Katalog

Perşembe 31 Ağustos 2017 4 haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: ZARİFE SELÇUK Halk gururla kutladı Atatürk’ü halk savunuyor Son günlerde Atatürk heykellerine saldırılar birbirini izliyor. Siverek ve Zonguldak’tan sonra geçen hafta sonunda da Eskişehir’de Osman M. yine Atatürk heykeline saldırınca yakalanıp mahkemeye sevk edimiş ve tutuklanmış. 24 Ağustos tarihli yazıda da belirttiğim gibi, Atatürk heykellerine saldırı ilk kez Demokrat Parti iktidarının daha birinci yılı dolmadan, 27 Şubat 1951’de Kırşehir’deki Atatürk büstünün Pilavoğlu’nun Ticani tarikatına mensup kişilerce tahrip edilmesiyle başlamış, kısa süre içinde bunu aynı yönde 20 girişimin izlemesi üzerine DP iktidarı 31 Temmuz 1951 tarih ve 5816 sayılı Atatürk’ü Koruma Kanunu olarak bilinen 5 maddelik yasayı çıkarmıştır. Yasa şu anda da yürürlüktedir. Atatürk heykellerinin laik Cumhuriyeti simgeledikleri için mürtecilerin hedefi olduğu ve bu saldırıların laik Cumhuriyet ilkelerine soğuk bakan veya karşı çıkmaya çalışan güçlerin iktidar dönemlerinde durumdan vazife çıkaran kişilerce yapıldığı herkesin malumudur. HHH Bugün de böyle bir dönemi yaşadığımızdan, saldırılar artmış bulunmaktadır. Şu anda gerçekle hiç bağdaşmayan şöyle bir görüntü oluşmuştur: Laik, demokratik cumhuriyeti simgeleyen Atatürk heykelleri saldırıya uğramakta, yürütme erki bunları yakalayarak, yargı erki de, Atatürk’ü Koruma Kanunu’nun ilgili maddelerini uygulayarak, Atatürk heykellerini ve dolayısıyla Atatürk’ün eseri olan laik, demokratik cumhuriyetin varlığını ve ilkelerini güya korumaktadır. 24 Ağustos’ta bu köşede de belirttiğimiz gibi, bu görüntü trajikomiktir. Gerçekte ise şu anda Atatürk’ün anısı da ilkeleri de eseri olan laik Cumhuriyet’in kurum ve kuralları da bizzat iktidardan gelen yoğun ve etkin bir saldırıyla yerle bir edilmeye çalışılmaktadır. Laikliğin şeriat düzeni adına geriletildiği, müftülere nikâh yetkisinin verilerek, yüzyıl öncesinden bile daha geriye dönüldüğü, Milli Eğitim’in dinci vakıflara teslim edildiği 2017 yılında, laik Cumhuriyet’in bütün kaleleri zaptedilmiş durumdadır. 1951 yılında, DP’nin irticaya selam gönderen girişimlerinin hemen ardından çıkardığı Atatürk’ü Koruma Kanunu ise, ciddi saldırıların asıl failleri ve kışkırtıcılarına bir şey yapamamaktadır. Bunları vurguladığım “Mürtecinin şapşalı...” başlıklı yazım dolayısıyla Cumhuriyet okuru Kemal Efe’den çok ağır eleştiriler içeren bir ileti aldım. Değerli okurun görüşlerine katılmadığımı, bu trajikomik durumun sürmesinin hiçbir yararı olmadığını düşünmeyi sürdürdüğümü belirtmek isterim. HHH Atatürk’ün anısını da eserini de koruma işlevini hiçbir zaman yerine getirmeyen 5816 sayılı yasa, her şeyden önce, yanlış bir varsayımdan yola çıkmaktadır. Yasa sanki Atatürk’ün eserleri halk tabanından gelen bir tepkiyle saldırıya uğruyor ve de bu tabana karşı onu korumayı amaçlayan bir yürütme ve yargı erki varmış varsayımından hareket ettiği için etkisizdir. Gerçekte durum tam tersidir. Bugün laik, demokratik cumhuriyete damardan saldıran bir zihniyet iktidarda olduğu gibi, yargı da o güce bağımlı bir konumda bulunmaktadır. Bunların etkisindeki birtakım kendini bilmezlerin durumdan vazife çıkararak giriştiği saldırılar ise her şeye karşın münferit kalmaktadır. Mustafa Kemal’in eserine tabandan gelen bir saldırı söz konusu değildir. Tam tersine taban çoğunluğuyla, o esere sahip çıkmakta ve savunma azmini haykırmaktadır. Meydanlardan, tribünlerden, sokaklardan kentlere kadar her yerden yükselen “yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa!” çağrıları bu durumun kanıtıdır. Mustafa Kemal’in eseri laik Cumhuriyet hâlâ tümüyle tarihe karışmadıysa eğer, bunu tabanın o eseri korumaktaki azmine borçlu bulunmaktayız. Zaten laik, demokratik Cumhuriyet ve kurucusunun anısı, 5816 sayılı yasalarla değil halkın demokratik, laik bilinci ve azmi ile korunabilir yalnızca... 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları Anıtkabir’de başladı, halk yürüyüşü ve Solo Türk gösterisiyle sürdü. Hafriyat kamyonları 15 Temmuz’da olduğu gibi yine alanlardaydı Kutlamaların başlangıç adresi her zamanki gibi Anıtkabir oldu. Anıtkabir’e Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Başbakan Binali Yıldırım, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bakanlar ve askeri erkân katıldı. Devlet erkânı aslanlı yoldan yürüyerek geldi, Erdoğan Atatürk’ün mozolesine bıraktığı çelengi özenle yerleştirdi ve düzeltti. akp’nin kutlama timi! Zafer Bayramı’nın “sivil asker, birlik beraberlik içinde kutlanması” temasına uygun olması açısından AKP’li Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin kuruluşu olan EGO’dan gelen personel Anıtkabir’in avlusuna askerlerden önce alınmaya başlandı. Belediyeden gelecekler için önceden akreditasyon yapıldığı da öğrenildi. Büyükşehir Belediyesi personeli isimlerini söyleyerek alana girdi. Darbe girişiminin ardından başlayan, askerlerin XRay cihazından aranarak geçirilmesi uygulaması bu yıl da sürdü. Anıtkabir avlusunda sol tarafa askeri personel alınırken sağ tarafa ise önceden akredite olmuş siviller alındı. Ellerinde Türk bayrakları ile Anıtkabir’e gelen bu sivil yurttaşlar, Erdoğan’a “Başkomutan”, “Reis” sloganı atarak ve “Rabia” işareti yaparak destek gösterisinde bulundu. Bu yurttaşların büyük bir çoğunluğu Erdoğan’ın Anıtkabir’den ayrılmasının ardından Atatürk’ün mozolesini dahi ziyaret etmeden bölgeden ayrıldı. Yurttaşların ayrılmasıyla Anıtkabir avlusunda bıraktıkları plastik su şişeleri ve diğer döküntüler ortaya çıktı. Alandaki askeri personel ise sıralı bir şekilde mozoleyi ziyaret etti ve saygı duruşunda bulundu. Gökçek’in personeli beyaz şapkalarıyla geldi ve Erdoğan’a sevgi gösterilerinde bulundu. Belediyenin getirdiği grup Erdoğan’ın gitmesinin ardından mozoleye çıkmadan plastik şişeleri yerlere atarak alandan ayrıldılar. Saray’da Bahçeli’ye özel ilgi Erdoğan, Misakı Milli Kulesi’nde defteri imzalarken törene katılan MHP lideri Bahçeli yardımcılarıyla avluda bir süre bekledi. Çıkışta Bahçeli’yi gören Erdoğan, MHP heyetine yöneldi ve teker teker hepsiyle tokalaştı. Defterin imzalanmasının ardından Erdoğan ve bakanlar makam araçlarına yönelirken Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, korumalarıyla Anıtkabir Kafeteryası’nın üstündeki bölüme yöneldi. Aslanlı Yol’u güneş gözlüğüyle yürüyen Akar, mozoleye gelince gözlüklerini çıkardı. Erdoğan’dan yine operasyon sinyali Zafer Bayramı resepsiyonunda Erdoğan “Fırat Kalkanı’nda ne yaptıysak aynı şekilde bu görevi ifa etmenin hazırlığı içindeyiz” dedi. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda 30 Ağustos Zafer Bay ramı dolayısıyla re sepsiyon düzenlendi. Kur’anıkerim okunma sıyla başlayan resepsi yona, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, TBMM Başkanı İsmail Kahra man, Başbakan Bina li Yıldırım, MHP lideri Devlet Bahçeli, Genel kurmay Başkanı Orge neral Hulusi Akar, kuv Erdoğan konuşurken Yeniçeri kıyafetli bir askerin beklemesi dikkat çekti. vet komutanları, yük gütleri hain emellerine ulaşamayacak. Ba sek yargı organı başkanları, bakanların ğımsızlık milletimizin karakteridir. Ya istik yanı sıra şehit aileleri, gaziler ile iş, sa lal ya ölüm özgürce yaşama irademizin be nat, spor ve medya camiasının temsil yanıdır. Arakan’da zulüm gören mazlum cileri katıldı. Erdoğan ile Doğan Holding ları yalnız bırakamayız. Çünkü biz dünya Onursal Başkanı Aydın Doğan program da gördüğümüz kötülükleri düzeltmekle öncesi bir süre sohbet etti. Resepsiyon mükellefiz. Teknolojinin küreselleştiği bu da, protokolün önünde yüzü Cumhur dünyada terörü Ortadoğu’ya hapsedeceği başkanı ve Genelkurmay Başkanı’na dö ni sananlar yanılıyor. 911 kilometre Suri nük bir askerin bir saat boyunca yeniçe ye sınırında biz yaşıyoruz onlar değil. Her ri kıyafeti ile bekletilmesi dikkat çekti. türlü tedbirimizi aldık. Fırat Kalkanı’nda ne Erdoğan Desepsiyondaki konuşmasın yaptıysak aynı şekilde bu görevi ifa etme da 15 Temmuz’u anımsatarak, “Terör ör nin hazırlığı içindeyiz” dedi. l ANKARA Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu yolundaki Kurtuluş Savaşı’nın başarısının tescillendiği Büyük Taarruz ve 30 Ağustos Zafer Bayramı Ankara’da farklı etkinliklerle kutlandı. Kutlamalar, devlet erkânının Anıtkabir’i ziyaretiyle başladı ve diğer etkinliklerle sürdü. Geçen yılki darbe girişimlerinden sonra askeri birliklerin girişlerine çekilen Büyükşehir Belediyesi’ne ait hafriyat kamyonları bayram günü de sokaklardaki yerini aldı. Bayramı ‘sivil asker birlikte kutlama” yaklaşımıyla Anıtkabir’e getirilen siviller, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ayrılmasının ardından Atatürk’ün mozolesine gitmeden bölgeden ayrıldı. Kutlamaların başlangıç adresi her zamanki gibi Anıtkabir oldu. Anıtkabir’e Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Başbakan Binali Yıldırım, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bakanlar ve askeri erkân katıldı. Devlet erkânı aslanlı yoldan yürüyerek geldi, Erdoğan Atatürk’ün mozolesine bıraktığı çelengi özenle yerleştirdi ve düzeltti. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasından sonra Misakı Milli Kulesi’ne geçen Erdoğan deftere mesaj yazarak imzaladı. Erdoğan, Anıtkabir merdivenlerinden inerken ve Misakı Milli Kulesi’nden çıkarken kendi lehine slogan atan sivilleri el sallayarak selamladı. Hafriyat kamyonları alanda Kutlamalar nedeniyle Anıtkabir’e çıkan yolların büyük bölümü trafiğe kapatıldı. Ancak yollar daha önceki yılların aksine polis görevlilerince değil, geçen yılki darbe girişiminin ardından askeri birliklerin girişlerine yerleştirilen büyükşehir belediyesine ait hafriyat kamyonlarıyla kapatıldı. Bu kamyonların, sabah saatlerinden itibaren kutlamaların yapılacağı alanlara yoğun olarak yerleştirildiği gözlendi. Anıtkabir’deki tören nedeniyle bölgede güvenliği geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Polis Özel Harekât (PÖH) personeli sağladı. Devlet erkânının ayrılmasının ardından Anıtkabir’in Akdeniz Caddesi girişinde içeri alınmayan yurttaşlar, sivillerin seçilerek içeriye alınmasına tepki gösterdi. Zafer korteji Anıtkabir’deki törenlerin ardından Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yabancı misyon temsilcileri ve devlet erkânının kutlamalarını kabul etti. Yurttaşlar ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) etkinlikleri ise Genelkurmay Kavşağı, TBMM Protokol Kapısı’ndaki kortejle başladı. Kortejin en önünde Türk bayrağı ve Atatürk portresi açan askerler Akay Kavşağı’ndan Kızılay’a yöneldi. Kortejin ikinci sırasında Erdoğan’ın isteği ile yapılan değişiklikle turkuaz renkli kıyafetleriyle tören birliği yürüdü. Daha sonra TSK’nin farklı birliklerinden temsili unsurlar da kortejde yer aldı. Yürüyüşte, darbe girişiminden sonra tamamen İçişleri Bakanlığı’na bağlanan Jandarma’yı ise Jandarma Arama Kurtarma (JAK) birliği temsil etti. Geleneksel mehter bölüğü de kortejde yer aldı. MPT76’lı komandolar Yürüyüşte bir paraşütçü komando takımı bir de tam teçhizatlı komando takımı yer aldı. Yürüyüş boyunca Komando Marşı’nı söyleyen komandoların ellerinde yerli olanaklarla üretilen ve mehmetçiğin kullanımına sunulan MPT76 piyade silahlarının olduğu görüldü. Yürüyüş sırasında polis sıkı güvenlik önlemi alırken Kızılay’dan Ulus’a kadar Atatürk Bulvarı’nın kaldırımlarında toplanan Ankaralılar, korteje sevgi gösterisinde bulundular. Yurttaşlar yürüyüşü videoya kaydetti, bol bol selfie çekti. Yürüyüş, KızılaySıhhiyeUlus güzergâhından önce Birinci Meclis, ardından İkinci Meclis’in önünden geçerek tamamlandı. Solo Türk kent dışına Zafer Bayramı nedeniyle yapılması planlanan Türk Yıldızları gösterisi, kent merkezindeki yapılaşma nedeniyle önce Gölbaşı ilçesindeki Mogan Gölü’ne alındı. Ancak dün gün içinde gösteri uçuşunun profili daha da düşürülerek Solo Türk uçağının gösteri yapması sağlandı. Geçen yıl Atatürk Kültür Merkezi (AKM) alanında yapılan kutlamalarda hava gösterilerinde güçlükler yaşanmıştı. Uçak ve helikopterlerin sergileyeceği yetenekleri protokol ve izleyenlere anlatan subaylar, yüksek katlı yapılaşma nedeniyle gösterilerde zorlanıldığını dile getirmişti. Bu nedenle bu yılki kutlamalar tamamen AKM’den alındı, tank ve benzeri ağır zırhlı araçlar geçiş töreni yapmadı, sembolik düzeyde askeri birlik yalnızca Zafer Yürüyüşü gerçekleştirdi. l ANKARA/Cumhuriyet C MY B