Katalog

Cuma 11 Aralık 2015 haber EDİTÖR: CAN DOKER TASARIM: ZARİFE SELÇUK 10 Mülteciler nedeniyle Ankara’ya şimdi yakınlaşıyor gibi görünen Avrupa’nın da Türkiye’ye gerçekte nasıl baktığını son olarak Çek Cumhurbaşkanı Miloş Zeman dışavurdu. NATO üyesi olmasına rağmen “IŞİD müttefiki gibi hareket eden” Türkiye’nin AB’ye üye olmasına karşı olduğunu açıkladı. Bu çıkışa “münferit” diye bakmak da mümkün değil. AB’nin demokratik kıstaslarının, ülkeyi İslami anlayışa göre yönetmek isteyen AKP’ye fazla geldiği, Batı’nın ise Türkiye’ye artık “laik” değil “İslami” anlayışa göre yönetilen bir ülke olarak baktığı ortada. Fakat Türkiye’nin “AB perspektifi” şu aşamada sadece “akademik” bir konudan ibarettir. Ankara’nın doğudaki sınır komşularıyla ve bölgesiyle ilişkileri ise öyle değil. Bölgenin “öncü gücü” olma sevdasına kapılan AKP iktidarı yanlış politikalarla, Türkiye’yi Ortadoğu’da yalnız ve etkisiz bıraktı. Bölge ülkeleri, Ankara’nın tam olarak neyi amaçladığını çözemedikleri için, Türkiye’nin her hamlesine artık kuşku ile bakıyorlar. Gelinen bu noktanın temelinde, AKP’nin, din ve mezhep temelli ideolojik saplantıları, kovaladığı ve bölgede “emperyalist emeller” diye yorumlanan ham hayalleri ile ikinci ve üçüncü adımlarını hesaplayamadığı için dış politikada peş peşe yaptığı hatalar yatıyor. Bunu son olarak Moskova ve Tahran ile ilişkilerde olduğu kadar, Saddam’ın devrilmesinden bu yana zaten limoni olan Bağdat ile ilişkilerde de görüyoruz. Suudi Arabistan ise, Suriye konusunda Ankara ile bir noktaya kadar hemfikir olduğu için “Sünni dayanışması” görüntüsü altında Türkiye’ye yakın duruyormuş gibi yapıyor şimdi. Fakat Mısır’daki darbe sonrasında da görüldüğü gibi, Ankara’nın bölgedeki müdahalelerine aslında sıcak bakmıyor, hiçbir zaman bakmayacak. Riyad, Türkiye’yi İran’dan uzaklaştırıp stratejik anlamda kendi yanına çekebilirse memnun olacaktır tabii. Neyse ki AKP, tüm Sünni eğilimlerine rağmen, bunu yapıp sınır komşusu olan kilit bir ülkeyle ilişkilerinde devasa bir stratejik hataya daha imza atacak kadar gerçeklerden kopmuş değil henüz. Fakat geçmişte yaptıkları veya yapmaya çalışıp yapamadıkları gelecek için bir teminat ise, bakarsınız bunu da sonunda başarır. Türkiye Raportörü Kati Piri’den Cumhuriyet’e destek: Bu dış politikayı nasıl okuyabiliriz? ŞİD’in Musul’da 101 gün rehine tuttuğu ve şimdi CHP Ardahan milletvekili olan eski Musul Başkonsolosumuz Öztürk Yılmaz, Türkiye’nin Başika’ya konuşlandırdığı askerler konusunda verdiği demeçlerden birinde, “İkinci, üçüncü adımı hesaplayamayan bir dış politikanın ne yapmak istediğini nasıl okuyabiliriz ki” ifadesini kullanmış. Şu son dört yıla baktığımızda, AKP iktidarının bölgesinde ne yapmak istediğini gerçekten anlamak zor. Tabii bu, AKP’nin bölgesel emelleri olmadığı anlamına gelmez. Başbakan Ahmet Davutoğlu, 2009’da Dışişleri bakanı olduktan sonra, Osmanlı geçmişimize yaptığı ve bölgede hoş karşılandığını sandığı referanslarla, Türkiye’yi Ortadoğu’nun “hâkim gücü” yapma sevdasına kapıldı. Komşularıyla sahadaki gerçeklere göre değil, kendi anlayışına göre dayattığı koşullarla “sıfır sorun” sağlayacak olan Türkiye’yi bölgenin öncü ülkesi haline getireceğinden emindi. Bu özgüveni, o sırada başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da paylaşıyordu. Özellikle Davos’taki “one minute” şovundan sonra Arap sokaklarında kendisine gösterilen “teveccüh” Erdoğan’ın bölgesel hayallerini iyice besledi. Batı bile bir ara “AB adayı Türkiye’nin”, laik parlamenter demokrasisi ve hızla gelişen ekonomisi ile “geri kalmış Arap ülkelerine öncülük edebileceğine” inandı. Fakat bu hayallerin suya düşmesi uzun zaman almadı. AKP’nin Ortadoğu’yu ne kadar az anladığı, Türkiye için bu coğrafyada yatan tuzakları nasıl göremediği ve az da olsa var olan bölgesel etkinliğimizi nasıl yok ettiği artık bilinen şeyler. I AP, cesaretinizi TAKDİR EDİyoR vEDAT ARIK Dündar ve Gül’ün tutukluluğunun AB liderler zirvesinde gündeme geleceğini söyleyen Piri, “Buraya gelme amacım AP’nin bütün politik gruplarının yanınızda olduğunu göstermek” dedi Kati Piri Tahir Özyurtseven Pınar Ersoy Doğan Satmış AP Türkiye Raportörü Kati Piri, gazetemizin Şişli’deki merkez binasına gelerek destek ziyaretinde bulundu. vrupa Parlamentosu TürParlamentosu olarak bu raporu hakiye Raportörü Kati Piri, zırlarken, iç problemlere de ağırlık Avrupa’nın Silivri’de tuverme taahhüdünde bulunduk. Zatuklu bulunan gazetemiz Genel ten buraya gelme amacım da Avrupa Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Parlamentosu’nun yanınızda olduAnkara Temsilcisi Erdem Gül’ün ğunu göstermek, sadece şahsım adı‘yanında’ olduğu mesajını vererek na değil, Avrupa Parlamentosu’nda1718 Aralık’ta Brüksel’deki AB ki bütün politik gruplar adına” diye liderler zirvesinde yapılacak açık konuştu. lamada, konunun dile getirileceİki gün önce Ankara’da hükümet ğini belirtti. yetkililerine konuyu dile getirdiğini AB’nin Hollandalı Parlamenteri söyleyen Piri, hükümetten “GazeteciKati Piri, haksız tutuklamalarla ilgiler her zaman gazeteli olarak dün gazetemize destek ziyaretinde bulundu. Şişli’deki merkez binamızda gazetemiz yöneticileri İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay, Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven, Haber Koordinatörü Murat Sabuncu, Genel Yayın Danışmanı Doğan Satmış ve Dış Haberler Müdürü Pınar Ersoy’la görüşen Piri, Cumhuriyet gazetesinde çalışan gazetecilerin cesaretini takdir ettiğini söyledi. Piri’ye, Can Dündar’ın Silivri’den yazdığı mektup da teslim edildi. “Buradaki toplantılarımda bir gözlemlediğim, bazı kesimler Piri, Cumhuriyet’in yazıişlerinde di. ver j orta Hollanda kanalına röp Avrupa Birliği’nin Türkiye’nin sorunlarına yeteri kadar ilgi göstermediği yönünde endişeli” ifadesini kulcilik faaliyetleri nedeniyle yargılanlanan Piri, Avrupa’nın Can Dündar mıyorlar, bu politik bir süreç değil, ve Erdem Gül’ün yanında olduğu me artık yargının elinde” yanıtı aldığısajını verdi. Piri, “Avrupa Birliği adı nı söyledi. “Dayanışma açıklamalarına konuşamam ama Avrupa Parlanın ötesinde size nasıl yardımcı olamentosu adına söyleyebilirim ki, bibiliriz” sorusunu yönelten Piri, 17zim raporumuz üç ay içinde yayım18 Aralık’ta Brüksel’deki AB liderlanacak. Bu arada bir söz verdik, bu ler zirvesinde yapılacak açıklamada, da Türkiye’de yaşanan bunun gibi konunun dile getirileceğini düşünolaylara yoğunlaşmak. Biz Avrupa düğünü söyledi. Piri, “Yarın (bugün) A düzenleyeceğim basın toplantısında da şahsen bu konuyu dile getireceğim ve Strasborug’ta diğer politik gruplarla birlikte dayanışmamızı nasıl daha iyi bir şekilde gösterebiliriz, bunu tartışacağız. Umarım sonuçları çok yakın zamanda görürüz, çünkü burada bahsettiğimiz şey insanlar ve insanların hayatı” dedi. Gazetemiz Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven de, ifade özgürlüğünün Avrupa’nın en temel ilkeleri arasında olmasına karşın, Avrupa’nın şu ana kadar bu konuyla ilgili ortaya koyduğu tavrı yetersiz bulduğunu ifade etti. “Can Dündar ve Erdem Gül’ün başına gelenlerin sığınmacıların gölgesinde kaldığı gibi bir kaygımız var” diyen Özyurtseven’in endişelerini paylaşan Piri şöyle konuştu: “Buradaki en büyük problemlerden biri, sığınmacı kriziyle üyelik sürecini bir tutmaktı. İkinci büyük hata ise, çok kritik bir rapor olan Türkiye’yle ilgili ilerleme raporunun seçimlerden sonraya ertelenmesiydi. Üçüncü büyük hata da Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklandığı hafta AB, üyelik sürecinin yeniden başladığını anons etti” dedi. Türkiye’yle sığınmacı konusunda işbirliği yapılması gerektiği görüşünde olan Piri, “Ancak bu, insan hakları ve diğer özgürlüklerden taviz verme pahasına olmamalı, bunun bir sınırı var” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet ‘Avrupa’nın tavrı yetersiz’ İRAn vE AfgAnİSTAn İlE AynIyIz! S ilivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’e destek amacıyla başlatılan “Umut Nöbeti’ni gazeteciler Pelin Batu, Bülent Mumay ve Ceren Kumbasar devraldı. Türkiye’de basın özgürlüğünün gerilerde olduğunu söyleyen Batu, “Basın özgürlüğü konusunda İran ve Afganistan liginde oynuyor olmamız çok üzücü” dedi. Kısa bir süre önce işine son verilen gazeteci Bülent Mumay ise “Bu ülkede gazetecilik yapmak her dönem zor oldu. Burada gazetecilik mesleğini yerine getirdiği için meslektaşlarımla dayanışma adına bulunuyorum” dedi. Ceren Kumbasar da “Gazetecilerin haber yapma hürriyeti, halkın haber alma hakkını savunabilmek için bu nöbetteyiz. Umudumuz bu yönde” dedi. l ALİ AÇAR Ceren Kumbasar Pelin Batu Bülent Mumay G Strasbourg’dan mektup azetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara temsilcisi Erdem Gül’ün tutuklanmasına Fransa’dan da tepki geldi. Strasbourg Belediye Başkanı Roland Ries, 2 Aralık’ta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na gönderdiği mektupta Dündar ve Gül’ün serbest bırakılması çağrısında bulundu. Ries, Strasbourg’un Avrupa’nın demokrasi ve insan hakları başkenti olduğunu ifade ederek “Bu bize Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü ödülünü alanların tamamını sarsılmaz şekilde destekleme sorumluluğu veriyor” dedi. Roland Ries, Cumhuriyet’in iki gazetecisinin hızla serbest bırakılmasını talep eden Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün bu talebini açık şekilde desteklediğini söyledi. Bunun Avrupa Konseyi’nin kurucu üyelerinden Türkiye’yi de onore edeceğini ekledi. l Dış Haberler U Af Örgütü’nden tepki luslararası Af Örgütü Türkiye Araştırmacısı Andrew Gardner, “Stok alımı: IŞİD’in silahlanması” raporundaki MİT TIR’larıyla ilgili bölümü sansürleyen Anadolu Ajansı’na Twitter’den yanıt verdi. Anadolu Ajansı, Af Örgütü’nün raporunu “DAEŞ’in silahlarının çoğu ABD ve Rus yapımı” başlığıyla servis etti. Haberde, “Uluslararası Af Örgütü, DAEŞ’in kullandığı silahların birçoğunun ABD ve Rus yapımı olduğunu ve bunların Irak ordusunun stoklarının yağmalanmasıyla elde edildiğini belirtti” ifadelerine yer verildi. Raporda bulunan “MİT TIR’larında silah taşınması” bölümü ise ‘es geçildi.’ Anadolu Ajansı’nın haberine Twitter hesabından gönderme yapan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Araştırmacısı Andrew Gardner, Türkçe, “Raporumuzda, MİT TIR’larının silah taşıdığını da belirtiyoruz” diye yazdı. l İSTANBUL/Cumhuriyet C M Y B