04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Barış notalarıyla Atina’dalar Barış İçin Müzik Vakfı, 19 öğrencisiyle bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen Sistema Europe Gençlik Orkestrası Kampı’na katıldı. Kampa 19 müzisyen, 2 eğitmen, 2 şaperon ve 2 orkestra şefi olmak üzere toplam 25 kişiyle katılan ekip, 1 Ağustos Salı günü gerçekleştirilecek final konserinde 15 ülkeden 250 çocuk Odeon of Herodes Atticus Am fi Tiyatrosu’nda aynı sahneyi paylaşacak. El Sistema Yunanistan ev sahipliğinde Atina’da gerçekleştirilen Sistema Europe Orkestralar Kampı 2 Ağustos’a kadar devam edecek. Salı 1 Ağustos 2017 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK [email protected] 15 FRANSIZ OYUNCU JEANNE MOREAU 89 YAŞINDA YAŞAMINI YİTİRDİ Fransız sinemasının unutulmaz yüzü... Fransız sinemasının en büyük efsanelerinden, sayısız filmde başrol oynamış, Yeni Dalga akımının simgelerinden biri haline gelmiş Jeanne Moreau artık yok. Paris’teki evinde ölü bulunan ünlü oyuncu 89 yaşındaydı. 60’lı yıllarda şöhretle tanışan Moreau başta François Truffaut olmak üzere dönemin bütün büyük sinemacılarını etkilemiş ve birçoğuyla çalışma fırsatı bulmuştu. 23 Ocak 1928’de Paris’te dünyaya gelen Jeanne Moreau lokanta işleten bir babayla İngiliz asıllı dansçı bir annenin çocuğuydu. Genç yaşta tiyatroya tutulan ve Comedie Française’den Denis d’Ines’in derslerine giren Moreau bu yüzden babasıyla ters düşmüş ve ev den kovulmuştu. 1950’de André Gide’in “Vatikan’ın Zindanları” adlı romanından sahneye uyarlanan bir oyunda canlandırdığı fahişe rolüyle ilk kez dikkatleri üzerine çeken oyuncu bir yıl sonra da Jean Stelli’nin yönettiği “Dernier Amour” filmiyle sinema kariyerine başladı. 1957 yılında Louis Malle’ın yönettiği “Ascenseur pour l’échafaud” (“İdam Sehpası”) Moreau’nun ilk önemli başrolüydü ve bu filmdeki performansıyla büyük övgü topladı ama onu Fransız sinemasının zirvesine taşıyacak rol için bir 5 yıl kadar daha beklemesi gerekecekti. François Truffaut’nun imzasını taşıyan ve trajik bir aşk üçgenindeki tek kadını canlandırdığı “Jules et Jim” adlı film, Jeanne Moreau’yu bir anda yıldız mertebesine yükseltti ve Brigitte Bardot ile birlikte döneminin en tanınan siması oldu. Önemli yönetmenlerle çalıştı... Artık uluslararası bir yıldız olan Moreau 60’lı yıllar boyunca Orson Welles (“Dava”, “Chimes at Midnight”), Michelangelo Antonioni (“Gece”), Luis Bunuel (“Le Journal d’une Femme de Chambre”), Joseph Losey (“Eva”), Marcel Ophuls (“Peau de Banane”), Jacques Demy (“La Baie des Anges”), Tony Richardson (“The Sailor from Gibraltar”), John Frankenheimer (“The Train”), gibi önemli yönetmenlerle çalıştı. “Moderato Cantabile” ad lı filmdeki performansıyla Cannes Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alan Moreau 1992 yılında da “La Vieille Qui Marchait Dans La Mer” adlı filmle Cesar ödülüne layık bulundu. Benzersiz güzelliği ve kırçıllı sesiyle beyazperdede çok özel bir yere sahip olan oyuncu aynı zamanda şarkıcılık da yapmıştı. Frank Sinatra ile Carnegie Hall’da sahne alan ve birçok albüm çıkaran ünlü oyuncunun özel hayatı da bir hayli hareketliydi. İki, kez evlenen (yönetmenler JeanLouis Richard ve William Friedkin) Moreau İngiliz sinemacı Tony Richardson, yönetmen Louis Malle, François Truffuat, modacı Pierre Cardin ve caz müzisyeni Miles davis ile de aşk yaşamıştı. Fikret Otyam Hacıbektaş’ta anılacak... Ressam, gazeteci, yazar ve fotoğraf sanatçısı Fikret Otyam, ölümünün 2. yıldönümünde anılacak. Gazetemiz Cumhuriyet’e de uzun yıllar röportajları ve köşe yazılarıyla emek veren Fikret Otyam için ilk tören 6 Ağustos pazar günü Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesi Çilehane bölgesindeki İz Bırakan Aydınlar Gömütlüğü’nde yapılacak. Fikret Otyam’ın eşi dokuma sanatçısı Filiz Otyam ve Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu tarafından birlik te düzenlenecek törene Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Hacıbektaş Şubesi ve Hacıbektaş Eğitim ve Kültür Derneği (HEKDER ) üyeleri de katılacak. Fikret Otyam için ikinci tören ise 8 Ağustos salı günü Antalya’da Muratpaşa Belediyesi Kültür Merkezi’nde saat 19.00’da düzelenecek. Filiz Otyam ve Muratpaşa Belediye Başkanı CHP’li Ümit Uysal tarafından düzenlenen törene Fikret Otyam’ın yakın dostları şair Şükrü Erbaş ve Doç. Dr. Atilla Erdem konuşmacı olarak katılacak. Törende Otyam’ın sevdiği türküler ozanlar Sümer Ezgü, İlke Türkdoğan ve İlyas Şimşek tarafından seslendirilecek. Gazetemize konuşan Filiz Otyam, “Fikret Otyam’ı sevenleri, onun izini izleyenleri ve yarının tek umudu gençleri Fikret Otyam’ı birlikte anmak için bekliyoruz” dedi. King’den Trump’a yaylım ateşi Dünyaca ünlü yazar Stephen King kişisel Twitter hesabından ABD Başkanı Donald Trump’ı yaylım ateşine tuttu. Trump kadar olmasa da aktif bir sosyal medya kullanıcısı olan Stephen King kendisine ait Twitter hesabından önce “Hükümet olması gereken şey gitgide bir Güney Amerika cuntasına benziyor.” yazdı. Kısa sürede 5500 kez retweet edilen ve 25 bin kişi tarafından beğenilen bu paylaşımının ardından King bu kez doğrudan Trump’a yüklendi ve şöyle yazdı: “Herhangi başka bir başJehan Barbur kan Trump’ın yaptıklarının yarısını... üçte birini... onda birini yapsa Enron gibi tarih olmuştu. Ne oldu bize?” Stephen King’in binlerce destek yorumu alan ve 21 bin kez retweet’lenen bu paylaşımı da kısa sürede 73 bin kişi tarafından beğenildi. Ünlü yazar birkaç gün önce de “Transgender bireylerin orduda hizmet edemeyeceğine karar veren Donald Trump iğrençlikte daha önce keşfedilmemiş yerlerde dolaşıyor” yazmıştı. Öyle görünüyor ki King bir süre daha Trump ile uğraşmaya devam edecek. Açıkhavada ‘Korku Gecesi’ Bodrum festivalinde müzik ve edebiyat Bu yıl 12 16 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek Bodrum Müzik Festivali Jehan Barbur ve Onur Behramoğlu ile “Müzik ve Edebiyat”a ev sahipliği yapacak. Şair, yazar Onur Behramoğlu, modern Türk ve dünya şiirinin önde gelen isimlerini anlatmak, onları resim, roman, müzik ve felsefedeki yansımalarıyla göstermek için 14 Ağustos’ta Gümüşlük Akademisi’nde olacak. “Müzik ve Edebiyat” etkinliklerinin ikincisi, 15 Ağustos akşamı şarkı sözü yazarı ve şair Jehan Barbur ile gerçekleşecek. Gümüşlük Akademisi’nde yapılacak etkinlikler 19.30’da başlayacak. Yaz boyu olduğu gibi ağustos ayında da yor izleyicileri. 1974 ABD yapımı, başrollerinde Ma açıkhava film gösterimleri rilyn Burns, Allen Danzi ne devam eden UNIQ Açık ger ve Paul A. Partain’in hava Film Festivali’nde 10 oynadığı “Texas Chain Saw Ağustos gecesi korku sine Massacre” (Teksas Katlia ması tutkun mı) gecenin fi larına ayrıl nalini yapacak. dı. 10 Ağustos Ay boyunca Perşembe ge zengin bir prog cesi önce 1977 ramın yer ala İtalyan yapı cağı etkinlikte mı, yönetmen aralarında Asg liğini Dario har Farhadi’nin Argento’nun yaptığı “Sus ‘Suspiria’ Oscar ödüllü filmi “Satıcı”, Oli piria” gösteri vier Assayas’ın lecek. Argento’nun başya son filmi “Personal Shop pıtı olarak kabul edilen ya per” (Hayalet Hikâyesi) ve kın gelecekte yeniden çev sinemamızın unutulmaz rimi izleyiciyle buluşacak başyapıtlarından, Ömer olan “Suspiria”nın başrol Kavur imzalı “Anayurt lerinde Jessica Harper, Ste Oteli”nin de bulunduğu fania Casini ve Flavio Buc birçok film izleyiciyle bu ci yer alıyor. “Suspiria”nın luşacak. Gösterimlerle ilgi ardından bu kez yine 70’li li detaylı bilgi ve bilet için yılların unutulmaz korku www.mobilet.com adresine filmlerinde biri daha bekli başvurulabilir. Gerçeklerle hesaplaşma zemini Antik çağlardan bugüne tiyatro sahnesi gerçeklerle hesaplaşmanın zemini olmuş. Düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmuş. Baskı ve şiddete başkaldırmış. “Sahnenin yargıçlığı, dünya yasalarının bittiği yerden başlar. O kılıç ile teraziyi ele alarak suçluyu gerçeğin mahkemesi önüne çıkarır” diyor Friedrich Schiller... Her zaman adaletsizliği sorgulamış tiyatro. Sorgulamaya devam edecek. Ben de, zamanıdır diye düşündüm, adaleti/adaletsizliği mahkeme salonlarında tartışan bazı oyunlara bir kez daha değinmek ve de “Cumhuriyet”in haksız yere tutuklandıktan ancak dokuz ay sonra tahliye edilen ve edilmeyen tüm yazarlarına, çalışanlarına bu yolla selam etmek. HHH 2012 yılında Ümit Denizer’in yazdığı, Metin Deniz’in sahne ve giysi tasarımını yaptığı, Rutkay Aziz ve Taner Barlas’ın oynadığı “Adalet Sizsiniz” adlı oyun, o dönemde Türkiye’de esen hukuksuzluk fırtınaları bağlamında irdeler adalet kavramını. Adalet mekanizmasının işleyişine dair çarpıklıkları tarihten örneklerle besleyerek bugünün çarpıklıklarıyla buluşturur. Oyunda, hukuk dışı bir adalet sisteminin kurbanları olan Sokrates, Galileo ve Sacco ile Vanzetti, Rutkay Aziz ve Taner Barlas’ın yorumlarıyla günümüze seslenirler. Adalet mekanizmasındaki çöküntüyü gözler önüne sererler. Demokrasi yolunda, insan hakları yolunda bağımsız ve tarafsız yargının günümüzde ve ülkemizde ne denli gerekli olduğu gerçeğini paylaşırlar seyirciyle. 2014 yılında Tiyatro Tatavla’da izledik Arthur Miller’in “Cadı Kazanı”nı. Çarpık işleyen adalet sistemini ve bu sistemdeki sapmaları kıyasıya eleştiren bu oyun önceki yıllarda da buluşmuştu seyirciyle (1958, 1970, 1994).... Evet, Arthur Miller’in 1953 yılında yazdığı “Cadı Kazanı” adalet mekanizmasını, insan onurunu ve toplumsal bilinci tartışmaya açan bir oyun. 1692’de püriten Salem kasabasında yaşanmış bir cadı avından yola çıkar. Yazar, 1950’ler Amerika’sında Senatör McCarthy’nin başını çektiği Amerikan Karşıtı Faaliyetleri İzleme Komitesi (HUAC)’ın çalışmalarına güçlü göndermeler yapar. O yıllarda, HUAC tarafından tutuklanan, sorgulanan pek çok gazetecinin, yazarın, sanatçının olduğu belgelerle sabittir ve Miller da sorgulananlardan biridir. Oyunda olduğu gibi, gerçek hayatta da çığ gibi büyüyen suçlamalar zinciri önüne geçilemez boyutlara ulaşarak bir şiddet mekanizmasına dönüşür. Yazar, “Cadı Kazanı”nda, suç ve ceza çarkının yönetimin istediği doğrultuda nasıl döndüğünü vurgular... Ve 1983 yılından, Kent Oyuncuları’ndan bir güçlü ses “Savunma İçin Clarence Darrow.” Hem büyük oyuncu Müşfik Kenter’e hem de yaşamı boyunca insanların özgürlüğü için savaş veren ve 1938’de 81 yaşında ölen ünlü ceza avukatı Clarence Darrow’a bir selam... Irving Stone’un 1941’de yazdığı aynı adlı kitabından yola çıkmış oyun yazarı David Rintels. Bir hümanist ve liberal olan Clarence Darrow, insanın düşüncelerinden ötürü cezalandırılmasına karşıdır. Oyun, ters işleyen adaleti sorgular. Bu arada, bir hatırlatma; Darrow’la ilgili ilk oyun ünlü “Maymun Davası”nda [bkz “Inherit the Wind (Rüzgârın Mirası)”] 1925 yılında Dayton Ortaokulunda biyoloji dersinde Evrim Teorisini öğreten Johny Scopes’ı Ortodoks tutucu avukat W.J.Bryan’a karşı Clerance Darrow savunmuştur. Bugün, 2017 yılında, Türkiye’de Evrim Teorisi müfredattan çıkıyor! Tiyatro böyle bir makinedir işte. Böyle güçlü dişlileri döner düşünceyi, doğruyu, yanlışı ödünsüz irdelerken ve bizlere gösterirken... Bitmeyen bir döngünün enerjisidir ve gerçeğin kaçınılmazlığıdır tiyatro... Avène denizlere saygılı güneş kremlerini kullanın, arkanızda yağ atıkları bırakmayın. Enver Gökçe Şiir Ödülü’ne son başvuru 20 Eylül Kar dergisinin düzenlediği Enver Gökçe Şiir Ödülü 2017, 21 22 Ekim tarihlerinde, Ataşehir Belediyesi’nde gerçekleşecek. Seçici Kurulunda Leyla Şahin, Niyazi Yaşar, Metin Cengiz, Yusuf Alper ve Hayrettin Geçkin’in bulunacağı ödüller için son başvuru tarihi 20 Eylül. Katılım koşullarıyla ilgili bilgiye (0533) 572 70 74 numaralı telefonu arayarak ulaşabilirsiniz. Avène denizlere saygılı güneş kremlerini kullanın, arkanızda yağ atıkları bırakmayın. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle