Katalog

Cumartesi 17 Ekim 2015 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY haber 3 Parçalı Bulutlu BU YÖNE DİKKAT İstifa nkara katliamı hakkında yayın yasağının gelmesi, Ankara katliamındaki intihar bombacılarının kim olduğunun çok önceden belli olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Bu, canlı yayında, ağır çekimde ve herkesin gözünün önünde gerçekleşmiş bir katliam. Katliamı gerçekleştirenler hakkında daha önce sayfa sayfa haber yapılmış. Köşe yazarları isim vererek bunlara karşı önlem alınmasını istemiş. CHP, bir rapor hazırlayarak gerekli uyarılarda bulunmuş. Yetmemiş, bombacıların aileleri bırakın Emniyet’i, Başbakan’a kadar ulaşıp dertlerini anlatmış. Polise gitmişler, ihbar mektubu yazmışlar, milletvekiline yakınmışlar, Başbakan’a yalvarmışlar. Yetmemiş, Hürriyet’in haberine göre katliamdan üç gün önce Ankara’da bir canlı bomba saldırısı yapılacağı istihbaratı Emniyet’e ulaşmış. Öyle genel geçer bir uyarı da değil. Muhtemel bombacılar arasında katliamı gerçekleştirenlerin de adının geçtiği bir istihbarat. Sonra ne olmuş? Bu herkesin bildiği, ailelerinin bizzat bildirdiği, gazetelerin defalarca bahsettiği, üç gün önce haklarında Emniyet’e uyarı gönderilen iki kişi Antep’ten kalkıp Ankara’ya gitmişler. Gölbaşı’nda inmişler. Oradan atlamışlar bir taksiye ver elini Balgat. Orada bir güzel kahvaltını yaparsın sonra da gidip Ankara Garı’nın önünde kendini patlatırsın. “Güvenlik açığı” yok dedi bakan. Haklı. Güvenlik açığı olması için asgari bir güvenlik mefhumunun olması lazım ki açığı olabilsin. Bu tabloda açık yok, zira güvenlik yok. Davutoğlu “Ne yapalım, Rakka’da mı takip edelim” dedi. Oysa Adıyaman’da, Antep’te ya da Ankara’da takip etmesi kâfiydi. O çay ocağında örgütlenirlerken. Bir hücre evinde eğitim alırlarken. Aileleri ihbar ettiğinde. Suriye’den Türkiye’ye döndüklerinde. Sonra geri gittiklerinde. Otelde kimlik kontrolüne yakalanınca. Antep’ten arabaya binerken. Gölbaşı’nda inerken. Balgat’ta kahvaltıya giderken. Garın önünde kendilerini patlatmadan evvel. Belli ki devleti yönettiği iddiasında olanların devlet yönetmekten anladıkları nutuk atmak, sürekli kafa sallayan elemanları önünde televizyon programı yapmak ve demeç vermek. Bu katliamın önlenmesi için daha ne olması gerekiyordu? Uyarı mı eksikti, canlı bombaların kimliği mi gizliydi, daha önce hiç olmamış, beklenmedik bir saldırı mıydı? Nasıl yakalayacaktınız? Üzerlerine devasa harflerle “ben bir canlı bombayım” yazan tişörtler mi geçirmeleri gerekiyor? Öyle her olayda istifa mekanizması çalıştırılmaz, dedi Cumhurbaşkanı. O da haklı. Biz artık bu katliamlardan kurtulmak için devlet yetkililerinin değil canlı bombaların istifa etmesine bel bağladık. BalıkesirDursunbey yolunun 3536. kilometrelerinde (Göbel Mahallesi mevkisi) patlatmalı yol yapım çalışmaları nedeniyle 14.0016.00 saatlerinde yol trafiğe kapatılacak. Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur İstanbul 22/16 Ankara 22/10 İzmir 26/17 Antalya 29/22 Mersin 30/22 Trabzon 19/14 Kars 14/1 Diyarbakır 28/13 Bursa Adana Artvin Çanakkale Balıkesir Sivas Erzurum Eskişehir Aydın Gaziantep Konya 24/12 32/19 18/9 23/16 25/13 20/4 15/1 24/11 31/17 28/15 24/10 25/17 Atina 10/6 Berlin 30/20 Girne 14/8 Londra 8/3 Moskova 11/5 Paris 22/9 Madrid 12/1 Amsterdam 21/11 Roma 17/7 New York 21/14 Tokyo TARİHTE BUGÜN 1849: Ünlü besteci Frédéric Chopin 39 yaşında Paris’te yaşamını yitirdi. 1933: Ünlü fizikçi Albert Einstein, Almanya’dan ABD’ye kaçtı. 1989: San Fransisko’da 7.1 şiddetinde deprem. A Soma duruşmasında lüks cip gerginliği anisa Soma’da 301 madencinin yaşamını yitirdiği katliamla davanın görüldüğü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde, lüks cip gerginliği yaşandı. İşsiz tanık Recep Doğan’ın adliTanık Doğan (üstte sağda), önce cipin yeye lüks ciple geldiğinin ortaya çıkması duruşma salonunu karıştırdı. Önce cipin kendisinin olduğunu söyledi sonra çark etti. Kuyumcu arkadaşı Ömer kendisinin olduğunu söyleyen Doğan, daAslan (üstte solda) “Araç benim” dedi. ha sonra “Yanlış anlaşıldım” dedi. Savcı M lıkta verdiği ifadeyi de mahkemede değiştiren Doğan’a işçi yakınları tepki gösterdi. Mağdur ailelerin avukatlarından ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ile Sosyal Haklar Derneği Başkanı Can Atalay, Doğan’a, ne kadar maaş aldığını sordu. Son dönemde 3 bin lira maaş aldığını şimdi işsiz olduğunu söyleyen Doğan, cipin kendisine ait olduğunu söyledi. Doğan’a cipi na sıl aldığını soran Atalay, tutuklu sanık Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ile avukatının itirazıyla karşılaştı. Doğan da duruşmadan sonra cipin kendisine ait olmadığını, yanlış anlaşıldığını söyledi. Kuyumcu Ömer Aslan “Çocukluk arkadaşım. Aracı bozulmuştu cipimi verdim. 60 bin lira verene satarım” dedi. l AKHİSAR / Cumhuriyet Gökçek’in korumaları öldüresiye dövdü azi Hastanesi girişinde dün öğlen saatlerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i protesto eden bir kadın, korumaların fiziksel müdahalesiyle karşılaşınca araya girmek isteyen Remzi Budak, korumalar tarafından öldüresiye dövüldü. Budak’ın ablası Figen Budak, olayın yaşandığı sırada hastanenin üst katlarında olduğunu, olay yerine geldiğinde kardeşini sedyede gördüğünü söyledi. Budak, yaşananları çevredekilerden öğrendiğini belirterek, “Ankara’ya bir yakınımızın ameliyatı için ben Mersin’den, kardeşim Adana’dan geldi. Dayak yedik gidiyoruz” diye konuştu. l ANKARA / Cumhuriyet G Gece yarısı annesinin çığlıklarına uyandı skişehir Açık Cezaevi’nde görevli infaz koruma memuru Ali Karacakaya, önceki gece Emek Mahallesi’ndeki evinde kızı Ayşenur (14) uyurken kanepede yatan eşi Fatma Karacakaya’yı 20 bıçak darbesiyle öldürdü. Polisi arayan Karacakaya, “Karımı öldürdüm” dedi. Annesinin çığlıklarına uyanarak salona gelen kızının ise annesini kanlar içinde görünce şoka girdiği belirtildi. l CAN HACIOĞLU/ESKİŞEHİR E C M Y B