23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 17 Kasım 2015 EDİTÖR: AYŞEGÜL ÖZBEK TASARIM: BAHADIR AKTAŞ YSK’ye yapılan başvuruda, ‘Basın zapturapt altına alındı’, ‘HDP’li yöneticiler tutuklandı’, ‘Seçmen sandığa gidemedi’ denildi DP 1 Kasım seçim sonuçlarının meşru olmadığı gerekçesiyle iptal edilmesi istemiyle YSK’ye başvurdu. HDP’nin başvurusunda anayasa, siyasi partiler yasasında seçimlerle ilgili hükümler anımsatılarak, 26. dönem seçimlerinde söz konusu hükümlere aykırı bir dizi uygulama yapıldığı belirtildi. Seçimin tarafı olmayan Cumhurbaşkanı ve seçim hükümetinin HDP aleyhine bir kampanya yürüttüğü ifade edilen başvuruda, “Partimize yönelik yüzlerce saldırı nedeniyle partimiz miting ve propaganda yapamaz hale getirilmek istenmiştir” denildi. HDP 1 Kasım’ın iptalini istedi H Başvuruda, 1 Kasım’ın serbestlik ve eşitlik ilkelerine aykırı gerçekleştiği gerekçesiyle meşru olmadığı ifade edildi. Başlıklar halinde seçimin meşru olmadığına yönelik nedenlerin sıralandığı başvuruda, söz konusu gerekçeler “seçim döneminde basın yayın organlarının zapturapt altına alanması”, “Cumhurbaşkanının tarafsızlık ilkesine aykırı davranması”, “HDP’ye yönelik saldırı ve şiddet eylemlerinin yaşanması” ve “HDP’nin yüksek oy aldığı yerleşim yerlerinde seçmenlerin korkutularak oy kullanmalarının engellenmesi” olarak belirtildi. Başvuruda, 1 31 Ekim 2015 tarihleri arasında TRT’nin de aralarında bulunduğu 12 televizyon kanalında yapılan 390 saat canlı yayından Başbakan Ahmet Davutoğlu’na ayrılan kısmın 310 saat olduğu tespiti yapıldı. Aynı kanalların HDP’ye ise toplam 6 saat ayrıldığı ifade edilerek, tek başına Davutoğlu’na ayrılan sürenin HDP’ye göre 52 kat fazla olduğu kaydedildi. Başvuruda, 7 Haziran’dan sonra HDP’li 2 bin 950 üye ya da yöneticinin gözaltına alındığı, bu kişilerden 630’unun ise tutuklandığı ifade edildi. lANKARA/ Cumhuriyet haber 5 Paris vurulsa da... çinde yaşadığımız acılı günler, ölen insanlar için tutulan yas, Ortadoğu’da iç savaş, köktendinci terör örgütleri... Arap Baharı çok gerilerde kaldı, anlatılan masallar bitti, “bir varmış bir yokmuş” diyenler, namlunun ucunun gün gelip kendilerine döneceğini hiç düşünmemişti. Kendi çıkarları uğruna Büyük Ortadoğu Projesi’ni gündeme getirenleri suçlayanlar bugün IŞİD’in Paris’i vurmasını, hayatı allak bullak etmesini bir türlü anlayamıyorlar. Bu dağdağalı günlerde, geniş zamanın ufkuna yerleştirebilmek için tarihin takvimine bakmakta yarar var. Tarihin takviminde 1789’a ulaşıncaya dek geriye saymak, ufuk çizgisinde yol alıp Fransız Devrimi’ne doğru yolculuk yapmak... 1789 Fransız devrimi patlıyor... 1792 İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi ilginç ama gerçek sömürgeci ruhun, ezenlere karşı ezilenlerin simgesi olarak göndere çekiliyor. Burjuva sınıfı artık çok güçlüdür! Köylü ve kentli halkı yanına çekmiş... Kitleleri peşinden sürüklüyor... Burada yapılmak istenen şu: “Devrim, kralı yıkacak, siyasal iktidarı soyluların elinden mutlaka alacaktır...” Tarihin takvimi 1792’yi gösteriyor... Fransa’da iktidar soyluların elinden alınıp, ilk cumhuriyet kuruluyor. O günlerde biri ortaya çıkıp “22 yıl sonra krallık yeniden kurulacak” deseydi kim inanırdı? Fransa 10 yıl çalkalandı. Kan! Terör! Şiddet! Giyotin! Oysa halk güven ve huzur arıyordu... Eh, general Napolyon bu fırsattan yararlandı ve askeri darbe yaptı. Fransa darbeci bir generalle yönetilmeye başlandı... HHH 1812 yılında çanlar kralların egemenliği için çalmamıştır general Napolyon’un darbesinden sonra... Kimin için çalmıştır? Tüm Avrupa’nın sömürücü ruhu, köhnemiş ve çürümüş düzenleri için çalmıştır. Tehlikeyi sezinleyen krallar, korktukları için birleşip “Kutsal Bağlaşmayı” hayata geçir İ DEMİRTAş BugÜn YEMİn EDEMEYECEK HDP Eş genel Başkanı Selahattin Demirtaş bugün TBMM genel Kurulu’nda düzenlenecek milletvekili yemin törenine sağlık sorunu bulunduğu gerekçesiyle katılmayacak. Daha önce planlanan tedavi programı dolayısıyla bugün genel Kurul’da olmayacak Demirtaş’ın bugünkü tören yerine genel Kurul’un açık olduğu daha sonraki günlerde yemin edeceği belirtiliyor. l MAHMuT lICAlI /AnKARA İmzalar zora girdi CHP’de olağanüstü kurultay talebiyle imza toplamaya başlayan muhaliflerin işi zor. FIRAT KOZOK Kasım seçimlerinin ardından olağanüstü kurultay tartışmalarına odaklanan CHP’de muhalifler, beklediği sinerjiyi oluşturamadı. Seçimli kurultay için gerekli 600 imzaya henüz ulaşılamazken, toplanan imzaların gelecek hafta pazartesi günü partiye iletilmesi planlanıyor. Partide ilk seçim heyecanı perşembe günü Başkanlık Divanı üyelikleri ve aynı gün yapılması beklenen grup başkanvekilliği seçiminde yaşanacak. MYK üyeleri de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun değişim söylemleri nedeniyle diken üstünde. MYK’de önümüzdeki günlerde kapsamlı bir değişim bekleniyor. CHP’de 25. dönem için oluşturulan başkanlık divanının değişmesine olasılık tanınmazken, CHP’ye tahsis edilen iki boş kâtip üyelik ve grup başkanvekilliği için seçim heyecanının yaşanması bekleniyor. Seçimlerin milletvekillerinin yemin töreninin ardından çarşamba günü yapılması planlanıyordu. Ancak Yunanistan Başbakanı Alexis Çipras’ın Ankara ziyareti kapsamında Kılıçdaroğlu ile buluşacak olması nedeniyle seçim perşembe gününe kaydırıldı.TBMM’de kapalı olarak toplanacak parti grubunda yapılacak seçimlerde, kâtip üyelikler için Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, Burdur Milletvekili Mehmet Göker, Antalya Milletvekili Devrim Kök, Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen ve Afyon Milletvekili Burcu Köksal’ın isimleri geçiyor. Partide grup başkanvekilliği için de seçim yapılması bekleniyor. Kılıçdaroğlu’nun mevcut grup başkanvekilleri Özgür Özel, Levent Gök ve Engin Altay’ı değiştirmeyi düşünmediği konuşulsa da sürpriz adayların gündeme gelebileceği yorumları yapılıyor. Bu çerçevede parti kulislerinde konuşulan isimlerden birisi olan Mersin Milletvekili Fikri Sağlar. Sağlar, yaptığı açıklamada, “Ben partinin bir neferiyim. Hangi görev verilirse verilsin, yapmaya hazırım” dedi. Kulislerde konuşulan bir diğer isim olan İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner’in ise bu görev için adaylık düşünmediği öğrenildi. l ANKARA 1 M’DAn MuSA ÇA TlİAMInA KA AnKARA RT MElİ TİşÖ R E D n Ö g TBMM’de 26. Dönem’de görev yapacak milletvekillerinin kayıt işlemleri sürüyor. CHP İzmir Milletvekili Musa Çam da TBMM’ye gelerek kayıt yaptırdı. Çam, üzerinde ‘’Yastayız 10 Ekim 2015 unutma” yazılı kıyafetle geldi. (AA) CHP’de 2019 hazırlığı enel başkan seçildikten sonra Anayasa, cumhurbaşkanlığı referandumu, 3 genel ve 1 yerel seçim geçiren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ocak ayında yapılması planlanan kurultayda yeniden genel HABER başkan seçilANALİZ mesi halinde, 2019 seçimleri için gençlik, kadın ve parti yönetim organlarında köklü değişikliğe haAYşE In zırlanıyor. Bu Y A S kapsamda, “Sadece genel başkan çalışıyor” algısını kırmak için de örgütlerde ve üyeliklerde yeniden yapılanmaya gidilmesi planlanıyor. CHP liderinin kafasında, partiyi tümüyle