Katalog

Cuma 12 Şubat 2016 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Meclis Başkanı İsmail Kahraman, 1725 Aralık’ın yolsuzluk ve rüşvetle mücadele haftası olmasını öneren yasa teklifini ‘kaba ve yaralayıcı’ buldu BMM Başkanı İsmail Kahraman, 1725 Aralık operasyonlarını içine alan haftanın Yolsuzluk ve Rüşvetle Mücadele Haftası olmasını öngören yasa teklifini “kaba ve yaralayıcı söz” içerdiği gerekçesiyle işleme koymadı. CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, 1725 Aralık operasyonlarını içeren haftanın “Yolsuzluk ve FIRAT Rüşvetle MücadeKOZOK le Haftası” olması için hazırladığı yasa teklifini TBMM Başkanlığı’na sundu. Ancak TBMM Başkanı Kahraman teklifi geri çevirdi. Kahraman, Erdem’e verdiği yanıtta şu ifadeleri kullandı: “1725 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvetle Mücadele Haftası’na dair kanun teklifiniz başkanlığı 1725 Aralık’ı da beğenmedi TBMM I BAŞKAN İNİ EKLİF YASA T E İŞLEM DI KOYMA haber 5 SykesPicot efsanesi iyasal analizlere tarihsel bir derinlik katmak istiyorsak, önce doğru dürüst tarih bilmek ve de niyetimizin salih olması gerekiyor. Şimdilerde, sadece bizim ülkemizde değil, Batı dünyasında da bölgemizde olan biteni, SykesPicot Anlaşması (1916) ile izah etmek anlayışı yaygınlık kazanmış durumda. Bizde, özellikle iktidar çevresinde, Başbakan’dan kalemi eline dün almış köşe yazarına kadar herkes Ortadoğu analizlerini, bölge ülkelerinin bugünkü sınırlarının “SykesPicot” Anlaşması ile çizdiği iddiası ile başlatıp bitiriyor. Oysa, savaş yıllarında, İngiltere ve Fransa arasında Ortadoğu’nun paylaşımı üzerine yapılan gizli anlaşma, uzun ve çok boyutlu bir sürecin parçalarından sadece birisi. S T kapsamında değerlendirildiğinden, gereken düzeltmelerin yapılması için teklifiniz tarafınıza geri verilmiştir.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı İsmaTeklif sahibi CHP’li Eren Erdem, il Kahraman’ı makâmında Kahraman’a “Meclis Başkanı’nın ziyaret etti. 2 saat süren AKP’nin koordinatörü gibi davrangörüşmede, yeni anayasa ması, AKP’nin demokrasi anlayıkomisyonunun çalışmalaşının bir tezahürüdür” sözleriyle rının gündeme geldiği detepki gösterdi. Erdem “1725 Arağerlendiriliyor. Erdoğan’ın lık süreciyle ilgili kaba ve yaralaseçilmesinin ardından Kahraman’a ilk ziyarette yıcı olan oradaki cümleler değil; DHA bulunduğu öğrenildi. haklarında yolsuzluk iddiaları bulunan dört eski bakanın açıklanamızca incelenmiştir. Kanun teklifi dirmiştir’ ifadelerine yer verilmiş mayan gelir artışlarıdır. Tarafımca nizin gerekçesinde ‘Bu süreçte sitir. TBMM İçtüzüğü’nün 67. madTBMM Başkanlığı’na verilen tekyasi iktidar, suçlamalar karşısındesinde Başkanlığa gelen yazı ve lifin gerekçesinde yer alan ifadeda aklanmak yerine, yargı erkini önergelerde kaba ve yaralayıcı söz ler ise şahsımın görüşü değil, TİB yok sayarcasına soruşturmayı açan lerin varlığı halinde söz konusu ya tarafından yasal olarak kayıt altısavcı ve polisleri görevden almış zı veya önergenin sahibine geri ve na alınmış tapelerde, Meclis tutave internet sitelerinde konuya iliş rileceği öngörülmüştür. Kanun tek naklarında, yazılı ve görsel medyakin yayımlanan belge, bilgi ve ses lifinizde yer alan ifadeler TBMM da ve halkın vicdanında yer etmiş kayıtlarını montaj olarak nitelenİçtüzüğü’nün söz konusu hükmü cümlelerdir” dedi. l ANKARA Kahraman’A İLK ziyaret Aleni nefret suçu AsuriSüryani, Ezidi, Şemikani, Mıhellemi ve Araplardan Böke’ye destek geldi Mahmut ORAL etti t e r a iy z ı ın n a r y a h Minik nesi’nde tedavi rsitesi Çocuk Hasta ive Ün ra haska An , ğlu CHP lideri, daha sonra Kemal Kılıçdaro CHP Genel Başkanı daki hayranı Barış Akyürek’i ziyaret etti. ı. Kılıçdaroğlu, “Bir an önce ald şın görmekte olan 7 ya rış Akyürek’in sağlık durumuyla ilgili bilgi erek hastaneden ayrıldı. Ba eğim” diy ec ed am ikr tane yetkililerinden ta ola eceğiz, sana çik iyileş, yeniden görüş ölgedeki AsuriSüryani, Ezidi, Şemikani, Mıhellemi ve Araplardan havuz medyasının hedefindeki CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke’ye destek geldi. Anadolu Arap Birliği Derneği, Mardin Süryani Birliği Derneği, Şemikan Halklar ve İnançlar Birliği, Mıhellemi Derneği, Mezopotamya Evrensel Yaşam Hareketi, Ezidi Kültürünü Yaşatma Platform, ortak bir açıklama yaparak, dinci basının hakkında “vaftiz edildi, Hıristiyan” gibi yayınlar yaptığı CHP’li Selin Sayek Böke’ye destek verdi. Mardin Süryani Birliği Derneği Başkanı Yuhanna Aktaş, “Bu topraklarda farklı inanç gruplarına mensup insanlara karşı nefret suçunun bu kadar açık bir şekilde işlenmesi geleceğimize zarar vermektedir. Bugün gazetesinde yapılmış olan haberde, özelde Sayın Böke’ye genelde ise farklı kimliklere mensup olan bizlere karşı aleni bir şekilde nefret suçu işlenmiştir” dedi. l MİDYAT B HP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, PYD’yi terör örgütü olarak görmediklerini açıklayan Beyaz Saray’a, “Ey Amerika tarafını belirle” diye çıkışan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Sayın Cumhurbaşkanı, Amerika dönüp size şunu sorsa ‘Ey Recep Tayyip Erdoğan sen PYD’nin liderini Ankara’ya davet ettin kırmızı halı serdin. Terör örgütü ise senin onu tutuklaman, gözaltına alman, yargının önüne çıkarman gerekmiyor muydu’ AKP’nin yöneticileri, iktidar sahipleri terör örgütüne açıkça yardım ve yataklık yapmışlardır. Bü Eyy Erdoğan PYD’ye kırmızı halı serdin Kılıçdaroğlu: AKP teröre yardım ve yataklık yaptı Bir kere, Osmanlı statükosunun Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da değişimi, Birinci Dünya Savaşı’nın çok öncesinde başladı. Bu süreç içinde illa bir başlangıç noktası arıyorsak, Napolyon’un 1798’de Mısır’ı işgaline kadar gitmek lazım. Sonuçta, Napolyon Mısır’dan İngiliz donanmasının müdahalesi ile çıkarıldı, ama ardından oraya gönderilen Osmanlı gücü içinde yer alan Mehmet Ali Paşa Mısır’da kendi hâkimiyetini kurdu. Osmanlı merkezine bağlılığı sözde kalan hıdivlik süreci böyle başladı. 1882’de ise İngiliz işgali ile Mısır merkezden kopmuş oldu. Kuzey Afrika’daki Osmanlı varlığı, Libya hariç yüzyılın başlarında zaten Fransa işgalleri ile sona ermişti. “Büyük Suriye” veya Levant dediğimiz alanda ise, Osmanlı statükosu önce Mehmet Ali Paşa’nın, oğlu önderliğindeki ordusunun Kütahya’ya kadar dayanması ile bozuldu; Osmanlı çareyi Rusya, İngiltere ve Fransa’nın yardımına müracaat etmekte buldu. Ardından 1860 krizi sonucunda, o günkü Lübnan’da mutasarrıflık adı altında bir nevi özerk statü tanındı. Kısacası, Birinci Dünya Savaşı’na gelinceye kadar yaşanan süreçte, Osmanlı hâkimiyeti giderek zayıfladı. Hızla Birinci Dünya Savaşı’na geldiğimizde, savaş sonrası Osmanlı topraklarının nasıl paylaşılacağı üzerine pek çok plan program vardı, bunlardan en önemlileri Sykes Picot ve Şerif HüseyinMc Mohan pazarlıklarıdır. Savaş sonrasında sınır çizme meselesine gelince, her iki pazarlık ve anlaşma da pek çok gelişme ile değişim göstermek zorunda kaldı. Sonuçta, Haşimiler Ürdün, Irak krallıkları ile yetinmek zorunda kal Başlangıç noktası dı, Şerif Hüseyin’in kendisi Suudi işgali ile Hicaz’dan bile çıkarıldı, SykesPicot Anlaşması’nda Fransızlara söz verilen Musul, İngilizlerin hâkimiyet alanına geçti vs. Ama asıl önemlisi, bu süreçte Arapların eli kolu bağlı oturmadığı, İngiliz ve Fransız sömürgecilere karşı Irak ve Suriye’de isyanlar çıkardığı, bu güçlerin yerel güçler ile pazarlık yapmak zorunda kaldığıdır. Oysa, Batılı tarih yazımcıları, uzmanları, gazetecileri bir yandan, OsmanlıTürk Oryantalistleri diğer yandan, başarı ile neticelenmese de Arapların direniş mücadelelerini görmezden gelmekte birbirleri ile yarışıyor. Tıpkı bu toplumların savaş sonrası yüz yıllık tarihlerini görmezden gelmeyi tercih ettikleri gibi. Dahası, Ortadoğu’da modern ulus devletlerin sınırlarına, Birinci Dünya Savaşı sonrası bir dizi anlaşma ile şekil verildi. Paris, San Remo, Kahire, Sevr bunların en önemlileri. Nitekim, Türkiye sınırı, sonuçta Sevr ile değil, Lozan ile değişti. Antakya ve Musul’un statüleri ancak otuzlu yıllarda belli oldu vs. Bunları daha önce de çeşitli vesileler ile hatırlatma ihtiyacı duydum, amacım tarih dersi değil, bunlar zaten çok sıradan bilgiler. Önemli olan, derme çatma tarihsel referansların sürekli siyasi iddialara mesnet yapılmaya çalışılması, mevcut Ortadoğu sınırlarını değiştirmek için yeni hamlelere, “tarihsel bir hatayı düzeltmek” bahanesi ile tarihsel meşruiyet kazandırma çabaları. Ne Batılı güçlerin ne de Türkiye’nin derdi, “tarihsel bir hata”yı düzeltmek; asıl dert, yeni iktidar alanı kazanma dertleri. Sonuçta, Türkiye’nin planları elinde patladı, gerisi ne olacak hâlâ belli değil. Acıyan, bu bölgede yaşayan halklara acısın, gerisi palavra. Not 1. Bu konuda, Aslı Bali’nin “Artifical States and Imagined Cartographies of a New Middle East” başlıklı şahane tebliğine göz atmanızı tavsiye ederim. (MELSS 2016) Not 2. İstediğim toplantıya katılırım, katılmam; kimsenin onayına ihtiyacım yok. Ama bir hususu açıklığa kavuşturmak lazım, sağ bacağımdaki kırık nedeni ile 22 Aralık’tan bu yana yatılı istirahat zorunluluğu ile ev dışına bile çıkamıyorum, halen de toparlanmış değilim. Öyle olmasaydı, Abant toplantısı dahil olmak üzere, pek çok toplantıya gitmeyi düşünüyordum. “O toplantıya gitti, buna gitmedi” diye, birtakım tevatürler çıktığını duyduğum için açıklama yapma gereği duydum. Planlar elde patladı C tün Cumhuriyet savcılarını da göreve davet ediyorum. İstiyorlarsa delil, bütün delilleri önlerine koymaya hazırız” diye yanıt verdi. CHP’deki Atatürk portresi krizi ile ilgili partisini eleştiren Erdoğan’a “Ağzına Atatürk yakışmıyor. Hiç yakışmıyor” dedi. Kılıçdaroğlu, Yeni Şafak ve Akit gazetelerine yapılan saldırıyı da kınadı. Suriye kriziyle ilgili de konuşan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Düne kadar bizi suçluyorlardı. ‘CHP Suriyelileri istemiyor’ diye. ‘Suriye’de barışı, huzuru sağladıktan sonra onları ken di ülkelerine göndereceğiz’ dedik. Şimdi ne diyorlar; ‘Otobüslere bindirip göndereceğiz’ diyorlar. Dün ne diyorlardı bugün ne diyorlar. 180 derece insan döner mi?” Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçildiğinde namusu ve şerefi üzerine yemin ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Şimdi ben kendisine bir kez daha soruyorum; Ana muhalefet partisini eleştirdiğin zaman sen tarafsızlığını kaybediyorsun. O zaman ben sana soruyorum diktatör bozuntusu; namus ve şeref senin için hangi anlama geliyor?” l ANKARA TÜBİTAK’a yeni operasyon rı 1725 Aralık yolsuzluk operasyonlarının ardından bir de “paralel” gerekçesiyle yeniden değiştiKP’nin iktidara gelmesinin ardından en az iki kere rildi. Ergenekon ve Balyoz davakadrolaşma operasyonu yapılan larında TÜBİTAK’tan atanan bazı TÜBİTAK yine hedefte. Bilim ve bilirkişiler tepki çekmişti. CumTeknoloji Bakanı Fikri Işık, “ve hurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın rimli çalışmadığı” gerekçesiyle kriptolu telefonlarının dinlenmekurumun yeniden yapılandırıla sinde şifrelerin TÜBİTAK’tan sızcağını açıkladı. AKP iktidarının dığı iddia edilmiş, bu nedenle göilk yıllarında TÜBİTAK kadrola revden almalar gerçekleşmişti. rı değiştirildi. Kurumun kadrola l ANKARA SERTAÇ EŞ A Mahkemesi’nde dava açmışlardı. Muhalifler, mahkemenin “duruşHP’li muhaliflerin olağa malı” değil “belgeli” olmasını istemişlerdi. nüstü kurultay talebiyAnkara Sulh Hukuk Mahkemele başvuru yaptığı Ankara Sulh si muhaliflerin bu isteği karşısınHukuk Mahkemesi, MHP’den da MHP’den savunma istedi. Edisavunma istedi. Parti yönetimi “Yönetimde bir boşluk olmadığı nilen bilgiye göre, MHP yönetimi nı, partinin olağan kurultay için mahkemeye, “muhaliflerin topladığı imzalarda delege olmama, 18 Mart 2018 tarihini belirlediğini, belirlenen tarih itibarıy başka partiye üye olma gibi nedenlerle elenen isimlerin listesila da 9 Ekim 2016’daki il ve ilçe kurultaylarıyla olağan kurul ni” sunarak yanıt vermesi bekletay sürecine gireceği” savunma niyor. Parti yönetiminde herhangi bir boşluk olmamasına karşın, sını yapacak. özellikle 1 Kasım seçimlerinden Eski TBMM Başkanvekili Mehemen sonra olağanüstü kurulral Akşener, eski milletvekilletay çağrısında bulunan muhalifri Sinan Oğan ve Koray Aydın’ın lerin “iyi niyetli olmadığının ve avukatları geçen hafta “yeterpartiyi kamuoyu nezdinde küçük li imza toplanmasına karşın oladüşürücü ifadeler kullandıklarığanüstü kurultay çağrısı yapılnın da” mahkemeye bildirileceği madığı” gerekçesiyle MHP yönetimine karşı Ankara Sulh Hukuk dile getiriliyor. l ANKARA SELDA GÜNEYSU MHP, ‘yönetimde boşluk yok’ diyecek M Kumpas’ta açığa alma “dönemin Donanma Komutanı Nusret Güner ve 14 yaşındaki kızı ile ilgili doğruluğu tespit SYK 2. Dairesi, 357 saedilemeyen dijital belgeler içinnıklı “İzmir Askeri Cade yer alan fişleme kayıtlarını susluk” soruşturmasını yürüten savcı Zafer Kılınç ile karar sansürsüz şekilde iddianameye koymak” olarak gösterildi. Zalara imza atan hakim Serdar Ergül’ün tedbiren açığa alınma fer Kılınç’ın açığa alma gereksına karar verdi. Kılınç’ın açığa çeleri arasında TSK’yi itibarsızalınma gerekçelerinden birisi, laştırma da bulunuyor. ALİCAN ULUDAG H Mahkeme çıplak aramanın neden onura aykırı olduğunu anlamadı! Anayasa Mahkemesi, sevk edildiği Kocaeli F Tipi Cezaevi’nde zorla çıplak aramaya maruz kalan, orantısız güç kullanılan ve 3 gün havalandırması olmayan hücrede tutulan Turan Günana’nın bireysel başvurusuyla ilgili tartışma yaratacak bir karar verdi. Zorla “çıplak arama” yönünden hak ihlali iddialarını kabul etmeyen Yüksek Mahkeme, gerekçesinde mahkumun “çıplak aramanın neden insan onuruna aykırı olduğunu kendi yönünden anlatmamasını” gösterdi. Orantısız güç kullanılması ve 3 gün hücrede tutulmasıyla ilgili ise hak ihlali kararı veren mahkeme, işkence iddialarının etkili soruşturulması yönünden kararı savcılığa gönderdi. l ALİCAN ULUDAĞ / ANKARA Kart’a tehdide IŞİD davası onya Cumhuriyet Başsavcılığı, eski CHP milletvekili Atilla Kart’ı Twitter üzerinden tehdit eden Mustafa Serkan Ünal hakkında, IŞİD üyesi olmak, propagandasını yapmak, hakaret ve tehdit suçlarından dava açtı. İddianamede yer alan ifadesinde hesabı kullandığını kabul eden Ünal, “2013’te kaçak yollardan K Suriye’ye gittim. Mesajları anlık öfkeyle yazdım” dedi. Savunmayı inandırıcı bulmayan savcılık, iddianamede şüphelinin DAEŞ’in propagandasını yaptığının, Kart’a gönderdiği iki tweette kamu görevlisine hakaret ve tehdit ettiğinin, DAEŞ’e üye olmak suçunu işlediğinin anlaşıldığını vurguladı. l ANKARA / Cumhuriyet C M Y B