15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 30 Ekim 2018 EDİTÖR: BURAK YURTTAŞ Cumhuriyet sevdalıları Ankara’da buluştu Gazetemiz ve Yenimahalle Belediyesi’nden 29 Ekim kutlaması SELDA GÜNEYSU 29Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu tarihte ilk kez Ankara’dan İstanbul’a taşınırken Ankaralılar Cumhuriyet gazetesi ile Yenimahalle Belediyesi’nin birlikte düzenlediği etkinlikte Cumhuriyetin 95. yılını coşkuyla kutladı. Nâzım Hikmet Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Büyük Cumhuriyet Buluşması”na Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun, Cumhuriyet Vakfı Genel Sekreteri ve yazarı Işık Kansu, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyesi ve yazarı Mustafa Balbay ile Ankara Temsilcisi Sertaç Eş’le beraber yüzlerce yurttaş katıldı. Etkinlikte konuşan Alev Coşkun, “Cumhuriyet halk iradesidir, çağdaşlıktır, ilerlemedir. Sultanların giydikleri tacı alıp halka vermektir” dedi. Cumhuriyetin başkentte kutlanması gerektiğini söyleyen Coşkun, törenlerin İstanbul’a taşınmasına “Cumhuriyet, Gazi Meclis tarafından 95 yıl önce ilan edildi. 95. yılı nasıl kutlamalıyız? Onlar varsınlar orada kutlasınlar, Ankara halkı, halkın içinde kutladı” sözleriyle tepki gösterdi. ‘Cumhuriyet aşktır’ Çoğunluğu gençler ve kadınlardan oluşan kalabalığa seslenen Coşkun “Atatürk’ün kızlarını selamlıyorum. Cumhuriyet aşktır, aşk yaşatmaktır, yaşatmak iyiye, güzele, çağdaşlığa yönelmektir. Akmak, ışık olmak aydınlatmaktır. Bugünlerde ‘Atatürk’ün devrimlerini kut İHTİYAÇ, ATATÜRK’ÜN YOLU Yenimahalle Belediyesi’nin düzenlediği meşaleli yürüyüş Ragıp Tüzün Parkı’ndan başladı. Genç yaşlı Ankaralılar dev Türk bayrağını Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’ne kadar taşıdı. Yenimahalle Belediye Başkanı Yaşar, “Hepimiz Cumhuriyet’in eseriyiz. İhtiyaç, Atatürk’ün yolu, Cumhuriyet’in kuruluş felsefesidir” dedi. Yürüyüşe CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, CHP Milletvekili Servet Ünsal ve CHP İl Başkanı Rıfkı Güvener de katıldı. Yenimahalleliler başta olmak üzere Ankaralılar, marşlar, türküler eşliğinde ellerinde meşaleleri ve bayrakları ile yürüdü. larken biraz yüreğimiz yanıyor. Cumhuriyeti kemiriyorlar, üzgünüz’ diyorsunuz. Bugün bu salonda kadınlar, gençler çoğunlukta oldukça Türkiye Cumhuriyeti, Atatürkçülük yaşayacaktır. Güneşi batıdan doğuramazsınız, akan ırmağı tersine çeviremezsiniz. Onun için Cumhuriyet yaşayacaktır, Kuvayı Milliyeciler ölmez, Atatürkçüler vazgeçmez” diye konuştu. Sonra, Şef Eray İnal’ın yönettiği Cumhuriyet Orkestrası çıktı sahneye. Sanatçılar Atatürk’ün sevdiği şarkıları seslendirdi. Yenimahalle Belediye Başkanı Yaşar da konuşmasında, “Cumhu riyetin devrimleri bizi bu noktalara getirdi. Bugün 600 yıllık saltanattan sonra güzel bir Türkiye varsa; dünyanın 18. ekonomisine sahip bir Türkiye varsa, sanayicisi, profesörü, bürokrasisi, iş adamı varsa bunların tümünü Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetin değerlerine borçluyuz. Bugün de, dün de, yarın da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyeti ilelebet yaşayacak, o bayraklı, o ışıklı yolda ilelebet yürüyeceğiz. Ümitsizliğe kapılmayın. Cumhuriyet Kaddafi, Saddam cumhuriyeti değildir” ifadelerini kullandı. l ANKARA NECATİ SAVAŞ haber 3 1 Aydınlanma bir sü rekli devrim olgusudur ve bilincin kendine karşı giriştiği sürekli dönüşüm etkinliğinin bir anlatımı dır. Aydınlanmayı usun yönlendirdiği bir ilerleme bilinci olarak da görebi liriz. Us doğanın bize bir armağanıdır, bir yetidir, ‘Aydınlanma’ gerçekliği tanıma yetisidir, aynı zamanda anlama aydınlan demektir ve yargılama yetisidir. Bilinç onun bir ürünüdür. Descar Birkaç ay önce bir yayınevinden telefon ettiler; “Aydınlanma Çağı” üzerine bir kitap tes onu “iyi yargılama ve doğruyu yanlıştan ayırabilme gücü” olarak tanımlıyordu. 2 Sağlıklı bir eğitim öncelikle yazmamı önerdiler. “Avrupa’da dü iyi düzenlenmiş bir bellek eğitimi şünce alanında en köklü değişimlerin nin varlığını gerektirir. Eğitim aile yaşandığı dönem olan XVIII. yüzyıl; de başlar. Bunun başka bir yolu değişmez kurallı dinsel inanışlara yoktur: aile varlığı zorunlu olan bir ve bunlardan kaynaklanan skolastik toplum kurumudur. Ancak bellek (dogmatik) düşünceye karşı; aklın, eğitimi ailenin altından kalkabile deneyimlerin, kuşku ve araştırmaların ceği bir iş değildir. Aile kötü bir ön plana çıktığı çağ”ı konu alan bir eğitim ortamıdır. Orada genellikle kitap yazmamı istiyorlardı. eğitilmemiş insanlar eğitim işini Bilindiği gibi, 18. yüzyılda yüklenirler ve bireyler duygu ve Avrupa’da ortaya çıkan ve her düşünce açısından ilk kötü de konuda akla öncelik tanıyan dü neylerini ve ilk ruhsal sarsıntılarını şünce sistemine Aydınlanma, bu orada yaşarlar, böylece daha düşünce sisteminin etkisiyle bilim baştan yanlış bilinç oluşturmaya ve felsefede büyük gelişmelerin başlarlar. olduğu bu yeni döneme Aydınlan 3 Bellek eğitimi ancak okul ma Çağı denmiştir. Aydınlanma da gerçekleştirilebilir. Ama çok Çağı’nda “aklın kullanılması ile zaman eğitim kuramlarının ve doğru bilgiye ulaşılabileceği” fikri eğiticilerin de bellek eğitimi diye temel alınmıştır. bir sorunu yoktur. Bellek eğitimi Sağcılar, İslamcılar, postmo ne kavram eğitimi de diyebiliriz. dernler, Tıpkı AKP gibi, genel Sağlam bellek doğru kavramlar olarak aydınlanma düşünce ve dan kurulmuş bellektir. Asıl sorun, hareketlerinden, özel olarak da yaşamsal önem taşıyan temel “Aydınlanma Çağı”ndan nefret kavramların gerçekliğin şemasını ederler. temel alan bir sıradüzenine göre HHH belleğe yerleştirilmesi ve kavram Öneri sahiplerine, böyle bir ki içeriklerinin gerçeğe uygun olma tabı ancak iki yılda yazabileceği sıdır. Bunun için kavramın kar mi, kalan ömrümün iki yılını bu işe şılığı olan gerçekliği tüm gelişim ayıramayacağımı; kitabı yabancı evreleri boyunca, özellikle tüm bir yazardan çevirtebileceklerini dönüşüm noktalarını göz önün söyledim ama telif bir kitap isti de tutarak incelemek gibi biraz yorlarsa Prof. Dr. Afşar Timuçin’e külfetli bir işi göze almak gerekir. başvurmalarını önerdim. Aradan Ayrıca eğitim programlarının bir süre geçti, bir arkadaşımın buna göre düzenlenmiş olması, evinde Afşar Timuçin’in “Ay eğiticilerin buna göre yetiştirilmiş dınlanma Yazıları” (Bulut Ya olması gerekir. yınları, Nisan 2018) adlı kitabını HHH gördüm. Aradan altı ay geçmiş, “Aydınlanma” ve aydınlık dü okuduğum gazeteler ve kitap şünceye erişme imam hatiplerin ekleri kitabın sözünü bile etme zifirî karanlığında öğrenilmez. mişti. Bu da ülkemizin “Sürekli “Aydınlanma Yazıları” her Aydınlanma” çağının dışında Cumhuriyetçinin mutlaka oku yaşadığının kanıtıydı. ması gereken bir kitap. Türk HHH Aydınlanma Hareketinin alçak Kitabın “Önyazı”sından “hayır gönüllü neferi Afşar Timuçin’i ve için” birkaç alıntı yapacağım: yayınevini kutlarım. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle