15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA BM Güvenlik Konseyi, İsrail’e ‘dur’ dedi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK), İsrail’in Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Filistin topraklarında devam eden yerleşim faaliyetlerine ‘derhal ve tamamen’ son vermesi talebi, ABD’nin çekimser kaldığı oylamada kabul edildi. Mısır tarafından çarşamba günü sunulan daha sonra yine Mısır’ın tale bi üzerine ertelenen oylama, bu sefer tasarıya destek veren Yeni Zelanda, Malezya, Venezüela ve Senegal tarafından BMGK’ye getirilerek oylandı. ABD’nin katılmadığı oylamada, karar taslağı 14 lehte oyla kabul edildi. Şimdiye kadar BMGK’de İsrail’e yönelik eleştirilerin karşısında duran ABD, ilk defa çekimser oy kullandı. İsrail Enerji Bakanı Yuval Steinitz, “ABD basit şekilde Ortadoğu’daki tek dostunu terk etti” dedi. l Haber Merkezi Cumartesi 24 Aralık 2016 [email protected] TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Astana için sözleştiler [email protected] 7 Rusya lideri Putin, Suriye barış görüşmelerinin Ankara’nın da destek verdiği şekilde Kazakistan’da yapılacağını söyledi. Buluşma tarihi için gelecek ay gösteriliyor Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geleneksel yılsonu basın toplantısında Suriye’de siyasi çözüm ve Türkiye ile ilişkilere dair önemli mesajlar verdi. TV’den canlı yayımlanan 3 saat 50 dakikalık basın toplantısında 1437 gazeteciden 47’sinin sorularını yanıtlayan Putin, Rus Dışişleri’nin ocak ortasında Kazakistan’ın başkentinde yapılacağını duyurduğu Suriye zirvesiyle ilgili açıklama yaptı. Putin, “Rusya, İran, Türkiye ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, yeni barış görüşmelerinin yerinin Astana olması konusunda anlaştı” dedi. Türkiye, Rusya ve İran’la birlikte salı günü Moskova Bildirisi’ne imza koyarak Suriye’nin laikliği ve toprak bütünlüğü temelinde önceliğin Esad hükümetinin devrilmesi değil, terörle mücadele olduğunu kabul etmişti. Tam ateşkes hedefi “Rusya, Türkiye ve İran’ın dahil oldu ğu üçlü format Suriye’de etkinliğini ka nıtladı. Bu formatı devam ettirmek ge rek. ABD’yi bu çabalara katılmaya çağırı yoruz” diyen Putin, “Halep’ten neredeyse 100 bin kişi tahliye edildi. Bu, dünyada başkanı istifa etti. Demek ki ortaya çı ki en büyük insani operasyon oldu” me kan bilgiler doğruydu.” sajını verdi. “Bu, Türkiye Cumhurbaşkanı, İran liderliği ve Suriye Devlet Başkanı Reagan’a atıf olmadan başarılamazdı” vurgusu yaptı. Demokratlara “Kaybetmeyi öğren” Bundan sonraki adımı “Suriye’nin tama diyen Putin, Trump için “son ana ka mında ateşkesi sağlayacak bir anlaşmaya dar mücadele etti, hem de kimse ona varmak” olarak açıkladı. inanmazken” ifadelerini kullandı. “Si Erbil için yorumsuz zin ve benim dışında” diye de ekledi. “Trump’ın seçilmesinde Rusya’nın ro Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin lü” iddiasına ise şu yanıtı verdi: “Tüm bağımsızlığını ilan etme ihtimaline iliş başarısızlıkları için dış faktörleri suçlu kin ise “Irak’ın içişlerine Rusya’nın ka yorlar. Bunlar, sistematik sorunlar. rışmayacağı” yorumunu yaptı. Elitlerle halk arasında uçurum var.” Putin, ABD’de başkanlık seçimlerini ABD’deki anketlerin Cumhuriyetçi Rusya’nın hacklediği iddiaları ve ABD Partililerin yüzde 37’sinin Putin’i Başkanı Obama’nın kendisinden “De onayladığını göstermesi üzerine mokrat Parti’ye yönelik siber saldırıla Obama’nın “(eski Cumhuriyetçi rı durdurmasını istediği” açıklamasına Başkan) Ronald Reagan mezarın ise yanıt verirken yalanlama yapmadı da ters dönerdi” yorumuna ama sert ifadeler kullandı: “Kaybeden ta da “Reagan mezarın raf her zaman suçlayacak birilerini arar. da ters dönmez, par Ama önemli olan gerçeklerin ortaya çık tisi seçimi kazandı ması. Demokrat Parti, kamuoyunu mani ğı için mutlu olur” püle etti. Demokratik Ulusal Komite’nin yanıtını verdi. Doğu Halep’te tahliyelerin tamamlanması ve hiç cihatçı kalmamasının ardından batı kesiminde binlerce kişi sokaklara çıkarak kutlamalar yaptı. ABD: BAŞARISIZ OLDUK Washington’dan Suriye konusunda “başarısız olduk” itirafı geldi. ABD Dışişleri Sözcücü John Kirby, “Bakana soracak olsaydınız, size Suriye’de bulunduğumuz durumdan dolayı na sıl hayal kırıklığı yaşadığımızı söy leyecek ilk kişi olurdu. Bizim siyasi geçiş süreci, Suriye halkının sesinin duyulacağı, daha iyi, daha güvenli ve birleşik bir Suriye için diploma tik girişimlerimiz başarılı olmadı” dedi. Bu arada Rusya, Halep’te cihat çılardan kurtarılan bölgelerde dü zeni sağlamak için askeri polis bir liği göndereceğini açıkladı. Cihatçı ların yenilmesinde YPG’nin orduyla işbirliği de rol oynarken Rudaw, Su riye Devlet Başkanlığı askeri uzma nı Ali Maksud’a dayanarak Şam’ın YPG’den Halep’in Kürt mahalle si Şeyh Maksud’u boşaltmasını ta PUTÜTÇİRNIKK’DIİŞYEIEN lep ettiğini iddia etti. Maksud “Özerk Yönetim adı altında federal sistem projesini reddediyoruz” dedi. ‘Yıkıcı unsurlar devlete sızmış olabilir’ Rusya lideri Putin, yılsonu basın toplantısında 13 ay zarfında Türkiye’nin Rus uçağı düşürmesi ve Rusya’nın Ankara Büyükelçisi’nin öldürülmesiyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Ülke sinin, Büyükelçi Karlov’a yönelik suikast soruşturmasında her şeyin açığa çıkarılmasını yakından izleyeceğini vurgulayan Putin’in “Bu Rusya’ya ve RusyaTürkiye ilişkilerine zarar verme girişimidir” yönündeki ifadesi dikkat çekti. Putin’in konuşmasında öne çıkan değerlendirmeler şöyle: “Başta uçağımızın Türkiye’nin liderliğinden ge len emirlerle değil de RusTürk ilişkilerine zarar vermek isteyenlerce düşürüldüğüne inanmamıştım. Ama artık büyükelçimiz bir polis tarafından öldürüldükten sonra fikrimi değiştirebileceğimi hissediyorum.” ‘İlişkiler zarar görmeyecek’ “Artık bana öyle geliyor ki, her şey mümkün, bazı yıkıcı unsurlar Türkiye’nin istihbaratı, polisi ve ordusu dahil devlet kurumlarına sızmış olabilir. Şimdi suçu birine yıkmak istemiyorum, neler olacağını göreceğiz. Peki RusTürk ilişkileri zarar görecek mi? Hayır, görmeyecek. Çünkü ikili ilişkilerin önemini anlıyoruz ve mümkün olan her yoldan geliştireceğiz. ” Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin, telefon aracılığı ile görüşme yaptı. İkilinin görüşmesinde, Büyükelçi Andrey Karlov suikastına dair yürütülen soruşturma konuşuldu. Chomsky’den Trump tepkisi ABD’nin müstakbel başkanı Donald Trump’ın önceki gün sosyal medyada paylaştığı “Dün ya nükleer silahlar hakkında aklı nı başına toplayana dek ABD nük leer becerisini güçlendirmek ve ça pını genişletmek zorunda” mesajı na, ünlü dilbilimci ve düşünür Noam Chomsky’den tepki geldi. Chomsky, Trump’ın tweetini “son zamanlar da gördüğü en korkutucu açıklama lardan birisi” olarak yorumladı. Huf fington Post’a konuşan Chomsky, Putin’in nükleer hırslarına vurgu ya parak “Putin zaten yeterince kötü. Ama en azından bu Rusya’nın sınır ları ile ilgili, Meksika’nın değil” ifa delerini kullandı. Silahların Kontro lü Derneği’nin Silahsızlanma ve Teh ditlerin Azaltılması Politikası Direk törü Kingston Reif de Trump’ın me sajını yangına körük le gitmek olarak ni telendirdi. Öte yan dan Trump, tartış ma yaratan nükle er demecine ilişkin MSNBC’ye verdiği Ivanka Trump demeçte, “Bu bir silahlanma yarışı ol sun. Onlara her koşulda üstün ge leceğiz ve daha kalıcı olacağız” de di. 20 Ocak’da göreve gelecek olan Trump, çalışma ekibini belirleme ye de devam ediyor. Beyaz Saray Ba sın Sözcülüğü için Cumhuriyetçilerin Ulusal Komite Sözcüsü görevini yü rüten Sean Spicer’ı aday gösterdi. Ivanka Trump’a protesto Öte yandan bindiği Florida’ya giden JetBlue uçağında, Trump’ın kızı Ivanka Trump’ın da bulunduğunu gören ve “Baban bu ülkeyi mahvediyor” sözleriyle tepki gösteren Dan Goldstein isimli bir yolcunun uçaktan indirildiği belirtildi. Independent gazetesinin haberine göre ise Ivanka Trump’ın evinde eserleri bulunan sanatçılar, Trump ailesi ile ilişkilendirilmek istemediklerini belirterek Ivanka’dan eserlerine evinde yer vermemesini istediler. MALTA’DA YÜREKLER AĞZA GELDİ Libya’dan havalanan bir uçak dün silahlı kişilerce kaçırılarak Malta’ya indirildi. Afriqiyah Havayolları’na ait 7’si mürettabat olmak üzere 118 kişi taşıyan uçakla, sabah güneydeki Sebha’dan başkent Trablus’a hareket etmesinin ardından temas kesildi. Ardından Airbus A320 tipi uçak Malta’ya indi. Times of Malta gazetesi saldırganların uça ğı patlatma tehdidi savurduklarını, hava korsanlarının 2011’de devrilip öldürülen Libya lideri Muammer Kaddafi yanlısı olduğunu duyurdu. Hava korsanlarının iki kişi olabilecekleri, ilk pazarlıklarda mürettebat hariç tüm yolcuların özgürlüğüne karşılık Kaddafi’nin hapiste tutulan oğlu Seyfülislam’ın bırakılmasını talep ettiği iddiası da yerel med yaya yansıdı. Pazarlıkların ardından 28 kadın ve bir bebeğin bulunduğu 109 yolcunun tamamı serbest bırakıldı. Askeri araçlarla çevrilen uçakta hava korsanı ile mürettabat kaldı. Akşam saatlerine doğru ise bir hava korsanı uçaktan elindeki Kaddafi dönemi bayrağıyla inerek teslim oldu. Olay sırasında Malta Havaalanı’nda tüm uçuşlar iptal edildi. Berlin şüphelisi İtalya’da öldürüldü IŞİD tehdidi altındaki Avrupa, Noel arifesinde diken üstünde. Almanya’nın başkenti Berlin’de geçen pazartesi akşamı bir Noel pazarına TIR’la düzenlenen ve 12 kişinin hayatını kaybettiği saldırının şüphelisi olarak aranan Tunuslu Anis Amri’nin dün İtalya’nın Milano kentinde güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğü bildirildi. İtalya İçişleri Bakanı Marco Minniti, devriye gezen bir polis ekibinin rutin kimlik kontrolü için durdurduğu Amri’in silahını çı Anis Amri kararak ateş etmesi üzerine öldürüldüğünü açıkladı. IŞİD’in haber ajansı Amak, Amri’nin Berlin’deki saldırıyı gerçekleştiren kişi olduğunu doğruladı. Amak’ın internet sitesinde yayımlanan bir videoda Amri, IŞİD lideri Ebubekir Bağdadi’ye bağlılığını ilan ediyor. dan hapis yattığı ortaya çıkmıştı. BBC’nin haberine göre, La Republica gazetesi, Amri’nin “Normal bir turistmiş gibi sorunsuz şekilde Almanya’ya ulaşabildiğini” vurgulayarak “Herkes Amri’nin çok tehlikeli olduğunu biliyordu, Sis’de (Schengen Bilgi Sistemi) de kaydı vardı ama kimse onu kontrol etmedi ve izlemedi” eleştirisinde bulundu. Polis alarmda Bu arada Alman polisinin ülke genelinde gerçekleştirdiği operas Amri’nin Milano’da vurulduğu yerde in yonlar çerçevesinde Duisburg ken celemeler yapıldı. Almanya Başbakanı tinde iki kişi bir alışveriş merkezi Merkel’den de İtalya’ya teşekkür geldi. ne saldırı planladıkları şüphesiy Fransa’nın ardından İtalya le gözaltına alındı. Gözaltına alınanların 31 ve 28 yaşlarında Kosova do Amri’nin Berlin’deki saldırının ardın ğumlu iki kardeş oldukları belirtildi. dan önce Fransa’ya geçtiği daha sonra Avustralya’da ise güvenlik güçleri Noel tren ile İtalya’ya gittiği belirtildi. Anis günü bir dizi saldırı planladıkları iddia Amri’nin, yaklaşık 7 yıl önce Tunus’tan sıyla “IŞİD’den ilham aldıkları” belirti İtalya’ya kaçtığı, burada çeşitli suçlar len biri kadın yedi kişiyi gözaltına aldı. Avrupa’nın en karanlık Noelinde Türk sinema şenliği Berlin “Noel çarşısı” saldırısından bir gün önce Strasbourg’daydım. Strasbourg, Avrupa’nın “Noel çarşısı” ile en ünlü kenti. Katedral civarındaki irili ufaklı yollar ve dev çam ağacının bulunduğu merkezi Kleber Meydanı, her yıl bu dönem Noel çarşısı tezgâhlarıyla dolup taşıyor. Renkli Noel ışıkları, seyyar restoranlardan yükselen kokular, her köşede servis edilen baharatlı sıcak şaraplar; Avrupa’nın kalbi olan bu kentte insanların cıvıl cıvıl kaynaştığı bir bayram havası yaratıyor. Bu kez ilk defa Strasbourg’da o cıvıl cıvıl havadan eser yoktu. Makineli tüfeklerle devriye gezen kamuflaj kılıklı askerler, masalsı atmosferde göze inen yumruk misali etki yaratıyordu. Kentten geçen Ren köprülerinin hepsi, güvenlikçe tutulmuştu. Sokaklar trafiğe kapanmış, köprüler AVM girişlerine benzer bir kontrol çemberine alınmıştı. Berlin saldırısı öncesinde belli ki Avrupa’da olağanüstü bir alarm durumu vardı ve Noel çarşısına bir kamikaze saldırıdan korkuluyordu. Bu nedenle her zamanki gibi taksiyle otele bile gidemedik. Tarihi gümrük binasının yanındaki St. Nicolas Köprüsü’nde inip, bavulumuzla merkeze dek yürümek zorunda kaldık. Kadınsız Anadolu Strasbourg’da güvenliğe verilen bu olağanüstü ağırlık, her yıl bu dönemde yapılan Türk Sinema Günleri’ni de kaçınılmaz olarak etkilemişti. Bu yıl açılışını “Babamın Kanatları” ile yapan etkinliğin Türkiye’nin son dönemdeki en karanlık günlere isabet etmesi de coşkuyu hiç kuşkusuz aşağı çekmişti. Aralarında “Ah Yalan Dünyada”, “Arama Moturu”, “Toz Bezi”, “Propaganda”, “Abluka”, “Çakallarla Dans”, “Üvey Evlat”, “Görümce”, “Sen Benim Herşeyimsin”, “İkinci Şans” gibi filmlerin bulunduğu bu yıl 28.’si yapılan Türk Sinema Günleri... Türk sinemasına her şeye rağmen yeni yılbaşına dek çok yönlü bir pencere açmaya devam edecek. Strasbourg’da bulunduğum günlerde Atalay Taşdiken’in “Yalan Dünyada” ve “Arama Moturu” filmleri ile Ahu Öztürk’ün çok ödüllü ilk filmi “Toz Bezi”ni izledim. Her iki yönetmeni de tanıdım. Her filminde bir “bozkır” ve “Orta Anadolu” mozaiyi anlatan Atalay Taşdiken; “Momo” ve gene burada üç yıl önce izlediğim “Meryem”in ardından “Arama Moturu”nu, bu “üçleme”sini tamamlamak için çekmiş. Orta Anadolu’nun çorak ilişkilerinin anlatıldığı “üçleme”nin son bölümünde “arayış” irdeleniyor. Filmin en ilginç tarafı, profesyonel aktörler yerine konu aldığı köy halkını oynatması. Köyün 80’lik Musa dedesi evde hâlâ kendine hizmet edecek bir “avrat” arıyor. Almanya’dan dönen Almancı kırmızı Mercedes’ine rağmen elde edemediği “itibar” istiyor. Belediye başkanı; köylüler için “su”, başkanın oğlu da internette “aşk” arıyor. Doğal, eğlenceli, sıcak bir film olan “Arama Moturu”nun ardından aynı yönetmenin Neşet Ertaş belgeseli “Ah Yalan Dünyası”nı da izledik. Taşdiken gibi Orta Anadolu’nun bağrından çıkan Neşet Ertaş’ın yaşam duruşunun anlatıldığı belgeselin en hatırda kalan yanı içinde hemen hiçbir kadının yer almamasıydı. “Bozkırın Tezenesi”nin konserleri, yakın çevresi, cenazesini irdeleyen belgeselin yalnız erkek kalabalıklarından oluşması, Strasbourglu izleyicilerin en dikkatini çeken nokta oldu. Arslan’ın yokluğu İstanbul Festivali’nde “en iyi kadın oyuncu”, “en iyi senaryo”, “en iyi film ödülü”nü alan Ahu Öztürk’ün “Toz Bezi” ise tam tersine bir “kadın” filmi olarak öne çıktı. Öztürk’ün ödüllü filmi, kadınların ötesinde büyük kentte “yoksul ve Kürt” kimlikleriyle her çeşit ötekileşmeye maruz kalanları odağına almıştı. Tarihi Odyssee sinemasında yapılan şenliğin en güçlü yanı bu. Türkiye’nin çeşitli katmanlardan oluşan gerçeklerine böyle çok farklı prizmalarla yaklaşması. Şenliği her yıl özveriyle düzenlemeyi sürdüren Odyssee’nin yönetmeni Faruk Günaltay; bir TürkiyeSuriye sınır öyküsünü konu eden “Propaganda” filmi için bu meyanda Hüsnü Mahalli ve Ayşenur Arslan’ı da Strasbourg’a davet etmeyi planlamış olduklarını; Mahalli’nin hapse girmesi, Arslan’ın “Medya Mahallesi”ni kapatması yüzünden duydukları derin düş kırıklığını anlattı. Strasbourg Sinema Günleri’nde üzüntü yaratan gelişme için Günaltay; “Ne yazık ki son dönemde kıymetli insanların birbiri ardından sahneden çekildiklerini görüyoruz” dedi: “Onlar oysa bizim geleceğimiz ve ışığımız. Geleceğin bir ışığı olacaksa, onların katkısıyla aydınlığa kavuşabiliriz. O nedenle Ayşenur Arslan gibi kararlı, akıllı, dürüst, bağımsız insanların sahneden çıkışını, ben sadece geçici bir dönemin talihsizliği olarak okumak istiyorum.” Akdeniz’de acı bilanço Sığınmacı krizinde bu yılın Akdeniz’deki acı bilançosu 5 bini aşkın kişinin yaşamını yitirmesi oldu. Yetkililer önceki gün Akdeniz’de iki alabora olmuş tekne bulunduğunu duyurdu. Çoğu Batı Afrika’dan umuda yolculuğa çıktığı sanılan teknelerdeki yaklaşık 100 kişinin yaşamını yitirdiğinden kaygı duyulduğu açıklaması da peşi sıra geldi. C MY B nilgun@
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle