25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 17 Şubat 2017 14 haber/yorum EDİTÖR: ELİF TOKBAY / MÜNEVVER OSKAY ‘TBMM’ mi ‘Pranga’? Bugün, “Misakı Milli”nin (Ulusal Ant) kabulünün “97. yılı”. Özellikle şu günlerde anmanın, ayrıca bağlantılı olarak kimi konuları da anımsamanın zamanı. O günlere dönüp şöyle bir baksak diyorum. “Kurtuluş Savaşı”nın başlangıç döneminin adımlarından olan “Erzurum ve Sivas Kongreleri”nde saptanan ilkeler, “Osmanlı Mebusan Meclisi”nde görüşülüp pekiştirilerek “Misakı Milli” adı altında özetlenip, “17 Şubat 1920”de kabul edilir. Altı maddeden oluşan “Misakı Milli”nin temeli, “yurdun bütünlüğünün ve ulusun bağımsızlığının” sağlanmasıydı. Bu ilkeler, “Büyük Millet Meclisi”nce de kabul edilecekti. Meclis’te, bu temel koşulları sağlayacak bir “barış”ın elde edilmesine doğru yapılan çalışmalar, oldukça “birlik” içinde hızla yürütülür. Ne var ki, zamanla durum değişir, gelinen daha doğrusu oluşturulan bu süreci “Atatürk” “Söylev”de (Nutuk) şöyle: “Zaman geçtikçe Meclis’te birlik olarak çalışmanın sağlanıp düzenlenmesinde güçlükler doğmaya başladı. En önemsiz konularda bile, oylar dağılıyor, Meclis’ten iş çıkamıyordu. Kimi üyeler buna bir çıkar yol bulmak için ‘1920’ yılı ortalarında birtakım örgütler kurmaya kalkıştılar” diyerek ortaya koyar; bunların belli başlılarının adlarını da verir: “Tenasüt Grubu, İstiklal Grubu, Müdafaai Hukuk Zümresi, Halk Zümresi, Islahat Grubu” gibi. Üstelik bunların dışında, adsız olarak oluşturulmuş birçok küçük örgüt de Meclis’tedir. Çoğunlukla yapay gruplaştırmalarla, mini örgütlerle, kimi üyelerce Meclis’te oluşturulmak istenen ortamı Atatürk: “Sayıları çok üyeleri az olan bu gruplar (...) birbirlerini dinlememek yüzünden, Meclis’te neredeyse bir kargaşa nedeni olmaya başlamışlardı; bu tutumları toplantılara katılmalarını da zorlaştırıyordu” der. Meclis’teki durum kısaca böyle; Meclis dışına, ülkenin durumuna şöyle bir değinilirse, ilk söylenecek olan savaşın sürdüğüdür, üstelik kanlı “Anzavur, Delibaş İsyanları” gibi türlü başkaldırılarla birlikte... Ayrıca bu isyanların, “Yunan” savaş cephesinden çekip gönderilen askeri birliklerle bastırıldığı da anımsanmalı. Dahası, “Padişah”ın askerliği kaldırdığını bildiren, böylece ordu erlerini ayartan, silahlarını bırakıp köyüne, evine dönmesi için çalışan kuruluşlar da türemişti; iyi amaçlarla kurulup sonradan yön değiştiren “Yeşil Ordu” bunlardan biriydi. Bu örgüte, “Çerkez Etem Kardeşler”de girecek ve bu üçlünün buyurucu istekleri yerine getirilmeyince, onlar da ordu birliklerine “Yunan’la birleşip” saldırıya geçerlerse de gereken yanıt verilir, tabana kuvvet kaçarlarken takip edilirler; işte tam bu sıralarda Meclis’te yapılan “gizli” oturumda, Atatürk kimi milletvekillerince inceden inceye “sorgu”ya çekilmektedir, “Etem Kardeşler”in “üzerine gidilmesiyle” ilgili olarak... Ne dersiniz bunlara? Nasıl bir Meclis bu? Atatürk niye kapatmaz (!) ki? Hadi kapatmadı, hiç olmazsa sesini, soluğunu kesse ya... Değerli dostlar bunlar bir yana, bu gizli oturumun ardından yapılan toplantıda, Atatürk olan biteni bir bir anlatırken, “Etem, Tevfik ve Reşit Beyler” dediğinde, milletvekilleri: “Artık ‘Bey’ demeyiniz! ‘Hain’ deyiniz!” uyarısında bulununca, milletvekillerine: “Ben, ‘Etem ve Tevfik hainleri’ diyeceğim ama, ‘Büyük Millet Meclisi’nin üyesi kimliği taşıyan ‘Reşit Bey’ için bu sözü kullanmak zorundayım” der; “Bey” demesini böyle vurguladıktan sonra da, “Meclis’e duyduğum saygıdan dolayı!” diyerekte nedenini ortaya koyar. Bilmem ki ne söylemeli değerli dostlar? Önderliğinde yaratılan “TC Devleti”nin, Cumhurbaşkanlığı koltuğunda bugün oturmakta olanın, “TBMM”yi, “ha var, ha yok” çizgisine indirgemesine, şaştığı ve kızdığı denli kızmazdı, “a..y..ş” demesine... Ama sistem, sistem diyerek “TBMM”yi, halkı temsil eden “140 yıllık” temel kurumu “Pranga” olarak dile getirmesine, “ne derdi ne yapardı?” diye sormaya gerek yok sanırım; çünkü Atatürk halkına inanırdı; günümüzde yanıt, “16 Nisan”da, “Hayır!”larla verilecek... Öyle değil mi? 17 ŞUBAT 2017 SAYI: 33371 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Haber Koordinatörü Aykut Küçükkaya Yayın Danışmanı Kadri Gürsel Reklam ve Pazarlama Danışmanı Ayşe Cemal Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven editor@cumhuriyet.com.tr Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 06.23 06.07 06.30 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 07.50 13.25 16.18 07.33 13.10 16.04 07.53 13.32 16.30 Akşam 18.49 18.35 18.59 Yatsı 20.09 19.53 20.16 Poyraz Ali Poyraz Ali’den iyi haber 6.5 AYDIR GİDEMEDİĞİ REHABİLİTASYONUNA BAŞLADI Cezaevinde büyümek zorunda kalan atipik otizmli 4.5 yaşındaki Poyraz Ali, 6.5 ay sonra rehabilitasyona başlayabildi. Baba Emrah Bakır, haberi sosyal medya hesabından duyurdu. Poyraz Ali, annesi Zeynep Bakır, Bakırköy Cezaevi’nden Silivri’ye sürülünce, hem annesinden hem de eğitiminden ayrılmak zorunda kalmıştı. Anne başvurularına yanıt verilmeyince açlık grevine başladı. Sevk talebi kabul edildi. 4 aylık zorunlu ayrılıktan sonra, 6 Aralık’ta Gebze Cezaevi’nde oğluyla buluştu. Poyraz Ali’nin rehabilitasyona kaydı ise 10 Aralık’ta yapıldı. Babası duyurdu Cezaevi yönetimi ise Poyraz Ali’yi sivil araçla okula götürmeye karar verdi. Anne Bakır’ın çocuğunun yanında olmasına izin verilmedi. Böylece Poyraz Ali, eğitime bir türlü başlayamadı. Ba ba Emrah Bakır, dün, oğlunun 6.5 ay sonra rehabilitasyona gidebildiğini söyledi. Bakır, Gebze’de yaşanan durumu şöyle özetledi: “Cezaevi iç güvenliği, ‘çocuk kurum dışına silahlı personelle çıkarılamaz’ diyerek, Poyraz Ali’yi sivil araçla eğitim kurumuna götürmek istedi. Annesinden nasıl ayrılsın bu çocuk? Bakanlıktan uzun zaman yanıt bekledik. Çok mücadele ettik.” l İSTANBUL/Cumhuriyet 64 gün sonra hâkim karşısına çıkan avukat Timtik ve 22 sanık tahliye edildi. Timtik, gözaltında işkence gördüğünü, kendisi üzerinden avukatlara mesaj verildiğini belirtti NÂZIM’LI SAVUNMA İstanbul Kıraç’ta Cemevi’ne ya tıldığı duruşmada CHP Milletvepılan polis baskınıyla darp kili Mahmut Tanal ve yurtdışın edilerek gözaltına alınan, KHK dan da avukatlar yer aldı. ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi avukat Barkın Alkış sesi yükseldi Timtik’in de aralarında bulunduğu Avukat Barkın Timtik, savun 23 kişi, 64 günlük tutukluluğun masına Nâzım Hikmet’in “Va ardından dün çıkarıldıkları mah tan Haini” şiirini okudu. Şiirin kemece serbest bırakıldı. ardından salondan alkış sesle İstanbul 24. Ağır Ceza ri yükseldi. 64 gündür tutuk Mahkemesi’nde dün görülen 25 lu bulunan avukat Timtik, “Po sanıklı davaya aralarında avu lisleriniz bana ‘terörist avuka kat Barkın Timtik’in bulundu tı ve vatan haini’ dediler” ifade ğu 23 tutuklu sanık katıldı. Avu lerini kullandı. Timtik, gözaltı kat Timtik duruşmaya Şakran işlemi sırasında emniyet amiri Cezaevi’nden getirildi. Timtik’i nin yüzünü yumrukladığını be 400’ün üzerinde avukat tem lirterek, “Bunların hiçbiri iddi sil etti. İstanbul ve Ankara Ba anamede geçmiyor. Yüzümde rosu ile ABD kaynaklı Ulusla iz kalacak şekilde bilinçli ola rarası Demokratik Avukatlar rak işkence yapıldı. Benim üze Derneği’nin gözlemci olarak ka rimden avukatlara mesaj veril mek istendi. İşkence meşrulaştırmak isteniyor” dedi. Mahmut Tanal’a söyle Timtik, Varlık Fonu’nu eleştirdiği sırada mahkeme başkanı “İsterseniz onu Mahmut Tanal’a verin, Meclis gündemine getirsin” dedi. Mahkeme başkanı sanıklara “Halkın Sesi TV’yi izliyor musunuz” diye sordu. Timtik’e sorulduğu sırada avukatlarından Selçuk Kozağaçlı söz alarak, “ İddianamede olmayan bir eylemi soruyorsunuz. Bu çarpıcı bir konu” diye tepki gösterdi. 23.30’a kadar süren duruşmada sanıkların savunması ve avukatlarının beyanlarının ardından ara karar açıklandı. Tutuklu yargılanan 23 kişi tahliye edildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Roboski’de 28 Aralık 2011’de 19’u çocuk 34 kişinin savaş uçakları tarafından bombalanarak öldürülmesinin üzerinden 5 yıl geçti. 268 haftadır ‘ADALET’ İSTİYORLAR Roboskili aileler her perşembe olduğu gibi dün de bombardımanda kaybettikleri yakınlarının mezarlarının başında bir araya geldi. 268. kez düzenlenen etkinlikte adalet talep edildi. OHAL kapsamında çıkarılan KHK’lerle faaliyetlerine son verilen Roboski Derneği’nin başkanı Veli Encü, mezarlıkta aileler adına basın açıklaması yaptı. Encü, “Bu köyde katliamdan bu yana her perşembe çocuklarımızın mezarı başın da yaptığımız açıklamaları engellemeye çalışan yöneticilerin bu haksız uygulamaya bir an önce son vermesi gerekiyor. Mezarlık ziyaretimizi drone ile sabote etmek, bizleri bu uygulamalar ile korkutmaya çalışmak katliam politikasının devamı niteliğinde. Barışçıl bir şekilde adalet talebine dayalı bu perşembe buluşmaları Roboski’ye adalet gelene kadar devam edecek” dedi. l MAHMUT ORAL / DİYARBAKIR KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com.tr Bodrum operasyonu için takipsizlik kararı Şırnak Cizre’de geçen yıl şubat ayında devam eden sokağa çıkma yasağı sırasında 3 bodruma düzenlenen operasyonda 100’den fazla kişinin ölümüyle ilgili soruşturmada Cizre Cumhuriyet Savcılığı, takipsizlik kararı verdi. Karara itiraz eden avukat Ramazan Demir, savcının olay yeri incelemesi yapmadığına, Emniyet’in çelişkili beyanlarına dikkat çekti. Bodrumlara girerek inceleme yapan Türkiye’nin en önemli adli tıp uzmanlarından olan Pof. Dr Şebnem Korur Fincancı, biri çocuk çok sayıda yanmış insana ait kemik parçaları bulduklarını belirterek savcının bodrumlarda inceleme yapmayarak “görevi ihmal” suçu işlediğini söyledi. l MAHMUT ORAL Acil kamulaştırmanın kararının iptaline ret Bakanlar Kurulu’nun 21 Mart 2016’da aldığı, Diyarbakır’ın Sur ve Yenişehir ilçeleri sınırlarında bazı alanların “Acele kamulaştırılması” kararının iptali için Diyarbakır Barosu’nun Danıştay’a yaptığı başvuru, “kamulaştırma kararının hukuka aykırı olmadığı” gerekçesiyle reddedildi. Diyarbakır Barosu’ndan yapılan yazılı açıklamada “Temyiz, itirazlarımız doğrultusunda hukuka ve yasaya açıkça aykırı olan Sur ve Yenişehir ilçeleri acele kamulaştırma kararlarının iptalini reddeden mahkeme kararın bozulması talep edilmiştir” denildi. l MAHMUT ORAL Tüm belediyelere kayyım atandı Van’ın Çaldıran, Saray ve Bahçesaray belediyelerine kayyım atandı. Böylelikle kentte DBP’nin tüm belediyelerine kayyım atanmış oldu. İçişleri Bakanlığı tarafından Çaldıran Belediyesi’ne İlçe Kaymakamı Tekin Dundar’ın, Saray Belediyesi’ne İlçe Kaymakamı İbrahim Bayır, Bahçesaray Belediyesi’ne de İlçe Kaymakamı Serhat Karabektaş kayyım olarak atandı. Bahçesaray Belediyesi’ne de kayyım atanmasıyla Van’da DBP’nin 13 belediyesine de kayyım atanmış oldu. Van Büyükşehir Belediyesi’ne de 17 Kasım’da kayyım atanmıştı. l Yurt Haberler HDP’li Beştaş’tan kelepçe sorusu Tutuklu HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Meclis Başkanlığı’na cezaevinden soru önergesi verdi. Beştaş, cezaevine nakli sırasında bileklerine kelepçe takıldığını hatırlatarak “Milletvekiline uygulanan gözaltı ve kelepçe uygulamasının TBMM’nin itibarının zedelenmesine yol açtığını düşünüyor musunuz” diye sordu. Beştaş şu soruları yöneltti: “Başkanı bulunduğunuz parlamento üyesi bir milletvekilinin kolluk güçleri tarafından gözaltına alınmasından haberdar mısınız? Milletvekilinin gece yarısı (01.45) kolluk güçleri tarafından onlarca araçlık ve yüzlerce polis gücüyle evinin basılarak gözaltına alınmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Milletvekiline kelepçe takılması bilginiz dahilinde midir? ” l Yurt Haberler Ayhan Bilgen’e 25 yıl hapis istemi Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, 68 Ekim Kobani olaylarına ilişkin yürütülen soruşturmada tutuklanan HDP Kars Milletvekili ve Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen hakkında hazırlanan iddianame Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. 64 sayfalık iddianamede, Bilgen hakkında, “Terör örgütü üyesi olmak”, “Suç işlemeye alenen tahrik” ve “Halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma” suçlamalarıyla 11 yıldan 25 yıla kadar hapis istendi. l DİYARBAKIR / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle