Katalog

Çarşamba 2 Mayıs 2018 4 ‘BIZ GUCLUYUZ’Ankara Tandoğan Meydanı’ndaki 1 Mayıs kutlamasına on binlerce kişi katıldı MUSTAFA ÇAKIR 1Mayıs İşçi Bayramı başkentte Tandoğan (Anadolu) Meydanı’nda sendikalar, sivil toplum örgütleri, siyasi partiler, işçiler, emekçiler, öğrenciler ve yurttaşların katılımıyla coşkuyla kutlandı. Kutlamalara on binlerce kişi katıldı. DİSK, KESK, TMMOB, Ankara Tabip Odası ile Ankara Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın düzenlediği kutlamalar için gruplar sabah saatlerinden itibaren Atatürk Kültür Merkezi (AKM) önünde toplanmaya başladı. Öğle saatlerinde buradan kortejler halinde sloganlar eşliğinde Tandoğan Meydanı’na yürüyüş gerçekleştirildi. Yoğun güvenlik önlemleri alan polis 3 noktada arama yaptı. Pankartlar tek tek incelendi. Mimarlar Odası’nın üzerinde “Kaçak Saray” ifadesi bulunan pankartı alındı. Bu sırada arbede yaşandı. Pankart yırtıldı. Yürüyüşte kortejin en önünde 10 Ekim’de Ankara’daki canlı bombalı saldırıda katledilenlerin fotoğrafları yer aldı. Ankara’daki kutlamalara Türkİş’ten aralarında TÜMTİS, Tek Gıdaİş ile Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) da olduğu sendikalar da katıldı. Bu arada Türkİş’e bağlı Türk Harbİş Sendikası üyesi bir işçi kendilerine sendikalarının Ankara şubesinden mitinge katılmamaları için mesaj geldiğini söyledi. İşçinin gösterdiği mesajda, DİSK ve KESK “marjinal grup” olarak nitelendirildi. Sendikalarının bu mesajına tepki gösteren işçiler, bireysel olarak kutlamalara katıldıklarını belirttiler. CHP korteji GMK Bulvarı üzerinden miting alanına gir Tandoğan’daki kutlamaya binlerce kişi katıldı. Yoğun güvenlik önlemleri alan polis 3 noktada arama yaptı. mek istedi. Ancak burada çevik kuvvet ile CHP’liler arasında arbede yaşandı. Tandoğan’daki kutlamalara CHP’den Genel Sekreter Akif Hamzaçebi, Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, Grup Başkanvekili Özgür Özel, milletvekilleri Eren Erdem, Ali Haydar Hakverdi, Mahmut Tanal, Necati Yılmaz’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda milletvekili katıldı. HDP’den ise Meclis Başkanvekili Mithat Sancar’ın da aralarında bulunduğu milletvekilleri yer aldı. Mitingde kadro alamayan taşeron işçiler, “Taşeron sandıkta çılgınlık yapacak” pankartı açtı. Miting saygı duruşu ile başladı. DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün konuşmasında, “Bu düzen OHAL’den istifade grevleri yasaklayan bir düzendir. 6 milyon işsizin ‘açız’ çığlıkları karşısında işsizlik sigortası fonundaki paraları patronlara veren düzendir. Bu düzen şeker fabrikalarını sermayeye teslim eden düzendir. Bu düzen hukuk yerine fermanların verildiği düzen dir. Bizler bu düzenden daha güçlüyüz. ‘Tek adamdan’ büyük milyonlar var. Biz kazanacağız” dedi. 1 Mayıs kutlamalarında ODTÜ’lülerin “başkaldırıyoruz” eylemi de dikkat çekti. TGS, Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin de aralarında bulunduğu G9 Gazeteci Örgütleri platformu da kortejde yer aldı. Yüksel’de müdahale Yüksel Caddesi’nde “İşimizi geri istiyoruz” talebiyle 539 gündür devam eden eylem, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde de sert müdahaleyle karşı karşıya kaldı. Yüksel Caddesi eylemini devam ettiren Acun Karadağ, Nazan Bozkurt ve Gülnaz Bozkurt polis ekiplerinin sert müdahalesine maruz kaldı. TOMA ve biber gazlı sert müdahaleye tepki gösteren 3 yurttaş, eylemcilerle birlikte gözaltına alındı. Gülnaz Bozkurt’un saçını koparan polisler, 75 yaşındaki Perihan Barut’a da şiddet uyguladı. Barut’un yüzünde morluklar olduğu gözlemlendi. l ANKARA İzmir’de 24 Haziran provası Gündoğdu Alanı’nda bir araya gelen İzmirliler seçimlere yönelik mesajlar verdi. YUSUF ÖZKAN 1Mayıs İzmir’de geniş katılımla ve renkli görüntülerle kutlandı. Toplumun hemen her kesiminden gelenlerin doldurduğu Gündoğdu Alanı, 24 Haziran seçimlerine yönelik mesajlar verdi. DİSK, KESK, TMMOB, TTB ve Türkİş tarafından düzenlenen İzmir’deki 1 Mayıs buluşması, örgütlerin Konak, Cumhuriyet Alanı, Konak Pier Önü ve Alsancak Limanı’nda toplanmalarıyla başladı. Daha sonra kortejler, polisin geniş güvenlik önlemleri altında Gündoğdu’ya doğru yürüyüşe geçti. İzmir Emniyet Müdürlüğü ekipleri, katılımcıları 3 aşamalı kontrolün ardından alana aldı. DİSK’e bağlı Genelİş Sendikası’nın 2. güvenlik kontrolünden geçişi sırasında polisle sendika üyeleri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Sendikacılar polisin sert tutumunu kısa süreli oturma eylemi yaparak protesto ettiler. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı’nın araya girmesi ve polisle gö rüşmesinin ardından gerginlik sona erdi. Alanda meslek örgütleri, sendikalar, sivil toplum kuruluşları, siyasi partilerin yanı sıra, geçen yıllarda olduğu gibi Somalı maden işçileri, yörükler, anarşistler, OHAL mağdurları da yer aldı. İzmir’den milletvekili adayı olmak için geçen günlerde DİSK Başkanlığı’ndan ayrılan Kani Beko da, DİSK pankartı arkasında, izleyicilerin en ön sırasında yer aldı. CHP’li milletvekilleri, yerel yöneticiler de işçilerle bayramı birlikte kutladı. Ortak mücadele İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP İl Başkanı Deniz Yücel ve ilçe belediye başkanlarıyla birlikte geldiği alanda, katılımcılarla bol bol özçekim yaptılar. 1 Mayıs’ı kutlayan Kocaoğlu, “Dileğimiz, 24 Haziran seçimlerinin de hem emekçilerin hem de Türkiye’nin kurtuluşu olmasıdır. Bu dilekle tüm emekçi kardeşleri min İşçi Bayramı’nı kutluyorum” dedi. Kocaoğlu’nun vurguladığı 24 Haziran seçimleri, mitingin genel havasına da hâkimdi. Gerek sahnede yapılan konuşmalarda, gerek atılan sloganlarda, gerekse taşınan pankartlarda, AKP iktidarının “gidici” olduğu anımsatıldı, birlikte mücadele çağrısı yapıldı. Demirtaş’a selam Tertip Komitesi adına konuşan Türkİş 3. Bölge Temsilcisi Süleyman Yıldırım, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın OHAL’de grev yapılmasına engel oldukları yönündeki sözünü anımsatarak, “Anayasayı, uluslararası sözleşmeleri OHAL’i fırsata çevirerek çiğneyenler yargı önünde hesap vermekten kurtulamayacaklar” dedi. 1 Mayıs buluşmasında, bebeğiyle hapse giren Ayşe Öğretmen, üniversitelerinden atılan ya da cezaevinin yolunu tutan öğrenciler ve Selahattin Demirtaş’a da selam gönderildi. l İZMİR İZMİR’DEN İZLENİMLER Gündoğdu İttifakı HAKAN DİRİK Şampiyonluk için kazanması yetmediğinden, rakibinin oynadığı diğer karşılaşmanın sonucunu bekleyen bir takımın ruh hali vardı bu yılın İşçi Bayramı’nda; kitleler alanlarda, akıllar adaydaydı! Kendi mesleki sıkıntılarının yanı sıra 24 Haziran’a da odaklanan İzmir’deki 1 Mayıs katılımcıları, muhalefeti andırıyordu. Gruplar, ikiye ayrılmıştı. Türkİş ve bağlı sendikalar Alsancak Limanı tarafında; DİSK ve KESK gibi sendikalar Cumhuriyet Meydanı tarafında bekletiliyordu. Ancak bu “ayrılık” uzun sürmedi. Farklı yönlerden de olsa tüm yollar Gündoğdu’ya çıkıyor, muhalefet “meydanda” birleşiyordu. Tıpkı 24 Haziran’da olması gerektiği gibi bir ittifak kuruluyordu: “Gündoğdu İttifakı” Bu birleşme, yalnızca siyasetin gereği değil, aynı zamanda bir “uzman tavsiyesi”. “Yaşamak, sevmek ve üretmektir” pankartının arkasında yürüyen Herkes İçin Ruh Sağlığı Derneği’ni alanda görünce, olumsuzlukların en tepeden başladığı Türkiye’de ruh sağlığı yerinde insan bulma olasılığını soruyorum. Dernek Başkanı Nevin Küçük, “Ne mümkün!” diye yanıtlıyor: “Ruh sağlığı, geleceğini görmek, düzen, güven ister. Ne yazık ki Türkiye’de bunları bir arada bulmak kolay değil. Ruh sağlığını bozacak o kadar etken var ki. Ülke gündemindeki türlü olumsuzluklar, toplumun da bireyin de ruh sağlığını olumsuz etkiliyor. Her ikisi için de en kötüsü belirsizlik.” 24 Haziran’a ilişkin belirsizliğin ortadan kalkmasıyla “umut” doğabileceğini anla tıyor: “İnsan hep umutla beslenir. Önemli olan beklentilerin somutlaşması, güven vermesi.” Siyasetin kurumları, muhalif seslere güven veren bir adayın adını ne ölçüde somutlaştırabileceğini 12 güne öğreneceğiz. Çünkü buna ulaşamazsak, meydanın genel havasını özetleyen, Abdülhamit döneminden sonra Silivri zindanlarından bir kez daha çıkan “Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet!” pankartlarını daha çok göreceğiz. Barış Akademisyenleri pankartının arkasında yürüyen Prof. Dr. Ayşen Uysal da Türkiye’nin yönetim biçimi ve baskı anlamında her geçen gün daha da kötüye gittiğini düşünenlerden. 24 Haziran’ın bunları aşmak için önemli bir basamak olduğunu anlatıyor. İşte bu basamağı çıkmak için toplumsal muhalefetin “tüm renkleriyle” bir araya gelmesi gerektiğini vurguluyor. Tıpkı Gündoğdu’da olduğu gibi: “Türkiye’deki yeni yönetim sistemi, Fransa’daki başkanlık sistemini andırıyor. Orada insanlar, ilk turda kendi partisinin adayına oy verse de ikinci turda sağsol ayrımını çok fazla gözetmeksizin en çok oyu alan isme yöneliyor. Hele seçim ‘kritik’ ise bu eğilim daha da yükseliyor. Örneğin 2002’de ırkçı Le Pen’in başkanlık olasılığına karşı ikinci turda birleşildi. Türkiye’de de Erdoğan rejiminin önemli bir kesimi mağdur ettiğini biliyoruz. Bu durumda ‘birine oy vermemek için başkasına oy verme’ mantığı işler. 24 Haziran’da Türkiye’de ‘Erdoğan’ı başkan yaptırmama’ stratejisi baskın olmalı. Mesele kiminle yan yana durduğun değil, kimi başkan yaptırmayacağındır.” l İZMİR NECATİ SAVAŞ 1 Mayıs EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ 1 Mayıs 2018 bize nasıl bir ayna tutuyor? Bu yazının sayfaya zamanında yetişmesi zorunluluğu olan saatlere kadar yüzde doksan beş üstü teksesli, Saray’a bağımlı denetimli medya haberlerinin tümünde, 1 Mayıs 2018’e ilişkin haberlerin başında kutlamaların olaysız geçtiği vurgulaması yapılıyordu. Sabah saatlerinde biraz daha geniş yer verilmesine özen gösterilen haberlerde kritik sayılan merkezlerdeki habercilerle bağlantı yapılıyordu.. İşçi sınıfı algısı, yaklaşımlarıyla 1 Mayıs’a değer verenler için, 1 Mayıs alanı olarak kabul edilmiş Taksim’in, işçi sınıfına yasaklı olmasının güvenlik boyutlarında ipin ucu kaçmıştı.. Gece 4’te başlayan yayalar için de sokağa çıkma yasağı akşam saatlerine kadar kalkmamıştı. Üç metro istasyonunun kapatıldığı çok geniş alanlı çember içinde kalan oteller, turistler, çalışanlar için yaşam, giriş çıkışların karabasan olduğunun altını çizmek abes. Baskın seçim öncesi tümden 1 Mayıs kutlamalarının yasaklanması siyaseten uygun düşmediğinden, yandaş sendikalar ile konfederasyonlar ayrı ayrı kentler ve merkezlerde toplanarak seçim sürecine yarayacak kimlik, renklerde oluşturabildikleri kadar kalabalıklarla, işçi sınıfı sorunları, gündeminin çok uzağında, seçim kampanyasına katkı içerikli görevlerinin gereğini yapacaklardı. Ne kerametse yüzde doksan beş üstü teksesli yayın yapan medya bu etkinliklerin haberlerinde uzaktan görüntülerle, konfederasyonların adlarını vermekle yetindiler. Sınırlı Ankara, İstanbul Maltepe muhalefet platformu ağırlıklı etkinliklere dikkat kesildiler. Güvenlik önlemleri haberleri, işçi sınıfı adına gündeme getirilmiş sorunlardan, verilmek istenen mesajlardan çok daha ayrıntılı yer aldılar. Sonuç olarak gün boyu sürdürülen canlı yayınların içeriğinde, katılan kitlelerin sesinden satır başları dahi ancak birkaç cümlelik tören konuşmaları içinde verildiğinden, 1 Mayıs günü işçi sınıfı adına verilmiş mesajların, ana gündem, sorunların satır başlarıyla dahi izleyenlerce algılanması söz konusu olamazdı. Umudumuz akşamın geç saatlerinde öne çıkabilecek 1 Mayıs 2018 gündemli açık oturumlar olacaksa, kimi yaşamsal sorunların satırbaşlarının olsun dillendirilebilmesine kaldı. HHH Elbette gerçekte alanlarda ve de sosyal medyada 1 Mayıs 2018’in bize nasıl bir ayna tutmakta olduğunun gerçeklerine ilişkin çok fazla içerik, bilgilendirmeler vardı. Elbette iç örgütlülük dinamikleri, yüz yüze oldukları sorunlar bağlantılı 16 yıllık İktidarları sürecinde güçlü yandaşlık yapmış konfederasyonlar, sendikalarının katıldıkları etkinliklerde dahi, işin doğası gereği işçiler için yaşamsal pek çok sorunun gündeme gelmiş olması engellenemedi. Sosyal medyada bolca yer alan işçi sınıfı, emekçilere ilişkin araştırmalardaki gerçekleri ortaya koyan veriler, olumsuz geriye gidişlerin, kazanılmış hakların gasp edilmesi, kuralsızlık, sosyal dampinge ilişkin dudak uçuklatıcı sonuçları saklayamıyordu.. Ama baskın seçim uğruna en dipteki işçi sınıfı, emeği ile geçinenler, emekliler için İktidarları adına dün verilen seçim yatırımı müjdeli haberler, tüm kanallar, tüm haberler içinde hem en önde, hem en çarpıcı, hem de en uzun yer alacak içeriklerdeydiler.. Emekli maaşıma, özünde CHP’nin istediği trink iki bin liralık ek ikramiye müjdesi benim için bile açık kapatmada anlamlı değerde. Vergi borçlarını kapatamamış, faiz bindirmiş dipteki esnafı, kredi kartları forç faizleri uçmuş en zordaki emekçileri, yüz binler değil milyonları varın bir düşünün. Gecekondu, vergi aflarının, seçim yatırımı bonkörlüğün acısı sonradan yine bizden çıkacakmış.. Yaşasın baskın seçim.. 1 Mayıs 2018’in “şenlikli, güllük gülistanlık, bayram havasında..” kutlanması Tek adam rejiminin dikte ettirdiği algılarda birkaç gündür başı çekmekte.. Ücretsiz kamu reklam spotları, en çok yer tutan Cumhurbaşkanı mesajlı, AKP Başkanı kimlikli Erdoğan, Başbakanlık, 1 Mayıs’la ilişkilendirilmiş müjdeli açıklamaları yayın saatleri, haber ağırlıklarında en büyük oranlarda. Milyonlar hangi sorunlarla, hangi mesajlarla 1 Mayıs’ta sokaklara dökülmüşler, saatlerle yürüyüp sloganlar atmışlar.. Ne demişler, kimin umurunda? C MY B