21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 15 Mayıs 2018 2 haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY / ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN DRolaamrdaazkainaörtnıcşefsiyi aatlılşavraerzişaimn noalabrzaınkıytaunttsuımk.ış Ramazanda Alım gücü yetmeyen vatandaş en çok fıstık ve hurma fiyatlarından dert yanarken, kur etkisiyle artan fiyatlar turiste dokunmadı. Arap turist lokumu kiloyla aldı. Bu yıl sadece fıstıklı lokumun fiyatı arttı. Geçen yıl 60 lira olan fıstıklı lokumun esnafıfiyatı bu yıl 86 TL’ye kadar çıkıyor. Arap turist güldürdü Alım gücü yetmeyen vatandaş en çok fıstık ve hurma fiyatlarından dert yanıyor. Kur etkisiyle artan fiyatlar sadece turistlere dokunmadı Alışverişin kalbi olarak bilinen Eminönü ve Mısır Çarşısı’nda bir haftadır ra mazan hareketliliği var. Ancak özel likle yurtdışından getirilen ürünler, artan döviz kurunun etkisiyle el ya kıyor. Esnaf Arapların yoğun ilgisiy le yüzünün güldüğünü belirtiyor. Yaklaşan ramazan ayının satışlarda hare ketlilik yaratacağı dü şüncesiyle gezdiğimiz GAMZE BAL Mısır Çarşısı, önceki 2 seneye göre daha yo ğun. 2016’da Sultanah met ve Vezneciler’de yaşanan can lı bomba katliamlarıyla bölgeye tu rist akışı azalmış, esnafın kazancı yarı yarıya düşmüştü. Bu yıl çarşıya özellikle Arapların yoğun ilgisi dam ga vurdu. Esnaf satışlarının çoğunu yabancı turiste yaptı. Çarşıda 25 yıl dır esnaflık yapan Hüseyin Kaza, tek bir Arap turistin harcamasının 30 bin TL’yi bulduğunu söylüyor. Bu ra kam, çarşıdaki iki dükkânın aylık ki rası demek. “Hiç olmazsa tek başı na 45 bin TL’lik alışveriş yapıyorlar. Bazen 100 kilo lokum aldıkları olu yor” diyor bir başka esnaf. Avrupalı bu yıl da yok Çarşı esnafının aktardığına göre bölgeye Uzakdoğu’dan ve Rusya’dan gelen turistler de bu sene artışta, ancak yine de beklentilerine göre çok düşük. Bölgeden 45 senedir ayağını kesen Avrupalı ve Amerikalı turist, bu sene de yok. Avrupalı turistin gelmemesinin kazançlarını olumsuz etkilediğini belirten bir diğer esnaf Hüseyin Toptaş, “Avrupalılar yaklaşık 10 sene önce grup halinde gelirlerdi. O gruplar bitti artık. Tek bir gruptan 5 bin lira kazanırdık” diyor. Esnaf, bu yıl döviz kurunda yaşanan dalgalanlamaların etkisiyle hem maliyetlerinin artmasından hem de Fıstık fiyatlarındaki artış fıstıklı baklava üretiminde sahteciliğe neden oluyor. ithal ettikleri ürünlerin fiyatlarının artmasından dert yanıyor. Neredeyse her ürün geçen yıla göre daha zamlı ancak bazı ürünlerde yaşanan fiyat artışı yüzde 50’yi zorluyor. Örneğin Mısır Çarşısı’nda 1870’te kurulan Malatya Pazarı’nda satılan ithal kuru çileğin kilosu geçen sene 120 lira iken, bu yıl 200 liraya çıkmış. Mangonun kilosunun 350 TL, ananasın 340 TL olduğunu aktaran Hüseyin Kaza, “Bu fiyatlar geçen sene yarı fiyatınaydı. Dolarda gün içerisinde anlık ufak bir oynama bile yaşansa, Mısır Çarşısı’nda hayat duruyor. Tereddütler başlıyor” diyerek anlatıyor durumu. Tüketici de tepkili Çarşıda ve aslında tüm piyasada fiyatı cep yakan ürün ise antep fıstığı. Kilosu geçen yıl 60 lira olan fıstığın kilosu, bu yıl 120 lirayı buluyor. Tüketicinin en çok fıstık fiyatlarından şikâyetçi olduğunu anlatan 35 yıllık esnaf Hüseyin Toptaş, “Müşterilerimize durumu izah etmeye çalışıyoruz. Ancak bizim de elimizden gelen bir şey yok. Bizim de maliyetlerimiz arttı” diyor. Öyle ki fıstık fiyatlarındaki artış, fıstıklı baklava üretimini bile durma noktasına getirdi. Bu yıl lokum fiyatlarında artış yaşanmamasına rağmen fıstıklı lokum fiyatlarında ciddi oynamalar olduğunu söyleyen Toptaş, geçen yıl 60 lira olan fıstıklı lokumun fiyatının, bu yıl 86 liraya çıktığını söylüyor. Çarşıdaki hurma ve kuru kayısı fiyatlarında ise en fazla 10 liralık fiyat artış yaşanmış. Geçen yıl 50 liradan başlayan hurmanın kilosu, bu yıl 60 liradan başlayıp 100 lirayı aşabiliyor. Ancak bazı yerli turistlerin hurma fiyatlarına da tepki gösterdiğini dile getiren bir diğer esnaf Hüseyin Kaza, “Hurma dışarıdan geliyor. Doların tavan yapması hurmanın fiyatını da artırdı ister istemez” diyor. l İSTANBUL Merdivenaltı SAHTECİLİK Fıstık değil bezelye Eminönü esnafından Hüseyin Kaza, kaliteli bir toz fıstığın kilosu 300 TL’den aşağı değilken, antepfıstığının merdiven altı üretimle 6070 TL’den satıldığı konusunda tüketiciyi uyardı. Kaza’nın anlatımına göre yeşil bezelyenin öğütülmesiyle antep fıstığı görüntüsü üretiliyor. Bu duruma yalnızca çarşı içinde değil çarşı dışında da rastlanıldığını aktaran Kaza, “Antepfıstığının kabuğundan ve üzerindeki zardan elde edilen yeşil fıstık toz haline getirilir. Kabuklu fıstığın kilosu 90100 TL’den satılırken, toz fıstığın 70 liraya satılması imkânsız. Ancak bu durum yerli ve yabancı turistler tarafından anlaşılmıyor. Tüketiciler fiyatı uygun her ürüne şüpheyle yaklaşmalı” diye konuştu. NASA Astrofizik Komitesi Başkanı Mardin’de Geleceğin bilim kadınlarıyla buluştu FERYAL ÖZEL Kız Kardeşler Laboratuvarı projesi, Mardin’de okuyan kız öğrencilerin güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet rollerinden sıyrılmalarına katkıda bulunulması amacıyla Mardin Kültür Derneği tarafından Sabancı Vakfı Hibe Programları kapsamında hayata geçirildi. Proje kapsamında Mardin Fen Lisesi ve diğer liselerdeki kız öğrencilerle sene başından bu yana bilim ve teknoloji atölyesi gerçekleştirildi. NASA Astrofizik Komitesi Başkanı astrofizikçi Prof. Dr. Feryal Özel, Sabancı Vakfı Hibe Programları kapsamında desteklenen ve Mardin Kültür Derneği tarafından hayata geçirilen “Kız Kardeşler Laboratuvarı” projesi kapsamında Mardinli kız öğrencilerle bir araya geldi. Projeye katılan 11 öğrenci ile bir araya gelen Özel, kızların atölye çalışmaları boyunca yaptıklarını dinledi ve geleceğin bilim insanları olmak isteyen kızlarla deneyimlerini paylaştı. Başarı yolunda en önemli adımlardan birinin “yapabilirim” duygusuna sahip olmak olduğunu vurgulayan Özel, “Hepinizin bu duyguya sa hip olduğunu görüyorum. Bu duyguyu kaybetmeyin. Benim için de bazen hiç kolay olmadı. Bir kız çocuğu olarak fizik okumak istemenin zorluklarını da yaşadım, 16 yaşında New York’ta finansal sıkıntılar yaşadığım da oldu. Ama yapabilirim dedim ve yeni şeyler öğrenmenin, kafamdaki soruların cevaplarını öğrenmenin peşini bırakmadım. Sizin için de bazen zor olacak ama lütfen siz de sorularınızın peşinden gidin” diye konuştu. Özel, “Çalıştığım yer olan Arizona’da da lise bilim şenliklerine katılıyorum. İnanın ki burada yaptıklarınız hepsinden daha güzel” dedi. l Eğitim Servisi Muharrem İnce’nin demokrasi yontan çakısı CHP’nin “Ortak aklı”, Kılıçdaroğlu’nun gerçek demokrat kimliği ile bütünleşince, 24 Haziran/8Temmuz için harika bir Cumhurbaşkanı adayı çıkardı: İktidarın yıllarca kullandığı türban mağduriyeti kozunu “Yahu benim kız kardeşim 40 yıldır başörtülü. İnsan kız kardeşinin başörtüsüne el uzatır mı?” diyerek, AKP’nin elinden alması... Erdoğan’ın toplumu kin ve nefret bazında ayrıştırarak kendi taraftarlarını konsolide etmek çabasını, “Devri sabık yaratmayacağız”, “Ben bağımsız tarafsız adil bir yargı düzeni kurarım. O da sonra beni de yargılayabilir, Erdoğan’ı da” diyerek boşa çıkarması... Sadece Demokrasiyi değil, tüm toplumdaki tüm hak ve adalet duygularını çürüten yargıdaki yozlaşmayı “Ben Cumhurbaşkanı olduğumda, bir toplantıya gittiğimde ayağa kalkmayan yargıçlar istiyorum. Çay toplayan, düğme ilikleyen yargı istemiyorum” diyerek dile getirmesi... Cumhuriyetçiliği, Demokratlığı ve Atatürkçülüğü... Öğretmen olarak, eğitim sorununa eğilişi ve gençlere ilişkin vaatleri... Kürt sorunu ve ekonomik sorunlar karşısında önerdiği çözümlere ilişkin yol haritaları... “Gariban” bir halk çocuğu olması... Zekâsı  ve hazırcevaplığı... Barışçı ama enerjik bir biçimde Parlamenter Demokratik Sisteme sahip çıkışı... Türkiye’nin yüz yıla yaklaşan, Osmanlı ile birlikte iki yüz yılı aşan Demokrasi arayışında, yeniden umutları çiçeklendirdi. HHH Bir çakı var Muharrem İnce’nin cebinde... Kaba saba Tek Adam Yönetimi ideolojisinden, ince bir çağdaş Demokrasi yontmaya çalıştığı bir çakı... Bakın onun öyküsünü kendisi nasıl anlatıyor: “Bundan yaklaşık 110 yıl önce. Rize’den Hüseyin diye bir genç adam Yemen’e gider. Hüseyin Yemen’den Mekke’ye gelir, hacı olur. Resmi kayıtlardaki adı da Hacı Hüseyin olur. Mekke’den sonra gelir Rize’ye, ayakları yara içindedir. Çanakkale’ye asker toplanmaktadır, ayakları yara olduğu için harbe almazlar. 2 ay sonra ayakları iyileşir. ‘Ben de gideceğim’ der. 4 çocuğunu öper, iskeleye iner. Büyük çocuğu uyanır, ‘Kardeşlerim’ der, ‘Babamız gidiyor’. Babalarının yanına giderler, o der ki  ‘Ben savaşa gidiyorum’. Hepsine hediye verir, en küçük kızına kalmaz. Ona da çakısını verir. O küçük kız o çakıyı 92 yıl taşır: O küçük kız çocuğu benim anneannem. Hacı Hüseyin benim annemin dedesi. O çakı da bu çakı!” HHH Muharrem İnce’nin gözler yaşartan bu öyküde anlattığı “Demokrasi yontan çakısı”: “Yerlidir, millidir”, yurtseverdir, kahramandır... Vefanın, sevginin, ailenin, insanın, vefakâr ve cefakâr Anadolu halkının, Bağımsızlık ve Demokrasi için dökülen kanların simgesidir... DİREN DEMOKRASİ: BU HALK SANA, SEN BU HALKA LAYIKSIN! PAZAR BEDAVA İstanbul’un Tarlabaşı semtinde pazara gidenler bir sürprizle karşılaştı. Pazardaki tüm ürünler bedavaydı. Adının açıklanmasını istemeyen, turizm, ilaç, otomotiv, finans gibi alanlarda yatırımları bulunan bir holding sahibi tezgâhlardaki tüm ürünleri satın alarak alışverişe gelen kişilere dağıttı. Ürünlerin dağıtımını yapan da holdingin burs verdiği üniversite öğrencileri oldu. Ürünler 2 saat içinde tükendi. l DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle