Katalog

Cumartesi 12 Mart 2016 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY tasarım: MÜGE KAYGUSUZ Zorla getirilecek haber 7 Duruşmaya gelmeyen Rıza Sarraf hakkında zorla getirilme kararı çıkarıldı Deniz Y, cezaevinden izin alamadı. Ağabeyinin tabutu cezaevine getirildi Osmangazi’ye bağlı Gökçeören köyünde geçen çarşamba günü köy lülerin ormanlık alanda bul duğu 2 erkek cesedinin Si nan Y. ve Erhan Ö’ye ait ol duğu belirlendi. Bursa Ad li Tıp Kurumu’nda otopsi si yapılan Erhan Ö’nün ce Sinan Y. nazesi Batman’a gönderil di. Sinan Y’nin cenazesi ise 2 kişiyi öldür mek suçundan tutuklu bulunan kardeşi De niz Y’nin son kez görmesi için Bursa H Tipi Cezaevi’ne götürüldü. Deniz Y’nin son kez tabutta gördüğü Sinan Y’nin cenazesi, daha sonra toprağa verilmek üzere Aydın’a gön derildi. l BURSA/DHA 18 yıl sonra gelen adalete 35 bin TL ALİCAN ULUDAĞ Anayasa Mahkemesi, Van’da özel harekât polisleri tarafından silah dipçiği ve tekmelerle dövüldükten iki gün sonra yaşamını yitiren Şükrü Talay’ın ölümüyle ilgili yargılamanın 18 yıl sürmesini hak ihlali olarak nitelendirdi. Yüksek Mahkeme, yaşam hakkıyla ilgili etkili soruşturma yürütülmediği gerekçesiyle Talay’ın ailesine 35 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Şükrü Talay, iki arkadaşlarıyla Van merkezden köyüne gitmek üzere kamyonetle yola çıktı. Polisler, Van yönünden gelen araçları durdurarak arama yapıyordu. Talay’ın içinde bulunduğu kamyonet de durduruldu. İddiaya göre araçta bulunan iki kişi polislerin uyarısı üzerine inerken, Talay ise bu isteği reddetti. Bunun üzerine özel timciler, Talay’ı zorla araçtan indirerek silah dipçiği ile vurmaya ve tekmelemeye başladı. Ancak Talay bir daha ayağa kalkamadı. İki gün sonra da yaşamını yitirdi. Şüpheli 7 polis hakkında dava açıldı. l ANKARA ‘TAKİPSİZLİK KALDIRILSIN’ ‘Yeni deliller’ var gerekçesi CANAN COŞKUN İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, MİT TIR’ları soruşturması kapsamında tutuklu Tuğgeneral Hamza Celepoğlu hakkında TIR’ların durdurulması ile ilgili Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın verdiği takipsizlik kararının 665 gün sonra kaldırılmasını talep etti. Adana Cumhuriyet Başsavcı vekili Musa Ünel, Adana 3. Sulh Ceza Hâkimliği’ne sunduğu dilekçede, Celepoğlu’nun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü MİT TIR’ları soruşturması kapsamında tutukluğu olduğu anımsatılarak “yeni deliller ışıCelepoğlu ğında” takipsizlik kararının kaldırılmasını istedi. Celepoğlu’nun avukatı Vural Ergül’ün sunduğu dilekçede, savcılığın takipsizliğin kaldırılması talebinin reddedilmesini istedi. Ergül, “7 Mayıs 2014 tarihli takipsizlik kararının üzerinden 665 gün geçtikten sonra velev ki yeni delil bulunsa dahi yasa gereğince yapılması gerekenin verilmiş takipsizlik kararına itiraz değil yeni esaslı bir soruşturma açılması gerektiği açıkça ortadadır” dedi. l İSTANBUL 17/25 Aralık yolsuzluk dosyasının kilit ismi Rıza Sarraf’ın Beykoz Kan lıca’daki tarihi yalılarına çıkılan ka çak katlara ilişkin davanın ilk duruş ması görüldü. Mahkeme Sarraf’ın bir sonraki duruşmaya zorla getirilme sine karar verdi. İstanbul Büyükşe hir Belediyesi’nin (İBB) CHP’li Meclis üyesi Hü seyin Sağ, Sarraf’ın iki kere aynı suçu işledi ğini belirterek “17/25 Aralık yolsuzluk soruş HAZAL turmasında hâkim kar OCAK şısına çıkmadı Sarraf. Bizim şikâyetimiz üze rine çıkacak ve cezalandırılacak. Halk adına bu bir başarıdır” dedi. ‘Ortak değilim’ dedi ama... taA1rp5ea2lle5ıkri Tadilat istedi... Beykoz Kanlıca’daki tarihi yalılarına kaçak kat çıkıp, imara aykırı yapılaşmaya gitmesiyle ilgili işadamı Rı Zencani, Sarraf’tanRızaSarraf Babek Zencani za Sarraf, eşi Ebru Gündeş Sarraf ve bu işleri yaptığı belirlenen Hakkı Süha Gökdemir’in 3’er yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına dün başlandı. Beykoz 1. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya Sarraf’ın BORÇ iSTEMİŞTİ avukatları, sanık Hakkı Süha Gökdemir, şikâyetçiler İBB’nin CHP’li üyesi Hüseyin Sağ ve CHP İstanbul İl Sekreteri Hakkı Sağlam katıldı. Duruşmada savunmasını yapan sanık Gökdemir, Sarraf’ın yalıları satın aldıktan sonra kendisinden tadilat yapılmasını istediğini belirterek, “Boğaziçi İmar Müdürlüğü’ne müracaat ettim ve izin İran’da yargılandığı davada idam cezasına çarptırılan işadamı Babek Zencani ile ortak olduğu yönündeki haberleri “Hiçbir zaman benim ortağım olmadı ve ben İran devletinin parası ile ticaret yapmadım” diyerek yalanlayan Rıza Sarraf ile Zencani arasındaki mali ilişki 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturması ek klasörlerinde yer alan milyon maralı şüphelisi Sarraf’tan “5060 milyon Avro” borç istiyordu. 9 Ekim 2012 günü 10.22’de dinlemeye takılan ilk konuşmada Zencani, Sarraf’a, Ritz Carlton Oteli’nde olduğunu söylüyordu. Sarraf ise Halkbank’a gittiğini, soruşturmanın diğer şüphelisi Süleyman Aslan ile toplantısı olduğunu belirtiyordu. Aynı gün 15.41’de ikili arasında geçen konuşma aldım. İzin aldıktan sonra basit ona Avro’luk tapeyle ortaya çıktı. Gazetemi da ise Zencani bu kez Sarraf’tan 5060 rım için 4 ay süre verdiler. Bu sürede zin Aralık 2014’te ortaya çıkardığı mah milyon Avro’luk borç istiyordu. Zenca basit onarım yapıldı” diye konuştu. keme kararıyla kayda alınan tape kay ni ödemenin Tahran’da gerçekleşeceğini Sağlam: Cezalandırılsın dında Zencani, “ortağı olmayan” kapatılan 17 Aralık soruşturmasının bir nu söylüyor ancak Sarraf bunu kabul etmiyordu. l İSTANBUL/Cumhuriyet Şikâyetçi Sağlam, sanıkların imar kanununa aykırı yapı inşa ettik lerini belirterek, “Suça konu yer, mıştır. Bir yıl olmasına rağmen suça linde zorla getirileceği ihtarının çağrı Türkiye’nin ve dünyanın gözbebeği konu yer, eski haline getirilmemiş kâğıdına yazılmasına hükmetti. Mahke İstanbul Boğazı’dır. Sanıklar, bilerek tir” sözlerini kaydetti. me, İstanbul 3 Numaralı Kültür ve Tabi ve isteyerek bu suçu işlemişlerdir. Mahkeme, mazeret bildirmeden du at Varlıkları Koruma Kurulu’ndan, Bey Tarihi esere zarar vermişlerdir. Zara ruşmaya gelmeyen sanık Rıza Sarraf’ın, koz Kanlıca’daki yalılara ilişkin tüm bel rın giderilmesini, sanıkların cezalan bir sonraki celse zorla getirilmesine ka gelerin gönderilmesini istedi. İBB İmar dırılmasını istiyoruz” dedi. Sağ da, rar verdi. Sanık Ebru Gündeş’e duruşma Müdürlüğü’nden de yalıların eski hali “İBB encümenince yıkım ve idari pa gününü bildiren davetiye çıkarılmasına ne getirilip getirilmediği hususunda bil ra cezası kararı verilmiştir. Ancak yı karar veren mahkeme, bir sonraki cel gi isteyen mahkeme, duruşmayı ertele Bakanlık terördenkım ve idari para cezası uygulanma se mazeret bildirmeden gelmemesi ha di. l İSTANBUL yargılatmak istiyor Adalet Bakanlığı, savcıya talimat gibi yazı yazdı! Ankara’da ‘301’den izin istenmesi üzerine akademisyenlerin dosyası terör soruşturması açan İstanbul’a gönderildi KOVALAMACA KAMERADA Görüntülerde mahkum ve yanındaki kişi kaçarken jandarma da kovalıyor. mahkHuamstaknaeçıdrıeldnıKçbaeartğaelsgaiüynlmterılüı k Okmeydanı Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi’ne getirilen ve Karagümrük çetesiyle bağlantılı olduğu öğrenilen bir mahkum, silahlı kişilerce kaçırıldı. Olay dün saat 15.00 sıralarında meydana geldi. “Çete liderliği” suçlamasından 150 yıl hapis cezasına çarptırılan Hünkar Karataş isimli mahkum, diş tedavisi için tutuklu bulunduğu Metris Cezaevi’nden hastaneye getirildi. Cezaevi aracından indirilen Karataş, jandarmalardan izin alarak tuvalete gitti. Bu sırada Karataş’ı kaçırmak için hastaneye gelen şahıslardan biri tuvalete girdi. Burada yanındaki silahı Karataş’a veren şahıs, dışarı çıkarak diğer arkadaşıy la birlikte Karataş’ı beklemeye başladı. Elindeki silahla jandarmanın yanına dönen Karataş, belinden çıkardığı silahla jandarmayı tehdit ederek firar etti. Şahısların kaçmasının ardından jandarma, kovalamaya başladı. Yeni hastane binası inşaatına doğru kaçan Karataş ve kimliği belirlenemeyen 2 kişi Famas Sitesi’nin bahçesine doğru yöneldi. Hünkar Karataş ve yanındaki bir kişi bahçeye atlayarak kaçmayı başardı. Diğer kişi ise demir parmaklıklara tırmanmaya çalışırken peşlerindeki jandarma tarafından vurularak etkisiz hale getirildi. Boynundan yaralanan kişinin durumunun ağır olduğu belirtildi. l İSTANBUL/DHACİHAN KEMAL GÖKTAŞ Adalet Bakanlığı, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı metne imza atan Ankara’daki 395 akademisyenle ilgili soruşturmada savcılığa adeta talimat vererek dosyanın İstanbul’a gönderilmesini sağladı. Ankara Başsavcılığı, bildiriyle ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından sonra soruşturma açmıştı. Ankara Başsavcılığı, İstanbul başta olmak üzere diğer bazı illerde “terör örgütüne yardım veya propaganda” kapsamında yapılan soruşturmaların aksine terör suçu işlenmediği kanaatine vararak dosyayı Basın Savcılığı’na gönderdi. Basın Savcılığı da TCK’nin 301. maddesindeki “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti’ni alenen aşağılama” suçundan 395 akademisyen hakkında soruşturma açabilmek için dosyayı Adalet Bakanlığı’na gönderdi. Bakanlıktan beklenen yanıt ise Bakan adına Ceza İşleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanı hâkim Şenol Taş’ın imzasıyla 7 Mart tarihinde gönderildi. Bakanlık yazısında evrakın iade edildiği belirterek gerekçesini şöyle sıraladı: “Bildirinin yayımlanmasının İstanbul’da gerçekleştiği, farklı illerde inceleme ve soruşturma işlemlerinin, tek bir yer savcılığınca yerine getirilmesinin usul ekonomisi bakımından uygun olacağı...” Bu yazının ardından Ankara Başsavcılığı yetkisizlik kararıyla dosyayı İstanbul’a gönderdi. Akademisyenlerin avukatlarından Seher Kırbaş Canikoğlu, bakanlığın yargıyı etkilemeye çalıştığını ifade ederek “Bakanlığın böyle bir tavsiyede bulunma ve evrakı iade yetkisi yok. Bakanlık ya soruşturma izni verecek ya da reddedecekti. Asıl mesele yargılamanın nerede yapılacağı değil, yargılamanın hangi suç üzerinden yapılacağı. Bakanlığın yetkisini aşmaktaki amacının akademisyenleri terör suçundan yargılatmak olduğunu düşünüyoruz” dedi. Vekillerin Vicdanları da Saldırı Altında... Turgut Özal’ın başlamasına önayak olduğu iki yoz akım, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) döneminde ekonomi argosuyla tavan yapmış durumda. Yaklaşık 2005’te başlamıştı ama 1725 Aralık yolsuzluk iddiaları sırasında yani 2013’te hızlanarak bugünlere ulaştı. Özal’ın yozlaştırma akımlarından ilki “Anayasayı bir kez delmekle bir şey olmaz” cümlesiyle başlamıştı. AKP bu görüşü türlü çeşitli uygulama ve açıklamalarla “Anayasayı tümden yok saymakla bir şey olmaz” düzeyine getirdi. İkinci akım da “Benim memurum işini bilir” görüşünü açıklamasıyla başlamıştı. AKP bu yaklaşımı da “Benim yandaşım işini bilir”e dönüştürdü. Bakanından başlayıp sıradan yandaşa kadar sıralı düzeyde nelere tanık olduğumuzu herkes biliyor ama hepsi söyleyemiyor. HHH Anayasayı yok sayma yaklaşımının son örneği kimi HDP milletvekilinin dokunulmazlıklarının kaldırılması önerisiyle yaşanmaya başladı. İlk açıklama gelenekselleştiği gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan geldi. Başlangıçta Başbakan ve AKP Genel Başkanı Davutoğlu pek sıcak bakmıyor gibi görünse de onursal kurucu başkanına açıktan karşı durmanın olanaksızlığı nedeniyle konuyu köpürtme görevini üstleniverdi. Sözle yetinmeyip eylem başlatmayı da göze aldı. “Meclis başkanı ile görüşeceğini” açıkladı. Milliyetçi Hareket Partisi üst yönetimi de yakaladığı fırsatı kaçırmak istemedi. Halkın Demokratik Partisi, konu doğrudan kendini ilgilendirdiği için “Biz de oy veririz” diyerek bir savunma biçimi oluşturdu. Cumhuriyet Halk Partisi ise bütün dokunulmazlık dosyalarının oylamaya sunulmasını istedi. Cumhurbaşkanı, Başbakan ile CHP dışındaki siyasal parti yöneticileri neredeyse anayasanın 83’üncü maddesini uygulamadan kaldırmak için görüş ve elbirliği içindeler. Çünkü anayasanın “yasama dokunulmazlığı” kenar başlıklı 83’üncü maddesinin son paragrafı şu kuralın uygulanmasını emrediyor: “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki siyasi parti gruplarınca, yasama dokunulmazlığı ile ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz.” Aynı zamanda partilerinin grup başkanı sıfatını da taşıyan genel başkanlar, partilerinin milletvekillerine ne yapacaklarını açık açık söylüyorlar. Sadece anayasa değil, milletvekillerinin vicdanları da saldırı altında. Bizdeki işte böyle bir ileri demokrasi! Gazeteci Yağmur’a 6 ay hapis istemi MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin haberleri nedeniyle Radikal ga zetesindeki görevine son verilen gazeteci Fatih Yağmur’un, MİT TIR’ları haberi ne deniyle 5 aya kadar hapsi istendi. Konuy la ilgili Twitter hesa bından açıklama ya pan Yağmur, “Sav cı iddianamede MİT TIR’ları savcıları nın duruşması esna sında adliyede ha ber yapmaktan hak kımda 6 ay hapis is temiş. Sevk maddesi Fatih Yağmur TCK 53/1’e göre kay yum olamam ben” ifadelerini kullandı. MİT TIR’larını durduran savcıların Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı du ruşmada, adliye içerisinde haber yaptığı ve habere ait görüntüleri sosyal medya hesa bından paylaştığı gerekçesiyle hapsi iste nen Yağmur, Kasım 2015’te aynı soruştur ma kapsamında gözaltına alınmış ve sav cılık sorgusunun ardından serbest bırakıl mıştı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Özgür Gündem’e karikatür tepkisi Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen Peygamber Sevdalılar Platformu Özgür Gündem gazetesinde 8 Mart’ta Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle yayımlanan karikatürü protesto etti. Cuma namazının ardından Diyarbakır, Van, Mardin ve Batman gibi birçok ilde düzenlenen basın açıklamalarında karikatürde Hz. Muhammed’e hakaret edildiği savunuldu. l Yurt Haberler C MY B