15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 27 Ocak 2016 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN/ASLAN YILDIZ TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Kürtler var PYD yok 4 enevre görüşmelerinde davetiyeler gönderildi. Bazı kaynaklar PYD’nin de çağrıldığını öne sürerken PYD Eşbaşkanı Salih Müslim davetiye almadığını açıkladı. PYD’nin en büyük bileşeni olduğu Suriye Demokratik Meclisi (SDM) ise davet edildi. Ancak onlar da Müslim’in çağrılmamasını boykot edebilir. Suriye’de siyasi çözüm için dönüm noktası olması umulan Cenevre3 görüşmelerinin başlamasına iki gün kala Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) katılımı ile ilgili düğüm hâlâ çözülemedi. BM arabuluculuğunda düzenlenen görüşmelerin, Suriye muhalefetini kimin temsil edeceği ile ilgili tartışmalar nedeniyle 5 gün ertelenmesinin ardından davetiyeler dün nihayet gönderildi. Müslim dün günün ilk saatlerinde “görüşmelere davet edileceklerini tahmin ettiğini, ancak ne sıfatla katılacaklarının henüz belirsiz olduğunu” söyledikten sonra davetiyelerin dağıtılmasından sonra yaptığı açıklamada “henüz davetiye almadığını” söyledi. Ancak Rusya’nın desteklediği çeşitli muhalifler kendileriyle birlikte Müslim’in de zirveye çağrıldığını iddia etti. BM Suriye Temsilcisi Staffan de Mistura’nın ofisinden yapılan açıklamada ise katılımla ilgili kesin yanıt alana kadar kimlere ya da kaç kişiye davetiye gönderdikleri ile ilgili bilgi vermeyecekleri belirtildi. Cenevre görüşmelerinde Suudi Arabistan ve Türkiye, muhalefeti geçen yıl Rihad’da kurulan Yüksek Müzakere Komitesi’nin (YMK) temsil etmesi gerektiğini düşünüyor. Cihatçı İslam Ordusu’nun da aralarında olduğu YMK de kendilerinin muhalefetin tek temsilcisi olduğunu savunuyor. Nitekim dün itibarıyla zirveye katılıp katılmama konusunda hâlâ kararsızdılar. YMK’den Fuad Aliko AFP’ye yaptığı açıklamada grubun Cenevre’ye davet edildiğini ancak başka kimlerin hangi şartlarda davet edildiğini öğrenmeden karar vermeyeceklerini söyledi. Buna karşılık BM’nin davetiyeleri gönderdiklerini açıklamasından kısa süre sonra Rusya’nın desteklediği çeşitli isimlerden arka arkaya “biz de çağrıldık” açıklamaları geldi. Suriye lideri Esad’ın eski başbakan yardımcısı olan Kadri Cemil, AFP’ye yaptığı açıklamada davetiye aldığını söyleyerek “Cenevre’ye doğru yola çıktım” dedi. Kürt ve Araplardan oluşan, ancak en büyük bileşeni PYD olan SDM Eşbaşkanı Heysem Menna da görüşmelere “müzakereci olarak” davet edildiğini açıkladı. Ancak Menna’nın kendi adına mı yoksa SDM adına mı davet edildiği netlik kazanmadı. 4 C Cenevre görüşmelerinde davetiyeler gönderildi. Bazı kaynaklar PYD’nin de çağrıldığını öne sürerken Eşbaşkan Salih Müslim davetiye almadığını açıkladı. 4 PYD’nin en büyük bileşeni olduğu Suriye Demokratik Meclisi ise davet edildi. Ancak onlar da Müslim’in çağrılmamasını boykot edebilir. ÇAVUŞOĞLU: PYD DAVET EDİLMİŞSE BOYKOT EDERİZ Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cenevre’de yapılacak Suriye görüşmeleri için PYD’ye yönelik davet mektubu olması halinde görüşmeleri boykot edeceklerini söyledi. NTV’ye konuşan ÇavuşoğÇavuşoğlu lu, “Boykot ederiz. Kesin ve net. Müzakere heyetinin içinde PYD unsurları, terör örgütleri olamaz. ABD, Fransa, İngiltere Dışişleri bakanlarıyla görüştüm. Onların da söylediği net bir şekilde PYD’nin davet edilmeyeceği. BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura da aynı şeyi söyledi” dedi. Bu arada Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nde temaslarda bulunmak üzere Strazburg’da bulunan Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve İngiltere Dışişleri Bakanı Philip Hammond ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. LAVROV: KÜRTLER OLMAZSA SURİYE’DE BARIŞA ULAŞAMAYIZ Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türkiye’nin PYD’yi müzakerelerden dışlama çabalarına karşı “BM’nin şantaja direneceğini umuyorum” çıkışı yaptı. Lavrov, Cenevre müzakerelerine Suriyeli Kürtlerin katılmasını engellemenin “adaletsiz” ve Lavrov “zararlı” olduğunu savundu. Kürtlerin Suriye nüfusunun yüzde 15’ini oluşturduğunu hatırlatan Rus bakan Sergey Lavrov, “Önde gelen Kürt partisini görmezden gelirseniz Suriye’de siyasal reformlardan nasıl bahsedersiniz” diye sordu. Kürtler sürece dahil edilmezse Suriye’de barış anlaşmasına ulaşılamayacağını belirtti. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Kürtlerin katılımı konusunda ısrarcı olmayacaklarını ve BM’nin alacağı kararı veto etmeyeceklerini kaydetti. Saray’da 10 bin muhtarı ağırladıktan sonra bu kez kaymakamlara seslenen Erdoğan, başkanlık sistemine katkı vermelerini istedi. BM’den açıklama yok ‘PYD’nin yeri rejimin yanı’ Başbakan Davutoğlu erken seçim iddialarına ‘asılsız dedikodu, kumpas’ dedi. ‘Gerekirse koyun mevzuatı bir tarafa’ D YMK de kararsız aşbakan Ahmet Davutoğlu, Cenevre görüşmelerinde PYD’nin yer almaması gerektiğine ilişkin görüşünü tekrar dile getirdi. Davutoğlu “Kürtlere değil, Kürtlere de zulmeden YPG / PYD’nin masaya oturmasına kesinlikle karşıyız. PYD’ye yakışan yer rejimin yanıdır” dedi. Partisinin grup toplantısında konuşan Davutoğlu, “Suriye için kurulacak masanın sağlıklı şekilde kurulmasını önemsiyoruz. Kürtlerin olmadığı bir masa eksik olacaktır. Kürtlere değil, Kürtlere de zulmeden YPG / PYD’nin masaya oturmasına kesinlikle karşıyız. Bir terör örgütünün, muhalif hareketlerin arasına katılarak bu müzakerelere katılması kabul edilebilir değildir. Masanın kenarına oturtmak isteyen birileri varsa PYD’ye yakışan yer rejimin yanıdır. Halkına karşı katliam yapan rejimle yaptıkları işbirliğinin sonucu bu olmamalı” dedi. l ANKARA B Çatı grup davet edildi Cenevre 3 başarısız olur” dedi. Müslim, IMC TV’ye verdiği demeçte ise davetin gelmemesinin birtakım iradelerin karşı çıkışından kaynaklandığını savundu. Müslim ayrıca toplantıya davetlerin kurum değil kişi bazında olduğunu belirterek, toplantıya çağrılan Demokratik Suriye Meclisi Eşbaşkanı Menna’nın kendilerine “Siz olmadan biz de gitmeyiz” dediğini aktardı. SDM’nin Cenevre’ye davet edilmesi, PYD resmi olarak davet edilmese bile Kürtlerin masada olduğu şeklinde yorumlanıyordu. ABD’nin desteklediği SDM’nin davet edilmesi “PYD’nin dolaylı olarak masada olması” şeklinde yorumlanıyor. Davet edildiği söylenen Kürt aktivist İlham Ahmed, Menna ile birlikte SDM’ye eşbaşkanlık yapıyor. Ancak Müslim’in Artı Haber’e yaptığı açıklamalara göre Ahmed’in davet edilip edilmediği konusunda da soru işaretleri devam ediyor. Uluslararası haber ajansları da Menna ve İlham’ın Kürtlerin masaya çağrılmaması halinde zirveye katılmama ihtimali olduğunu hatırlatıyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu, davetiyelerin gönderilmesinden kısa süre önce “PYD olmaz ama, Cenevre toplantısında Suriyeli Kürtler temsil edilebilirler” demişti. l Dış Haberler ‘Siz olmadan gitmeyiz’ Türkiye’nin PYD sınavı M Suriye temsilcisi Staffan de B Mistura, Cenevre görüşmeleri için “en geniş tabanı sağlama” sözünü tuttu ve IŞİD ile El Nursa dışında Suriye’de aktif oyuncu olan herkesi Suriye görüşmelerine davet etti. Buna Kürtler de dahil. Ancak, Türkiye’nin itiraz ettiği PYD’nin temsil edilip edilmeyeceği son dakikaya kadar belli değildi. İlk duyumlar PYD Eşbaşkanı Salih Müslim’in davet edildiği şeklindeydi. Akşamın ilerleyen saatlerinde bazı kanallar Müslim’e davet gitmediğini duyurmaya başladılar. Davet edildiklerini açıklayan Kürtlerden bazılarının ise “Müslim yoksa biz de yokuz” dediklerini duyurdular. PYD temsilcilerinin, Türkiye’nin itirazlarına rağmen davet edilmesi Ankara’yı Suriye görüşmelerini boykot etmeye zorlayacaktır. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, PYD’nin davet edilmesi halinde Türkiye’nin bu ANALİZ SEMİH İDİZ görüşmeleri boykot edeceğini dün doğruladı. Dikkatler şimdi Türkiye’nin bu kararı alması durumda bunun görüşmeleri nasıl etkileyeceği sorusuna döndü. Görüşmelerin Türkiye’ye rağmen devam etmesi Ankara’yı zor durumda bırakacaktır. De Mistura, Suriye muhalefetini saptamakla görevlendirilen Suudi Arabistan’ın gözetiminde hazırlanan listeyi, Rusya’nın baskısı ve ABD’nin sessiz kalarak onaylaması sayesinde genişletmiş oldu. Ancak Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerinin De Mistura’nın listesine itirazları var. Onların da görüşmeleri boykot etmeleri Ankara’yı “yalnız kalan ülke” görüntüsünden kurtaracaktır. Fakat bu durumun AnkaraWashington hattının daha da gerilmesine yol açması olasılığı da göz ardı edilemez. aha önce 19 kez Saray’da muhtarlarla bir araya gelen, bu kapsamda yaklaşık 10 bin muhtarı ağırlayan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bu kez de kaymakamlara seslendi. Erdoğan’ın açıklamaları şöyle: Saray yeni yönetim anlayışının sembolü: Bu külliye yeni yönetim anlayışının sembolü olmuştur. Cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçilmesi ile birlikte Türkiye yeni bir döneme girmiştir. Cumhurbaşkanlığı makamı külliyenin devreye girmesi ile birlikte protokol makamı olmaktan çıkmış, devlet ile milletinin bütünleştiği bir yer haline gelmiştir. Yönetici reformu: Türkiye’nin sistem reformu ile birlikte, özellikle yönetici reformunu da gerçekleştirmesi gerekiyor. Yeri geldiği zaman koyun mevzuatı bir tarafa, zihinsel inkılabınızı devreye sokun, ‘bunu bu şekilde yaparım’ diyin ve yapın. Bu iradeyi vatandaş için kullanın. Kaymakamlarımız, kanunların kendilerine verdiği yetkiyi en etkili şekilde kullanarak, belediyelerin yol açtıkları boşlukları doldurmak için cesur bir şeklide harekete geçmelidir. Gerekirse belediyelerin araç gereçlerine el koyarak hayatı normale döndürmemiz şarttır. Yargıya teslim görevi: Terör örgütüne destek verenler, süratle belirlenip adalate teslim edilmelidir. Kim yapmışsa bu ihaneti, tutacaksınız hemen yargıya teslim edeceksiniz. Gerekli kanun var. İhtiyacımız olan, bunları kararlılıkla uygulayacak cesaretli yöneticilerdir. DDK’nin öncelikli görevi paralel: Paralel devlet yapılanmasını kamunun tüm kademelerinden süratle temizlemek mecburiyetindeyiz. Devlet Denetleme Kurulu’nun en öncelikli görevi budur. ‘Her kurumumuzu denetleyeceksiniz, kim varsa tespit edip yargıda süreci başlatacaksınız’ diye talimatı verdim. Bu süreçte ihmali, yanlışı olan kim olursa olsun hak ettiği cezayı görecektir. Paralel devlet yapılanması ile ilgili çalışmaları daha dikkatli yürütmenizi istiyoruz. Desteğim daima yanınızdadır. İstediğiniz anda özel kalemimi arayarak bilgi verebilirsiniz. Bizzat kendim takip ediyorum. Başkanlığa katkı verin: Birikimlerinizi, yeni anayasa ve başkanlık sistemi tartışmalarına katkı sağlayacak şekilde bakanlığımız aracılığıyla bir araya getirmenizin faydalı olacağını düşünüyorum. l ANKARA/Cumhuriyet DDK’ye cemaat görevi ‘Beşimiz de çağrıldık’ Suriyeli muhalif Randa Kassis davet edildiğini açıklarken “Umutluyum. Çabuk olmayacak ama bu bir şeyin başlangıcı” dedi. Kassis, Heysem Menna, Salih Müslüm, İlham Ahmed ve Kadri Cemil’in de bireysel olarak davet edildiğini öne sürdü. Kassis bu beş kişinin zirveden önce bir araya gelerek hazırlık yapacağını da ekledi. Rus haber sitesi Sputnik de Müslim’e ve PYD Avrupa Temsilcisi Abdülselam Mustafa’ya davet gittiğini yazdı. Ancak Salih Müslim akşam saatlerinde Reuters’a yaptığı açıklamada davetiye almadıklarını belirterek “Katılmazsak DP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye’nin durumunu otobanda ters giden ve bunun farkına varmayan şoföre benzetti. Demirtaş, “Türkiye yakın tarihin en karanlık siyasi atmosferini yaşıyor ve tünelin ucunda da ışık görünmüyor” dedi. Belçika’nın başkenti Brüksel’de bulunan Avrupa Parlamentosu’nda dün başlayan 12. Uluslararası Kürt Konferansı’nda konuşan Demirtaş, SkyesPicot’un yüzüncü yılının dolmak üzere olduğuna dikkat çekti. Bu yüzyıl boyunca dünya, bölge, demokrasi, devlet yönetim biçimleri, Kürtler ve bölgedeki aktörler dahil birçok şeyin değiştiğini anlatan Demirtaş, bir tek Türkiye’nin değişmediğini ve değişime ayak uyduracak reformları yapmadığını söyledi. Demirtaş, “Bölgedeki dengeler altüst olurken yüz yıl önceki statüler yıkılırken Türkiye buna hazırlık yapmadığı için kriz Türkiye’nin krizi haline geldi. Çünkü Kürtler artık bu sorunu aştılar. 21. yüzyıla uyarlanabilecek değişimi yakalayabilecek bir anlayışa geldiler. Kürtler, kendi sorununu çözdüler” diye konuştu. Kürtlerin bugün yeniden tarih sahnesine çıktığını vurgulayan Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kürtler, Türkleri düşman olarak görmüyor. Türklük için Kürtler bir tehdit değil, laiklik için bir tehdit değil, İslam için de bir tehdit değil. Başka din ve inançlar için de H Demirtaş: Türkiye otobanda ters gidiyor tehdit değil. Peki, neden Türkler Kürtleri tehdit olarak görüyor? Çünkü yüz yıldır değişmeyen statükocu bir zihniyete sahipler.” Türkiye’nin durumunu otobanda ters giden bir şoföre benzeten Demirtaş, kimsenin de Türkiye’yi arabayı ters yolda sürdüğüne inandıramadığını ifade etti. Türkiye’nin tüm yönetim kadrolarının ve ana muhalefetin kendisini gözden geçirmesi gerektiğinin altını çizen Demirtaş, aksi halde faturanın daha da ağırlaşacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kişisel psikolojik durumunun da bunlara eklenmesi gerektiğini belirten Demirtaş, “Güvensizlik psikolojisi durumu yaşıyor. Birkaç yıl öncesine kadar yakın koruma müdürleri ve koruma ekibi dahil olmak üzere, etrafındaki danışman ekibi, bürokratlar dahil hepsi ile bir güven krizi yaşadı. Tamamını paralel bir örgüt, kendisini çepeçevre saran düşman olarak gördü. Oysa yıllardır kendisini fiziki, düşünsel olarak koruyan, destek veren grup Gülen Cemaati’ydi. Yol arkadaşlarına güvensizlik duyan şahsiyet bize nasıl güvenecek” dedi. Türkiye’de bir akıl tutulması yaşandığını ve bunu aşmanın da kolay olmadığını vurgulayan Demirtaş, sabırlı, kararlı ve inançlı olacaklarını ekledi. Demirtaş, ne kadar çok insan ısrarcı olursa barış sürecine girmenin de o denli hızlı olacağına dik kat çekerken Avrupa’yı Türkiye’de yaşanan insan hakları ihlallerine sessiz kalmamaya çağırdı. Aksi halde Avrupa’nın kendi ilkelerini çiğneyeceğini ifade eden Demirtaş, Türkiye’nin PYD’nin Cenevre toplantısına katılmasını engelleme girişimlerini de eleştirdi. Demirtaş, “Aklı başında devlet PYD’nin Cenevre’de olması için mücadele eder. Türkiye, PYD’yi tam da yanına oturtmalı” dedi. Oturumda konuşan ABD’nin eski Hırvatistan Büyükelcisi Peter Galbraith de Cenevre’ye katılmayı en çok Kürtlerin hak ettiğini söyledi. “Çünkü terörizme karşı onlar savaştı” diyen Galbraith, Türkiye’nin de PKK ile tekrar masaya oturup barış görüşmelerine başlaması gerektiğini vurguladı. Gazeteci Cengiz Çandar, Türkiye’nin seçimlerden sonra otoriter eğilimli rejim olmaktan faşizan bir rejime geçiş yaptığını söyledi. Prof. Davit Romano ise Türkiye’de yaşananların 80’li yılları aratmadığını, böyle devam ederse Türkiye’yi karanlık bir geleceğin beklediğini anlattı. Prof. Susan Breau da Kürt halkının var oluşu için savaşmak zorunda kaldığını, kendi hayatlarını ortaya koymalarına rağmen suçlu ve terörist ilan edildiklerini belirtti. Breau, “Bugün insanlık dışı güçlerle savaşan tek güç Kürtlerdir” dedi. AP milletvekili Takis Hadjigeorgoui da Kürt sorununun çözümünün PKK’siz olamayacağını vurguladı. BMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda milletvekillerinin sorularını yanıtlayan TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun 4 Şubat Perşembe günü ilk toplantısını yapacağını açıkladı. Komisyonun ilk toplantısında komisyonun çalışma usullerine ve komisyonun ne kadar zaman çalışacağına karar verilecek. İktidar kanadının görüşü, yasama yılı tatiline kadar çalışmaların sonlandırılması yönünde. İlk toplantının tartışma konularından biri de, kararların oyçokluğu ile mi yoksa oybirliği ile mi alınacağı sorusu olacak. Eski komisyon da, kararlarını oybirliği ile alıyordu. Bu arada Kahraman, milletvekillerine yeni anayasa ve TBMM İçtüzüğü çalışmalarına davet etmek üzeren mektup gönderdi. Anayasa Komisyonu 4 Şubat’ta başlıyor T MGK bugün toplanıyor illi Güvenlik Kurulu (MGK), Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında bugün Saray’da toplanacak. Normalde şubat ayında toplanan yılın ilk MGK’sinin bir ay erkene alınmasının gerekçesi ağustosta takvimin sıkışması ile açıklandı. Ağustos ayında YAŞ ve MGK’nin yapılması nedeniyle takvimde sıkışıklık yaşanmasını engellemek için yılın ilk MGK’sinin ocak ayına alındığı öğrenildi. M C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle