15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 6 Kasım 2015 EDİTÖR: Münevver Oskay TASARIM: şükran işcan haber 7 Barış sesi yükselmeli DEMİRTAŞ: ÇÖZÜM BÜTÜN TÜRKİYE’Yİ İLGİLENDİREN BARIŞ ARAYIŞIDIR ürkiye’nin yeni anayasaya ihtiyacı olduğunu ancak başkanlık sistemini tartışmadıklarını belirten HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş “Şahsen ben başkan seçileceğimi bilsem de ne ben, ne de partimiz HDP, başkanlık sistemiyle ilgili bir tartışmanın içine girmez. Türkiye’nin gündemi başkanlık filan değil” dedi. Demirtaş, çözüm sürecinin parlamentoda kurulacak bir komisyon aracılığıyla yürütülmesini, görüşmeleri yürütecek şeffaf bir çözüm heyeti oluşturulmasını, CHP’nin barış ve çözüm için inisiyatif alması gerektiğini söyledi. Diyarbakır’da bulunan Demirtaş, gazetecilerle bir araya geldi. Demirtaş, her şeyden önce Türkiye’nin ihtiyacı olan özgürlükçü, sivil, demokratik yeni bir anayasa istediklerini, T Türkiye’nin darbe anayasasından kurtulması gerektiğini belirtti. Toplumun önünde en acı sorunun çatışma, ölüm, kan, gözyaşı olduğunu vurgulayan Demirtaş “çözüm sürecini’ buzdolabına koyanlar, şu 6 ay içerisinde neredeyse 1500 insanın ölümüne yola açtılar. Bunun neden yapıldığı çok iyi ortaya çıktı. Fakat bir yandan da yeniden ‘çözüm sürecine’ dönülmesi için yolunu hep birlikte açmamız gerekiyor. Çözüm dediğimiz şey, HDP için AKP için öngürdüğümüz bir süreç değildir. Bütün Türkiye’yi, hepimizi; Türk’ü de Kürt’ü de ilgilendiren vazgeçilmez bir barış arayışıdır. Dolayısıyla yeni parlamento çözüm sürecini acilen gündemine almalıdır ve parlamento çözümün merkezinde olmalıdır, par Çözüm parlamentoda... tiler değil” diye konuştu. Hükümetin oy almış olmasının, savaş politikalarının onaylandığı anlamına gelmeyeceğini vurgulayan Demirtaş, “Toplumun barış sesini yükseltmesi lazım. Toplum, savaş politikalarına karşı barışta dik bir duruş sergilemeli. Toplum, ‘çözüm, ateşkes’ istiyor. Hükümetin cevap vermesi lazım. KCK’nin de yeniden diyalog ve müzakereye dönüş yollarını yaratacak bir pozisyonda durması lazım. Ölümlere sebebiyet vermek şu dönem, hiç kimseye kazandırmaz” dedi. l DİYARBAKIR/DHA HDP BİNASI YAKININDA CANLI BOMBAYI DOĞRULADI azetemize yönelik canlı bomba saldırısı olabileceği bilgisi üzerine İstanbul ve Ankara’daki binaların önünde önlem alındığı 30 Ekim’de aynı saatlerde IŞİD militanı canlı bir bombanın HDP İstanbul il binası civarında tespit edildiği ve konu ile ilgili HDP’nin bilgilendirildiği ortaya çıktı. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, olayı doğruladı. Dar Sokakta Röveşata amam, yeni tartışma, kendimizi sağaltma konularımız belli oldu. Hep birlikte “başkanlık sistemleri” üzerine kafa yorabilir, “seni başkan yaptırmayacağız” diyen Demirtaş’a “Sen git biraz dinlen, bu arada biz şu başkanlık meselesini; hem seninkini, hem başkanın başkanlık meselesini çözüverelim” diyenleri gündemimize alabiliriz. Artık hangisi işimize geliyorsa; Meksika usulü mü olur, alamerikan mı olur, daha orijinal örnekler mi bulunur, pek tatlı, pek seksi olacaktır bu tartışma. HHH Bu tartışma kesmediyse, Ertuğrul Özkök’ün başına gelenleri şematik bir şekilde temsili resimlerle anlattığı, bunalımsal bir üslupla “Barselona’ya neden gidiyorum?” hikâyesi daha tatlı bir tartışma konusu olabilir. Psikanalitik dönme, çevirme, döndürme, dönenlere akıl verme, dinlenme, dinlendirme konularında usta, ışıklar içinde yatsın İlhan Abi’nin dediği gibi “çalak” yazarımızın ne büyük bir işe soyunduğunu, kendini nasıl harap ettiğini, birkaç günlüğüne gittiği yerlerde nasıl kendine geleceğini, bu arada hepimize yol, yöntem göstererek memlekete nasıl hizmet ettiğini de heyecanla tartışamaz mıyız; daha da seksi olmaz mı? HHH Kesmedi mi değerli okurlarımız, “Peki, şimdi ne tartışacağız?” diye karalar bağlayan “solcu” kardeşlerimiz, o zaman bu derin konuları bir yana bırakıp kendimize dönerek ama “dönerek” lafını yanlış yerinden tutup, yanlış anlayıp zinhar dönmeyerek, “döneni vurarak” değil, ama dönmeyeni can kulağıyla dinleyerek bir şeyler yapamaz mıyız? Demem odur ki boşverin Özkökgillerin rehabilitasyon sıkıntılarını, seçimler geçip gitmiştir, oyların nereden nereye, nasıl kaydığı bellidir; belli olmayan yasaların fiili durumlara nasıl uydurulacağı meselesidir. Biz de bu mesele üzerinden yürüyüp giderek, büyük pazarlıkların bunalımlarına kapılmadan kendi gündemimizle şu dar sokakta buluşmayalım mı? HHH Sokak deyince celalleniyorlar biliyorum, “dar sokak” deyince de arkadaşlar kızıyor; “ne sokağı, meydan meydan” diyorlar en geniş gönülleriyle. Ama ben de bunca badireden sonra “Sokağın nesi varmış, yoldur işte gidersin nereye gitmek istiyorsan” diye ukalalık etmez miyim? Ederim. Hep birlikte teorinin gri alanlarından üstüme üstüme gelirseniz, vallahi hayat ağacının yeşilini giyinip üstünüze üstünüze yürürüm. Artık şakanın zamanı geçmiştir; bundan böyle dönmeler, dönüşler, kıvrılışlar tek tek olmayacak, kurumsal olarak topluca yapılacaktır. Bize ise yerimizde sağlam durmak, “kurtuluş yok tek başına” türküsüyle en seksi konuları elimizin tersiyle yere çalmak yakışır. HHH Peki, “Şimdi sen bunca boş lafı neden ettin” diye soran olursa, gündemdeki yeni tartışma konularımızı bildirmek içindir! Aslında bir iki konu daha var; “MHP’nin, CHP’nin başkanı kim olacak, kim olsun, kime yakışır?” gibi konuları da döne döne tartışabilirdik, ama benim yerim dar bugün; şu seçim benim de tıpkı Özkök gibi ruhi durumumu sarstı, kendime gelemedim, ama durumumu şemalara, temsili resimlere dökemedim, solda olmanın sıkıntısının taktığı kelepçeyi de çıkarıp atamadım. Ne yapayım, hırsımı sokaktan çıkarayım dedim ben de. Çıkmadı, çıkaramadım hırsımı hiçbir yerden; ben de sana geliyorum ey okur, oraya, senin olduğun yere, o dar sokağa... G T HDP’DE KONGRE TARTIŞMALARI Parti Meclisi sil baştan MAHMUT LICALI Kasım sonrası kongre hazırlıkları başlayan HDP’de, “bileşenler” ve “Türkiye partisi politikası” konusunda çeşitli tartışmalar gündeme gelirken PM’de sil baştan bir değişikliğin yaşanması bekleniyor. HDP’de seçim sonuçlarına yönelik yapılacak tartışmalarla hatalı görülen politika ve örgütlenme yapısında değişiklik önerileri kongre öncesi partinin yetkili organlarında ele alınacak. Eşbaşkan Demirtaş’ı da etkileyen iki dönem kuralının uygulanıp uygulanmayacağı ile partinin omurgasını oluşturan Parti Meclisi’nin yapısında değişikliğin de kongre öncesi netleşeceği belirtiliyor. Oy kaybının nedenleri konusunda hem HDP içinde hem de HDP dışındaki Kürt siyasi yapılarında “Türkiye partisi söylemi” ekseninde tartışmalar yürütülüyor. Erken seçimde bölgeye önem verilmediği eleştirileri; HDP’de hazırlıkları başlayan kongre sürecinde Türkiyelileşme politikası ve bileşenler konusunda ciddi tartışmaların yaşanabileceğinin sinyalini verirken başkanlık sistemiyle ilgili dile getirilen görüşlere karşın parti yönetimi bu konuda seçim öncesi ilan edilen “Seni başkan yaptırmayacağız” tavrından sapma yaşanmayacağını vurguluyor. l ANKARA 1 Caroline Koç’u bile dinlemişler PATRONLAR, GAZETECİLER, SİYASETÇİLERİN ÖZEL HAYATI İKİ YIL TAKİP EDİLMİŞ eni bir yasadışı “telekulak skandalı” patladı. İş dünyası, gazeteciler ve siyasilerin de olduğu bazı ünlü isimlerin sadece telefon hatlarının dinlenilmesiyle yetinilmeyip IMEI numarası üzerinden telefon cihazının da takip edildiği ortaya çıktı. IMEI numarası üzerinden yapılan dinleme sayesinde, telefon numarası değiştirilse bile dinlemeye alınan telefon cihazına takılan tüm telefon hatları da dinlemeye takılmış oldu. Telefon cihazı dinlenen ünlüler arasında Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç’un eşi Caroline Nicole Koç, Mehmet Emin Karamehmet, Mustafa Süzer, Altaca Dershaneleri’nin sahibi Erol Altaca, Hüsamettin Kavi, Mehmet Yörük, Ali İhsan Karacan, Süleyman Kocakaya, TÜSİAD Başkan Danışmanı Memduh Karakullukçu gibi isimler yer aldı. “Terör örgütü üyeliği, organize suç örgütü üyeliği” gibi suçlamalarla ünlü gazeteciler ve bürokratların da defalarca mahkeme kararı aldırılarak dinlendiği tespit edildi. Yasadışı “telekulak skandalı”, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başmüfettişi Yunus Nadi Kolukısa tarafından yürütülen soruşturma sırasında ortaya çıktı. Üçer aylık kararlarla yapılan ve 2 yıl süren dinlemelerin, dönemin İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer’in talebi üzerine gerçekleştiği belirlendi. Dinlendiğini öğrenen iş dünyasının ünlü isimleri ve gazeteciler, sorumlu Y Gazeteciler telekulakta Caroline Nicole Koç (Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç’un eşi) Vuslat Doğan Sabancı (Doğan Holding Yönetim Kurulu Üyesi) lar hakkında şikâyetçi oldu. İşadamları Hüsamettin Kavi, Mustafa Süzer, Mehmet Emin Karamehmet, Erol Altaca, eski Doğuş Grubu Genel Müdürü Cem Aydın, Aydın Doğan Vakfı Eski Yürütme Kurulu Başkanı Orhan Birgit, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar. Doğan Holding yöneticileri Mehmet Yörük, İhsan Karacan, Yener Şenok, Hakan Genç, Süleyman Kocakaya. Bürokratlar da var Siyasetçiler ve bürokratların da yer aldığı listede eski bakanlardan İlter Türkmen, CHP milletvekilleri Fatma Nur Serter ve Muharrem İnce, eski YÖK Başkanı Erdoğan Teziç, eski RTÜK Başkanı Zahid Akman 4 Mehmet Yakup Yılmaz, 4 Yılmaz Özdil, 4 Uğur Dündar, 4 Zafer Mutlu, 4 Ruhat Mengi, 4 Aslı Aydıntaşbaş, 4 Tufan Türenç, 4 İsmail Küçükkaya, İ. Küçükkaya 4 Ruşen Çakır, 4 Mehmet Murat Yetkin, 4 Selahattin Sadıkoğlu, 4 Mehmet Faraç, 4 Abbas Güçlü, 4 Şirin Payzın Acet, 4 Faruk Bildirici, 4 Mirgün Cabas, Ş. Payzın 4 Engin Ardıç, 4 İbrahim Yıldız, 4 Özdemir İnce, 4 Nuri Çolakoğlu, 4 Gülden Aydın, 4 Nihat Genç, 4 Fevzi Mete Çubukçu, 4 Oylum Talu, M. Cabas 4 Amberin Zaman. SAVCI ALMANYA’YA GİDECEKTİ Yurtdışına çıkamadı âkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından geçici tedbir olarak görevden uzaklaştırılan savcı Adnan Çimen’in, hakkında yurtdışına çıkış yasağı konulduğu gün Almanya’ya gitmek üzere geldiği Atatürk Havalimanı’nda pasaportuna el konulduğu ve gidişine izin verilmediği öğrenildi. Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre, Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce, 3 Kasım’da haklarında yurtdışına çıkış yasağı konulan 54 hâkim ve savcıdan biri olan savcı Çimen, kararın verildiği gün akşam saatlerinde Almanya’nın Hamburg kentine Adnan Çimen gitmek için Atatürk Havalimanı’na geldi. Hakkındaki karar nedeniyle Çimen’in pasaportuna el konuldu ve çıkışına izin verilmedi. 1725 Aralık soruşturması sonrası, görev yaptığı İstanbul Adliyesi’nden Büyükçekmece Adliyesi’ne gönderilen Savcı Adnan Çimen, kapanan Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde özel yetkili savcı olarak görev yapıyordu. Savcı Çimen, SelamTevhid örgütü soruşturması, KCK soruşturmaları gibi bir dizi soruşturmanın savcılığını yaptı. Savcı Adnan Çimen 7 Şubat 2012’de yaşanan MİT soruşturması krizi sonrasında özel yetkileri alınarak memur suçlarına savcı olmuştu. l Haber Merkezi ve bazı rektörlerin yanı sıra eski Başbakanlık Müsteşarı Yaşar Yazıcıoğlu, eski İçişleri Bakanı Selahattin Çetiner, eski Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay’ın telefonlarının da örgüt üyesi oldukları iddiasıyla dinlemeye alındığı tespit edildi. Dinlenenler arasında yazarımız ve ressam Bedri Baykam da var. l ANKARA/AA H umhuriyet Vakfı Kurucu BaşkaC nı Berin Nadi’yi, aramızdan ayrılışının 14. yıldönümünde Edirnekapı’da Berin Nadi’yi özlemle andık ürkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) Burhan Felek adına verilen “Basın Hizmet Ödülleri” önceki gün sahiplerini buldu. 70 yaşından gün alan ve meslekte 50 yılını tamamlayan gazeteciler, yazarımız Ali Sirmen ve Fatma Karaali İlem, Halit Deringör, Kenan Akın, Mehmet Türker, Nezih Danyal, Niyazi Dalyancı, Okşan Atasoy, Şevket Uygun ve Yalçın Bayer ödüle değer görüldüler. 50. yıl ödülleri T Katliamdan kurtuldu kalp krizinden öldü ki aile kabristanında yapılan törenle özlemle andık. Anma törenine Cumhuriyet Vakfı Başkanı ve gazetemiz İmtiyaz Sahibi Orhan Erinç, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Önder Çelik, Berin Nadi’nin gelini Betül Erozan, gazetemiz yazarları Şükran Soner ve Meriç Velidedoğlu, Haber Müdürümüz Aykut Küçükkaya ile gazetemiz çalışanları katıldı. Törende konuşan Orhan Erinç, “Berin Hanım’ı anlatacak en güçlü tanımın Atatürk kızı olduğunu” belirterek şunları söyledi: “Babasının Atatürk’e yakınlığı ve ilişkisi Berin Hanım’a da yansımış, Atatürkçü l İSTANBUL/Cumhuriyet olmuştur. Atatürk’ün Türkiye’ye kazandırdıkları konusundaki geriye gidişlere her zaman tepki göstermiştir. Ülkenin aydınlık yarınlara ulaşması konusundaki çabalarının yanında, Cumhuriyet Gazetesi’ni yaşatma sorumluğunu üstlenmesi biz Cumhuriyetçiler için en özgün yaklaşımlarından birini oluşturmaktadır. Bizler de Cumhuriyet’in savunulması ve yaşatılmasında Berin Hanım’ın gösterdiği önemi, özeni sürdürme görevini üstlenmiş kişiler olarak burada bulunuyoruz. Özlemle anıyoruz.” Velidedeoğlu da Cumhuriyet Gazetesi’nin zor şartlara rağmen Nadi ailesinin istediği çizgide yürütülmeye devam edeceğini söyledi. Esfet Duran (47) Ali Sirmen Yalçın Bayer Sirmen “Eskiden böyle törenleri izlerken kürsüdekileri kıskanırdım. Ne güzel anıları var derdim. Fakat unuturdum ki benim de gençliğim vardı. Şimdi anılar kaldı” dedi. Hürriyet yazarı Bayer de 52 yılının fırtına gibi geçtiğini söyleyerek “Meslek daha bitmeyecekmiş gibi görünüyor ama bu yaşlara geldik” ifadesini kullandı. l İSTANBUL/Cumhuriyet nkara’da 10 Ekim’de barış mitingine IŞİD tarafından düzenlenen ve iki canlı bombanın 100 kişiyi katlettiği saldırıdan yaralı kurtulan Tüm BelSen Edirne Şube Başkanı Esfet Duran (47), dün geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Esfet Duran’ın ölümü ailesi, yakınları ve şube başkanı olduğu Tüm BelSen üyeleri arasında büyük üzüntü yarattı. Herhangi bir kalp rahatsızlığı bulunmadığı öğrenilen bir kız babası Esfet Duran bugün Yenikadın köyü mezarlığında toprağa verilecek. l EDİRNE/DHA A C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle