Katalog

Cuma 19 Ağustos 2016 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ZARİFE SELÇUK ‘İç savaşı tetikler’ haber 5 HDP’li vekiller yaşanan şiddetin kör bir sarmala döndüğünü ve bu durumun iç savaşa neden olabileceği kaygılarını dile getirdi Diyarbakır, Van ve Elazığ’daki saldırıların ardından dün HDP’de gerçekleştirilen kapalı grup toplantısında, demokratik ve sivil siyasetin önünün kapanması ve yaşanan saldırıların Türkiye’de toplumsal anlam da tehlikeli bir süreci tetikleyebilece ği değerlendirmeleri yapıldı. HDP’li ba zı vekiller; yaşanan şidde tin olağanlaşmasının kör bir şiddet sarmalını doğu rabileceği ve bunun da iç savaşa neden olabileceği MAHMUT LICALI kaygısını dile getirdi. Darbe girişiminin ardın dan Cumhurbaşkanı baş kanlığında gerçekleşen liderler zirvesi ve TBMM’de oluşturulan anayasa komis yonunda HDP’nin yer almamasıyla, si vil siyaset yollarının tamamen tıkandı ğı değerlendirmeleri yapıldı. HDP’li ba zı vekiller, darbe girişiminin ardından Kürt sorununun çözümü konusunda hü kümetin çok büyük tarihi fırsatı kullan madığı değerlendirmesini yaptı. Toplan tıda, Öcalan’nın ailesi ya da avukatla rıyla görüştürülmesinin yaşanan gerili mi azaltabileceği değerlendirmeleri de yapıldı. Kapalı grup toplantısında bazı milletvekileri PKK’nin yaptığı saldırıla rı kınayan açıklama yapılmasını gerek tiğini de dile getirdi. l ANKARA HDP: KAYGI VERİCİ HDP’li milletvekillerinin kapalı grup toplantısının ardından HDP MYK de yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada Türkiye’nin hızla sonu belirsiz bir ortama sürüklendiği belirtilerek “Bugün (dün) Elazığ’da, geçtiğimiz günlerde Van ve Diyarbakır’da yaşanan gelişmeler bizim için büyük bir üzüntü ve kaygı konusudur” denildi. MYK açıklamasında, isim verilmeden PKK’ye de atıf yapılarak, Türkiye’yi ağır çatışmalı ortama sürükleyecek tutumlardan uzak durulması gerektiği belirtildi. KILIÇDAROĞLU: Ne istediyseniz verdik CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Elazığ’daki terör saldırısının ardından hükümete çağrı yaptı. Kılıçdaroğlu hükümete “Terörü bitirmek için muhalefetten ne istiyorsanız vermeye hazırız. Ne istediyseniz biz size verdik, siz de lütfen terörü çözün, bitirin. Türkiye’yi bu beladan kurtarın” diye seslendi. Terör kimden gelirse gelsin, amacı ne olursa olsun, bütün siyasi partilerin, sivil toplum kuruKılıçdaroğlu luşlarının, meslek kuruluşlarının hep birlikte lanetlemesi gereken bir olay olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, teröre karşı ortak birlikteliğin sürdürüleceğini kaydetti. CHP heyeti Elazığ’da CHP, Genel Başkan Yardımcısı ve Milletvekili Veli Ağbaba ve milletvekilleri Ali Özcan ile Şenal Sarıhan’dan oluşan heyeti, incelemelerde bulunması için tElazığ’da görevlendirdi. Heyet, Başbakan’ın heyetiyle olay yerinde incelemede bulundu. l ANKARA/Cumhuriyet ‘SABIR TAŞI ÇATLADI’ MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli twitter hesabından saldırıyı kınayarak “Terörizm şiddet ve dehşet yüzünü her gün göstermekte, Türkiye çok cepheden saldırı altında tutulmaktadır. Artık sabır taşı çatlamıştır! Türkiye’de acı ve korkudan başka her konu ikinci plandadır. Bugün peş peşe gelen kara ve kahredici haberler milletimizi bir kez daha zelzele gibi sarsmış, bir kez daha elem ve endişeye sevk etmiştir” dedi. Dzanuvörunblaelltuı Hakkâri’nin il statüsünden çıkarılmasına karşı başlayan eylemler sürüyor. Karara tepki gösteren STK’ler ve Hakkâri İl Kalsın Komisyonu’nun Ankara’daki eylemleri sürerken Hakkâri’de aralarında STK temsilcilerinin de bulunduğu bazı kişiler önceki akşam saatlerinde kent merkezindeki Bulvar Caddesi Özdemirler Sokağı’nın girişine “Hakkâri il kalsın” pankartı asıp nöbet eylemine başladı. Davulzurnalar eşliğinde Başbakan: Fırça yemekönce kent merkezine yürüyüş yapanlar, daha sonra da nöbet eylemine başladı. l DHA isteyen Saray’a gitsin Erdoğan, Hakkâri ve Şırnak konusunda ikna edilemedi EMİNE KAPLAN Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ikna edilememesi nedeniyle Hakkâri ve Şırnak’ın ilçe yapılması, belediyelere kayyım atanması ve hiper özelleştirme öngören torba yasa tasarısı üzerinde AKP ve muhalefet partileri arasında yapılan görüşmelerde uzlaşma sağlanamadı. Başbakan Binali Yıldırım’ın, muha ERDOĞAN: PKK’NİN ARKASINDA FETÖ VAR Erdoğan; Van, Elazığ ve Diyarbakır saldırılarını “PKK’nın son günlerdeki saldırılarının gerisinde bilgi paylaşımı ve teşvik anlamında FETÖ’nün olduğunu anlamak için kâhin olmaya gerek yok” sözleri ile değerlendirdi. Erdoğan, “Biz bu mücadeleyi satıhta veriyoruz belli bir hatta değil. Bu devlet bir çadır devleti değil lefetle görüşmeleri sürdüren parti yö dir. Türkiye 2200 yıllık devlet geleneğine sahip bir neticilerinin “Cumhurbaşkanı’yla ko ülkedir” ifadelerini kullandı. Erdoğan’ın PYD ile ilgi nuşalım” demeleri üzerine “Ben ikna edemedim, fırça yemek istiyorsanız gidin” dediği belirtildi. Liderler arasında yeni bir gö li olarak da “Suriye’nin kuzeyinde YPG’nin saldırıları var tehdit oluşturuyor, gerekirse orası, mücade le edeceğiz” demesi dikkat çekti. Son 24 saatteki peş peşe terör saldırılarının ardından dün Cumhurbaşkanlığı Saray’ında olağanüstü rüşme ve uzlaşma arayışının güvenlik toplantısı düzenlendi. Erdoğan baş olmaması durumunda AKP, kanlığındaki olağanüstü güvenlik toplantısına torba tasarıyı pazar gününe Başbakan Binali Yıldırım, Genelkurmay Baş kadar TBMM’den geçirmeyi planlıyor.l ANKARA Erdoğan kanı Orgeneral Hulusi Akar ve ilgili bakanlar katıldı. lANKARA/Cumhuriyet Başbakan örgüt adı verdi Başbakan Binali Yıldırım, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile birlikte Elazığ’a giderek saldırıya uğrayan Emniyet Müdürlüğü’nün bulunduğu bölgede incelemelerde bulundu. Saldırıda 3 polisin şehit olduğunu, 85’i polis 217 kişinin yaralandığını belirten Yıldırım, “Yaralılardan 72 tanesi taburcu; ayakta tedavi oldu. 145 yaralının da 5 hastanede tedavisi sürüyor. Bu yaralılarınızın 85’i polis, 60’ı sivil vatandaşlardan oluşuyor. Yaralılardan nispeten durumu ağır olanların sayısı 20. Bunların içinde 2 polisimizin yarası daha ağır” dedi. “Buna benzer olayları yine bekleyebiliriz” ifadelerini kullanan Yıldırım “Patlamanın sorumlusu, bölücü terör örgütü PKK’dir ve onun uzantılarıdır. Bununla ilgili gereken tahkikatlar başlamıştır” dedi. ‘ABD İLE ARAMIZI BOZMAYIZ’ Başbakan Yıldırım, Diplomatik Misyon Şefleri’yle Çankaya Köşkü’nde verilen yemekte bir araya geldi. Yemek öncesinde misyon şeflerine seslenen Yıldırım, “Bazı dostlarımız darbe girişimini görmezden gelip darbecilerin hukuk ve ada letle yargılanıp yargılanmayacağı konusunu tartıştılar. Bu bizi çok üzdü” dedi. Yıldırım, Fethullah Gülen’in iadesi konusunYıldırım da ise “Bu konuda ABD ile ikili anlaşmamız var. Adli yardım ve suçluların iadesine yönelik anlaşmamız var. ABD’den hakkımız olan bir şeyi istiyoruz. Geçici tutuklayın ve ülkenizde barındırmayın. Adli anlamda her türlü bilgi ve belgeyi paylaşacağız. Bunun karşılığındaki tek isteğimiz bu terörist başının daha fazla ABD’de kalmaması. O kalmaya devam ettiği müddetçe, eminim ki 79 milyon Türk halkının, ABD’ye karşı burukluğu devam edecek. ABD de herhalde görmezlikten gelemez. Hiç kimse ile ilişkileri bozmak gibi bir niyetimiz yok. Hele hele bir terörist başı yüzünden ABD ile ilişkileri zor sokmak istemeyiz” dedi. “Rusya ile işlerin yeniden yoluna girmesinin şartlarından bir tanesi Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasına bağlı” diyen Yıldırım, “Türkiye’nin Rusya’yla, İran’la, Ortadoğu ve Körfez ülkeleriyle, Arabistan’la ilişkilerini geliştirmesi ne AB, ne de ABD’ye, alternatif değil” dedi. l Haber Merkezi Çözüm sürecini bitiren Ceylanpınar suikastını aydınlatmaya çalışan avukat Hüseyin Akay gözaltına alındı. İki polisi öldürdükleri gerekçesiyle tutuklanan sanıkların avukatlığını yapan Akay’ın “FETÖ” operasyonuyla bağlantılı olarak gözaltına alınması kuşku yarattı. Dün sabah Ceylanpınar’daki evi ve işyerinde arama yapılan Hüseyin Akay’ın ‘talimatla’ gözaltına alındığı ve Şanlıurfa’ya götürüldüğü bildirildi. Avukatlarıyla görüştürülmeyen Akay’ın Ankara’ya gönderilmesi bekleniyor. Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe, gözaltı kararının 2012 yılında yapılan hâkim ve savcılık sınavıyla ilgili olduğunu öğrendiklerini söyledi. Ancak, Hüseyin Akay’ın 2012’de girdiği sınavı kazanmasına karşın mülakatta elendiği öğrenildi. Yakınları Akay’ın elenmesi üzerine sınavlara itiraz ettiği, 2012’den önce ve sonra da sınavlara girmesine karşın her defasında mülakatı geçemediğini anlatıyor. 22 Temmuz 2015’te Ceylanpınar’da iki po Ceylanpınar’da kuşku artıyor lisi öldürdükleri gerekçesiyle bir yıldan fazladır cezaevinde tutulan sanıklara ‘kumpas’ kurulduğunu belirten Akay, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yapılan son duruşmada suikasttaki FETÖ şüphesini dile getirmişti. HTS dökümanlarının imha edilmesini, hiçbir delil olmamasına rağmen müvekilleri hakkın da tutuklama kararını veren hâkim Nurettin Bulut’un FETÖ kapsamında tukuklanmasını, ayrıca ihbarı yapanların FETÖ kapsamında arandığını ve tutuklandığını belirterek konunun araştırılmasını istemişti. Tutuklu sanıklardan Sedat A.’nın ağabeyi Abdurrahim A.’ya göre gözaltı kararına yönelik suçlama gerçekçi değil. Avukat Hüseyin Akay’ın cemaatle mücadele eden ve olayda FETÖ bağlantısını ortaya çıkarmaya çalışan bir isim olduğunu vurgulayan Abdurrahim A., “Dün akşam (önceki akşam) birlikteydik. 15 gün sonra düğünü var. İki hafta önce yurtdışı yasağı konulduğunu öğrenmiş. Bu traji komik duruma gülüyordu. Cemaate karşı olan bir adam bu yapıyla suçlanıyor. Eğer 2012’deki sınavda soruları almış olsaydı şu anda hâkim ya da savcı olurdu. Oysa bu adam bir avukat” dedi. 3 Ağustos’ta Hüseyin Akay ile Ceylanpınar cinayetine ilişkin ‘FETÖ’ emarelerini konuşup gündeme getirmiştik. Geleceğe dair kaygılar Türkiye, gerilim, kutuplaşma, çatışma konusunda 14 Temmuz’dan daha iyi durumda, bunun nedeni darbe girişimine tepki konusunda ortaklaşma ki, bu da hiç küçümsenecek bir zemin değil. Ancak, ortaklaşma, uzlaşma zemini her konuda benzer düşünme, benzer tepki verme beklentisine dönüşürse, bundan farklılıkları hoş görmekten uzaklaşan otoriter bir uzlaşmadan başka bir sonuç beklenemez, bunu bilelim. Diğer taraftan, böylesi ortamlarda uzlaşmanın ‘ortak düşman’ veya tehdit üzerinden kurulması ne kadar doğalsa, ilanihaye düşmanlık ve tehdit algısı üzerinden devam etmesi de o denli sorunludur. Dahası, Türkiye’nin başına gelen tüm felaketlerin ‘gizemli ve meşum’ bir örgütlenmenin eseri olarak görülmesi ve bu kavrayışın yerleşmesi, bizi bu ülkeye yol aldıracak, yeni bir gelecek kurgulayacak kabiliyetten uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramayacak. Halihazırda, özellikle medya, tamamen sığ sulara demir atmış vaziyette. Hangi televizyonu açsanız, ya bir FETÖ itirafçısı, ya bir Ergenekon mağduru. Hiçbirinin hikâyesi ufuk açıcı olmadığı gibi, çoğu kez yanıltıcı. Ergenekon davaları büyük mağduriyetlere neden olmuş, kumpaslarla örülmüş bir süreç olarak yaşandı, bunu teslim etmek lazım, ama Türkiye’nin geleceği, eski Türkiye savunuları üzerine kurgulanamaz. İtirafçılara gelince, böyle bir ortamda sahne almaları tabii karşılanabilir ama hadi bir yere kadar. Ne yani, ‘geçmişle hesaplaşmayı’, bir zamanlar içinde bulundukları yapıyı, en iyi ihtimalle kavrayamamış, başka bir ihtimalle kişisel hırs, ikbal, sürtüşme nedeni ile ve/veya yeni ikballer peşinde terk etmiş kişilerin söyledikleri üzerinden mi yapacağız? En iyi ihtimalle, içinde bulunduğu yapıyı on, yirmi, otuz sene boyunca kavrayamamış adamlardan bu ülkeye ne hayır gelir? Gerekçe başka ise, bir ikbal gemisinden diğerine atlama kurnazlığından başka meziyeti veya daha doğrusu meziyetsizliği olmayan adamlardan kime ne hayır gelir? Geçmiş ha talardan pişman olmuş adamlar/kadınlar nadim olur, itirafçı olmak bambaşka bir şey, karanlık ve kirli bir iştir. Söz konusu olan hangi dava, örgüt, yapı olursa olsun, karakteri sağlam bir itirafçının adı aklınıza geliyor mu? Makbul olan hatasından dönen, dönerken yüzü kızaran adam/kadın olmak gerekir, pişkinlikte sınır tanımadan piyasaya dökülen değil. Bir diğer tehlike, sırtında yumurta küfesi olmayıp, gerilim ve çatışmadan geçinen bir taifenin tezgâh kapatma korkusu ile iktidarın uzlaşma siyasetine taş koyma çabaları. Ne yazık ki, “Dar çevre olsun ki bizim işimiz yürüsün” kafasındaki küçük hesapçılar, idealistlik kılıfı içinde Türkiye’nin geleceğini tehlikeye atmaktan çekinmiyorlar. Bazıları belki gerçekten söylediklerine inanıyor, ama sergiledikleri en iyi ihtimalle, Türkiye’nin içine hapsolamayacağı, hapsolursa mahvolacağı bir dar görüşlülükten başka bir şey değil. Kötü sınav... Son olarak Kürt siyaseti, kötü sınav vermeye devam ediyor, darbe girişimine karşı demokratik tepki zemini üzerinden müzakere siyasetine dönüş imkânını zorlamak yerine yine çatışmaya devam ve hatta çatışmayı yükseltme yolu seçtiler. Kürtlerin içinde olmadığı bir demokratik uzlaşma mümkün değil, orası doğru ama bu gerçeğin hayata geçmesi için, Kürt siyasetinin başka yollar yerine demokratik yollarını zorlaması gerekiyordu. Suriye’deki Kürtlerin geleceğini de dert etmek başka, siyasal ufuklarının Mınbiç’in kurtarılmasına indirgenmesi başka. Bir yandan, ‘demokratik cephe’nin kurulamamasından şikâyet ediyorlar ama bu koşullar altında ‘demokratik cephe’nin kurulmasının imkânsızlığını göremiyorlar. Her gün üç, beş, on şehit verilen bir ülkede, kim ne yüzle demokrasi cephesi kuracak? Tam tersine, çatışma ortamı Türkiye’de yaşayan herkesi ‘terörle mücadele’ siyasetine rehin kılıyor, demokrasi umudunu köreltiyor, bu ülkede yaşayan herkes bedel ödüyor. Garip Dede Cemevi’NE SALDIRI GİRİŞİMİ Cemevine kurşun İstanbul Küçükçekmece’deki Garip Dede Dergâhı ve Cemevi’ne önceki gece 21.30 sıralarında silahlı saldırı girişiminde bulunuldu. Kimliği belirsiz kişiler, caddede rastgele ateş açarken, cemevi önüne patlamamış bir adet tabanca mermisi bırakıldı. Olayda, ölen ya da yaralanan olmadı. Garip Dede Dergâhı Başkanı Celal Fırat, bu tür girişimlerin provokasyon olduğunu ve tedirginlik yaşadıklarını belirterek “Birkaç hafta önce Alibeyköy Cemevi’nin bahçesinde kurşun bulunmuştu. Tedirginiz. Bizler kardeşlikten, birlik ve beraberlikten yanayız” dedi. Fırat, hukuki girişimlerde buluna caklarını kaydederek “Son dönemlere provokasyon niteliğinde bazı şeyler yapılmak isteniyor. Maalesef kaygı verici. Bu saldırıyı nefretle kınıyor, faillerin bir an önce bulunmasını talep ediyoruz” diye konuştu. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Yüksekdağ’a 15 yıl hapis istemi Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ hakkında, Suruç’ta katıldığı etkinlikte, “Biz sırtımızı Rojava’ya, Kobani’ye, IŞİD vahşetine karşı direnen halklara, insanlık mücadelesi yürüten YPG, YPJ’ye dayıyoruz” sözleri nedeniyle “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı. Savcılık, HDP milletvekilleri Dilek Öcalan, İbrahim Ayhan ve Altan Tan için de 3 ile 5 yıl arasında hapis cezası istedi. l DHA Meltem Oktay tahliye edildi Mardin Nusaybin’de134 gün süren yasak sırasında ilçede bu lunan ve yaşananları ha berleştiren DİHA muha biri Meltem Oktay, Mar din 2. Ağır Ceza Mah kemesi’ndeki duruşma Meltem Oktay da dün tahliye edildi. Mamak Tuzluçayır’da 14 Ağustos’ta yapılan baskında gözal tına alınan ETHA muhabiri Fatma Edemen adli kontrol şartıyla ser best bırakıldı. Aynı baskında gö zaltına alınan 10 kişinin ise adli iş lemleri sürüyor. l Yurt Haberler Ceylanpınar’ın araştırılmasına AKP ve MHP’den izin yok Şanlıurfa Ceylanpınar’da 22 Temmuz 2015’te başlarından vurularak öldürülen polis memurlarına ilişkin HDP Grupbaşkanvekili İdris Baluken’in konuyla ilgili araştırma önergesi Meclis’te AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Ceylanpınar’da Feyyaz Yumuşak ve Çevik Kuvvet Şubesi’nde görevli Okan Açar evlerinde başlarından vurularak öldürülmüş olarak bulundu. Gazetemiz ya zarı Ayşe Yıldırım, 3 Ağustos’ta “Çözüm sürecini FETÖ mü bitirdi” başlıklı köşe yazısında çözüm sürecini bitiren suikastın karanlık noktalarını yazdı. Meclis Genel Kurulu’nda söz alan HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir, “Tuzak kurulmuş ve harfi harfine uygulanmış. Büyük bir kumpasla karşı karşıya bulunduğumuzu görüyoruz” diye konuştu. l Yurt Haberler C MY B