rayına oturttuktan sonra “yeni ve kitleleri sürükleyecek” bir isme yerini bırakmak var. Ancak bu isim henüz netleşmiş değil. “Eylem planı” ile ilgili kulislere yansıyan değerlendirmeler ve bilgiler şöyle: Parti militanı örgütler: CHP’nin yıllardır en büyük açmazını, “seçmenörgüt” iletişiminin sağlanamaması oluşturuyor. Örneğin, CHP’nin kalesi olarak görülen il ve ilçelerde, seçmen son derece aktif ve partiye “en az küsen” grubu oluşturuyor. Ancak seçmen ile örgüt buralarda taban tabana zıt. Örgütler seçmenin o dinamizmine yeterince sahip çıkmıyor, “Nasılsa CHP’li” diyerek yeterli çalışma ortaya koymuyor. “EVİN İÇİNİ” VE DIŞ ALGIYI DÜZELTEREK GİDİLECEK mişlerdir. Zeki bir asker olan Napolyon, tam bu sırada Avrupa’yı dipten gelen bir dalga gibi vurmuş, ortalığı darmadağın etmiş, yıkıp geçmiş, askerler, işgal ettikleri topraklarda devrimin düşüncelerini tohum olarak serpmişlerdir... Sonunda Napolyon yenilgiye uğradı... Fransa’da krallık ülkenin başına geçti, sarayda tahtına oturdu. O zaman tarihin takvim yaprağı 1814’ü gösteriyordu. Şaşırtıcı bir süreçti, dönüp dolaşılıp başa geliniyordu. Aslında Fransız Devrimi, görünüşte yenilgiden yenilgiye sürükleniyordu tarihin takvim yaprağında. 1830’da başarısız bir deneme, 1848’de bir düş kırıklığı daha yaşandı.1871 yılında “Paris Komünü” büyük bir acıyla tarihe yazıldı. 19. yüzyılda “devrim ve karşıdevrim” çatışması sürerken devrimciliğe sosyalizm boyutu eklendi. Yenilgilerle umutlar harmanlaştı; her yenilgi dökülen kan, başarının hayat damarı olarak tanımlandı. Çünkü devrim köksüz değildir; tarihle bağlaşıktır. Rönesans, Reform, Aydınlanma uygarlık tarihinin ürünüdür... HHH IŞİD’in Fransa ve Türkiye’yi hedef olarak seçmesinin, uygarlık tarihiyle yakından ilgisi var bana göre. Çünkü bu örgüt uygarlık tarihine düşman! Fransa, sömürgeci bir ruh taşısa bile uygarlık devriminin anayurdu... 1789 ve 1917... İki önemli devrimdir! İnsanlıkta geriye dönülmeyen bir yolculuktur. Napolyon’un da orduları vardı; Stalin’in, Hitler’in, Mussolini’nin orduları da... Uzun tarihsel yolculuktur bu, belki bir gün uzun uzun anlatırım... Yazıyı sonlandırmadan önce küçük bir not düşmek gerekiyor. Tarih salt olup bitenlerden ibaret değildir. Tarihin takviminde kan, ölüm, acı yoktur sadece... Geride umutla tazelenen büyük birikim vardır; geniş bir ufuk çizgisi, sevgi, özlem... 13 Kasım 2015... Paris vurulsa da, onlarca insan katledilse de, insanlık uygarlık yürüyüşünü sürdürecek tarihin takviminde... MEClİS’İ YEnİDEn DEnİZ BAYKAl YÖnETECEK G Meraklı bekleyiş Bu durum, yeni seçmen kazanılmasını engellediği gibi seçmenin kendisini “sahipsiz” hissetmesine yol açıyor ve başka partilere kaymaya meyilli hale getiriyor. CHP örgütlerinin “parti militanı” gibi çalışmasını sağlayacak yöntemler geliştirilmeli. Gettolara karşı yüz yüze iletişim: CHP’nin bir diğer açmazı ise “muhafazakar” seçmenin yoğun olduğu bölgelerdeki olumsuz “CHP algısı.” Bunun için, “parti militanı” gibi hareket edecek üyelerin, örgüt yöneticilerinin o bölgenin sosyo ekonomik koşullarına dikkat ederek giyim tarzından, konuşma biçimine kadar birebir ev ev gezerek iletişim kurması sağlanmalı. Kadın vaizlere karşı kadın hatipler: Kadınlar seçmen üzerinde en etkili kesim. Türkiye son yıllarda tam bir gettolaşma sürecine girdi. Bu kesimlerde özellikle “dine mesafeli CHP algısı” çok yüksek. AKP iktidarı ve iktidarın politikaları doğrultusunda hareket eden Diyanet İşleri Başkanlığı, bu algıyı daha da pekiştirmeye dönük ciddi çaba içinde. CHP’nin giyimi, kuşamı, yaşam tarzı ile o kesimlere hitap edebilecek, onlarla diyalog kuracak “kadın hatipler ordusu” yetiştirilmesi gerekiyor. Yüzde 25 nasıl genişleyecek: CHP’nin yüzde 25’lik bir tabanı var ve bu taban milim milim genişleyebiliyor. Geçmişte CHP’ye “oy verebilirim” diyenlerin oranı yüzde 3035 civarındaydı. Oysa bu rakam 7 Haziran seçimlerinden sonra yüzde 52’ye çıktı. An cak bir de bugün 89 yaşlarında olan muhafazakar bir kuşak geliyor. Bunların aşılmasında da genç ve kadın faktörünün devreye sokulması çok önemli. Kılıçdaroğlu ne zaman bırakacak: CHP’de Kılıçdaroğlu sonrasında bir değişim süreci başladı. Ancak hâlâ “sadece genel başkan çalışıyor” algısı var. Bu ancak örgütlerdeki ve partinin yönetim yapılarındaki topyekün değişimle mümkün. Bu değişim sadece “isimler” anlamında değil, parti için çalışma kültürü açısından da olmalı. Son iki seçim bildirgesiyle, CHP iktidar olduğunda “yapabilir” algısını yerleştirdi. Şimdi bu algıyı parti yönetim kademeleri ve tüm örgütler (kadın/gençlik/il/ilçe) açısından da gerçekleştirmek gerekiyor. “Çalışan parti/ partili/örgüt” algısı yerleştirildiğinde, parti kendi içinden genel başkanlık için “veliahtını” da yetiştirecektir. Kılıçdaroğlu, bu yapılanmayı sağladıktan sonra, genel başkanlık koltuğunu devredecektir. l ANKARA TBMM bugün açılıyor T çim Kurulu (YSK) tarafından ilanını takip eden 5. günü olan bugün saat 15.00’te çağrısız toplanacak. 25. dönemde olduğu gibi, 26. dönemde de en yaşlı üye sıfatıyla 77 yaşındaki CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Geçici Meclis Başkanı olacak. Baykal, TBMM Başkanı İsmet Yılmaz’dan görevi devralacak. Genel Kurul öncesi, TBMM Geçici Başkanı Deniz Baykal ve geçici Başkanlık Divanı üyeleri, saat 14.00’te TBMM Atatürk Anıtı’na çelenk koyacak. 26. Dönem 1. Yasama Yılı’nın başlamasının ardından milletvekilleri, yemin edecek. l ANKARA / Cumhuriyet BMM’nin 26. dönemi bugünkü milletvekillerinin yemin töreni ile çalışmalara başlayacak. 7 Haziran seçimlerinden sonra oluşan 25. dönem parlamentosunda olduğu gibi TBMM’nin geçici başkanlığını “en yaşlı üye” sıfatıyla CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal yönetecek. Geçen yasama yılında olduğu gibi “en genç üye”lerden Abdullah Öcalan’ın yeğeni HDP Şanlıurfa Milletvekili Dilek Öcalan da “kâtip üye” olarak Divan’da görev alacak. TBMM Genel Kurulu, Meclis İç Tüzüğü’nün 3. maddesi uyarınca, milletvekili genel seçimi kesin sonuçlarının Yüksek Se Kemal Kılıçdaroğlu HP Grup Başkanvekili Levent Gök, TRT Genel Müdürü Şenol Göka’nın “tarafsızlığını yitirdiği” gerekçesiyle görevden alınması için RTÜK’e başvurdu. RTÜK’e yaptığı başvuruda, “Programlarda AKP temsilcilerinin konuşturulduğunu” kaydeden Gök, şöyle dedi: “Dolayısıyla, TRT’nin tek yönlü, taraf tutan yayınlar yaparak tarafsızlığını yitirdiği, siyasi partiler arasındaki fırsat eşitliğini ihlal ettiği Yüksek Seçim Kurulu’nun kararları ile tartışmasız bir şekilde belgelenmiştir.” Gök ay CHP’den RTÜK’e TRT başvurusu C rıca, “Canlı yayınların sürelerinin partiler itibarıyla dağılımını gösteren liste incelendiğinde de tek yönlü, taraf tutan yayıncılık yapıldığı net bir şekilde gözler önüne serilmektedir. Anılan tarihler arasında ekrana çıkarılan 57 özel yayın konuğunun 55’inin Adalet ve Kalkınma Partisi’nin temsilcilerinden, sadece birer konuğun ise Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi temsilcilerinden seçilmesi tarafsızlık ilkesinin nasıl ihlal edildiğini ortaya koymaktadır” dedi. lANKARA/ Cumhuriyet C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle