25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
YASAM Bisikletin başkenti Konya Türkiye’de en fazla bisiklet kullanılan il olarak bilinen Konya’da, 600 binin üzerinde bisiklet bulunuyor. İstatistiklere göre Konya’da neredeyse hane başına 3 bisiklet düşüyor. Kentin her caddesinde otomobiller arasında 7’den 70’e bisiklet sürücü leri görülebiliyor. Kentteki motorlu taşıt sayısı ise 646 bin 940. Konya Büyükşehir Belediyesi yoğun trafikte bisikletle ulaşımı güvenli hale getirmek amacıyla bugüne kadar 447 kilometre bisiklet yoluyla, çok sayıda bisiklet parkı oluşturdu. 2 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: FUNDA YAŞAR ERDOĞDU Cerattepe’de Salı 15 Mart 2016 insan zinciri Devleti çökertince... Halk sonunda pankartlarla yaylalara çıkabildi. 1.5 kilometrelik insan zinciri oluşturan Artvinliler mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladılar AKP’ye yakın Cengiz Holding’in, altın ve bakır çıkarmak istediği Kafka haleyle karşılaşmıştı. Rize İdare Mahkemesi’nin dava açılmasının üzerinden 8 ay geçtik sör Yaylası Cerattepe bölgesin ten sonra verdiği karar doğrul de direniş, hukuksal zeminde tusunda, dün bölgede bilirkişi sürüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından şirkete verilen son ÇED onayının yürütme YUSUF ÖZKAN keşfi yapıldı. Mahkeme ve bilirkişi heyetlerinin yanı sıra, davaya müdahil olan avukatlar da, sinin durdurulması ve iptali istemiy Türkiye’nin birçok noktasından gele le açılan Türkiye’nin en büyük çev rek Cerattepe’de buluştu. re davası kapsamında dün bölgede bi Maden sahasına sokulmayan an lirkişi keşfi yapıldı. Madene karşı ay cak boğa güreşlerinin yapıldığı alan lardır direnen ve daha önce güvenlik da toplanan yurttaşlar ise heyeti, 1.5 güçlerinin biber gazlı, TOMA’lı mü kilometrelik insan zinciri oluşturarak dahalesi nedeniyle kentten ayrılmala karşıladı. Yurttaşlar ellerinde tuttuk rına bile izin verilmeyen halk, bu kez ları “madene hayır” yazılı atkıları gös ellerinde pankartlarla yaylalarına çı tererek, heyetin geçişi sırasında baş kabildi. 1.5 kilometrelik insan zinciri larını öne eğdiler. Yurttaşların ve ga oluşturan yurttaşlar, mücadeleyi sür zetecilerin alınmadığı keşif sırasında düreceklerini vurguladılar. bilirkişi heyetine, Yeşil Artvin Derne En büyük çevre davası ği Başkanı Nur Neşe Karahan’la dernek yönetim kurulu Doğalarını, yaşam alanlarını maden üyesi Bedrettin Ka cilerden korumak için Yeşil Artvin lın da sunum yaptı. Derneği öncülüğünde 20 yılı aşkın sü redir mücadele veren yurttaşların da ha önceki hukuksal kazanımları görmezden gelinmişti. Rize İda re Mahkemesi’nin 2014 sonun da verdiği ilk ÇED’i iptal eden kararına karşın bakanlık, şir ketin yeni ÇED raporunu onay lamış; bunun üzerine 751 kişiyle 61 avukat, Türkiye’nin en büyük çevre davasını başlatmıştı. Geçen temmuzda başlayan da va sonuçlanmamasına karşın şir ket, jandarma ve polis eşliğinde geçen ay Cerattepe’ye çıkmış; di renen yurttaşlar ise sert müda ‘Bilirkişi Artvin halkıdır’öCyertnteoredliAaükaazrsrkRirAniarnrtleueu,şdtütbtdrzClih“veİitytud.eEhAseievkpanlŞataenpiisneknsirtyKlDCgemöeıieı’gendnui’aebDndzdetdMıreyreieieçtianHeaatauCmğibtllolinehibltmnteeinualıule’kucdrşridşderstpleaemie,kue4zlenmetlon2ieyat.ngş’Abgd5neemomiuDsröaipisriyntreallaneinueumve’ıhnhrllbüzyniadmnanyeek”niadrıleseseridaıphdaurıiğnmnaedmkatçre(iiıdtaieıÇledğeşüalkbtnaanEiiııyıydids..nrDsfyilseeiaAneias)aedlrAnhmcreaümhnRatareritravtisvaialleylvöeesimtapvnçnaeiımnrneonıepdümincDşdreztzehİeualseıala,eea.e’ayCddldnrtlEmrmnakiieieiudynkyrbınınandeeellÇşoıueegdnşırEiboramrlipemll.ziDaAuultnntdcBaar’lHariliyuu.inçetslkolgunviBğıiıarakrlriruiuiAdnkçinayzutpriiiktrdÇpbkşnndİtattsieeageimiinş‘lRvCndliviriianeerse Hasan Celal Güzel boşanma davası açtı Eski bakan Hasan Celal Güzel, 47 yıllık evliliğini bitirmek için boşanma davası açtı. Hasan Güzel Güzel “20 yıldır ayrı yaşıyoruz” derken eşi Ülker Güzel, “Ayrı yaşamadık, kendisi depresyonda” dedi HaberTürk gazetesinde yer alan habere göre, Hasan Celal Güzel, eşi eski milletvekili Ülker Güzel’den boşanmak için dava açtı. Güzel’in avukatı aracılığıyla mahkemeye verilen dilekçede, “Taraflar 1995 tarihinden itibaren fiilen ayrı yaşamaktadırlar” denildi. Ülker Güzel, kocasının boşanma talebinin reddini talep etti. Diyet yapan kadınlar daha çok Datça’daki 75 cadde ve sokak polislere zimmetlendi İçişleri Bakanlığı’nın genelgesi üzerine İlçe Emniyet Müdürlüğü harekete geçti Muğla’nın Datça ilçesinde 75 cadde ve sokak, İçişleri Bakanlığı’nın genelgesi doğrultusunda polise zimmetlendi. Başta terör olmak üzere, her türlü asayiş olayını önlemek amacıyla cadde, sokak ve meydanların Emniyet mensuplarına zimmetlenmesi uygulaması Datça’da başladı. Datça İlçe Emniyet Müdürlüğü, ilçede önem arz eden ve halkın yoğun olarak bulunduğu 75 cadde, sokak ve meydanın Emniyet müdürlüğü personeline zimmetlendiğini duyurdu. Datça İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan yazılı açıklamada, İçişleri Bakanlığı’nın 2016/2 sayı lı genelgesi doğrultusunda, Datça’da tedbirlerin alındığı bildirildi. Suriye’de başlayan kaotik ortam nedeniyle bölgenin başta DEAŞ ol mak üzere ülkemiz için tehdit oluşturan birçok terör örgütünün faaliyet gösterdiği bir alan haline geldiği hatırlatılan açıklamada şu görüşlere yer verildi: Samimiyet ve güven “O cadde ve sokaklar üzerinde olan ve olması muhtemel olayların çözüm ve önlenmesi gibi tedbirlerin yoğunlaştırılması, vatandaşlarımız ile gönül bağı kurup, samimiyet ile güven duygularının artmasını sağlayarak, her türden olayın vuku bulması ya da teşebbüs aşamasında iken çözüme kavuşturulması hedeflenmektedir.” l MUĞLA / DHA Her zaman, her toplumda, katiller, terör örgütleri ve bombalar vardır... Ama hiçbir katil, hiçbir terör örgütü, her an her yerde bomba patlatamaz... Önemli olan, o katillere, o terör örgütlerine, o bombaları patlatma fırsatı vermemektir! HHH Önce ittifak halinde idareye, adalete ve polise sızdılar... Sonra idare, yargı ve güvenlik aracılığıyla orduyu çökerttiler... Daha sonra idareyi, yargıyı ve güvenliği iyice kendilerine ram ettiler. İdare, yargı ve güvenlik aracılığıyla herkesi susturdular, medyayı, üniversiteleri kendilerine bağladılar. İdarede, yargıda, güvenlikte, medyada bütün bürokraside, bağımsız kuruluşlarda, eğitimde kadrolaştılar, kendi iradelerini her yere egemen kıldılar. Başta muhalefet, ifade ve basın özgürlükleri olmak kaydıyla, temel hak ve özgürlükleri hem sınırladılar hem kısıtladılar. İdare, yargı, güvenlik, medya, üniversite gibi kurumlarda tam denetim sağlamak için, kendilerine kayıtsız koşulsuz bağlı olan, yeteneksiz, bilgisiz, ancak emir kulu olarak yükselmek isteyenleri, kilit görevlere getirdiler. Böylece devlet, hem “demokratik ve laik sosyal hukuk devleti” niteliğini yitirip bir particemaat örgütüne dönüştü, hem de bu yeni kimliğindeki işleyişi, yeteneksiz ve bilgisiz ellerde olduğu için, fonksiyonları yetersiz kaldı. HHH Derken, iktidar iyice pekişip tam denetim sağlanınca, parti ve cemaat, paylaşım kavgasıyla, birbirine düştü: Birbirlerini düşman ilan ettiler... Birbirlerinin kadrolarını tasfiye etmeye başladılar. Böylece zaten ehil ellerden, kayırmacılık (nepotizm) yoluyla, tarafgir ve yeteneksiz ellere kaymış olan devlet yönetimi, yani idare, yargı, güvenlik, eğitim ve medya gibi kurumlar, iyice çöktü! Bu arada parlamenter rejim “bekleme odasına” alınıp demokratik rejim de yozlaştırıldı. HHH Cahil ve yeteneksiz ellerde ilkesiz ve çok sık değişen iç ve dış politika, devletin, hem dışardaki saygınlığını ve gücünü, hem de içerideki düzenini ve güvenliğini altüst etti. Komşuların içişlerine karışma, dünya ve bölge dengelerini yanlış değerlendirme, dincimezhepçi çizgideki hayalperest dış politika, sınır güvenliğinin sağlanamayışı, mülteci krizi, teröristlerle iç içe olan yerli ve yabancı örgütlere gösterilen müsamaha, hukuk devletinin tahribi, parlamenter düzenin zorla değiştirilmek istenmesi, ülkeyi tam bir kaosa sürükledi. Kifayetsiz muhteris yöneticiler, barış ve dayanışma politikaları yerine ötekileştirme ve düşmanlaştırma stratejisini benimseyince, devletin çöküşüne koşut olarak, toplumun bölünmesi, parçalanması hızlandı, halkın morali de bozuldu. HHH Ankara’da patlayan son bomba da, terör örgütlerinin insanlık dışı yöntemlerini yansıttığı kadar, iç ve dış politikada uzun bir süreden beri uygulanan yanlış stratejilerin sonucunda çöken bir devletin görüntüsünü de vurgulamaktadır. kalori tüketiyor Britanya’da bulunan Loughborough Üniversitesi’nin araştırmasına göre, diyet yapan kadınlar fırsat buldukça daha fazla kalori tüketiyor. Diyetler esnasında davranışsal ve fiziksel tepkileri ölçen bilim insanları, 8 saatlik diyetin ardından, 12 kadına açık büfede yemekler sundu. Araştırmanın sonunda deneklere sunulan açık büfede kadınların ortalama 944 kalori aldıkları tespit edildi. Uzmanlar, diyetin açlık hormonunu tetiklediğini ve diyet yapanların daha çok yeme isteğinin bundan kaynaklandığını belirterek, egzersiz yapmanın diyet yapmaktan daha iyi bir kilo verme yöntemi olduğunun altını çiziyor. Buruk kutlamaTIP14BMAYARRATMI SİBEL BAHÇETEPE 14 Mart Tıp Bayramı’nda bu yıl da buruk geçti. Tıp bayramına acı, kan, gözyaşı içinde girildiğini belirten sağlık çalışanları “Bir 14 Mart’ı daha sağlıksız bir Türkiye’de karşılıyoruz. Biliyorsunuz uzun yıllardır bizler 14 Mart’ları bayram olarak göremiyoruz” dediler. İstanbul Tabip Odası, 14 Mart Tıp Bayramı kapsamında dün Taksim Atatürk Anıtı’na “14 Mart Tıp Bayramı’nda Yastayız. Lanetliyoruz!” yazılı siyah çelenk koydu. TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Hüseyin Demirdizen, “14 Mart Tıp Haftasına girerken hekimlik ve sağlık ortamına dair gündemlerimizi paylaşmak üzere etkin likler gerçekleştirecektik. Ancak ne yazık ki dün Ankara’da gerçekleştirilen katliam nedeniyle ülkenin her yerinde TTB ve tabip odaları olarak yitirdiğimiz canlar için anma etkinlikleri yapıyoruz” dedi. Sağlıkçılar kaygılı Türk Tabipleri Birliği ve İstanbul Tabip Odası’nın 5 bine yakın sağlık çalışanı üzerinde yaptığı ankette sağlıkçılar geleceklerinden kaygılı ve sürekli yorgun olduklarını, dinlenemediklerini, nitelikli sağlık hizmeti sunamadıkları için mutsuz olduklarını belirtti. Ankette, 5 sorun şöyle sıralandı: “Geleceğim için kaygılıyım, emekli aylıkları çok düşük. Dinlenemiyorum, kendimi sürekli yorgun hissediyorum, iş yüküm çok ağır. Nitelikli sağlık hizmeti sunamamaktan dolayı mutsuzum. Yıpranıyorum, yıpranma payımı alamıyorum. Yöneticiler adaletsiz, baskıcı, kayırmacı.” Dislektik çocuklara keman eğitimi Sözcükleri tersten okuyan, harfleri karışık gören dislektik çocuklar, keman eğitimi ile kendilerine yönelik “tembel” ve “başarısız” algısını yıkıyor. İzmir’in Urla ilçesinde 80’inci Yıl Gazi Ortaokulu Öğretmeni Hande Himmet, renkli notalar çizip, dizek aralıklarını geniş tutarak ve keman üzerinde notaları farklı renklerde işaretleyerek dislektik çocuklara ücretsiz keman eğitimi veriyor. Öğretmen Himmet, aralarında dislektik çocukların da bulunduğu “Cesur Kemancılar” adını verdikleri orkestra kurdu. Farklı okullardan gelen 55 çocuğun yer aldığı orkestra 25 Mayıs’ta 3’üncü konserini verecek. Biletlerin ücretli olacağı konserin geliri ile piyano alınacak. 10 yaşındaki kızı dislektik olan Tülin Acar da farkındalık yaratmak ve bilinç düzeyini artırmak için geçen haziran ayında İzmir Disleksi Derneği’ni kurdu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle