15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 KASIM 2013 PAZARTESİ 6 HABERLER Resmi törende Andımız İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 75. yılında İzmirliler, ilk olarak saat 09.05’te Cumhuriyet Alanı’ndaki resmi törenlere koştu. Binlerce İzmirli, ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk posterleriyle alana gelerek dün sabah erken saatlerden itibaren Cumhuriyet Alanı’nı doldurdu. Resmi programda olmamasına karşın yurttaşlar hep bir ağızdan “Andımız”ı okudu. Törende, AKP İzmir İl Başkanlığı’nın çelengi yurttaşlar tarafından yuhalandı. Saatler 09.05’i gösterdiğinde hayat durdu. 7’den 70’e İzmirliler 2 dakika boyunca Atatürk için saygı duruşunda bulundu. Bisiklet ve motosikletli grupların da katıldığı törenin bitişinin ardından binlerce kişi “Hükümet istifa”, “Her yer Taksim her yer direniş” sloganlarıyla hükümeti protesto etti. Bayrak satıcıları, “Erdoğan’a inat Atatürklü bayrak” sloganıyla Türk bayrağının üzerine işlenmiş Atatürk fotoğrafı olan flamalardan sattı. Fotoğraflar: EMRE DÖKER, METE KIZIK Hangisi Önce Çatırdayacak Dün bir dost sohbetinde dünya RTE’yi uzun süre önce sildi dedim de, kimisi yok yav dedi... Siyaseti izlerken, birbiri ardına gelen olayların her birini ayrı ayrı kendi kutularına koyun, biriksinler... Arada sırada bakın, hangi kutu ne kadar dolmuş! Ben öyle yaparım! Bir yıldır Başbakan’ın kutusu dolup taştı, yanına ikinci koyduğum kutu da dolup taştı! Hem içeriden hem dışarıdan! Örneğimizdeki insan yalnızlaşınca diktatörlüğü artıyor... Diktatörlüğü artınca daha çok yalnızlaşıyor! Yaşadığımız tipik olarak budur... En son, verdiği işaretle, vali adındaki hizmetlilerinin kızlı erkekli evlere baskınlar düzenlemesi Türkiye’de, hiç abartısız söylüyorum, kilinik bir tablo yarattı. Çocukluk, ilk gençlik, üniversite sürecinde yaşanmış olabilecek travmaların sonraki çıktıları üzerine, çevremde ahkâm kesmeye başladılar... Onları zor durduruyorum! Durun arkadaşlar, olguları hiç bilmeden yapacağınız psikoanalizler sadece uydurma olur!.. Benim travmalarımı çözecek bir tedavi geliştirebilmeniz için, önce Freud’un divanına yatırmanız gerekir. Pek çok konuda, çocukluğunda, gençliğinde neler geçirdin sen, diye soranlara bunu söyledim! Yani, bilmeceleri çözmek, hele hele psikolojiyle ilgili bir yönü varsa, o kadar kolay değil... Ama şüphesiz ki özgürce denenebilir, bunu burada yapmayacağım. Siyasi tahlilimize bakalım.. HHH Başbakan’ın “Batı” nezdinde gözden çıkartılması yeni değil. Beyaz Saray’dan servis edilen, Obama’nın, Başbakan Erdoğan ile elinde beysbol sopalı telefon görüşmesinin fotoğrafından da önce! Anglosakson basını Erdoğan ve Davutoğlu’nun dış politikasını yeni Osmanlı rüyası diye manşetlere taşımaya başlamasıyla ilk büyük işaretler gelmişti. Tabii buradaki, “Mekke’si” ABD olan bazı dış politika yazarlarının ve cemaatçi ortakların Başbakan’a karşı tavır alması da güçlü bir işaret oldu. Şüphesiz Suriye ve Irak politikasında köktenci ayrılıklar (İsrail’i hiç saymıyorum), “ortaklığın” yürümeyeceğini çoktan göstermişti. Batı’nın, RTE’den vaçgeçmesinin nedenleri çok fazla. Batı’nın Erdoğan’a biçtiği “ılımlı İslam modeli”nin fos çıkması burada önemli bir yer tutuyor. Batı, bir hayal kırıklığı yaşadı. Anlatayım: 11 Eylül 2001 saldırısından sonra, ABD çok önemli bir politika değişikliğine gitti. El Kaide, İslam ülkelerinde müthiş bir köktendinciteröristleşme başlatmıştı ve İslam ülkelerinde El Kaideleşmenin önlenmesi birinci derecede önemli oldu. Hemen sonra sahneye çıkan Erdoğan ve AKP bunun iyi bir modelini oluşturabilirdi. Bu amaçla, Erdoğan’ın elinden tutulup dünya sahnesine çıkartıldı! Övüldü, pohpohlandı. Batı medyasında gün geçmedi ki RTE göklere çıkartılmasın... Arap ülkeleri gezileri, hepsinin kendi Erdoğan’larını bekliyor havasını yarattı... Sahne alkıştan kırılıyordu! Bugün ise sahne, aleyhte sloganlardan, yazılardan yıkılıyor! HHH Peki ne oldu? Birincisi, ılımlı İslam giysisi Erdoğan’a uymadı, bedeni dar geldi! Erdoğan siyasetinin adım adım, köktenİslamileşme eğilimine girmesi, önemli bir telaş yarattı. İslamileşme, her zaman köktendinci eğilimleri geliştirirkörükler... İktidarın bu yüzü, özellikle de Suriye’de El Kaidecilere verdikleri destekle, iyice netleşti. Hayır onlara destek vermiyoruz inkârı ise, bölgede cirit atan CIA’cıları güldürüyordur! Bugün uluslararası köktendinciler, Suriye’de ayrı bir devlet kurma noktasına geldi, diye yazılıp çiziliyor. Al başına belayı! İkincisi, Erdoğan+Davutoğlu ikilisinin, dini aksanlı/eğilimli “yeni Osmanlı” politikası, ABD’nin bölge politikasıyla çatıştı. Bizim iktidar, bir ara Irak’ı bile parçalama politikası uyguladı! Üçüncüsü, Erdoğan’ın ülkede mutlak güç kurması... Bu bir tür diktatörlüğe gider veya eşdeğerdir. Batı, mutlak güç sevmez. Hele Erdoğanvari bir mutlak gücü hiç sevmez. Erdoğan’ın diktatör eğilimi, özellikle Taksim Gezi Parkı kaynaklı ülke çapındaki büyük protesto gösterilerine karşı uyguladığı muazzam kitlesel polis terörü, öldürmeyi bile hedefleyen amansız karşı saldırı da, Batı’nın demokratik güçlerini korkuttu... Aman aman dedirtti. Hele hele iktidar ve basınının, Gezi Parkı protestolarının ardında Batı’nın kışkırtması olduğu yalanını durmadan piyasaya sürmesi, bardağı taşırdı. HHH Erdoğan’ın Batı’ya karşı da en büyük kozu, arkasında varsaydığı sandık seçmeni. Ama Batı bu konuda da sözünü söyledi: Demokrasi sandık demek değildir. Sandık, en korkutucu diktatörleri yaratabilir. Şimdilik görünen, RTE, sandığı ile Batı’nın bilek bükmesine karşı duruyor, bir denge sağlamaya çalışıyor. Sandık da çatırdar şüphesiz.. Ama sandıktan önce, RTE’nin AKP’de kurduğu mutlak güç çatırdayacak gibi... İzmir’de on binler Türk bayrağı ve Atatürk posterleriyle Alsancak’a akın etti Kızlıerkekli yürüdüler İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir’de on binler Ata’ya saygı için alanlara çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 10 Kasım Ata’ya Saygı Yürüyüşü’nde yer alan 7’den 70’e İzmirliler, “Hükümet istifa”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganlarıyla İzmir Limanı’ndan Cumhuriyet Alanı’na dek yürüdü. 29 Ekim’de kıyı şeridini kırmızıya boyayan İzmirliler, 10 Kasım’da da ellerinde Türk bayrağı ve Atatürk posterleriyle Alsancak’a akın ettiler. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP’li milletvekilllerinin, belediye başkanlarının, meslek odaları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve yurttaşların katıldığı yürüyüşe eski Ankara Belediye Başkanı Murat Karayalçın da eşlik etti. Yürüyüşün ardından Cumhuriyet Alanı’nda yurttaşlara seslenen Kocaoğlu, konuşmasına, “köylüsü, kentlisi, esnafı, üreticisi, sanatçısı, askeri, memuru, emekçisi, öğretmeni ve kızlıerkekli öğrencisiyle sevgili İzmirli hemşehrilerim” diyerek başladı. Kocaoğlu, bugün içinde bulunduğumuz sıkıntılı süreçten çıkış için Atatürk’ün iyi anlaşılması gerektiğini belirtti. Cumhuriyetin temel niteliklerine ve bağımsızlığına birlik ve beraberlik içinde sımsıkı sarılmak gerektiğini de vurgulayarak, “Bize yakışan, onun gösterdiği bu aydınlık yolda; umutsuzluğa, yılgınlığa ve teslimiyete düşmeden kararlılıkla yürümektir” dedi. Törenin sonunda hep bir ağızdan yine “Andımız” okundu. CHP İzmir il örgütü de, tören sonunda Atatürk anıtına çelenk sundu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle