Katalog

Cumartesi 30 Mayıs 2015 EDİTÖR: CANER ÖZTÜRK TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber 7 Sayın Cumhurbaşkanı niye bu kadar kırıcı? Selvi Kılıçdaroğlu, karşılaştığı Erdoğan’ın sözcüsü Kalın’a sitemde bulunmuş ÇİĞDEM TOKER Pes, derim ben, pes doğrusu! arihin aydınlanmaya dönük yüzüdür Cumhuriyet... Mustafa Kemal’in kurtuluştan sonra kurduğu Cumhuriyetle yaşıttır gazeteniz Cumhuriyet... Tüm partilere eşit uzaklıkta, laik, demokratik hukuk devleti olan Cumhuriyetimizin var oluşunun simgesidir... Şimdi bir soru bize: Cumhuriyet’i Cumhuriyet yapan, güncelliğinin içeriğinde sürekliliğin anlamını yakalayabilmesi değil midir? Gazetenizin Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar hakkında, Adana’da 19 Ocak 2014’te durdurulan MİT TIR’larındaki silah görüntülerini yayımlaması nedeniyle, Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’nca, “devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk” savıyla başlatılan soruşturmaya ne diyorsunuz? Haberi bugün Cumhuriyet’te okuyunca bilmem sizler okur olarak ne düşündünüz... Ben karamsar değilim, hukukun üstünlüğü ilkesine, yargı bağımsızlığına, adalette eşitlik ve dürüstlüğe inananlardanım. Can Dündar, casus değil yürekli bir gazetecidir... Can’a yönelik suçlamaya yanıtı Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu verdi... Feyzioğlu, “Savcılar suçluların telaşıyla hareket ediyorlar” deyip şöyle devam ediyor: “Basının görevi bu tür suçları ortaya çıkarmak ve araştırmaktır. Halkı bilgilendirmektir. Onların zih HP lideri Kılıçdaroğlu’nun Aydın mitingini izleme daveti aldığımızda, uçakta eşi Selvi Kılıçdaroğlu’nun da olacağını öğrendik. Kalkış öncesi sohbet olanağı bulduğumuz Selvi Hanım, gözlem ve düşüncelerini, her zamanki içten tutumuyla paylaştı. Seçim havası? 2011’e kıyasla CHP’ye ilginin belirgin biçimde arttığını ancak memleketi Tunceli’de tanık olduğu atmosfere canının yandığını söylüyor. CHP’ye oy vereceklere, HDP’li olduğunu söyleyenlerden açık baskı yapıldığını gözlemlemiş Selvi Hanım: “Küçücük yer. Akrabalar bile birbirinden çekinir hale gelmiş. Keşke böyle olmasa” diyor. Aydın’dan bir gün önce CHP 1. sıra adayı Gonca Aytaş’a destek vermek için Erzurum’a giden Selvi Hanım, bir ara Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile karşılaşmış. “Tutmadım içimde vallahi” diyen Selvi Hanım, Kalın’a, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın neden bu kadar sert konuştuğunu sormuş. Kalın, “Sayın Cumhurbaşkanımızın genel üslubu böyle” deyince, “Ama çok kırıcı oluyor, incitiyor. İyi yapmıyorlar” diye üstelemiş Selvi Hanım. CHP lideri Kılıçdaroğlu, AKP’nin zemin kaybettikçe hırçınlaştığını söylüyor. “Bunu hem Davutoğlu hem de Erdoğan’ın söylemlerinde gör C Kemal ve Selvi Kılıçdaroğlu, Çiğdem Toker’in sorularını yanıtladı. T Tunceli’de baskı İbrahim Kalın mek mümkün” diyen CHP lideri, “Ama Başbakan, kitabını okumadım diye her türlü hakareti yaptı. Ben onun kitabını okumak zorunda değilim ki. Gerginlikten artık vatandaş bıktı. Siz ne yapacaksınız diye soruyor. Biz de neyi nasıl yapacağımızı anlatıyoruz.” “Sırtlarında yumurta küfesi yok ki” eleştirisinin anımsatılması üzerine, “Hiç öyle değil efendim. Her projede, her kuruşun hesabını yaptık” diyerek ekliyor: “Bizimle aynı dünya görüşünü paylaşmayan insanları da çağırdık. Dünyanın en önemli finans kuruluşlarında çalışan Türkler sadece projelerimiz için geldi, tartıştık. Hiçbir tereddüt yok. Hiçbir iktisatçı, altını çiziyorum, bizim projelere uygulanamaz demedi.” İktidarın, 1500 TL asgari ücret vaadi için “yapılamaz” demek yerine işverenleri kışkırttığını söyleyen CHP lideri, “Daha vergi almayacağımızı bilmiyor. Programı okumamışlar” diyor. “CHP artık proje üreten, halkın sorunlarına eğilen bir parti” diyen Kılıçdaroğlu, kamu harcamaları ve örtülü ödenek konusunda şu değerlendirmeyi yapıyor: “Saray, düşündüklerinden çok daha fazla, tabanlarında olumsuz etki yaptı. Şimdi Diyanet’i de kendi alanına çekmeye, israfı Diyanet üzerinden meşrulaştırmaya çalışıyor” İcra makamı olmaması nedeniyle Cumhurbaşkanı’nın örtülü ödenek kullanamayacağını yineleyen CHP lideri, sürdürüyor: “İki başlı bir yapı çıktı ortaya. Cumhurbaşkanı örtülü ödenek kullanacak. Saray çok etkiledi Kuruşun hesabı Ama nereye kullanıldığından Davutoğlu’nun haberi olmayacak. Hele Davutoğlu’nun bu soruyu sorma cesareti de yok. Cumhurbaşkanı elinin tersiyle iter. Devletin sırlarını birleştiren değil ayrıştıran bir yapı ortaya çıkıyor. Davutoğlu’nun sırları ayrı, Erdoğan’ın sırları ayrı. Ya aynı amaçla aynı yere iki kez para verilirse ne olacak? Orada bir devlet olmaz artık.” Suriyeli yeraltı AKP hırçınlaşıyor CHP lideri, yaşanan ağır sorunlar nedeniyle yakın bir gelecekte yeraltı dünyasında etkili bir Suriyeli grup çıkacağını söylerken Selvi Hanım giriyor araya ve Adana başta olmak üzere Güney illerinde yaşamaya çalışan çocuk yaşta Suriyeli genç kızların, kadınların “resmen satıldığını”; durumun çok trajik olduğunu söylüyor. ninde özgür basın yok...” Gazetecinin görevi halkı bilgilendirmek, olanı biteni topluma iletmektir... Gazetecilik siyasal iktidarların şakşakcılığını yapmak değildir... HHH İnsanlık sömürgeleşme ve emperyalizm dönemlerini karanlıkta yaşadı; vahşi kapitalizmin insan emeğini nasıl çaldığını gördü... Cumhuriyet, Can Dündar ne yaptı? Habercilik! Cumhuriyet yayın yaşamına başladığından beri kişiler, toplumlar, sınıflar, ülkeler, devletler arasında eşitliği savunur... Ben de Turgut Kazan gibi, suçlamaya şaşırdım ama daha önce böylesine pek çok suçlamayla kaldığım için yadırgamadım. Gazeteci habere ulaşmak, onu araştırıp yazmak, okura ulaştırmakla görevlidir. Can Dündar’ın ve Cumhuriyet’in yaptığı budur... Galiba kamuoyunun haber alma özgürlüğünün olduğunu bilmeyenler var... TIR görüntüleri önemli bir olay değil mi? İnanmama özgürlüğünüz var elbet! O zaman, inananlar için, ucu açık yasak koymak, halkı bilgiye ulaştırmamak bu çağda olur mu? Acı ama gerçek... Oluyor işte! Ucu açık yasak konulurken, Can Dündar’a casusluk suçlaması yapılıyor. Cumhuriyet bu türlü yasaklara, engellere direnen, tavır koyan, demok rasiyi ve özgürlükleri savunan bir gazetedir... Özgün haberciliğimiz sürecek! Çünkü işimizi halkı bilgilendirmek için yapıyoruz. HHH Genel Yayın Yönetmenimiz Can Dündar hakkında hem İstanbul hem de Adana Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı... Can Dündar ve haberi yayımlayan arkadaşlarımız hakkında “siyasal ve askeri casusluk” suçlamasında bulunuluyor. Daha önceden böyle bir dava açılmıştı... Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya ya da görevini engellemeye teşebbüs suçlarından aralarında iki savcı ve askerler de bulunan 17 kişi tutuklanmıştı. Yine anımsatmak için yazıyorum... Operasyon kapsamında Fethullah Gülen ve Emre Uslu da vardı. Cumhuriyet internet sitesinde çıkan görüntülerin dava dosyasında bulunmadığı belirtiliyor savcılık açıklamasında... HHH Neredeyse bu gazetenin 49 yıllık çalışanıyım... Askeri darbeleri, zindanları gördüm, yaşadım... Şimdi ise daha farklı bir süreçten geçiyoruz... Sonunda Cumhuriyet’e, onun Genel Yayın Yönetmeni’ne habercilik yapıp, halkı bilgilendirdiği için casusluk suçlaması yapıldı ya! Pes, derim ben, pes doğrusu! CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçim mitinglerine Kütahya ve Bilecik’te devam etti. Altın tuvalette oturuyorlar Kılıçdaroğlu, ‘13 yıl önce oy verdiğiniz bir parti yok artık’ dedi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Güzel bir başlangıç yapacağız. Türkiye’yi şaha kaldıracağız, Türkiye’yi zenginleştireceğiz. Yüzyılın projesini açıkladık. Mega proje. Türkiye’yi uçuracağım. Türkiye’yi bölgesinin en güçlü ülkesi yapacağım’ dedi. Kütahya Zafer Meydanı’nda düzenlenen mitingde Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması sık sık “Başbakan Kemal” ve “Halkın umudu Kılıçdaroğlu” sloganlarıyla kesildi. Yağmur altında alanı dolduran kalabalığa hitap eden Kılıçdaroğlu sözlerine “Davutoğlu Erdoğan için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır” sözleriyle başladı. “Bu milleti borç batağından kurtaracağım. Sözüm sözdür” diyen Kılıçdaroğlu, “Kesinlikle yoksulluğu bitereceğiz. 17 milyon yoksulumuz var. Azalmadı arttı. Yasakları kaldıracağız dediler, dünyanın yasağını getiriyorlar. ‘Yolsuzluğu bitireceğiz’ dediler, hepsi köşeyi döndü. Faturayı şimdi siz ödüyorsunuz” dedi. “13 yıl önce oy verdiğiniz bir parti yok artık. Saraylarında oturanlar var. Altın klozetli tuvaletlerinde oturanlar var” diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Asgari ücreti 1500 lira yapacağım dediğim zaman bu işçiye zulümdür diyenler var. Kılıçdaroğlu diyor ki ‘Ben yoksulluğu bitireceğim. Hiçbir ailenin geliri 720 liranın altında olmayacak. Asgari ücreti 1500 lira yapacağım.’ Beni işverenlere şikâyet ediyorlar.” l KÜTAHYA/ DHA CHP’nin TIR’ı yine durduruldu CHP Genel Başkan Yardımcıları Enis Berberoğlu, Aykut Erdoğdu ve CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Erzurum’da seçim standı olarak kullanılan TIR’ın Yakutiye Kent Meydanı’ndan polis zoruyla çıkarılması üzerine milletvekili adayları Gonca Aytaş ve Orhan Bozkurt’a destek vermek için dün kente geldi. TIR’ın bulunduğu İstasyon Meydanı’nda sürücü koltuğuna geçen Gürsel Tekin beraberindekilerle Kent Meydanı’na hareket etti. Trafik polisleri Atatürk Üniversitesi kavşağında TIR’ın önünü kesti. TIR yaklaşık 2 saat kadar Atatürk Üniversitesi kavşağında bekletildikten sonra polis eşliğinde İstasyon Meydanı’na götürüldü. Seçim TIR’ının İlçe Seçim Kurulu kararına karşın kent merkezine girmemesini değerlendiren CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, “Kardeşim keşke bu silahlarla Müslüman kanına kıyanların TIR’larını kesebilseydiniz. Şu anda eşkıyalık sistemiyle karşı karşıyayız” dedi. Gürsel Tekin’in sürdüğü TIR’ın Kent Meydanı’na girmesine polisler izin vermedi. C M Y B