Katalog

Cumartesi 21 Temmuz 2018 4 haber EDİTÖR: ALPER İZBUL / ASLAN YILDIZ TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Enis Berberoğlu’nun, milletvekili seçildiği için hakkındaki davanın durdurulması başvurusunu reddeden Yargıtay, Yargıtay da‘Yeniden seçilmek, yeni bir korumaya kavuşturmaz’ dedi anayasayı yok saydı AKP’lilerin sözleri ile ders gibi şerh yazdı Önceki gün alınan karara Yargıtay 17. Ceza Dairesi’nde itiraz edilebilecek. Daire üyesi Yusuf Hakkı Doğan, karşı oy yazısında, Berberoğlu için iddia edilen suçların, ağır cezalık suçüstü halinin olmadığı anayasanın 14. maddesi kapsamında kalan suçlardan olmadığını belirtti. Doğan, “Anayasa; dokunulmazlığının kaldırılmasının yalnızca milletvekili seçildiği dönemle ve dokunulmazlığın kaldırılmasına konu dosyayla sınırlı olduğunu ortaya koymakla yetinmiş, yeni dönemde tekrar seçilen milletvekilinin aynı dosyayla yargılanmasını dokunulmazlığının tekrar kaldırılmasına bağlamıştır. Anayasa; her seçim dönemini milletvekili dokunulmazlığı için ayrı değerlendirmiş ve daha önce yasama dokunulmazlığının kaldırılmasının, dokunulmazlığın kaldırılmasına konu dosyayı da içine almak suretiyle yeniden seçilen milletvekilinin dokunulmazlığını etkilemeyeceğini belirtmiştir” ifadelerini kullandı. Doğan, dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliğinin Meclis’teki görüşmeleri sırasında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın “milletvekillerinin yargılanmaları önündeki anayasal engeli bir defalığına kaldırılmak suretiyle yargılanmalarına izin verildiği” ifadeleri ile savunduğunu anımsattı. Doğan ayrıca, TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop’un da görüşmeler sırasında yaptığı bilgilendirmeye atıf yaptı. Atfa göre Şentop, “Tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasının Meclis’in dokunulmazlığı yeniden kaldırmasına bağlı olduğu, dolayısıyla tekrar bir seçim olması halinde seçilenlerin, dokunulmazlığı kaldırılan dosyalar bakımından, dokunulmazlığın yeniden kazanılacağının açık olduğu”nu dile getirdi. Doğan, “Geçici 20. madde anayasa değişikliği maddesi değildir. Yani Meclis’in iznine tabi olan dokunulmazlık prosedürünü bir defa geçici olarak ortadan kaldırıyor. Burada bir anayasa maddesinin değişikliği değil, Meclis iradesinin ikame edilmesi söz konusudur. Yani dokunulmazlıkların kaldırılması izin prosedürünün kaldırılması iradesinin ikame edilmesidir. Yargı mercileri, karar verirken Meclis’in bu iradesinin önüne geçemez, yok sayamaz. Bu hukuk güvenliği ilkesine aykırıdır. Sanık, milletvekili seçildikten sonra tutuklu bulunduğundan TBMM’ye yemin edememiş ve milletvekilliği görevini fiilen yerine getirememiştir. Tutukluluk halinin milletvekili olarak siyasi faaliyet ve temsil hakkını engellemesi nedeniyle seçilme hakkında müdahale teşkil ettiği açıktır” dedi. Anayasanın “TBMM üyesi hakkında, seçimden önce sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır” hükmünü anımsatan Doğan şunları yazdı: “Tutuklu milletvekili hakkındaki ceza onaylansa bile cezaevinde kalması mümkün değildir. Milletvekilinin cezaevinde kalması mahkemelerin iradesine değil, ancak Meclis’in iradesi ile mümkündür” AKP’ye göre de dokunulamaz! Hürriyet yazarı Sedat Ergin, CHP’nin yeniden seçilen milletvekili Enis Berberoğlu’nun hâlâ cezaevinde oluşunu konu aldığı dünkü yazısında, dönemin Anayasa Komisyonu Başkanı AKP’li Mustafa Şentop’un dokunulmazlıkların kaldırılması görüşmelerinde söylediklerini hatırlattı. Ergin, şunları yazdı: “Bundan sonra en iyisi Prof. Şentop’un “tereddütleri gidermeye” dönük sözlerini doğrudan komisyon raporundan alıntılamak: “Buna göre, ... Anayasanın 83’üncü maddesinin dördüncü fıkrasının varlığını sürdürdüğü, tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasının Meclis’in dokunulmazlığı yeniden kaldırmasına bağlı olduğu, bu hükme ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmadığı için hükmün yerinde durduğu ve geçerli olduğu, dolayısıyla tekrar bir seçim olması halinde seçilenlerin, dokunulmazlığı kaldırılan dosyalar bakımından, dokunulmazlığın yeniden kazanılacağının açık olduğu ... ifade edilmiştir.” Ergin yazısında, “Prof. Şentop’un sözleri hiçbir yorum gerektirmeyecek kadar açık” ifadelerini kullandı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, tutuklu CHP milletvekili Enis Berberoğ nı düzenleyen geçici anayasa maddesini “Anayasal bir özel hüküm” olarak tanımladı. Ka lu hakkındaki davanın, yeni rarda, “Anılan hükmün geçici den seçildiği için durdurulma madde olması, hükmün ana sı ve tahliye edilmesi yönündeki başvurusunu reddetti. Daire, milletvekili dokunulmazlık SİNAN TARTANOĞLU yasal hüküm olma niteliğini değiştirmeyeceği gibi özel hüküm olması nedeniyle genel larını kaldıran anayasa maddesini; hüküm karşısında öncelikle uygu geçici bir madde olsa bile “Anayasal lanma zorunluluğu hukukun temel bir özel hüküm” olarak değerlendir ilkelerindendir” denildi. di. Berberoğlu’nun tutukluluk duru Kararda, “Genel hükümlere tabi munun davanın esası ile birlikte de olan milletvekilinin, yeniden seçil ğerlendirileceğine hükmeden 16. Ce mesi halinde, önceki dokunulmaz za Dairesi, kararını oy çokluğuyla al lığı; ‘münferit bir parlamento ka dı. Karşı oy yazısı yazan daire üyesi rarı olan dokunulmazlığın kaldı Yusuf Hakkı Doğan, şerhinde, “Yar rılması kararı’ ile kaldırılmadığın gı mercileri, karar verirken Meclis’in dan, yeni bir dokunulmazlık koru bu iradesinin önüne geçemez, yok masına kavuştuğunun kabulüne sayamaz. Bu hukuk güvenliği ilkesi de imkân bulunmamaktadır. Hak ne aykırıdır” ifadelerini kullandı. kındaki kovuşturmanın, TBMM’nin Berberoğlu, MİT TIR’ları görüntü dokunulmazlığı yeniden kaldırma lerinin yayımlanması nedeniyle yar sına gerek duyulmaksızın genel gılandığı davada 5 yıl 10 ay hapis hükümlere göre devam etmesi ge cezası almıştı. Kararın temyiz edil rekir” ifadeleri kullanıldı. mesi üzerine dosya Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ne gelmişti. Avukatları İnceleme daha sonra Berberoğlu’nun 24 Haziran’da yeni Daire, avukatların taleplerine ge den milletvekili seçilmesinin ardın rekçe olarak kullandıkları, anayasa dan mazbatayı alarak dosyayı görü nın “Tekrar seçilen milletvekili hak şecek Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ne kında soruşturma ve kovuşturma, başvurdu. 26. dönemde milletvekil Meclis’in yeniden dokunulmazlığı lerinin dokunulmazlıklarının anaya nı kaldırmasına bağlıdır” hükmü ile sa değişikliği yapılarak “bir defaya ilgili olarak, “Anayasanın geçici 20. mahsus” kaldırıldığına dikkat çeki maddesi ile yargılandığı suçlar ba len başvuruda, anayasa değişikliği kımından yasama dokunulmazlığı nin gerekçesinde de “dokunulmazlı ‘kendiliğinden kaldırılan’ ve bu su ğı kaldırılan milletvekilinin yeniden retle yasama dokunulmazlığına ana seçilirse yeniden dokunulmazlık ka yasal bir istisna getirilmesi nedeniy zanacağının” belirtildiği anımsatıldı. le genel hükümlere göre yargılana Berberoğlu’nun avukatları bu gerek gelen sanığın, 27. dönemde yeniden çelerle, davanın durmasını ve tahli milletvekili seçilmesi ile yargılandı ye kararı verilmesini talep etti. ğı suçlar itibarıyla yeni bir koruma ‘Geçici de olsa...’ ya kavuşmayacağını” belirtti. 16. daire “Hukuki durumu, anaya Yargıtay 16. Ceza Dairesi, önceki sanın geçici 20. maddesi kapsamın gün oy çokluğu ile aldığı kararında, da değerlendirilen sanığın yargılan başvuruyu reddetti. Daire, milletve masının genel olarak genel yargıla kili dokunulmazlığının kaldırılması ma usul hükümlerine göre devamı AÇLIK GREVİNE BAŞLAYACAK CHP milletvekili Enis Berberoğlu, “Anayasası çalınmış milletvekili” sıfatıyla Yargıtay kararı sonrası açıklama yaptı. Yeni hukuksuzluklara karşı ailesi ve partisinden bağımsız vermesi gereken kararları çok yakında kamuoyu ile paylaşacağını duyuran Berberoğlu’nun tepki için açlık grevine başlayacağı öğrenildi. Yaptığı açıklamada Yargıtay’ın kararını üzüntüyle karşıladığını belirten Berberoğlu, “Eğer bu kararla bu ülke ve milletin demokrasi, özgürlük ve hukuk mücadelesinde benim hakhukukadalet kurbanı ilan edilmem isteniyorsa, “Vatan Sağolsun” diyerek tereddütsüz kabul ediyorum. Ama artık hukuk ayıbı ayak oyunlarıyla canlı cenazeye dönüşmek istemiyorum. Aileme, partime, sevenlerime dönük ahlaksız şantaja katlanamıyorum. Yeni siyasi kumpaslara malzeme edilmeyi reddediyorum. Ve bu konuda ne yapmak istediğimi çok basit bir örnekle anlatmak niyetindeyim. Kişi ile hukuk ilişkisi, ağaç ve ormana benzer. Bazen ormanda yangın çıkar, tüm ağaçlar kül olur. Ne var ki kimi zaman yaşlı bir kuru ağaç, orman yanmasın diye alev alacağı yıldırımı beklemeden tek başına ayakta ölmesini bilir. O ağaç belki kurur gider ama çürümeden ayakta can verir. Ben her zaman ormana kıyan balta sapı olmaktansa, orman için ayakta ölen o tek ağaca özendim ve örnek aldım” dedi. gerektiğinden şartları oluşmamakla, davanın durmasına karar verilmesi talebinin reddine” karar verdi. Davanın esası ile ilgili olarak temyiz itirazlarının daha sonra inceleneceğine karar veren daire, “Sanığın tutukluluk durumunun davanın esasıyla birlikte değerlendirilmesine” de hükmetti. l ANKARA CHP’DEN KARARA SERT TEPKİ CHP Grup Başkanvekili Altay, Yargıtay’ın kararının ardından açıklama yaptı. ‘21 milyon kişilik cezaevi yapsın’ Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 24 Haziran’da yeniden milletvekili seçilen Enis Berberoğlu’nun hakkındaki davanın durdurulması istemini reddetmesine CHP’den sert tepki geldi. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM’de yaptığı açıklamada, mahkeme kararlarının meşruiyetinin kamu vicdanındaki karşılığıyla doğru orantılı olduğunu kaydetti. Kendilerine hâkim diyen ancak Saray’ın vesayetinde olanlara bir hatırlatma yapmak istediğini söyleyen Altay, anayasa hükümlerinin herkesi bağlayıcı olduğu yönündeki anayasanın 11. maddesini anımsattı. Altay, Yargıtay’ın verdiği kararla anayasanın 11. maddesinin yerle yeksan olduğunu kaydetti. Anayasanın yasama dokunulmazlığını düzenleyen 83. maddesini de anımsatan Altay, tekrar seçilen milletvekili hakkındaki soruşturma ve kovuşturmanın Meclis’in dokunulmazlığı kaldırmasına bağlı olduğunu anımsattı. Altay, şunları dile getirdi: “Bu hâkimler anayasanın 83. maddesindeki bu hükmü anlayamıyorlarsa ilkokul 1’den yeniden eğitime başlasınlar. Anayasanın açık hükümlerini bilerek isteyerek ihlal ediyorsa burada anayasal bir suç vardır. ” Yeni ve fiili bir durum olduğunu kaydeden Altay, pek çok kez uyarılmasına kar KILIÇDAROĞLU: ADALET YOK CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin Enis Berberoğlu kararına “Türkiye’de adaletin olmadığını tescilleyen bir karar” ifadeleriyle tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, eşi Selvi, kızı Zeynep Kılıçdaroğlu, ve partililerle ile Çorlu’daki tren kazasında yaşamını yitiren Oğuz Arda Sel’in annesi Mısra Öz’e taziye ziyaretinde bulundu. Ziyaretin ardından Berberoğlu kararını değerlendiren Kılıçdaroğlu “Parlamento’daki görüşmelerde, Anayasa Komisyonu Başkanı maddeyi hangi gerekçeyle düzenlediklerini gayet açık ve net, hiçbir yoruma yer vermeyecek açıklıkta dile getiriyor ama Yargıtay’ın ilgili dairesi, bir yargıcı hariç tutuyorum, ‘Ben Parlamento’yu, Parlamento’nun çıkardığı yasayı da Anayasa’yı da dinlemem, ben istediğimi yaparım.’ yollu bir karar verdi. Bu, Yargıtay’da adaletin olmadığını, Yargıtay’ın artık adalet dağıtan bir kurum olmaktan büyük ölçüde çıktığını gösteriyor. Gerçekten büyük bir acı ve bu acıyı yaşarken de ben Türkiye adına üzülüyorum. Eğer Yargıtay, siyasetin emrine girmişse, artık o Yargıtay, Yargıtay olmaktan çıkmıştır. Umuyorum önümüzdeki süreçte bu mahkemenin verdiği yanlış karar, başka merciler tarafından düzeltilir ve yargıya olan güven yeniden inşa edilir.” l DHA şın Erdoğan’ın anayasaya uyma niyeti olmadığını kaydetti. Altay, şunları dile getirdi: “Erdoğan’a bir tavsiyem var: Erdoğan gerçekten bu anayasayı yok sayarak bu devleti idare edecek ise 11 milyon 86 bin CHP’ye oy veren vatandaş için, 5 milyon 606 bin HDP’ye oy veren vatandaş için, 4 milyon 932 bin İYİ Parti’ye oy veren vatandaş için, yaklaşık 21 milyon insanı barındıracak cezaevi yapma dığı sürece Erdoğan’ın bu keyfi uygulamalarına bu toplum, bu siyasi partiler seyirci kalmayacaktır.” Parlamentonun söz konusu kararla yok sayıldığını söyleyen Altay, “Türkiye’de artık anayasa yoktur. Türkiye’de artık milli irade yoktur. Türkiye’de Saray yargısı eliyle orman kanunları geçerlidir. CHP’nin bunu kabul etmesi mümkün değildir” diye konuştu. l ANKARA /Cumhuriyet HDP’li iki vekile daha soruşturma Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP Batman milletvekilleri Feleknas Uca ve Mehmet Rüştü Tiryaki hakkında, Hakkâri’de çatışmada HPG’li Devran Baysal’ın cenaze törenine katıldıkları gerekçesiyle soruşturma başlattı. Uca, hakkında açılan soruşturmaya dair; Kürt kültüründe cenazelere katılmanın insani görev ve toplumsal zorun luluk olduğunu söyleyerek “Kimin cenazesi olursa olsun, geçişi sırasında dahi ayağa kalkarak saygı duyulur. Kimse cenazenin kimliğini sorgulamadı, tarihte böyle bir örnek bulamazsınız” dedi. Geçen günlerde de yine aynı gerekçeyle, HDP milletvekilleri Rezmiye Tosun ve Musa Farisoğlu hakkında soruşturma açılmıştı. CHP’de kurultay restleşmesi 604 imzaya ulaştıklarını söyleyen muhalif kanada parti yönetimi “Getirin gereğini yaparız” diyerek rest çekti. Muhalif kanat ise “İmzalar tüzükte belirtilen sürede teslim edilecek” diyerek reddetti. İKLİM ÖNGEL CHP’de 24 Haziran’dan sonra başlayan parti içi tartışmalar, ilk haftanın sonunda imza restleşmesine dönüştü. Muhalif kanat dün 604 imzaya ulaştıklarını söylerken, muhaliflerin en çok 470 imza toplayacağını belirten parti yönetiminden karşı hamle geldi. Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, “604’ü sunarsanız gereğini yaparız” diyerek muhaliflere rest çekti. Muharrem İnce’nin A takımından Bilecik milletvekili Yaşar Tüzün ise “İmzalar tüzükte yazılı olan sürede teslim edilecek” diyerek Genel Merkez’in davetini reddetti. 24 Haziran seçimlerinin hemen ardından CHP’de başlayan liderlik ve diğişim tartışmalarında İnce’ya yakın isimler bu hafta başından itibaren örgüte ‘“Değişim ve Umut Kurultayı’’ adı verdikleri seçimli olağanüstü kurultay için çağrı yapmıştı. Muhalif kanat, gerekli olan delege sayısının nitelikli çoğunluğunun imzasının ilk 3 günde toplanacağını söylemişti. İnce ekibinin verdiği bilgilere göre; imza maratonunda ilk gün 353, ikinci gün 466, üçüncü gün 526 olan imza sayısı dördüncü günün sonunda 564, 5. günün sonunda 604’e ulaştı. Muhaliflerin açıkladığı 604 rakamının ardından Genel Merkez’den yapılan açıklamayla karşı hamle geldi. Basın açıklaması yapan Genel Başkan yardımcısı Muharrem Erkek, bir OHAL devleti ile temel hak ve özgürlüklerin artık güvence altında olmadığını belirterek, “Böyle bir süreçte demokrasi mücadelesini kararlılıkla sürdürebilecek en büyük güç olan partimizin olağanüstü kurultay gündemiyle daha fazla tartışılmaması topluma karşı bir sorumluluğumuzdur” dedi. Erkek, Usluer’in beyan ettiği gibi seçimli olağanüstü kurultay için noter onaylı 604 imza toplanmış ise saat 11.00’e Genel Merkez’e sunulmasını istedi. Erkek, imzaların sunulması halinde gereğinin yapılacağını söyledi. İnce’nin A takımından Yaşar Tüzün, Erkek’in yaptığı açıklamaya karşılık, “Partimizin Tüzüğünde yazılı olan sürede yeterli sayıda noter tasdikli Kurultay Delegesi imzası Genel Merkezimize teslim edilecektir” diyerek 604 imzanın bugün Genel Merkez’e getirilmesi çağrısını reddetti. Yaşar Tüzün Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada; “Genel Merkez’e tüzük dışı davetler, yakışmıyor. Özellikle hukukçu olan bir genel başkan yardımcısının böyle bir açıklama yapması doğru değildir. Merak ediyorsa gelip görebilir” dedi. Seçimli olağanüstü kurultaylarda imza toplama işinde ilk hafta yeterli imzaya ulaşılamadığı durumda kurultay olasılığının da zayıfladığının altı çiziliyor. Akşam saatlerinde arka arkaya yapılan imza restleşmesinin ardından imza verenlerin imzalarını geri çekebilecekleri belirtilirken, gerek Genel Merkez gerekse muhalifler iki koldan örgütlerle olan temaslarına devam ediyor. İmza maratonunda kritik olan Cuma geride kalırken, muhalifler en az 625 imzayı bulduktan sonra önümüzdeki hafta içinde noter tasdikli imzaları Genel Merkez’e verebileceklerini belirtiyor. Siyasi kulislerde bir taraf tartışmanın bir an önce son bulmasını isterken bir taraf da yeterli imza toplanamasa da imza sayısının 600’e yaklaşması durumunda parti yönetiminin bunu “güvenoyu ihtiyacı’’ olarak değerlendirmesi ve büyük kurultayı toplaması gerektiği görüşünde. Siyasi kulislerde CHP’nin yaptığı karşı atak mahalefetin 604 imzayı dahi bulamadığı şeklinde değerlendirildi. Parti yönetimi, muhaleflerin açıkladıklarının aksine bugüne kadar azami 470 imza bulduğu konusunda ısrarlı. Kulislerde, yapılan son açıklamanın tartışmalara artık bir son vermek anlamına geldiği belirtiliyor. Muhalefet ise mükerrer imza veya benzer başka bir aksilik olmaması için noter tasdikli imzaları en az 625’e ulaştığında Genel Merkez’e ileceğini bildiriyor. l ANKARA CHP’Lİ BAŞKAN SOYER: Yerel seçimlere odaklanalım İzmir Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer önceki gün resmi internet sitesinde yazılı bir açıklama yaptı. “Birbirimizi Yenmeye Çalışmak...” başlığıyla yapılan açıklamada Soyer, “Bütün gücümüzle yerel seçime odaklanmak zorundayız” ifadelerini kullandı. Açıklamada, “Bu seçimin değerlendirmesini enine boyuna yapmak zorundayız elbette. Ancak bu değerlendirme, önümüzdeki hedeften bizi uzaklaştıracak ve partinin kurumsal kimliğini zafiyete uğratacak tar tışmalardan, çekişmelerden uzak olmak zorunda” denildi. Açıklamada özetle şunlar yer aldı: “Hüsranlarımızı, kızgınlıklarımızı bir tarafa bırakıp bu seçime odaklanmalı, daha iyisini yapmaya gayret etmeliyiz. En çok 8 aylık kısacık bir süre var önümüzde. Genel başkanımıza, genel merkezimize ve birbirimize sımsıkı sarılmalı, yerel seçim öncesi bizi bölecek, güç kaybı yaşatacak bir hesaplaşmaya asla girişmemeliyiz. Çünkü, Türkiye çok daha iyisini hak ediyor.” l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B