23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Y ASAM 2 TüRkAn ŞoRAy SÖylüyoR: 40 yıldır beklenen ilk albüm çıktı Ünlü oyuncu Türkan Şoray’ın ilk albümü bugün internet ortamında, 14 Aralık’ta ise müzik marketlerdeki yerini alacak. 40 yıldır talep edilen “Türkan Şoray Söylüyor” isimli albümünde sanatçı Tek Başına, Duydum ki Unutmuşsun, Hasret, Kıskanırım Seni Ben, Olmaz Olmaz Bu İş Olamaz, Damarımda Kanımsın, Sevmekten Kim Usanır ve Dertler Benim Olsun şarkılarını seslendirdi. l Kültür Servisi EDİTÖR: EMİNE ÖZCAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ Cuma 11 Aralık 2015 PARk oRMAn İçİn Bir günde ‘ÇED gereksiz’ kararı HAzAL ocAK 1915 ÖncESİ 2015 stanbul, Maslak’taki Park Orman’ı imara açacağı için protesto edilen Doğuş Grubu ile Bilgili Holding’in ortak olduğu Ege Turizm ve Gayrimenkul Yatırımları şirketi tarafından hazırlanan projeye bakanlıktan jet hızıyla onay geldi. Üç gün önce Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başlatılan projeyle ilgili Bakanlık önceki gün “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı verdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda ÇED süreci başlatılan proje kapsamında bin 490 dönüm büyüklüğündeki Park Orman Tabiat Parkı’na 109 adet kır evi, kapalı otopark, çok amaçlı salon, kır kahvesi, güç mer Bakanlıktan jet hızıyla onay çıktı. kezi ve peyzaj alanları yapılacak. Proje kapsamında mevcut yapıların tamamı da yıkılarak kullanılmayacak. Projenin toplam yatırım bedeli 127 milyon 627 bin 410 TL olarak belirlenirken bu tutarın yüzde 70’inin kredi kullanarak yüzde 30’unun da özkaynaklardan karşılanacağı belirtildi. Ege Turizm ve Gayrimenkul şirketi söz konusu parkın işletme hakkını 10 Aralık 2010 tarihinden itibaren 29 yıl süreliğine almıştı. Sarıyer Belediyesi söz konusu projeye ruhsat vermeyeceğini açıklamıştı. l İSTANBUL İ Ermeni diyasporası manastırını istiyor 915 Ermeni Tehcin Şu anda Kozan’daki ri ardından el koarazideki durum nedir? nulan Adana KoRahip Mardirossian: zan’daki Kilikya Azize 100120 sene önce çekilSofya Manastırı ve aramiş fotoğraflar büyük bir zi mülkiyetinin Kilikmanastır alanı olduğunu ALİ ÇELİKKAN ya Katolikosluğu’na iagösteriyor. Bunların hepsi desi talebiyle Anayayok olmuş iki kule kalmış. sa Mahkemesi’ne yaptıAyrıca davanın açılmasınğı başvuru, bir mülkiyetin iadesi dan sonra (27 Nisan) belediye konusunda Ermeni diasporasının buranın küçük bir kısmını çoTürkiye’de açtığı ilk dava oluyor. cuklar için oyun bahçesi yaptı. Cumhuriyet, Katolikos temsilCem Sofuoğlu: SİT alanı. İnşacisi Başrahip Housig Mardirosata izin verilmiyor, o yüzden çosian ve davanın avukatı Cem So cuk bahçesi yapılmış. Manastıfuoğlu ile konuştu. rın duvarları yıkıma uğramış. KİLİKyA KAtoLİKosLUĞU’NUN tÜRKİyE’yE AÇtIĞI İLK DAVA Adana’daki manastırın iadesi için Kilikya Katalikosu adına dava açan Av. Sofuoğlu ‘Mülkiyetin yanında bu bir ibadet özgürlüğü davası’ diyor 1 Avukat Sofuoğlu ile Rahip Mardirossian n Dava kâğıdında 100 milyon TL’lik bir tazminat meblağı bulunuyor, buradaki amaç manastırı yeniden inşa etmek mi? Cem Sofuoğlu: Bu yasal bir zorunluluktu. Çünkü Anayasa Mahkemesi’nin formatında bu var. Ben tereddüt ettim çünkü Katolikos Hazretleri’nin hassasiyeti var. Sonunda görevimi yaptım, takdiri bir rakam koydum. Bana böyle bir talimat vermedi. Tam tersine ‘biz sadece kilisemizi istiyoruz’ dedi. Rahip Mardirossian: Burası bizim için çok fazla şey anlam ifade ediyor. 700 yıldan fazla süre bizim ruhani merkezimiz olmuş. İadesi mülkiyet iadesi kadar dini bir ibadet hakkının iadesi olarak da görülmeli. nErmeni diyasporasından Türkiye’de açılan ilk dava öyle mi? Cem Sofuoğlu: Türkiye’de terkedilmiş 1000’e yakın kilise var. Kimse dava açmamış. 1915’te bırakılan bir tarlanın davası değil dini bir merkezin davası bu. Hâlâ kalıntılar duruyor. Mülkiyet davasının yanında bu bir ibadet özgürlüğü davası. Burasının kutsal bir anlamı var ve Ermeniler bundan faydalanamıyor. n Dava açarken engelle karşılaştınız mı? Cem Sofuoğlu: Hiçbir tehdit almadım, sadece tapuyu göstermediler. n Türkiye’de hukuka inancınız var mı? Cem Sofuoğlu:Yargıtay başkanının ifadesiyle cevap vereyim; ‘Olağanüstü günler yaşıyoruz’. Fakat olağanüstü günlerin bizim davamızla ilgisi olduğunu sanmıyorum. Anayasa Mahkemesi’nin güzel bir karar vereceğine inanıyorum. Deliller orada, kayıtlara bakıp göreceksiniz. Zorla gönderilmişler. Buranın özelliği, de dini bir merkez olması, burada bir cami yapılamaz. n Peki umduğunuz karar çıkmazsa? Cem Sofuoğlu: O zaman insan hakları mahkemesine gideceğiz. DElİllER oRTADA zorla gönderildiler andaş yazarlık zor zanaat: Ciddi yazılar yazmaya çalışan yandaşlar o kadar gülünç durumlara düşüyorlar ki, ayrıca mizah dergisi okumaya gerek kalmıyor, eğlenmek için sadece onların yazılarını izlemek yetiyor. HHH Hamaset kahramanlık demek... Habaset de kötülük. AKP ve Erdoğan, çok sık politika, karar ve hedef değiştiriyor. Onlara ayak uydurmak zorunda olan yandaş yazarlar da bir gün kahraman ilan ettiklerini ertesi gün hain, bir gün hain dediklerini ertesi gün kahraman ilan etmek zorunda kalıyorlar... Hamaset ile habaset arasında gidip geliyorlar! Benim gibi, gündemi takip etmek uğruna onları izlemek zorunda olanlar da çok gülüyor. HHH Tabii birkaç gün gibi çok kısa bir zaman içinde, hamaset ile habaset arasında salınmak, kahramanlıktan kötülüğe, kötülükten kahramanlığa geçmek çok kolay bir iş değil... Üstelik iktidarın beceriksiz politikalarından dolayı yorumları da sık sık değiştirmek gerekiyor. Son örnek, Rus uçağının düşürülmesi: Önce büyük kahramanlık olarak bir hamaset havasında sunuldu... Başbakan Ahmet Davutoğlu da övünmek için “Emri bizzat ben verdim” dedi... (Bunun çok yanlış olduğunu, Türkiye’nin kendi ayağına kurşun sıktığını hemen yazmıştım.) Derken işler sarpa sardı... Türkiye’nin, hem güney sınırında manevra kabiliyetini kaybettiği hem de ekonomik güçlüklerle karşılaştığı anlaşıldı... Şimdi olayın sorumluluğu “üst akıl” filan gibi saçmalıklarla, Türkiye ile Rusya’nın arasını bozmak isteyenlere (kimlerse bunlar?) yüklenmeye çalışılıyor! Hatta daha da ileri gidiliyor, putlaştırma sürecinin bir uzantısı olarak, Putin ile Erdoğan’ın karizmalarının çizilmesi için yapılmış bir komplo olarak yorumlanmaya çalışılıyor. HHH Bir zamanlar, Kürtler ve PKK ile dost olanlar, hamaset edebiyatı kapsamındaydı... Şimdi habaset edebiyatının konusu oldular. Gezi sırasında ABD, habaset edebiyatının hedefindeydi... Şimdi hamaset öykülerimizin konusu. Kanka Esad’ın, hain Esed olması, bir gecede değişen NATOLibyaTürkiye ilişkileri gibi gariplikler ise hâlâ herkesi hem şaşırtan hem güldüren, ama esas olarak hüzünlendiren olaylar arasında. HHH Hamasethabaset sarkacı, hiç durmadan, bir uçtan öbür uca, çok geniş bir alanı süpürüyor... Yandaşlar da sürekli olarak, Edgar Allan Poe’nun sarkacını anımsatan AKPErdoğan politikalarının altında, trajikomik yazılar yazıp bizi eğlendiriyorlar. Hamaset ile habaset arasında Y tRt’nin 500 milyonluk bile bile lades ihalesi SİBEL BAHÇETEPE RT Televizyon ve Radyoları Reklam Zamanları Satış İhalesi önceki gün yapıldı. İhalenin TRT’yi daha önceden 150 milyon lira zarara uğratan Akdeniz Medya’nın reklam pazarlama işini devrettiği Satış Ofisi ve şirketlerinin sahibi Sevin Ergun’a verildiği ortaya çıktı. T HaberSen: İhale hukuki değil KESK’e bağlı HaberSen Genel Örgütlenme Sekreteri Osman Köse, ihalenin yaklaşık yarım milyar lirayı bulan bir bedelle Sevin Ergun’un şirketine kalmasını sert bir dille eleştirdi: “TRT’nin alacaklarını tahsis etmeden, sorumlular hakkında işlem yapmadan, böyle bir şirkete tekrar ihale verilmesi, hem hukuki değil hem de TRT’nin çıkarlarına uygun değil.” Köse, Satış Ofisi adlı şirketin daha önce TRT’yi zarara uğratan ve davalık olan Akdeniz Medya ile aynı adresi, aynı telefonSevin Ergun ları kullanan, hatta yöne ticilerinin bazılarının aynı olduğu şirket olduğunu anımsattı. Skandal ihale sonucunu dün öğrendiklerini söyleyen Köse “Davalık olan bir şirkete yine ihale verilmesi garip. Çünkü ihaleye girecek olanların TRT’ye hiçbir şekilde borcu olmaması şartı var. İhale şartlarına uygun değil.” TRT’nin televizyon, radyo, internet ve teleteks yayınlarına ait reklam zamanları daha önce 3 yıl süre ile Veritas Medya ve Reklam Hizmetleri A.Ş’ye verilmişti. Şirketin ismi daha sonra Akdeniz Medya Satış ve Pazarlama Evi San. ve Tic. A.Ş olarak değişti. Akdeniz Medya ile ihaleyle ilgili prosedürün tamamlanmasının ardından reklam bulma işlerini Satış Ofisi adlı şirkete verdi. Akdeniz Medya’nın bu yöntemle reklam aldığı ancak TRT’ye ödemesi gereken parayı zamanında ödeyemediği, 3 yıl içinde 89.2 milyon lira borca ulaştığı ortaya çıktı. TRT’nin kestiği cezalar ve faizlerle birlikte bu rakam 150 milyon liraya çıktı. Cumhuriyet, bu durumu 1 Mart 2013 yılında yaptığı “Bu ne rastlantı” haberiyle gündeme getirmişti. l İSTANBUL C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle