17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY / ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 313 ŞUBAT 2019 çarşamba RENKLİ UYARI Yurttaşlar kuvvetli meteorolojik olaylarda renk koduyla uyarılacak. İlk uyarı Marmara ve Kuzey Ege için yapıldı. Potansiyel tehlikeli bölge “sarı”, tehlikeli alan ise “turuncu” ile gösterildi. Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 8/5 Ankara 9/3 İzmir 12/9 Antalya 15/10 Mersin 17/9 Trabzon 13/9 Diyarbakır 12/1 Bursa 70/4 0 Atina 80/40 TARİHTE BUGÜN Adana 180/9 0 Berlin 70/2 0 1883: Alman besteci Kars Artvin 130/4 0 Girne 180/1 2 0 Richard Wagner (70), 1/10 Çanakkale 50/3 0 Londra 110/6 0 Venedik’te öldü. Balıkesir 50/3 0 Moskova 10/00 1943: Türk tiyatrosunun Sivas 70/4 0 Paris 80/10 öncü kadınlarından Erzurum 10/ 9 0 Madrid 160/20 Neyyire Neyir yaşamını Eskişehir 90/4 0 Amsterdam 90/30 yitirdi. Aydın 130/1 0 0 Roma 120/00 1967: Devrimci Gaziantep 100/3 0 New York 80/30 İşçi Sendikaları Konya 100/4 0 Tokyo 70/20 Konfederasyonu kuruldu. Nefes alamadımŞule Çet’in acılı babası İsmail Çet: Sanıkların yüzlerine bakamadım Şenol Çet: “Bir kadın bir erkekle tenha bir yerde içki içmeyi ‘İnsan biraz kendi çocuklarını düşünür’ kabul etmişse cinsel ilişkiye rıza göstermiş sayılır” ifadesi bir suç Ankara’da bir plazanın 20. katından atılan üniversite öğrencisi Şule Çet cinayetiyle ilgili davanın ilk duruşması geçen hafta yapıldı. Sanıklar Çağatay Aksu ve Berk Akand, kasten öldürme, cin sel saldırı ve hürriyetten yok n Sanık avukatlarının duruşma salonundaki savunmaları kamuoyunda büyük tepkiye neden oldu... İsmail Çet: Sanık avukatlarının dediklerine itiraz ettim. Şule benim kızım olmasaydı vicdanınız rahat eder miydi diye sordum. Bu savunmaları para için yapıyorsunuz, yapmayın dedim. Ortada bir can olduğunu onlara anlatmaya çalıştım. Hepsi benim kızımın iki kişi tarafından öldürüldüğünü biliyorlar. Kızım yüzde yüz cinayete kurban gitti. Şenol Çet: Normal şartlarda beklediğimiz bir şeydi. Sanıkların bu tarz şeyler söyleyerek savunma yapacağını biliyorduk. Ancak sanık avukatlarından bu tarz bir savunma beklemiyorduk. İnsan biraz kendi çocuklarını düşünür. O avukatların çocukları bu durumda olsa böyle bir savunma yapabilirler miydi? Tabii ki bir para karşılığında tutulmuş avukatlar. Böyle şeyler yapacaklar. Bu tarz bir savunma bizim için üzücü bir durum. sun bırakma suçlarından tu tuklu yargılanıyor. Dosyaya sunulan, “Bir kadın bir Baba İsmail Çet erkekle tenha bir yerde içki içSEYHAN meyi kabul etmişse cinsel ilişAVŞAR kiye rıza göstermiş sayılır” ifa delerinin yer aldığı, Adli Tıp Uzmanı Mehmet Nuri Aydın imzalı skandal rapor ve sanık avukatlarının yaptığı savunmalar kamuoyu vicdanını ve Çet ailesini derinden yaraladı. Şule Çet’in babası İsmail Çet duruşmada sanıklar ile karşılaştığında nefes alamadığını, yüzlerine bakamadığını söylerken Çet’in ağabeyi Şenol Çet ise “On 20. KAT Üniversite öğrencisi Şule Çet, 29 Mayıs 2018’de, Ankara’da bir plazanın 20. katından atılmıştı. Çet, 23 yaşındaydı. ve ağabey Şenol Çet, yaşadıkları zor süreci anlattı. ların yüzlerine bakıp bağırıp çağırmak iste dik” dedi. Çet ailesi ile Sultangazi’de bulu nan evlerinde bir araya geldik. n Çok zor bir süreç geçirdiniz... İsmail Çet: Moralimiz çok bozuk. Ayakla rımızın üzerinde durmaya çalışıyoruz. Acımız çok çok büyük. Kalbimiz kırık. Neşeli olmaya çalışsak da olamıyoruz. Kızım ‘Hiçbir kadının öldükten sonra her şeyden mahrum kaldık. Kalbimiz kırık. Sömestr tatili boyunca kızımın yolunu gözledik. Biz başına gelmesin’ ler devletimizden adalet bekli yoruz. Bir an önce her şeyin tamamlanıp katillerin cezalandırılmasını istiyoruz. Şu an ise iyi bir durumda değiliz. Şenol Çet: Yavaş yavaş toparlanmaya çalışıyoruz. Hayat devam ediyor. Adalet talebimiz için mücadelemize devam etmeye çalışıyoruz. ‘O uzmanın sicili bozuk’ n Her ay birkaç kadının öldürüldüğü ülkemizde böyle bir şeyin sizin başınıza geleceği aklınıza gelir miydi? İsmail Çet: Kesinlikle düşünmezdim. Hiçbir kadının başına böyle bir şey gelmemesini temenni ediyorum. Adalet yerini bulsun istiyorum. Şenol Çet: Televizyonlardan haberlerden izlerdik. Üzülürdük. İzlediğimiz bütün haberler bizi üzerdi. Bunların olmasını asla istemezdik. Nereden bilebilirdik bir gün bizim başımıza gelebileceğini. n Duruşma öncesi dava dos yasına “skandal rapor” olarak adlandırılan bir rapor sunuldu. porda, “Bir kadın bir Raporu incelediniz mi? erkekle tenha bir yer İsmail Çet: Raporu ben inceleye de içki içmeyi kabul medim. Avukatımız inceledi. Ancak etmişse cinsel ilişki raporu yazan uzmanın sicilinin bo ye rıza göstermiş sa zuk olduğunu, ceza aldığını söylediler. Çok çirkin bir rapor olduğu Şule Çet yılır” gibi düzmece cümleler yer alıyor. nu biliyoruz. Mahkemede bu konu tekrar ko Aslında bu yapılan bir suç. Ne kadar nuşuldu. Mahkeme heyeti İstanbul Adli Tıp saçma. Arkadaşımla beraber oturup Kurumu’ndan yeni bir rapor alınmasına ka sohbet ediyorsam ona cinsel tacizde rar verdi. Yeni alınacak raporu bekliyoruz. mi bulunmam lazım? Normal bir şe Şenol Çet: O rapor düzmece. Ayrıca ra kilde oturabilir insan. Bunu yapan milyonlarca insan var. Bu insanların düşünceleri bir garip. Her şeyi öteki yola çekiyorlar. n Duruşmada sanıklarla karşılaşınca neler hissettiniz? İsmail Çet: Duruşma salonunda nefes alamadım. Yüzlerine bakamadım. Şenol Çet: Onların yüzüne bakarak bağırıp çağırmak istedik. Söylemek istediğimiz çok şey vardı onlara karşı. Ancak duruşma salonunda ol duğumuz için bir şey söyleyemedik. n Sanık yakınları ile konuştu nuz mu? İsmail Çet: Duruşma salonunun çı kışında sanık yakınları “başınız sağ olsun” dediler. Ben de sizin baş sağlığınızı kabul etmiyorum dedim. Şenol Çet: Bu zamana kadar sanık yakınlarının ne annesi, ne babası ne ablaları aradı. Sonuçta karşı tarafta bir ölüm var. Nasıl bir anne, baba şaşırıyorum. l İSTANBUL Alperen’in ölümü davası Servis şoförü tahliye edildi Alperen Sakin İzmir’in Çiğli ilçesinde anaokulu servisinde unutulan Alperen Sakin’in (3) ölümüne neden olmakla suçlanan servis şoförü Taner İşgören’in de aralarında bulunduğu 1’i tutuklu, 6 sanığa verilen hapis cezası kararlarının temyiz edilmesinin ardından, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nde devam eden yargılamada karar çıktı. Mahkeme heyeti, sanıklardan servis şoförü Taner İşgören’i 6 yıl 8 ay hapis cezası vererek tahliye etti. Kreş sahibi eşi Yurdagül İşgören’e 7 yıl 6 ay, Dilara K’ye 5 yıl, Ahmet S’ye 2 yıl 6 ay, arzu G’ye 2 yıl 6 ay, Bekir G’ye 3 yıl 20 gün hapis cezası verildi. l Haber Merkezi Okulda düşen Tutuklanınca çocuk öldü 4. kattan atladı Eyüpsultan Yunus Emre İlköğretim Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi’nde Okulu’nda 4. sınıf öğ “cinsel istismar” suç rencisi olan Azra Zeynep laması ile hâkim kar Demir (10), dün henüz şısına çıkan Turgay K. belirlenemeyen bir ne (62), hakkında tutukdenle sınıfta yere düştü. lama kararı verilince Bu sırada iddiaya göre duruşma salonundan dili boğazına kaçan kü koşarak dışarıya çıkıp çük kıza ilk müdahaleyi binanın 4. katından öğretmenleri yaptı. Has atladı. Turgay K., tüm taneye kaldırılan Azra, müdahalelere rağmen müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yakurtarılamadı. l DHA şamını yitirdi. l İHA Beton ormanıAKP 2 milyar 350 milyon metrekarelik alanı betonlaştırdı CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca tarafından hazırlanan “Beton Ormanı Raporu”na göre 16 yıllık AKP iktidarları döneminde toplam 2 milyar 350 milyon metrekarelik alan betona dönüştürüldü. Gülizar Biçer Karaca’nın hazırladığı “Beton Ormanı Raporu”na göre yapı ruhsat izinlerinin AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında 36 milyon metrekare olduğu ve bu rakamın sadece bir yıl sonra 46 milyon metrekareye yükseldiği vurgulandı. Rapora göre bu rakam 2014 yılında 220 milyon metrekarenin üzerine çıktı ve 2017 yılında 280 milyon metrekare seviyelerine ulaştı. Raporda yapı ruhsat izinleri verilerine göre AKP’nin 16 yılda toplam 2 milyar 350 milyon metrekareyi betonlaştırdığını vurgulandı. Raporuna göre 2002 yılında 1,25 milyon metrekare alanda bulunan AVM’ler yüzde 900’lük artışla 2017 yılında 11,2 milyon metrekareye yükseldi. Karaca, “2017 yılında Türkiye’nin en çok asfalt dökülen şehri Ankara oldu. 5,4 milyon tona yaklaşan rakamla Ankara’da sadece 2017 yılında kişi başına 1 ton asfalt dökmüş oldu. İstanbul’da ise 3,7 milyon ton asfalt ile kişi başına 250 kg asfalt döküldü” dedi. Karaca, 2018’in “beton iktidarının çöküş yılı” olduğunu söyledi. l İSTANBUL/Cumhuriyet RİZE Rize’de deniz dolgusu yapılarak inşa edilen toplam 96 daireli 4 bina dolgu zemindeki kayma nedeniyle yan yattı. KÜÇÜKÇEKMECE 5 KATLI BİNA BOŞALTILDI İstanbul Küçükçekmece’de 1997 yılında yapılan 5 katlı apartman, bina sakinlerinin başvurusu üzerine yapılan incelemelerin ardından riskli görülerek boşaltıldı. Tevfikbey Mahallesi Şehit Mehmet Sevinç Sokak’taki apartmanın sakinlerinin Küçükçekmece Belediyesi tarafından otellere yerleştirildiği bildirildi. YIKIM SÜRÜYOR Kartal’da çöken ve 21 kişinin yaşamını yitirdiği Yeşilyurt Apartmanı’nın enkazının kaldırma işlemi tamamlanmıştı. Yeşilyurt Apartmanı’nın hemen bitişiğinde yer alan ve tehlikeli bulunan Yunus Apartmanı’nın yıkım çalışmaları dün de sürdü. Kartal’daki facia üzerine Kartal’daki facia bizim topluma ders olur mu, bilemem. Zaten ders alması gerekenler, öncelikle bu işin sorumlusu olan kişiler, şirketler ve onların yasadışı girişimlerine göz yuman siyasetçilerdir. Fakat bütün bu sorumluları uyarması, eleştirmesi, denetlemesi gereken de yine halkın kendisidir... Yani tam bir kısırdöngü... HHH Cumhurbaşkanı, facia kurbanlarının cenaze töreninde yaptığı konuşmada “şahadete ulaşan meyyit ve meyyitelere Allah’tan rahmet” dilemiş... İlk kez karşılaştığım bu “meyyit”in ne anlama geldiğini öğrenmek için Osmanlıca sözlüğe baktım... Az çok kutsallıkla ilgili bir açıklama beklerken karşıma “Mevt’ten” türemiş “ölü, ölmüş insan” karşılığı çıktı... (İkinci bir anlamı da “çok zayıf” demekmiş... Bu arada, Cenap, Fikret gibi Serveti Fünun şairleri, kutsallık şurada dursun, bu Arapça sözcüğü, örneğin “ölgün gece” vb. gibi doğa betimlerinde bile kullanmışlar...) Bu Arapça merakı nedir? Türkçede herhalde karşılığı olan; üstelik “ölmek”, “ölü” gibi her an yaşamlarımızın içindeki bir kavram için, bugün belki bu dilin asıl sahiplerinin bile kullanmadıkları ömrünü tamamlamış Arapça sözcükleri kullanmanın anlamı ne olabilir? Böyle yapınca, söz konusu olaya bir kutsallık, dokunulmazlık, eleştirilemezlik kazandırdığımızı mı sanıyoruz? Batı dillerinden sözcükleri olur olmaz yerde kullananlar alay konusu olurken, aynı şey Arapçayla yapıldığında bilmem ne demek gerekiyor? Ya da Arapçanın bilemediğimiz bir dokunulmazlığı mı var?.. HHH Facia kurbanlarının “şehit” sayılmalarına ise hiçbir anlam veremedim... Buna göre, demek ki beklenen İstanbul depreminin olası “meyyit ve meyyite”leri olarak biz milyonlarca İstanbul’lu aynı zamanda şahadete de ulaşmış olacağız... Yani ucunda şehitlik olduğuna göre üzülüp kaygılanmaya, hatta önlem almaya bile gerek kalmamış oluyor... HHH Yalanla gerçeğin, sahteyle hakikinin birbirine karıştığı, olağandışı bir dönemden geçmekteyiz. İçlerinde aynı aileden dokuz kişinin de bulunduğu, aralarında çocukların ve bebeklerin de olduğu yirmiden çok insanın yaşamını yitirmesine yol açan bir facia konusunda bile görüş ve dil birliğinde olamayan bir toplum durumuna getirildik... HHH Oysa, çıkarılması gereken ders son derece açık: İliklerine kadar yolsuzluğa, kanunsuzluğa batmış bir siyaset, ülkeyi faciadan faciaya sürüklüyor. Sorumluları apaçık göz önünde hızlı tren cinayetleri; Kartal’daki gibi, nedeni ihmal, bilinçsizlik ve çıkar olan büyük acılar; kurbanları kadınlar, genç kızlar, çocuklar olan, bugünlere kadar görülmedik sayılarda ve acımasızlıkta tecavüz ve cinayet suçları birbirini izliyor. Nereye kadar? Bunu kestirebilmek kolay değil. Ancak, sadece olası İstanbul depreminin kurban adayları olarak değil, toplumsal altüst oluşun köklerinden sarstığı bütün bir toplumca yalanı gerçekten, doğruyu yanlıştan, sahteyi hakikiden ayırt edemedikçe; toplumun öncüleri olması gereken biz aydınlar da eylemsizliğe bahane oluşturan karamsarlık gerekçelerini aşarak bütün bu yaşanmakta olanlara topluca ve kararlılıkla karşı çıkamadığımız sürece, yıkım kolay kolay durdurulacak gibi görünmüyor... Gaziantep’te doğalgaz patlaması Hasar gören ev ile yanındaki 2 ev risk taşıdığı için boşaltıldıktan sonra dün akşam kontrollü ola rak yıkıldı. Harabeye çevirdi Gaziantep’in İstiklal Mahallesi’ndeki kanalizasyon hattında patlama meydana geldi. Patlamalar sırasında fırlayan rogar kapağı, caddeden geçen özel halk otobüsünün altına çarptı. Paniğe kapılan sürücü ani fren yaparken otobüsteki 2 yolcu yaralandı. Patlamalar sonucu ev ve işyerlerinde hasar oluştu. Gaziantep Valiliği, rögarda ve bir binada meydana gelen patlamaların ilk belirlemelere göre doğalgaz kaynaklı olduğunu bildirdi. Açıklamada “İki ayrı patlamanın ilk belirlemelere göre doğalgaz kaynaklı olduğu tespit edilmiştir. İki olayda 4’ü hafif 6 kişi yaralanmıştır” denildi. l DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle