22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 21 Nisan 2018 ekonomi@cumhuriyet.com.tr TASARIM: SERPİL ÜNAY Bu şekerler kimin? ekonomi 9 Tüm itirazlara karşın özelleştirmesi yapılan Kırşehir Şeker Fabrikası’nın deposunda bulunan 90 bin ton şekerin kime ait olduğu gizleniyor Tarih: 25 Nisan 2018... 4 gün sonra Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ (Türkşeker) bir ihaleye çıkı yor. İhale, 330 milyon TL’ye Tut gu Gıda’ya satılan Kırşehir Şeker Fabrikası’nın depolarındaki “90 AYKUT KÜÇÜKKAYA bin ton şekerin” tahliyesiyle ilgili. Yanlış duymadınız, tam 90 bin ton şeker!.. Soru işareti de burada başlıyor: “Bu şe kerler kimin?” Devletin mi, yoksa fabrikayı alan şirketin mi?.. Biz de bu sorunun yanıtının peşine düş tük. Türkşeker’e , “Depolardaki 90 bin ton şeker kimin” diye sorduk. “Bizim” demedi ler, aldığımız yanıt bir hayli ilginçti: “Bunu bize değil, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na sorun...” Oysa Türkşeker 90 bin ton şekerin depolardan tahliyesi için ihale yapan kurum Arık: Yandaş kayırması du. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı da “ihale şartnamesini” paylaşmayı kabul etmeyince, daha önce bu konuyu Meclis kürsüsünde “şeker alana fabrikayı bedava mı veriyorsunuz” diye soran CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık’la konuşuyoruz. Arık, vekil ola “İktidar, mega projeler adı altında ulusun kazanımlarını yandaşlarına peşkeş çekerken, bu projelere kaynak bulmak içinde Cumhuriyet kazanımlarını bir bir satıyor. rarda, yaptıkları her işte bu milletin geleceğini karartıyorlar. Bakın geçtiğimiz günlerde ihalesi yapılan Kırşehir Şeker Fabrikası’nın satışı yapıldı. Fabrikanın de olduğu tarihe kadar tek bir ticari faaliyette bulunmamış. Kayseri’de dahi tanınmayan bu şirketi irdelediğimiz zaman arkasında Başbakan Binali Yıldırım ve mil rak kendisine “net bir bilgi verilmediğini” İşte bunun son örneğini şe polarında 89 bin 400 ton lete küfreden AKP’li işada söyleyerek daha da çarpıcı bir bilgi veriyor: ker fabrikalarının satışın hazır şeker var. Alelacele, mı Mehmet Cengiz’in ol “Fabrikanın depolarında 89 bin 400 ton hazır şeker var. Alelacele, adeta yangından mal kaçırılırcasına fabrikanın depolarının boşaltılması da son derece dikkat çekici bir konu...” CHP’li Arık ihale beklenmeden fabrika depolarının boşaltıldığını söylüyor. 90 bin ton şekerin tahliyesi için 4 gün sonra yapılacak ihalede bir ayrıntı dik da gördük. Kendini yerli ve milli olarak tanımlayan AKP iktidarı, nişasta bazlı şeker (NBŞ) üreticisi Cargill’in talebi doğrultusunda Türkiye’de pancar çiftçisini, şeker işçisini bitirmek isti yor. Aldıkla adeta yangından mal kaçırılırcasına fabrikanın depolarının boşaltılması da son derece dikkat çekici bir konu. Bu fabrika 330 milyon liraya Tutgu Gıda isimli bir firmaya satıldı. Şirket merkezi Ankara’da duğu görülüyor. Yani yine yandaşlar korunurken yine vatandaşlar mağdur ediliyor. Kırşehir Şeker Fabrikası üzerinden harekete geçecek olursak, ortaya çıkan fiyatın da milli çıkarları ile örtüşmediğini görüyoruz. Şeker iş verilerine göre; 2011 kat çekiyor: rı her ama genel yılındaki özelleştirme girişi “İşin Süresi: İşe başlama tarihin ka müdü mi sırasında fabrikanın de den itibaren 6 (Altı) aydır.” rün adre ğeri 141.6 milyon dolar ya Bu süreçte fabrika çoktan yeni sahibinin eline geçmiş oluyor. 90 bin ton şeker kilosu 3 TL’den 270 milyon TL yapıyor. Hadi kilosu 1 TL olsun... O da 90 milyon TL yapıyor. Tüm bu yaşananlar ‘neyi gizliyorsunuz, neyi saklıyorsunuz?’ sorusunu bir kez daha gündeme getiriyor. Satışa çıkarılan 14 fabrika için çeşitli gösteriler yapıldı. si Kayseri… Şirket kurulduğu günden Kırşehir Şeker Fabrikası’nın ihalesinin ni yaklaşık 575 milyon lira iken, bugün bu rakamında gerisinde 330 milyon liraya satılıyor. Yani neresinden bakarsanız bakın, ortada milli ve yerli bir durum yok. Ortada emperyalizmin taşeronluğu ve yandaşların kayırılması var.” CUMHURİYET MANŞETTEN DUYURMUŞTU Kırşehir Şeker Fabrikası’nı 330 milyon TL ile alan Tutgu Gıda’nın ‘naylon şirket’ iddiası ortaya atılmıştı. Cumhuriyet Tutgu Gıda’nın sahibinin bir de Duygu İnşaat isminde bir şirketi olduğunu ve bu şirketin 17 Aralık’ın simge isimlerinden Mehmet Cengiz’in Cengiz İnşaat’ı başta olmak üzere yüz milyonlarca liralık projelerin “alt yüklenicisi” olduğunu kamuoyuna duyurmuştu. Duygu İnşaat, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün iki ihalesini 600 milyon TL’lik teklifle almış ve bu ihale tutarının yarısıyla şeker fabrikası için ödeyeceği parayı çıkarmıştı... Tasarruf yok hesap var Türkiye’de finansal kuruluşlarda hesabı olan 15 yaş üstü nüfus, dünya ortalamasının iki katı Dünya Bankası tarafından sarruf oranları hayli düşük ülglobal ekonominin yüzde kede tuhaf bir çelişkiyi de or97’sini temsil eden 144 ülkede taya koydu. 150 bin kişinin katılımıyla ha 2017 Global Findex raporuzırlanan Global Findex raporu na göre, dünyada 2014’te yüznun 2017 sonuçları yayımlan de 62 olan 15 yaş üstü nüfusun dı. Üç yılda bir yayımlanan ra hesap sahipliği oranı, 2017’de pora göre, Türkiye’de finansal yüzde 68.5’e yükseldi. Rapora kuruluşlarda hesabı bulunan göre, Türkiye’de de 2017’de 15 15 yaş üstü nüfusun oranında yaş üstü 59.4 milyon nüfusun 11.9 puanlık artış yaşanırken yüzde 68.6’sının bir finansal bu yükselişle Türkiye finan kuruluşta hesabı bulunuyor. sın tabana erişi Bu oran, bir önceki araştırmaminde dünya nın yapıldığı 2014 yılında yüzyı 2’ye katla de 56.7 düzeyindeydi. Dünyada dı. Sonuç geçen 3 yılda 6.5 puanlık artış lar, ta olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye bu sıçramayla dünyayı 2’ye katladı. l Ekonomi Servisi Pek çok yerli turist oy kullanabilmek için seyahat acentelerine başvurup, rezervasyon iptali ya da tarih değişikliği istiyor. 3 binden fazla iptal var Erken seçim tarihi, 14 binin üzerinde rezervasyonu etkiledi. Şu ana kadar 3 bin 5004 bin rezervasyonda tarih değişikliği yapıldı Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerinin 24 Haziran tarihine alınıp, üniversiteye giriş sınavını 30 Haziran’a ertelenmesi, turizmcinin o dönem için yaptığı erken rezervasyonlarda değişiklik ya da iptali gündeme getirerek belirsizliğe yol açtı. Seçim tarihi belirlendikten sonra çok ciddi değişiklik talebi aldıklarını belirten ETS Tur Genel Müdür Yardımcısı Suat Özbek, o tarihleri etkileyen 14 binin üzerinde rezervasyonları olduğunu söyledi. Şu ana kadar 3 bin 5004 bin rezervasyonun tarih değişikliği yaptığını aktaran Özbek, “Yani yüzde 30’a yakın misafir ta rih değişikliği yaptı. Daha vakit var, yüzde 8090 o tarihe denk gelen misafirler tarih değişikliği yapacaktır” dedi. Yurttaşın hak kaybına uğramaması için otellerle görüştüklerini anlatan Özbek, “İptal olursa misafir çok önceden avantaj sağladığı için hakkını kaybetmiş olacak. O yüzden o hak kaybına uğramaması için biz tarih değişikliği yapmasını sağlıyoruz” diye konuştu. Fiyat farkı ödenecek Diğer yandan, turizmcinin rezervasyonu satın aldığı tarihteki şartlara uygun şekilde değişiklik yapıldığını ifade eden Coral Travel Türkiye Genel Müdür Yardımcı sı Mehmet Kamçı, “Haziranla ağustostaki fiyat aynı değil. Ağustosu tercih ediyorsa misafir, bu kez o dönemin fiyatı uygulanıyor. Tercih ettiği yeni tarihteki fiyat uygulanıyor. Bir hafta önü veya arkası ve çok fazla fark oluşturmuyor” dedi. Bir hafta öncesine kadar Türkiye’nin gündeminde olmayan erken seçim, tatil planları kadar evlilik planlarını da bozdu. 24 Haziran’ın olduğu hafta sonuna denk gelen düğün organizasyonları da farklı tarihlere değiştirilmeye başlandı. Bir düğün salonu yetkilisi, en çok gündüz düğünlerinin etkilediğini belirtti. l Ekonomi Servisi Beymen’de fiyat 12.8015.36 lira Beymen’de halka arz fiyat aralığı KAP’a yapılan açıklama ile duyuruldu. İş Yatırım Menkul Değerler tarafından hazırlanan fiyat tespit raporu çerçevesinde, Beymen Mağazacılık paylarının halka arzında 1 TL nominal değerli pay için 12.80 TL ve 15.36 TL fiyat aralığına karar verildi. Mayısta halka arzı beklenen Beymen daha önce yaptığı açıklamada, halka arzdan gelecek parayla borç kapatacağını belirtmişti. Halka arz gelirlerinin öncelikle geçen yıl sonu itibarıyla 217 milyon lira olan grup içi borçların ödenmesi, gelirden kalan kısmın 105 milyon dolara yakın olan sendikasyon kredisinin geri ödenmesi için kullanılacağı ifade edilmişti. Halka arzda uluslararası talep toplama BofA Merrill Lynch ve Citigroup tarafından, yurtiçi talep toplama da Ak Yatırım, Garanti Yatırım ve İş Yatırım tarafından yapılacak. l Ekonomi Servisi En beteri korkuya teslim olmak değil mi? Son haftalarda yaşadıklarımızın gerçekliklerine ilişkin satır aralarını okuyabilmek için yeni bir canlı yayın kanalı keşfettim. Daha doğrusu sağlıklı bilgilenme yolunda farklı kanallar arasında çırpınıp bir şeyler öğrenebilmenin zorlukları katlanınca, İktidarları, tek adam rejimi dayatmalarının teksesliliği katlanılmaz boyutlara varınca, çok sınırlı, elverişsiz boyutlarda da olsa Meclis oturumlarının canlı yayımlandığı TRT Spor kanalının üzerinden oturumları izleme çaresizliğine düşürüldüğümüzün ayrımına vardım. Hiç değilse Meclis oturumlarının gündemi üzerinden söz alabilen diğer partilerin sözcülerinin kesintili de olsa tezlerini, karşılıklı çelişkilerin sunulması, bilgilendirilimlerinin sınırlı boyutlarına, anında karşılaştırmalı ulaşabiliyorsunuz. Engellenemeyen Meclis oturumları canlı yayınlarının, bir yüzü ile demokratik düzenin elde kalmış çok sınırlı araçlarından birinin önemini ortaya koyuyor oluşu bir yana.. AKPMHP ittifakında, özünde Meclis çalışmalarının, işleyişinin ne boyutlarda katledilebildiğinin sergilenmesi öte yana... İnanmayacaksınız ama kendi adıma sabah Meclis’teki seslenişinde Devlet Bahçeli’nin erken seçim çağrısı ile ayırımında olmadan rahat bir nefes aldığımı sizlerle de paylaşmalıyım... Sadece OHAL’in yetkilerinin sivil diktatoryal, hakhukukdemokrasi ilkeleri ile çatışır kulanılmasından, var olan anayasal düzenin Cumhurbaşkanı, AKP Hükümeti, Meclis, tüm kamu yönetim erklerinin gönüllü tek adam, Saray’a, otoritesine teslim olmalarından kaynaklanan geçerli, düzenin işleyişi öylesine vahim boyutlara ulaşmıştı ki... İktidar çarklarının işleyişi ülkemizin geleceğine yönelik öylesine ağır yaralar açmaktaydı ki, seçimlerin erkene alınması, İktidarlarının sıkışıklığından, geçen her günün kendi yarattıkları yaşamın her alanına yönelik çarpıklıkların ortaya çıkmaması kaygısı ile, çaresizlikten, patlamalar yaşanmadan.. Liderlik efsanesi balonu ile biat ettiklerine inanılan seçmenlerin vefa duyguları tüketilmeden sandığa gitme çabası ile de olsa, bir dizi daha haksızlık, hukuksuzluk içinde, iki aya sıkıştırılmak zorunda kalınılan seçimin sonuçlarının her koşulda hepimiz için hayırlı olacağına yürekten inanıyorum. HHH Sonuçta benim gibi düşünenlerin, toplumda bir çatı altında örgütlenebilirlikleri çok zor görülse de, yarıdan çok fazla oldukları kesin seçmene çok fazla güvendiğim için değil.. Yapılacak seçimler sonucunda sandıktan ne çıkarsa çıksın sonuçta oluşabilecek iktidar erkinin icraatlarının bugünkünden daha haksız, hukuksuz, beter olabileceğine inanmadığım için. Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğinde, geçmişte de pek çok örnekleri yaşandığı üzere, dönem dönem kazanılmış toplumsal hakhukukdemokratik değerlerimizi katlederlerken, ister askeri, ister sivil darbeler içerikli icraatlarında, toplumsal destek, sandık iradesi, gücünü gerekçe yaparak işledikleri suçlara basamak yaparlar. Toplumsal güdüleme ne ölçeklerde baskı, tehdit, şantaj, cepheleştirme, kör inançlara, biat kültürüne, yandaş kayırmacılığa, haksızlıklar, korku salmaya, umutsuzluk, çaresizlik aşılamaya oturtulmuşsa o ölçeklerde uzun ömürlü de yaşanabilir. Yine de sonsuza kadar geçerliliği söz konusu değildir. Hele de eksikli, gedikli, çarpık algılamalarıyla yaşanmış olsa da bu ülkenin sınırları içinde yaşayan her vatandaşımız için geçerliliği olan Laik Cumhuriyet, kurtuluş, kuruluş savaşları, Atatürk devrimleriyle kazanılmış değerlerin bilinç altımızda kazılı kodları söz konusu ise... Cumhuriyetten günümüze uzanan iktidarları erklerinde, ister askeri, ister sivil diktatoryal, halkın toplumsal birikimi, kazanımlarının bütününe, bilinçaltı kodlarına aykırı şiddet, baskı, tehdit içeren, yaşamlarını dayanılmaz kılan icraatlarıyla gelen iktidar erkleri ağırlıktadır. Türkiye, çoğunlukla toplumsal birikimleriyle yürüme dinamiklerinden geriye çekilmek istenmiştir. Yine geri tepen sonuçlarıyla, tarihimize kazınılmış gerçekliklerle sabittir ki, korku ile sağlanmış haksız güç kullanımları eninde sonunda püskürtülmüşlerdir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Ak Parti Genel Başkanı kimliği ile, iki ay sonrası için seçim kararı verildiğini ilan etmesinin ardından, dakikalar geçmemişti ki.. Raslantı(!) Meclis’te OHAL görüşmesi oturumu açıldı. Arka arkaya ilk sözleri alan muhalefet milletvekilleri, erken seçim kararını en kötü durumun sonlandırılması adımı olarak değerlendirirlerken, AKP milletvekillerine seslenişleri çok çarpıcı içerikliydi... “Sonuçta sizin iradeniz olmadan gönderiliyorsunuz. Hiç değilse çocuklarınızın yüzüne bakacak onurlu bir davranışla gelin ‘OHAL ile baskın seçim olmaz’ iradesini gösterin...” KISA... KISA... l Yerli WhatsApp, ‘İletee’ geliyor. HAVELSAN Genel Müdürü Atalay, “En ileri teknolojilerle geliştirilen milli ve kriptolu bir mesajlaşma ve görüşme platformu üzerinde çalışıyoruz. ‘İletee’ adını verdiğimiz platformda, WhatsApp’ın özelliklerinden daha fazlası bulunacak, bizimki çok güvenli olacak” dedi. l Çinli telekom üreticisi ZTE, ABD’nin parça satış yasağına karşı çıktı, varlığının tehlikeye girdiğini açıkladı. ABD, geçen hafta Amerikan şirketlerinin ZTE’ye parça ve yazılım satışını yedi yıl süreyle yasaklamıştı. Şirketin tedarik zincirini bozacak olan bu karara gerekçe olarak, Çinli şirketin daha önce varılan bir anlaşmayı yanlış beyanlarla defalarca ihlal etmesi gösterildi. l Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Cemil Ertim, petrolde 70 dolarlık katılık olursa maliye politikasında atılacak adımlar olabileceğini, fiyat esnekliği olmayan alanlarda ÖTV indirimlerinin bütçede çok olumsuz etkiye yol açmayacağını söyledi. l Kurulan şirket sayısı martta bir önceki aya göre yüzde 5,29 artışla 7 bin 469 oldu. Aynı dönemde kapanan şirket sayısı yüzde 17.87 artarak 732 olarak gerçekleşti. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle