21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 4 Eylül 2016 2 ‘Yoruluyorum ama annem babam da yoruluyor’ haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Say say bitmez Çocuklar, okuldaki 3 ayrı sınıfta 3 ayrı atölye çalışması içindeler. Animasyon atölyesinde yarattığı kahramanları canlandırmakla meşgul Arda’ya, neler yaptığını sorduğumuzda ‘’Ne kadar saysam bitmez’’ diyerek bizi başından savıyor ve öyküsünü filme dönüştüreceği masanın başına oturuyor. 11 yaşındaki Yiğit Can da, sabırla Tarlada değil okuldayızanimasyon film çalışmasını sürdürüyor. 9 yaşındaki Ülzade’nin tercihi ise kutu oyunları, hamur çalışmaları ve satranç. Yüzlerce çocuk tatilde çalışmak yerine yaz kamplarında ‘eğlendi’ 10yaşındaki Ela, sabah 05.00’te kal oyun oynuyor, darbukalarla ritim tutuyor. ESİAD, çocuk işçiliği kıp tarla çapalamaya git ile mücadelede yer alma tiğini anlatıyor. “Yoru ları gerekliliğinden hare luyor musun” sorusu ketle, Ege Bölgesi’ndeki na cevabı ise “Yoruluyo çiftçi ailelerin çocukları rum ama annem babam da yoruluyor.’’ Bu çok olgun, duyarlı cümleden FAigtaelany nın, öncelikle eğitimlerinin tamamlamalarına ve çocukluklarını yaşamala sonra diyecek laf kalma rına destek olmak üzere yınca 5. sınıf öğrencisi Ela’nın, Kı bu projeyi başlatmış. sa Film Animasyon Atölyesi’nde Proje kapsamında çiftçi ailele hamurdan yarattığı kahramanlara rin 912 yaş aralığındaki çocukla odaklanıyoruz. Çöp adamlar, yıl rına yönelik yaz kampları düzen dızlar, çiçekler, kalpler, birazdan leniyor. Geliştirilen eğitim prog “stop motion’’ tekniğiyle canlana ramları sayesinde; çocukların tar cak, hikâye oluşturacak. lada çalıştırılmasının önüne geçil Ege Sanayicileri ve İşadamla mesi, tarımsal faaliyetin dışında rı Derneği’nin (ESİAD) “Eğlence tutulması ve temel öğrenme tek li Bilim” işbirliği içinde tarım sek nikleri konusunda donanım ka töründeki çocuk işçiliğinin önlen zanmalarının sağlanması ve kişi mesi için başlattığı “Eğlenceli Bi sel gelişimlerine katkıda bulunul lim Ege Köylerinde’’ projesinin ması hedefleniyor. nasıl uygulandığını görmek üzere İzmir Kınık Arpaseki Köyü İlko 526 çocuğa ulaşıldı kulu’ndayız. Her yaştan çocuklar ESİAD Yönetim Kurulu Baş değişik sınıflarda eğlenceli etkin kanı Mustafa Güçlü, “Bu projey likler yapıyor, kimileri de bahçede le asıl amacımız çocuk işçiliği GMüuçstlüafa Okul bahçesinde oyun oynayanı da var darbukalarla ritim tutanı da. ni önlemek” diyor. Güçlü’nün verdiği bilgilere göre, 2015 yılında Denizli’nin Tavas ilçesinde başlatılan projede, 2 haftalık yaz kampları ile 2 köyde toplam 82 çocuğa ulaşılmış. Yarattığı etki ve elde edilen başarı sonucunda proje ikinci yılında, Ege Bölgesi’ndeki dört ilde (İzmir, Manisa, Aydın, Uşak) yer alan sekiz farklı köyde de uygulanmaya başlanmış. Bu yaz toplam 526 çocuğa ulaşılmış. Mustafa Güçlü, projeyi şöyle an latıyor: “ESİAD’ın ‘Eğlenceli Bilim’ iş birliği içinde yürüttüğü sosyal sorumluluk projesi sayesinde yüzlerce çocuk, okulların tatil olduğu yaz döneminde tarlalarda çalışmak yerine düzenlenen yaz kamplarında uygulamalı aktif katılımın merkeze alındığı atölye çalışmalarına katılıyor. Çocukların, temel öğrenme teknikleri konusunda donanım kazanmalarının sağlanması hedefleniyor.” Mengen’e 15.5 metrelik aşçı heykeli Bolu’nun aşçılarıyla ünlü ilçesi Mengen’de düzenlenen ‘Uluslararası Aşçılar ve Turizm Festivali’nde 15.5 metre yüksekliğindeki dünyanın en büyük aşçı heykeli olduğu belirtilen heykel törenle açıldı. Bu yıl 31’incisi düzenlenen ve iki gün sürecek ‘Uluslararası Mengen Aşçılar ve Turizm Festivali’ ilçenin girişine dikilen dünyanın en büyük aşçı heykelinin açılış töreniyle başladı. Açılış törenine katılanlar daha sonra bandonun çaldığı müzikler eşliğinde ilçe merkezine kadar yürüdü. Renkli görüntülere sahne olan kortej yürüyüşü festival alanında son bulurken halkoyunları ekibinin gösterisi ilgiyle izlendi. l BOLU/DHA Her gülüş barış için bir umut Halkevleri Yaz Okulu ve Öğrenci Kollektifleri 3 yıldır olduğu gibi bu yıl da Soma ve Kınık’ta madenci çocukları ile bir araya gelerek birçok atölye ve etkinlik yaptı. Halkevlerinin kurduğu Soma Madenci Evi’nde gönüllü öğretmenlik yapan Ege Üniversitesi öğrencisi Emine Akbaba “Barış çocuklarımızın gülüşünde yükselecek. Gelin hep birlikte çocukların oyun oynadığı sokakta gaz fişeği ile vurulmadığı, en yakınlarını kaybetmediği, çocuk yaşta çalıştırılmadığı, istismara uğramadığı, kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmediği bir dünya için el ele verelim. Eşitliğin, barışın, özgürlüğün ülkesini çocuklarımızın gülüşünde yükseltelim. Bizim intikamımız çocuklarımızın attığı kahkahalar olsun” dedi. 10 yıl önce küçük bir adım atan Öğrenci Kolektifleri ve Halkevleri çocuklara umut oluyor. Yoksul mahallelerde çocuklar ile eğlenerek üreten, gönüllü öğretmenleri ve mahalle halkı ile dayanışmayı ilmek ilmek örüyor. Tek bir amaçları var o da; başka bir dünyanın, parasız eğitimin, ezberci eğitimin değil eğlenerek, üreterek bir eğitimin mümkün olduğu. l Haber Merkezi Ders zili zamlı çalacak EğitimBirSen’in yaptığı araştırmaya göre ilköğretim öğrencisinin aylık maliyeti 519 TL Yeni eğitim öğretim yılının başlamasına sayılı günler kala ve sonuna kadarki eğitimi boyunca sadece okul ihtiyaçları için ortalama lilerin bu yıl eğitim harcamalarının geçen yıla 18 bin 495 TL harcama yapılıyor. Söz konusu ra oranla yüzde 10.4 arttığı ortaya çıktı. EğitimBir kam, ayda ortalama 171 TL olarak veliye yansı Sen’in araştırmasına göre bir öğrencinin velisi yor. Ortaöğretimde ayda ortalama 185 TL harca ne maliyeti 20152016 öğretim dö ma yapılırken, öğrenciye kantinnemi başında 159 TL iken, bu yıl yemekhane için para ayrıldığın 176 TL’ye yükseldi. da, bu rakam okulöncesi ve ilköğ Araştırmaya göre serbest kıya retimde aylık ortalama 319 TL, or fetli bir ilkokula başlayan öğrenci taöğretimde 364 TL’ye çıkıyor. Bu için 555 TL harcanırken üniforma masraflara okul servisi de maliyet zorunluluğu olan ilkokula ise 755 ilköğretimde 519 TL’ye, ortaöğre TL harcanıyor. Bir öğrenci için, timde ise 558 TL’ye çıkıyor. okulöncesi eğitimden ilköğretimin l Ekonomi Servisi İktidar medyasına güvensizliğimin kökenleri Pazar günleri siyasal anılarımı yazmaya başlayalı, Türkiye yarım yüzyıldır, sanki Demokrasi yolunda hiç ilerlememiş gibi gelmeye başladı! HHH Önce, Mülkiye tarihinden bir kara mizah: “1960’ın başında Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde, Demokrasi konusunu, sadece kuramsal açıdan okumakla kalmadık, üzerimize ateş açan asker ve polislerinin kurşunları altında, uygulamalı olarak da öğrendik!” Evet, daha birinci sınıfta, Prof. Bahri Savcı’dan aldığımız “Anayasa” dersinde, İngiliz demokrasisi ile Kıta Avrupası (Fransız) demokrasisi arasındaki farkları okurken... Devrimin iki numaralı adamı İsmet İnönü’nün tepeden inme kararı ile dünyaya örnek olacak biçimde ülkenin Çok Partili Düzen’e geçmesi sayesinde iktidara gelen ve Demokrasiyi katleden Demokrat Parti’nin temsil ettiği Türk Demokrasisi’nin... Kendisini (yani Demokrasiyi) korumak için, “Yaşasın demokrasi”, “Menderes istifa” diye bağıran öğrencilerin üzerine asker ve polislerle saldırdığını, yaşayarak öğrendik! HHH 29 Nisan sabahı, bahçede toplanmış, asker ve polis baskınından önce, kendi kendimize bağırıp çağırırken, birden, bir hareketlenme oldu... “CHP milletvekili Ferda Güley geldi” dediler. Tanımadığım yaşlıca bir adam öğrencilerin yardımıyla bir otomobilin üstüne çıktı ve özet olarak, “Çocuklar sizi anlıyorum, demokrasiye olan inancını zı da takdir ediyorum. Ama lütfen dağılın, size zarar gelmesin. Size söz veriyorum, Meclis’te sizin sözcünüz olacağız, bu görüşlerinizi dile getireceğiz” mealinde bir konuşma yaptı! Güley’in biz gençleri korumak için yaptığı bu çaba ve söylediği sözler boşa gitti, büyük sınıflar tarafından yuhalanarak otomobilin üzerinden indirildi ve bahçenin dışına çıkarıldı. Şimdi asıl anlatmak istediğim noktaya geliyorum: Ertesi günkü iktidar yanlısı gazetelerde, olay tam tersi biçimde yansıtılmış, Ferda Güley’in Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne gittiği ve öğrencileri iktidar aleyhine kışkırttığı yazılmıştı. HHH Elbette iktidar yandaşı medyanın yaptığı en büyük dezenformasyon olayı, en yaygın ve en yoğun biçimde, Birinci Silivri Trajedisi sırasında, Ergenekon, Balyoz, Odatv ve benzeri davalarda yaşanmıştı: Bence, yüzlerce masum insanın hayatının karartılmasına yol açan bu trajedinin trajik sonuçları, günümüzde hâlâ bütünüyle tam idrak edilmemiş... Bu nedenle de, adaletteki haksızlık ve hukuksuzlukların ne korkunç sonuçlar doğurduğu konusunda ciddi dersler alınmamıştır. HHH 1960’tan beri iktidar borazanlarının yazdıklarına ve söylediklerine kuşku ile yaklaşırım... O tür yayınlarda her okuduğuma, duyduğuma inanmam... İktidar eliyle tezgâhlanan toplumsal linçlere de alet olmamaya çalışırım! Engelli öğrencinin ne evi kaldı ne yurdu SEYHAN AVŞAR de kalmasına izin verdi. Sonra Hacettepe Üniversitesi Tarih Bölümü 4. sınıf öğren ki süreçte ise ailesinin ödeyemediği barınma ücretlerini ödeyeceğine dair taahhüt verirse öğren cisi görme engelli Merve Demir ci evinde kalabileceğinin söylen döven kendi üniversitesinin en diğini vurgulayan Demirdöven, gelliler için dizayn edilen öğren “Ama daha sonra taahhüt dahi ci evinden ücretini ödeyemediği verseniz öğrenci evlerinde kala için çıkarılmak istendi. mazsın denildi. Haberim Konu basında yer alın olmadan eşyalarım gü ca bir müddet nefes venlik görevlileri tarafın alan Demirdöven bir dan toplanıp, yurda taşın kaç ay sonra eline ge dı, yurdun kantinine bıra çen bir tebligat ile öğ kıldı” dedi. renci evinden atıldı. Yurda gittiğinde ise Görme engelli Merve ikinci bir şok yaşadığı Demirdöven Hacettepe nı söyleyen Demirdöven, Üniversitesi’ni kazan “Şimdi de yurtta da kala dıktan sonra okulunun Demirdöven. mazsın deniyor. Ortada kütüphanesinde çalış kaldım. Yaz okulunda al maya başladı. 2.5 yıl sonra ise mam gereken dersler vardı. Ka işini aksattığı gibi gerekçeler ile lacak yerim olmadığı için gide işten atıldı. Demirdöven’in, aile medim. Üniversitem beni mağ si maddi imkânları olmadığı için dur etti” diye konuştu. kızlarının kaldığı öğrenci evi Hacettepe Üniversitesi Yurt nin ücretini ödeyemedi. Üniver Müdürü Ebru Erdem ise “Mer site yönetimi Demirdöven’i yurda ve Demirdöven’in yurda kayıdı göndermek istedi. Demirdöven’in nı yapabilmemiz için öğrenci ev iddiasına göre olayın basına yan lerine olan borcunu ve aylık öde sıması ile üniversite yönetimi, melerini yapması gerekiyor” de Demirdöven’in öğrenci evlerin di. l İSTANBUL C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle