişide virüs var. AVM’ye gelen ürüne de bulaştı. AVM’ye girişte ürün kontrol edilmiyor ki sadece insanların ateşine bakılıyor. Böylece ürün ile birlikte virüs de AVM içine girmiş olacak. Herkese bulaşacak. Asıl felaket bu. Bilim Kurulu, mallarla birlikte virüs de taşınıyor mu, taşınmıyor mu? Bunun yanıtını verebiliyor mu? Bu sorunun yanıtı verilemiyorsa AVM’lerin açılmasına nasıl izin veriliyor? Felaket olur. AVM’ler açılmamalı. Ancak oradaki çalışan arkadaşlarımızın bütün ücret ve sosyal hakları verilmeli.” ‘AVM sahipleri düşünülüyor’ Özdemiroğlu, ayrıca havalandırma sistemi nedeniyle AVM’nin 4. katında bulunan virüsün çok rahat bir şekilde 1. kata taşınabileceğine de dikkat çekti. Tüketici Dernekleri Federas yonu (TÜDEF) Genel Başkanı Aziz Koçal ise “Yalnızca AVM sahiplerinin ekonomisini düşünerek yapılan bir normalleşmeyi kabul edemeyiz” dedi. Tüketicilerden AVM’lere gitmemelerini isteyen Koçal, şöyle devam etti: “Alışveriş merkezlerinden dükkân kiralayan esnafımız bir metrekareye İstanbul’da ortalama 47 dolar, Anadolu’da ise 38 dolar kira ödüyor. Belli ki AVM patronlarını, buralarda dükkân kiralayan esnafın yüksek kiraları ödeyemeyeceği ve dükkânları boşaltacağı korkusu ve endişesi sarmıştır. AVM patronlarının zarar etme korkusunun tüketiciler alışveriş merkezlerine gidip alışveriş yapsın mantığı ile çözülmesi mümkün değildir. AVM’lerden dükkân kiralayan esnafların da rahatlaması için AVM patronlarının dolar bazlı yaptıkları kira sözleşmelerinden vazgeçerek, yüksek fiyatlı sözleşmeleri güncel reel ödenebilir kiralara çekerek güncelleme yapmaları çözümün bir parçasıdır. Tüketicinin sağlığı ön plana alınarak çözüm üretmelidir.” l ANKARA T.C. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRE BAŞKANLIĞI İLANI İdari Yaptırım Defter No İdari Yaptırım FİRMA/ŞAHIS ADI Karar Tarihi İdari Yaptırım Kararı Uygulanan Firma veya Şahıs Vergi/TC.Kimlik No ADRESİ İdari Para Cezası TL HF200087 02/04/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad. Giyimkent, No:170/205 ESENLER/ İSTANBUL 796.491,00 HF200086 31/03/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad. Giyimkent, No:170/205 ESENLER/ İSTANBUL 796.491,00 HF200079 31/03/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad. Giyimkent, No:170/205 ESENLER/ İSTANBUL 796.491,00 HF200075 27/02/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad. Giyimkent, No:170/205 ESENLER/ İSTANBUL 796.491,00 HF200085 31/03/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad. Giyimkent, No:170/205 ESENLER/ İSTANBUL 796.491,00 HF200081 31/03/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad. Giyimkent, No:170/205 ESENLER/ İSTANBUL 796.491,00 HF200072 26/03/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad. Giyimkent, No:170/205 ESENLER/ İSTANBUL 796.491,00 HF200073 26/03/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad. Giyimkent, No:170/205 ESENLER/ İSTANBUL 796.491,00 HF200032 18/02/2020 GÜÇLÜLER PETROL TURİZM İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ VD.4131037667 Oruçreis Mah.Vadi Cad.No:170/205 ESENLER İSTANBUL 796.491,00 İstanbul Büyükşehir Belediyesince tanzim edilmiş ve firma ve şahısların adresinde bulunamaması nedeniyle ilgilisine tebliği edilememiş hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıkları idari yaptırım kararlarına ait bilgiler yukarıda yazılmıştır. Söz konusu idari para cezalarının 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmesi için, 7201 sayılı Tebligat Kanunu gereği ilgilisine tebliğ ilan bildirilir. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1164217) HER İKİ KİŞİDEN BİRİ SAÇ BOYAMA VE KESİMİNİ EVDE YAPACAK Alışkanlıklar değişti BİLİM KURULU ÜYESİ PROF. ÇELİK UYARDI ‘HASTA BINA SENDROMU’NA DIKKAT Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik, doğal havalandırması olmayan ve hava girmeyen alanların “hasta bina sendromu”na neden olduğunu söyledi. Çelik, insanların yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle temizliğine dikkat etmesi gerektiğini söyledi. “Günlerce banyo yapmayan, ellerini yıkamayan kişiler var” diyen Çelik, bu konuda da ölçülü olunmasını önerdi. Salgın tedbirleri kapsamında evlerinde kalanlarda “hasta bina sendromu” görülebileceğini de vurgulayan Çelik, şunları kaydetti: “Hasta bina sendromu var. Sürekli kapalı olan, doğal havalandırması olmayan ve hava girmeyen yerlerde hasta bina sendromu denen tablo ve onun özelliklerini görürsünüz. Burada gerek klimalarla gelen iklimlendirmenin yanlışlığı gerekse oradaki radyasyona maruz kalma bunlar insan sağlığı için son derece zararlı unsurlar.” Çelik, açık alandaki temiz havanın da önemine vur İlhami Çelik gu yaparak, “Bundan sonra tüm insanlık için söylüyorum, belki bu tür kapalı mekânları yapmaktan çok uzak kalınması gerektiği düşüncesini oluşturmak gerekli. Bina sendromu da bu sayede ortadan kalkacak. Biz hep kapalı mekânlara gidip oralarda günlerimizi saatlerimizi geçiriyoruz. Bu son derece yanlış bir şey, en güzeli doğada olmak. Doğanın o temizliğini ve güzelliğini almak gerekiyor” dedi. Hasta bina sendromunun belirtileri arasında öksürük, nefes darlığı, göğüste sıkışma, boğazda, burunda tıkanıklık ve kuruluk, bazen ateş, hışıltılı solunum, halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı, kırgınlık, konsantrasyon güçlüğü, bulantı, sinirlilik, ağrılar ve güçsüzlüğün sayılabildiğini dile getirdi. l AA GfK araştırmasına göre, her 2 kişiden biri salgın sona erdiğinde AVM içindeki mağazalar yerine cadde üzerindeki mağazalardan alışveriş yapacak. Tüketicilerin yarısı, salgın sonrasında saç boyası, kesimi gibi kuaför ihtiyaçlarını evde kendisi karşılayacak. Tüketicilerin çoğu restoran, kafe ve barlara daha seyrek gidecek. Araştırma şirketi GfK, çevrim içi olarak gerçekleştirdiği çalışmada, salgın sonrasında Türkiye’de tüketici davranışlarının nasıl değişeceğini sorguladı. Buna göre, yaklaşık her iki kişiden biri, salgın sona erdiğinde saç boyası, kesimi gibi kuaför ihtiyaçlarını evde kendisinin karşılayacağını ifade etti. Bu konuda kadınların erkeklere göre daha hassas olduğu görüldü. Kadınların yüzde 55’i, erkeklerin yüzde 40’ı söz konusu gereksinimlerini evde gidereceklerini söyledi. Yine her iki kişiden biri, salgın sonrasında alışverişlerini, AVM içindeki mağazalar yerine cadde üzerindeki mağazalardan yapmayı tercih edeceğini belirtti. Bu oranın özellikle kadınlarda daha yüksek olduğu görüldü. Cadde mağazalarını tercih edeceğini belirten kadınların oranı yüzde 56, erkeklerin oranı yüzde 47 olarak tespit edilirken, bu ifadeye katılmadığını belirtenlerin oranı ise yüzde 15 olarak saptandı. Restoranlara daha seyrek gidilecek Her üç tüketiciden ikisi salgın sona erdiğinde restoran, kafe ve barlara daha seyrek gideceğini ifade etti. Salgın bittikten sonra spor salonuna gitmek yerine çevrim içi kanallara üye olarak evden spor yapmayı veya açık havada spor yapmayı tercih edeceklerin oranı yüzde 58, bunu tercih etmeyeceğini belirtenlerin oranı ise yüzde 16 olarak bulundu. Özellikle 1824 yaş grubunda bu tercihi yapmayacakların oranının (yüzde 23), 3555 yaş grubuna (yüzde 13) göre daha yüksek olduğu belirlendi. Tiyatro, sinema ve konser gibi kültürel aktivitelere fiziksel olarak katılmaktansa uzaktan erişimle katılmayı tercih edeceklerini belirtenlerin oranı yüzde 51 olarak tespit edildi. l AA