19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Silivri’de 3 şikâyetTBMM İnsan Hakları Komisyonu heyeti cezaevini ziyaret edip inceleme yaptı 920 EYLÜL 2019 CUMA CHP’li komisyon üyesi Ali Haydar Hakverdi, tutukluların en çok sağlık koşullarının kötülüğünden görüş kısıtlamalarından ve memurların uyguladığı kötü muameleden şikâyetçi olduğunu söyledi. Silivri Cezaevi’nde incelemelerde bulunan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Tutuklu ve Hükümlü Haklarını İnceleme Alt Komisyonu üyesi CHP milletvekili Ali Haydar Hakverdi izlenimlerini paylaştı. Hakverdi, tutukluluların en çok sağlık koşullarının kötülüğünden, görüş kısıtlamalarından ve infaz koruma memurlarının uyguladığı kötü muameleden şikâyetçi olduğunu söyledi. 5 Eylül’de düzenlenen ziyarette heyet, CHP PM üyesi ve eski İstanbul Milletvekili Eren Erdem, Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, FETÖ’den tutuklu yazar Ahmet Altan ve çeşitli koğuşlarda inceleme yaptı. Ziyaretin ardından değerlendirmelerde bulunan CHP’li Ali Haydar Hakverdi, mahkum ve tutukluların en çok sağlık koşullarının kötülüğünden, görüş kısıtlamalarından ve infaz koruma memurlarının uyguladığı kötü muameleden şikâyetçi olduğunu söyledi. AKP Hatay Milletvekili ve komisyon başkanı Hüseyin Yayman ile Ahmet Altan arasında yaşanan diyaloğa değinen Hakverdi, Yayman’ın, “Nasılsın” sorusuna Altan’ın, “Sayenizde dinç kalıyoruz burada. Gelin yatın, siz de çok seversiniz. Zamanında AKP’yi çok destekledik. Siz dışardasınız şimdi ben burada. Hepiniz niçin burada olduğumu çok iyi biliyorsunuz” yanıtını verdiğini söyledi. Erdem’le kucaklaşma Eren Erdem’in hücresinde “ekmek istemiyorum” yazdığını anlatan Ali Haydar Hakverdi, “Baş infaz memuru kapıyı çalıp kilidi açtı. Kafamı uzatıp misafir kabul edip etmediğini sordum, cevap beklemeden içeri daldım. Kucaklaştık. Şaşkın karşıladı. Üzerinde tişört, eşofman ve spor ayakkabı vardı. Son ziyaretimde komisyon ile de geleceğimi söylemiştim ama zaman belirsizdi. Tek kişilik hücrede kalıyordu. Hücre tek katlıydı. Gün içinde iki kişi ile görüşebildiği havalandırma ortaktı. ‘Hep siyaset hep haber, zaman geçmiyor’ dedi, gülüştük. Eren ‘Burada çalışan arkadaşlarla bir sorunum yok. Genel anlamda hepsi emekçi ve insani duyguları da gelişmiş. Bireysel olarak sorunlu bir memur var, genelde çoğu mahkum şikâyetçi kendisinden. Onun dışında infaz memurlarına teşekkür ederim’dedi.” ifadelerini kullandı. Kozağaçlı: Korkuyorlar Hakverdi, ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ile ilgili yaptığı görüşmeye ilişkin de “Heyetle son ziyaret olarak hücresine geçtik. Üç kişi ile birlikte iki katlı hücrede ortak havalandırmayı kullanıyordu. Bize ‘Davam devam ederken 500 gün hukuksuz olarak 12 metrekare hücrede yalnız kaldım. Son 60 gündür üç kişi kalıyorum. Hastane sevklerinde üç jandarmaya kelepçeden zincirle bağlanarak götürülmeyi kabul etmiyorum. Bunu, insanlık dışı onur kırıcı buluyorum. Revir iyi çalışmıyor ve ciddi sağlık sorunları olan arkadaşlar var. Davam istinaf mahkemesinde ama mahkemeler hükümetten çekiniyor” dedi. İncelemelerin ardından Silivri cezaevinden akşam 18.00 civarında ayrıldık” diye konuştu. l İç Politika KÂMURAN ŞİPAL’İ kaybettik. Türk edebiyatının değerli bir yazarını, dilimize yüzlerce kitap kazandırmış çok önemli çevirmenimizi kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Yayınevimizin kuruluşundan bu yana sunduğu katkılar için kendisini hep şükranla yad edeceğiz. Başımız sağ olsun... SAY YAYINLARI Başkent Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği bölümünden 2009 yılında almış olduğum Lisans diplomamı kaybettim. Hükümsüzdür. Deniz Özdemir YÖK Yurtdışı Lisans eğitim Denklik Belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. Cahit Erdem Peköz tutuklu Nadide Özdemir’in ailesi ‘Avukatlık suç değil’ dedi Arin ve Esma Yılmaz Arin bebek artık özgür Avukat Nadide Özdemir’in anne ve babası “Kızımızın hakkında tek soruşturma veya gizli tanık ifadesi yok” diyor. Bir ailenin isyanı Henüz iddianamesi yazılmayan ve Silivri’de tutuklu bulunan Özdemir’in annesi Yurdagül Özdemir, “Benim çocuğum ne yaptı” diye sordu. Baba Ahmet Özdemir ise “Kızımın tek yaptığı şey avukatlıktır” dedi. ZEHRA ÖZDİLEK Halkın Hukuk Bürosu’na yapılan polis baskınıyla gözaltına alınan avukat Nadide Özdemir, 20 Haziran’dan beri tutuklu. Henüz iddianamesi yazılmayan ve Silivri’de tutuklu bulunan Özdemir’in annesi Yurdagül Özdemir, “Benim çocuğum ne yaptı? Onu savunma bunu savunma, kimi savunacak” dedi. Baba Ahmet Özdemir ise, “O gün o büroda olmasaydı şu an dışarıda olacaktı. Hakkında tek soruşturma veya gizli tanık ifadesi yok” dedi. Haklarında arama kararı bulunan iki avukatın büronun üst katın da bulunması sebebiyle gözaltına alınan avukat Nadide Özdemir, 25 Haziran’da İstanbul 11. Sulh Ceza Hâkimliği’nde verdiği ifadenin ardından “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla tutuklandı. ‘Sadece avukatlık’ Annesi Yurdagül Özdemir, Orman Mühendisliği Ağaçlandırma Genel Müdürlüğü’nde çalışırken emekli olduklarını dile getirerek, “Yıllarca devlete hizmet ettik. Hırsızlık yapmadık, kimseye dokunmadık. Kızım uzun süre iş aradı. Artık avukatları çok düşük ücrete çalıştırıyorlar. En son bir yıl önce Halkın Hukuk Bürosu’na işe girdi. Eylemlere katılmadı sadece avukatlık yaptı. Halkın Hukuk Bürosu madem tehlikeli bir yermiş neden büroyu açık bırakıyorlar. Onu savunma, bunu savunma kimi savunsun bu çocuklar” diye konuştu. ‘İddianame hazırlansın’ Baba Ahmet Özdemir, kızının gözaltına alındığı gün büroya bir dosya çalışmaya gittiğini belirterek “Kızımın tek yaptığı şey avukatlıktır. Avukatlık suçsa eğer sadece bu suçu işlemiştir. Kızım özelinde avukatlık mesleğine gözdağı veriliyor. Şimdiye kadar hakkında herhangi bir soruşturma yoktu. O gün büroya gitmeseydi tutuklanmayacaktı. Biz biran önce iddianamenin hazırlanması istiyoruz. Hakkında delil ve tanık ifadesi olmayan birisini neyle suçlayabilirler merak ediyoruz” dedi. l İSTANBUL Esma Yılmaz’ın infaz hâkimliğine yaptığı denetimli serbestlik başvurusu 24 ay sonra kabul edildi. Arin ve annesi bugün cezaevinden çıkacak. ZEHRA ÖZDİLEK Mardin Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda 26 aylık astım hastası bebeği Arin ile kalan Esma Yılmaz’ın infaz hâkimliğine yaptığı denetimli serbestlik başvurusu 24 ay sonra kabul edildi. Annesi Esma Yılmaz’la birlikte henüz iki aylıkken cezaevine giren Arin bebek 24 ay sonra annesiyle birlikte cezaevinden bugün çıkacak. Yılmaz daha önce 3 defa infaz hâkimliğine denetimli serbestlik başvurusunda bulunmuş ve reddedilmişti. Yılmaz süreci Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşımıştı. AYM henüz dosya ile ilgili karar vermedi. Esma Yılmaz’ın avukatı Güler Kılıç Polat, müvekkilinin “örgüte yardım” suçunu işlediği iddiasıyla 4 yıl hapis cezası aldığını belirterek “Defalarca yaptığımız başvurularda ve hâlâ AYM’de olan dosyamızda; 06 yaş grubunda üstelik hasta çocuğu olan Esma Yılmaz’ın bir yıl önce tahliye edilmesi gerekiyordu. Denetimli serbestlik yasasına göre koşullu salıverilmesine 2 yıl süre kala yararlanır. Bir yıldır hukuka aykırı bir şekilde tutulan Esma Yılmaz koşullu salıverilmesine 1 yıl kala denetimli serbestlik şartı ile tahliye edilecek” diye konuştu. ‘Arin bizi tanımıyor’ Baba Mihdi Yılmaz ise zorlu bir süreçten geçtiklerini dile getirerek şöyle konuştu: “Arin astım hastası olduğu için arada alıp ben doktora götürüp geri annesine veriyordum. Arin şuan 26 aylık ama beni ve kardeşlerini tanımıyor. Bana ‘abi’ diyor. 24 ay boyunca yaşadıklarımızı anlatmak gerçekten çok zor, yaşamak lazım. Konuşurken bile tüylerim diken diken oluyor. Bizim Arin’in dışında 3 çocuğumuz daha var. En büyüğü 13 yaşında. 26 ay boyunca onlarda Arin’i bir hayal gibi sevdiler. Şu anda da Arin’i 10 gün erken aldım, yanımda. Ailesini tanımıyor, annesini istiyor. Bana abi diyor. Yarına nasıl kavuşacağız bilmiyorum. Çocuklar ‘yarın annemiz çıkacak’ diyerek bugün okula gitmediler. Çocuklarım yeniden doğmuş gibiler çok mutlular.” l İSTANBUL Doktorlar için imza kampanyası İstanbul’da hiçbir gerekçe gösterilmeden sözleşmeleri feshedilen aile hekimlerinden ikisi için, hastaları imza kampanyası başlattı. İstanbul’un farklı ilçelerindeki Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan, kamu personeli statüsünde olmayan aile hekimlerinin sözleşmelerinin hukuka aykırı olarak feshedilmesine karşı, Kadıköy’ün Merdivenköy ve Caferağa Mahallesi’ndeki yurttaşlar, imza kampanyası başlatıldı. Mahalle sakinleri #doktorumuzuistiyoruz başlıklı kısa metinlere imza topluyor. Kendilerini uzun zamandır tanıyan doktorlarının görevden alınmasına tepki gösteren mahalleli, mağduriyet yaşadıklarını vurguladı. Sol Portal’ın haberine göre, hekimlerinin geri alınmasına katkıda bulunmak istediklerini dile getiren mahalle sakinleri imza metinlerini eczane, muhtarlık binası ve esnafa bıraktıklarını, isteyenlerin kampanyaya katkıda bulunabileceğini kaydettiler. 15 aile hekiminin sözleşmesi, Sağlık Bakanlığı tarafından hiçbir hukuki gerekçe gösterilmeden feshedilmişti. 810 yıldır görevde olan ve çalışmaları “memur” statüsünü tanımlayan 657 sayılı yasa çerçevesinde olmayan aile hekimleri, 657’ye KHK ile eklenen bir maddeye dayanılarak hukuksuz şekilde güvenlik soruşturmasından geçirilmiş ve yine haklarında tek bir soruşturma ve dava olmamasına karşın işten çıkarılmıştı. l Haber Merkezi VEFAT Canımız biriciğimiz; Veliefendi, Mehmet Akif, Kocamustafapaşa İlkokulları öğretmenlerinden Atatürkçü, idealist insan VEFAT Sivas Eşrafından merhume Nilüfer Damalı ile eski Sivas Milletvekillerinden merhum Ercüment Hürrem Damalı’nın oğulları, Dalga Meral Özman ve merhum Aydoğan Özman, Volkan Damalı ve Neşe Damalı, Tipi Gülümser Berkman ve merhum Ümit Berkman, Atom Damalı ve Naile Damalı’nın kardeşleri, Ziyaver Damalı’nın manevi oğlu, merhum Fahri Halil Örs ve merhume Sabahat Örs, merhum Dündar Örs ve merhume Nadide Örs, merhum Suavi Damalı ve merhume Süreyya Damalı, merhume Mediha Akıllıoğlu ile merhum Şahap Akıllıoğlu’nun yeğenleri, Aylin ve Murat Erkman, Müge ve Cedric Gossart, Mert ve Miniş Berkman, Acar ve Maegan Berkman’ın dayıları, Uzay ve Begüm Aybar Damalı’nın amcaları, Emel Erkman, Leo Ege Gossart, Selen Berkman, Sinan Berkman’ın büyük dayıları, Nova Damalı’nın büyük amcası merhum Yaşar Ürünlü ve merhume Yurdanur Ürünlü, merhume Mübeccel Ürünlü ve Coşkun Ürünlü’nün enişteleri, merhum Tuğrul Erkin’in can arkadaşı, Güzide Eşer ve Orhan Onuralp’in sevgili dünürleri, Ayşegül Onuralp’in Alev amcası, merhume Ayla Ürünlü Damalı’nın can eşi, Neslihan ve Aycan Damalı’nın sevgili babaları, Arya Deniz Damalı’nın dedesi, Devlet Planlama Teşkilatı, Tekel Genel Müdürlüğü, Kültür Bakanlığı, Türkiye Jokey Klübü’nde önemli hizmetler vermiş. Yaşamının önemli bir kısmını değerli dostlarıyla çok sevdiği Bodrum’da geçirmiş ALEV DAMALI Kayıhan Bezer’i kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Cenazesi 20.09.2019 günü öğle namazının ardından Kocamustafapaşa Sümbül Efendi Camii’nden kaldırılacak ve Yedikule Mezarlığı’na defnedilecektir. Ailesi hakkın rahmetine kavuşmuştur. merhumun cenazesi 20 Eylül 2019 tarihinde Anadolu Hisarı Fatih Sultan Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından Anadolu Hisarı Yenimahalle mezarlığında toprağa verilecektir. Bağış yapmak isteyenler çiçek yerine Nilüfer Damalı Vakfı’nın görme özürlü çocuklara destek hesabı IBAN TR46 0006 2000 5730 0006 2985 36 Garanti Bankası’na bağış yapabilirler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle