15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 27 Ağustos 2016 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Konutzede alarmı ekonomi 9 FETÖ soruşturmasıyla Dumankaya patronlarının mal varlıklarına el konuldu. Fİ Yapı’nın patronu tutuklandı. İki şirkette teslim edilmesi gereken 8 bini aşkın konut var Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturmasının inşaat şirketlerine uzaması, bu şirketlerden ko nut alan yüz binlerce yurtta şı endişelen diriyor. Elle rinde tapu ları olmayan ama seneler dir varını yo ğunu ‘ev sa hibi olaca ŞKeırhaçriban ğım hayaliyle’ konut taksitlerine ödeyen yurt taşlar kara kara düşünmeye başladı. FETÖ’ye finansal destek sağladıkları iddiasıyla Du mankaya İnşaat’ın sahibi ve ortakları Halit Dumankaya, Necla Dumankaya, Uğur Du mankaya, Barış Değer Duman kaya, Ayla Dumankaya ve Se mih Serhat Dumankaya’nın tüm mal varlıklarına el ko nuldu. Dumankaya İnşaat’ın İstanbul’da Maltepe, San caktepe, Kartal, Halkalı ve Bahçeşehir’de devam eden projelerinde 3 bini aşkın ko nut var. Bu da 3 bin tapunun verilmediği anlamına geliyor. Dumankaya’nın HorizonKar tal, RitimMaltepe, Vizyon Kartal, MiksAtakent, Mozaik Sancaktepe, hiFitBahçeşehir, Flex OficeBahçeşehir projele rinde ise şu anda satışlar de vam ediyor. Firma ayrıca Ad res Cadde, Kadıköy Fikirtepe ve Gebze Çayırova’da ise yeni projelere başlamak için ön ta lep topluyor. Son yaşananlar la ilgili Dumankaya’dan yapı lan açıklamada ise hak sahip lerine tapusu verilmemiş pro jelerin inşaatlarının devam et tiği belirtilti. Fi Yapı’da 5 bin kişi Akfa Holding soruşturması kapsamında gözaltına alınan Fi Yapı’nın patronu Fikret İnan dün akşam tutuklandı. Fi Yapı’nın teslim etmesi gereken 5 bini aşkın konut bulunuyor. Peki bu şirketlerin runda. OHAL KHK ile ilgili de el koyma olursa ödeme konu İşe iade yolu yok Halit Dumankaya Ayla Dumankaya Uğur Dumankaya Dumankaya’da evinin tapusunu almayı bekleyen 3 bin kişi var mal varlıklarına el konulursa ya da kayyım atanırsa tapusunu alamamış yurttaşlar ne olacak, parasını ödediği halde tapusunu alamadığı için evi elinden gidecek mi? Tüm bu soruları Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz’a sorduk. İşte o sorular ve yanıtları: Tapu yoksa sıkıntı n Dumankaya’da sahiplerin ve ortakların mal varlıklarına el konuldu. Bu durumda şirketin sahipliği değişir mi? Şirketin devam ettiği inşaatlar nasıl ilerler, inşaatlarda durma söz konusu olur mu? Mal varlıklarına el konuldu şirkette şu an için bir kayyım ataması veya el koyma olmadığı için sahiplik değişmez. Şirketin inşaatları şu an için devam eder burada bir değişiklik yok. n Devam eden projelerden ev alan ama tapusunu almamış ve hâlâ firmaya senet olarak taksit ödeyenler ne olacak? Burada çok seçenekli bir durum var şöyle: Kayyım atanırsa; a) Tapusunu almış teslim almış olanlarda hiçbir sıkıntı yok. b) Tapusunu almamış teslim almış olanlar dava açıp tapu iptali tescil talebi ile tapularını isteyebilirler. c) Tapusunu almamış ve teslim de almamış olanlar için kayyımın ca) Kayyım işlere devam eder bitirirse bir sıkıntı olmaz tapularını alırlar cb) Kayyım şirketi iflas masasına götürür yani iflas ettirtirse iflas masasına bir alacak kalırsa ancak bu kişiler bir bedel alabilirler OHAL KHK çıkarır el koyma olursa; a) Tapusunu alanlarda ve teslim alanlarda sıkıntı bulunmuyor. b) Tapusunu almamış teslim almış olanlar için kanun hükmünde kararnamede (KHK) özel bir düzenleme yoksa birşey talep edilemez. c) Tapusunu almamış ve teslim de almamış olanlar için hiçbir şey yapılamaz. Ödemelere devam n Vadesi gelen senet/taksit ödemesi yapılmalı mı? Şirket bu aşamada kayyım ve el koyma olmadığı için herkes yasal haklarını ödemek zorunda. Kayyım atamasında şirket devam edeceği için ödemeler devam etmek zo sunda mücbir sebep gösterip imtina edilebilir. n Tapuyu güvenceye alan noterde yapılan sözleşme ne işe yarar? Bu noktada noter satış vaadi sözleşmeleri el koyma halinde fazla bir anlam ifade etmez. Kayyım atamasında ise mutlaka dikkate alınmak zorundadır. Geri alma olmaz n Şu ana kadar yapılan ödemeleri taksitleri geri alma yolu var mı? Maalesef geri almak hukuken mümkün değildir. n Şirket kayyıma devredilirse, mevcut projeler nasıl etkilenir? Kayyım tutumu önem kazanacaktır. İflas ettirmek maksadıyla gelmişse projeler büyük ihtimalle duracaktır. Kayyım proje devamı için gelmişse etkilenmez. Ayrıca OHAL KHK ile el koymada tüm projeler örneğin Emlak Konut’a devredilecektir gibi bir şey çıkarsa bu durumda KHK içeriği önem kazanır. n Kayyıma devredilirse, senet/taksit ödemeleri ne olur? Kayyıma geçerse de senet ödemelerinin devam etmesi gerekir. Bir tek OHAL KHK ile şirkete direkt el koyulursa mücbir sebep denilebilir. Ali Güvenç Kiraz 15 Temmuz darbe girişimi sonrası üç ay süre ile OHAL kararı alındı. OHAL kararı sonrası, çıkan kanun hükmünde kararnamelerde yer alan düzenlemeler çok sayıda kişiyi ve şirketi doğrudan ilgilendiriyor. Ticaret Hukuku Uzmanı Av. Muhammet Ufuk Tekin ve İş Hukuku Uzmanı Av. Emrullah Yaman, merakla beklenen sorulara yanıt oluşturabilecek çalışmalarını Hürriyet Dünyası ile paylaştı. 4 Kapatılan işyerlerinde çalışıp da işten çıkarılmış olan işçilerin hukuki durumunda KHK’lerde kaynaklanan bir belirsizlik yok. Bu işçiler İş Kanunu’nun kendilerine verdiği hakları kullanmaya devam edecek. İşe iade davası açan işçi, yine de işe alınmazsa, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve diğer işçilik alacaklarını alabilir. 4 Kapatılan işyerleri için ise durum daha farklı. İşyerleri kapatılan ve bu sebeple iş akitleri feshedilmiş olan işçiler işyerleri kapatıldığı için işe iade yoluna gidilemeyecek. Bu durumdaki işçiler işçilik alacaklarının tahsili yoluna gitmeli. 670 sayılı KHK’nin 5. maddesi önemli. 4 İşçiler yasal haklarını almak için Maliye Bakanlığı’na başvurabilirler. Burada önemli olan aynı KHK’nin 5. maddesinin 4. fıkrasında belirtilen 60 günlük hak düşürücü süreyi kaçırmamaktır. 670 sayılı KHK 17 Ağustos 2016 günü yürürlüğe girdi. Bu durumdaki işçiler en geç 17 Ekim 2016 gününe kadar işyerleri vakıf ise Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ve diğer kurumlar için ise Maliye Bakanlığı’na başvuruda bulunup işçilik alacaklarını talep etmelidirler. 4 Eğer Maliye Bakanlığı işçilik alacaklarını hiç veya olması gerektiği kadar ödemezse bu durumda, İş Kanunu uyarınca Maliye Bakanlığı aleyhine İş Mahkemesi’nde alacak davası açılması mümkün. 4Alacaklıların Durumu: 670 sayılı KHK madde 5’te belirtilen şekilde, alacaklı olduklarına dair kanaat getirici defter, kayıt ve belgelerle birlikte borçluları vakıf ise Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ve diğer kurumlar için ise Maliye Bakanlığı’na başvuruda bulunmalı. Irak Türk firmaların Yerli OLED TV’ler geliyor Türkiye’nin önde gelen iki şirketi Arçelik ve Vestel yerlik OLED televizyonlarını ürettiklerini açıkladılar. Arçelik markasıyla lansmanı yapılacak olan OLED TV, Organik LED ve 4K Picture Perfection teknolojisini izleme deneyimini kullanıcılara sunuyor. Arçelik OLED TV 65 inch büyük ekranı, 6.5 mm inceliği ve metalik tasarımı ile öne çıkıyor. Arçelik AŞ Türkiye’den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Can Dinçer, “Arçelik markalı yeni ürünümüz, Türkiye’de üretilen ilk OLED TV olma özelliğine sahip. 4K ve yeni nesil akıllı TV’lerin yaygınlaşması ile pazardaki talep, üst segment ürünlere doğru kayıyor. Biz de bu talebe en güçlü yanıtı, teknolojide en son nokta olan Arçelik OLED TV ile tüketicilerin karşısına çıkarak veriyoruz. Tüketicilerimiz, yakın zamanda bu ürünümüzü mağazalarımızda bulabilecekler” dedi. Vestel, ilk yerli kavisli TV’sini 2 Eylül’de Berlin’de düzenlenecek IFA Fuarı’nda görücüye çıkaracak. Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Turan Erdoğan, “OLED TV’yi tüketicilerimizle buluşturarak, dar açılarda bile görüntüyü bozmadan sunabilen teknolojisi sayesinde kusursuz bir TV izleme deneyimi sunacağız” dedi. l Ekonomi Servisi alacaklarını ödeyecek Irak Planlama Bakanı, ülkede yatırım yapan Türk firmaların alacaklarının önce yarısının, firmalar işin yüzde 85’ini tamamlayınca tamamının ödeneceğini söyledi. 11 milyar dolarlık kayıp Rusya ve Avrupa pazarlarından gelen turist sayısında ciddi kayıplar yaşayan Türkiye turizminin kayıpları büyüyor. 2016’da turizmin kaybı 11 milyar dolara yaklaştı. Turizmdatabank’ın ‘Krizden Sonra Türkiye Turizmi Araştırması’ çerçevesinde, 2016 ilk yarı kesinleşmiş turizm istatistikleri ile revize ettiği tahmine göre turizmdeki kayıplar büyüdü. Yapılan tahmine göre Türkiye turizmi 2016’da 9 milyondan fazla turist ve 11 milyar dolara yakın turizm geliri kaybedecek. Türkiye’ye 2016 yılının ilk yarısında gelen yabancı ziyaretçi sayısı yüzde 27.9 azalarak 14.8 milyondan 10.7 milyona gerilemişti. Türkiye’nin turizm geliri 2016’nın ilk yarısında yüzde 29 azalarak 12.6 milyar dolardan 9 milyar seviyesine indi. Terör vurdu Öte yandan yapılan son anketlerde terörün tatilcilerin yüzde 40’ını olumsuz etkilediği ve kitlelerin yüzde 5’inin daha güvenli gördükleri ülkelere yöneldiklerini ortaya koydu. IPK tarafından yapılan ve 2017 başlarında açıklanacak olan anketin ilk sonuçlarına göre terör tatil kararlarını etkilemeye devam ediyor. Terörden kaynaklı seyahat endişesi özellikle çocuklu ailelerde fazla hissediliyor. Ankete göre her 100 kişiden 15’i de daha güvenli ülkelere yöneliyor. Diğer yandan 2017’de de terör endişesinin hâkim olması ve güvenli ülkelerin öne çıkması beklenirken, ankete göre 2016’da seyahat edenlerin yüzde 25’i güvenli yerlerde tatil yaptı. l Ekonomi Servisi Irak Planlama Bakanı Selman Ali elCumeyli, Irak’ta yatırım yapan ve alacaklarını tahsil etmekte zorlanan Türk firmalarının bu sorununu çözmek için çalışma başlattıklarını belirterek, “Irak kabinesi olarak, bu şirketlerin kalan alacaklarının en az yüzde 50’sini ödemeye karar verdik. Firmalar, onlardan beklenen işin yüzde 85’ini tamamladıklarında ödemenin tamamını alacaklar. Bu çalışma Türk şirketlerinin Irak’ta işlerini sürdürmelerine yardım edecek” diye konuştu. Ticaret artacak 85. İzmir Enternasyonel Fuarı’nın açılış töreni için geldiği İzmir’de konuşan Cumeyli, iki ülkenin de ticari ilişkileri artırmak istediğini ve bu nedenle kalabalık bir heyetle İzmir’e geldiklerini söyledi. Irak’ın büyük bölümünde mücadele ettikleri IŞİD terör örgütü nedeniyle savunma harcamalarının arttığına vurgu yapan Cumeyli, “Petrol fiyatlarının gerilemesiyle de gelirlerimiz azaldı. Bu gelişmelerden sonra en büyük ticaret ortaklarımızdan Türkiye ile ticaretimizde dikkati çeken bir azalma oldu. Hedefimiz aramızdaki ticareti ve işbirliğini canlandırmak” dedi. l Ekonomi Servisi Üst akıl akılsız mı? Zengin kuzey dünyasının (emperyalizmin) halen geçerli güç simgesi ABD’nin temsilcisi Joe Biden’ın, bizim Fırat Kalkanı harekâtımızla çakışan Ankara’daki vücut dilini de kattığı özürlerini dinlerken, “Ankara’ya gelmekte geç kaldım... YPG Fırat’ın doğusuna çekilmezse desteğimizi kaybeder” demesinden... “Cemaatin yarım kalan darbe girişiminden sorumlu tutulmalarından rahatsızlar.. Aslında dünyanın her yerinde çıkarlar adına durumlara göre kuruluşlarından, kendileri için sorun oluşturacak güce ulaşmalarına kadar destek verilen terör örgütleri değil sadece, askerisivil diktatoryal iktidarlar ile çıkar işbirliklerinden dersler çıkardıkları, sonuçta insanlığa, milyarlarla dünyalının insan haklarına verilen çok ağır zararlardan tövbekâr oldukları sonuçlarını çıkarabilir miyiz?..” İnsanlığın çok yakın tarihi içindeki dünya düzeninin ayakta kalması adına işlenmiş insanlık suçlarını şöyle bir anımsamak... “Biz İsrail’i zora sokan Filistin’in güçlenmesinden kaygılanıp HAMAS’ı ellerimizle beslemiş, kollamıştık, sonradan daha büyük bela olacağını göremedik”, “Taliban’ı kurmak Rusya’nın işgali altına girmekte olan Afganistan’ı kurtarma amaçlıydı. Sonrasında hem Afgan halkının, hem de ebedi müttefikimiz Pakistan’ın mezhepler, aşiretler, cemaatler çatışmaları iç savaş bataklıklarına sürüklenmesindeki kıvılcım rolünü öngeremezdik”, “İki ülkenin halklarını kırımdan geçiren Irakİran savaşının vallah billah sorumlusu biz değiliz”, “Afganistan, Irak’ta bizi gökdelenlerimizi vuran uçaklarla ülkemizde çarpan, radikal siyasal İslamcı terör örgütleriyle yataklarında savaşmak için işgal eylemleri çaresiz çözüm gibi gelmişti. Diktatör Saddam’ın nükler silahlanmasının yalan olduğunu çok sonra öğrendik”, “Arap baharları, onlardan da önce eski Sovyetler bölgesindeki kırmızıturuncu karanfil operasyonları, dünyaya, bu ülkeleri insan hakları, demokrasi ihracı gibi bir iyi niyetin ürünleriydi...” HHH Dünya ülkelerine demokrasi ihraç etme amaçlı el uzatmalarımızın sonrasında, bölgeler, ülkeler, yoksul güney dünyası, İslamın siyasal radikalleşmesi, ırklar odaklı terör örgütlenmelerinin filizlenmesiyle iç savaşlar, bataklıklar üretmesi bizim sorumluluğumuz, suçumuz mu? Bizim operasyonlarımızda, işgallerimizde, demokrasi adına el uzatma adımlarımızda çok az kan akmışken, söz konusu ülkeler, bölgelerdeki ırklar, dinler, mezhepler, aşiretler eksenli iç savaşlar çıkar paylaşım kavgalarında akan büyük kandan bizim sorumlu tutulmamız vicdansızlık değil mi? Sonuçta yılların diktatörlerinin devrilmesinde katkıda bulunduğumuz IrakSuriyeLibya, Afganistan, Pakistan’ın iç savaşlar bataklıklarından, yoksullukyoksunlukta en altta kalmamak üzere birbirlerinin üstüne çıkmaya kalkışan ırklarmezhepler, aşiretleri.. odaklı, yüzyıllar öncesine, çağ dışı ilkel yok etme güdülerine, vahşete bürünmüş gözlerini kan bürümüş örgütlenmeleri, liderlikleri asıl suçlu, sorumlu değiller mi? HHH Dünyanın insanlığı, içimizi kanatan bu karamsar gidişi, insanlığın dibe çekilişinin karabasanı bir yana, bizim bu karabasana çekilişimize ilişkin yaşadıklarımız, ülkemizin, insanımızın, çocuklarımızın geleceklerinin travmatik gelişmelerini yaşamakta olduğumuz bu günlerin içinde; tek bir yanlış adım atma lüksümüzün bile kalmadığı karabasan gelişmeler öte yana... Üst aklın bu kadar da akılsız olamayacağına güvenenlerle, insanlığın geldiği uçurum noktalar ortada... Zaten ABD’nin Bush projesi çuvallayıp Obama projesi ile Irak’tan, Afganistan’dan askeri gücünü çekme kararını verdiği, o tarihler için hâlâ tehdit sayılan İran için ülkemizde koruma kalkanı yaptırılan günlerde bir ABD düşünce kuruluşu yöneticisinin sözleri hiç aklımdan çıkmıyor... “Siz Kemalistler ülkenizde yaşadığınız tüm sorunların suçunu bizden biliyorsanız, boşuna niye isyan ediyorsunuz” tepkisini koyuvermişti.. “Sizin de hoşunuza gidebilecek tek sözüm, ‘bölgede doğrudan askeri müdahalelerden vazgeçtik, çekiliyoruz, başınızın çaresine bakacaksınız’ demişti.” Arkasından da dünya ölçeğinde çıkar güçleri, dengeleri adına, bölgelerde rol üstlenecek güçlerin oluşturulmasından söz etmişti... Sözün özü, üst aklın akılsızlıklarının bile bedellerini onlar, yukarıdakiler çok hafif atlatabilirler. Bizim, aynı toprakları paylaşan ülkeler, hele de aynı ülkenin vatandaşlarının hiç böyle lüksleri yok... Evi olana destek yok Devlet destekli konut hesabı açılması konusunda yapılan düzenlemelerde değişiklik yapıldı. Buna göre ev sahibi olan kişiler konut hesabı açamayacak. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelik değişikliğine göre, konut hesabının açıldığı tarihte tamamı kendi adına kayıtlı kat mülkiyetli, kat irtifaklı veya müstakil tapulu konut nitelikli taşınmaz mal sahipleri adına konut hesabı açılamayacak. Katılımcıların devlet katkısına hak kazanabilmesi için başvurduğu konut dışında 7 Nisan 2015’ten itibaren konut nitelikli başka bir taşınmaz edinmemiş olması gerekecek. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle