15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 KASIM 2013 PAZARTESİ 24 SPOR Derbide F.Bahçe klasiği F.BAHÇE: 2 G.SARAY: 0 STAT: Şükrü Saracoğlu HAKEMLER: Bülent Yıldırım, Ekrem Kan, Yusuf Öz F.BAHÇE: Volkan, Gökhan Gönül, Alves, Egemen, Caner, Mehmet Topal, Emre (dk. 70 Salih), Cristian (dk. 90+4 Mehmet Topuz), Sow, Kuyt (dk. 46 Emenike), Webo G.SARAY: Eray, Eboue, Semih (dk. 85 Aydın), Chedjou, Dany, Ceyhun (dk. 62 Engin), Melo, Bruma (dk. 72 Umut), Selçuk, Burak, Drogba GOLLER: Dk. 23 Emre (pen.), dk. 66 Cristian SARI KARTLAR: Chedjou, Sabri (yedek kulübesi), Burak (G.Saray); Egemen, Caner, Emenike (F.Bahçe) 14 YILLIK GELENEĞİ SÜRDÜRÜP G.SARAY’I YENDİ, FARKI 9 PUANA ÇIKARDI lMaçın ilk korneri 58. dakikada kullanıldı. G.Saray maç boyunca köşe vuruşu atamadı. eleştiri ADNAN DİNÇER Drogba Yetmedi İki gün önce stent takılan Fenerbahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal mesleğinin kaderiyle görevinin başındaydı. Ama sonuç bir ilaç gibiydi. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 75. ölüm yıldönümünün hüzünlü gününü bir ölçüde mutlu aşan F.Bahçe oldu. Atılan iki gol de çok ilginçti. Oyunun kaderini büyük ölçüde Chedjou tayin etti. 23. dakikada tuhaf bir müdahale ile koluyla oynayınca zor düşünülen gol kolay geldi. 4231 düzeniyle sahaya çıkan iki takım da zaman zaman gereğinden çok faullü oynadı. F.Bahçe sağ kanattan sürekli Gökhan Gönül’ü kaçırdı. G.Saray Teknik Direktörü Mancini tedbir amaçlı Melo’nun yanına Ceyhun’u koymuş ve Selçuk’a da oyun kurma görevi vermiş. Hem G.Saray hem de Fenerbahçe’de futbolcular daha çok oynatmamak için pozisyon savaşı verdi. G.Saray’da Drogba’nın yalnızlığına Burak ve Bruma fayda olmadı. Kocaman 90 dakikada ikinci gol net ofsaytan geldi. Webo’yu kaçıran hakem Bülent Yıldırım F.Bahçe’ye müthiş izni verdi. Bu an G.Saray’ın maçı kaybettiği gerçeğini ortaya koydu. Burak sol kanatta yetersiz kalırken Melo da belki bugüne kadarki en kötü 90 dakikasını yaşattı. Sahada hatasız ve sakin kalan tek futbolcu Mehmet Topal’dı. Aynı zamanda takımın sigortası Emre Belözoğlu’ndan daha akıllı bir maç çıkardı. Maç öncesi tahminler F.Bahçe’nin kazanacağı doğrultusundaydı. Ancak tek umut ezeli rekabet derbisi olma sürprizini beklemekti. G.Saraylı futbolcular rakip kaleye daha çok gitmesine rağmen konsantrasyon eksikliğinden gol bir türlü gelmedi. Derbinin en şanssız ismi bana göre kalesine gelen iki gole karşın tehlikeli bir şut dahi kurtarmayan Eray’dı. Volkan ise başarılı geçirdiği 90 dakikayı penaltı kurtarışıyla süsledi ve hak eden taraf kazandı. 90 DAKİKA HİLMİ TÜRKAY Büyük Fark Günün iki önemi vardı. Birincisi takvim yaprağı ‘10 Kasım’ı gösteriyordu. Büyük gündü... Daha başka ‘büyük gün’ sayabilir misiniz? Atatürk’ün izinde yürüyenler duygulu anlar yaşadı. Ulu Önder keşke aramızda olsaydı... Şimdi yaşananlar karşısında eminim ki kemikleri sızlıyordur. Yine de “Yıkılmadık ayaktayız”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye milyonlarca haykıranları duyuyorum. Genç nesil her şeyin farkında. Sanırım bu çark hep böyle devam etmeyecek. Sabah 09.05... Siren sesleri, kornalar, yolda yürürken çakılı kalan insanlar... Bayraklar yarıya inmiş. Gözler doluyor, yaşlar akıyor. Bunun adı ‘Ata’ya saygı’. Diğer yanda yürüyeni, arabasını süreni, çay içenini gördüm. Üzüntüm, bildiğim tanıdığım aynı insanların kısa sürede değişime uğraması. Neden? Her şey, un, şeker, pirinç, meşrubat vs. olmamalı. TC’yi silen hükümet, devlet nişanındaki Atatürk logosunu dahi yok sayıyorsa fazla söze gerek yok. Aslında konuşacak çok şey var, fakat... Derbiler yıllanmış şarap gibidir. Hemen her maçın havası başkadır. Mücadeleler başka oyunlara göre değişik geçer. Elbette eskiyle günümüz arasında dağlar kadar farklı ortamlar oluşmuştur. Bir kere en başta rakip seyirci maçlara gelmiyor, gelemiyor. Mecburen alınmış bir karar var. Böylesi çok daha iyi. En azından ‘Vurma, kırma, yaralama’ olmuyor. Geçmişte yanyana oturuyorlardı! Bugün şiddet ayyuka tırmandı. Yasa çıkıyor uygulama yok. Galatasaray, Fenerbahçe’yi Kadıköy’de tam 14 yıldır yenemiyordu. Ancak Sarı Kırmızılıların Saracoğlu’nda kaldırdıkları lig şampiyonluğu kupasına tanıklık edenlerdenim. Bunu es geçmemeliyim. Karanlıkta da olsa bu kupayı aldılar. Döneyim geceye; önce dostluk mesajlarından söz etmeliyim. Uzun aradan sonra F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım ‘dostluk’ adına çağrı yaptı. Galatasaray destekledi. Ne kadar güzel değil mi? Ancak ağızdan çıkanlar sözde kalmamalı devamı gelmeli. Bana göre ortamın gerilmesinde baş suçlu yöneticiler. Bir kıvılcım çakıyorlar arkası geliyor. Susmayı deneseler sorunlar yarı yarıya azalacak, demek ki iyi profesyonel değiller. Ersun Yanal’ın rahatsızlığı spor camiasını endişelendirdi. Önce ‘kalp krizi’ geçirdiği yayıldı, doktorlar fazla geçmeden doğru açıklamayı yaptılar: “Kalp krizi yok, iki damarında ağırlık gördük stent taktık”. Dün sahadaydı, bana göre çok riskli bir iş yaptı. Gökhan Gönül’ün sakatlığı geçse de kulüp doktorları tedirgindi. Çünkü aynı yerde oluşacak ikinci bir sakatlık futbolcunun sezonu kapatmasına neden olacaktı. Ersun hoca yine de oynattı Gökhan’ı. Derbilerde peşin hükümlü olmamak gerekir. Bu maçlar üç ihtimallidir. İyisi mi konuşmamak. Öyle yaptım ve maç saatini beklemeye koyuldum. G.Saray sahaya çıktı; tepki yoğun, şaşırmadım. Yarın F.Bahçe TT Arena’ya gidecek aynısını yaşayacak. Bu işin çözümü imkânsız. Oyuna gelince ilk 45 dakika kim iyi mücadele etti doğrusu anlayamadım. 2 3 cılız şut var, bir de penaltı atışı. Taktik gereği olmalı ki iki taraf birbirlerinin üzerine fazla gitmediler. Bu nedenle derbi ‘temposuz’ geçti. Saha mı kötüydü bilemiyorum sakatlık çok oldu. Bazıları bunu ciddi anlamda yaşarken bazıları da hakem Bülent Yıldırım’ı aldatmayı tercih etti. Penaltıyı tartışmak dahi istemiyorum. “En iyi kim?” diye sorsalar yanıtımı ‘hiçbiri’ olarak veririm. Atmosfer güzeldi. 34. dakikayı F.Bahçe taraftarı yine es geçmedi. Ata’ya saygı gününde dik duruşları tartışılmaz. Bravo Sarı Lacivertli taraftarlara... İkinci bölümün başındaki Kuyt Emenike değişikliği mecburiyettendi. Hollandalı futbolcunun sakatlığı umarım ciddi değildir. Bu yarıda tansiyon yüksekti. Nedense futboldan çok sertlikleri ön plana çıkan bir maç izliyordum. Hakem Bülent Yıldırım o kadar çok düdük çaldı ki sayılarını aklımda tutamadım. F.Bahçe olumlu işler yapmaya başlamıştı. Cristian’ın attığı ikinci gol düşüncemi doğruluyor. Seyircinin keyfine artık diyecek yoktu. Tribünler ayağa kalkmış “Şampiyon” sesleri yükseliyordu. G.Saray kötü müydü? Hayır değil. F.Bahçe’nin askerleri özellikle ikinci yarıda futbol olarak bir adım öndeydiler hepsi o... Derbilerin havası başkadır lF.Bahçe’ye 20 yenilen G.Saray deplasmanda son dönemde oynadığı derbilerde kazanmakta galip gelmekte zorlanıyor. Sarı Kırmızılılar, Beşiktaş ve F.Bahçe ile deplasmanda yaptığı son 34 lig maçından sadece 3’ünü kazanabildi. Deplasmandaki son 34 lig derbisinden 19’unda yenilen G.Saray, 12’sinde berabere kaldı, taraftarlarına 1’i hükmen olmak üzere sadece 3 kez 3 puan sevinci yaşattı. ASLA EV AY B O K N lLider F.Bahçe, puanını 28’e yükselterek lig tarihinde 11. haftalar itibarıyla ilk kez G.Saray’la arasındaki puan farkını 9’a çıkardı. F.Bahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal, 20’lık galibiyetle çalıştığı takımların başında 11 yıl sonra G.Saray’a karşı 3 puan elde etti. Emre Belözoğlu, kariyerinde ilk kez eski takımı G.Saray’a gol attı. (Fotoğraflar: FATİH ERDOĞDU) lG.Saray’ı 20 yenen F.Bahçe, Süper Lig’de Sarı Kırmızılılara 15, Beşiktaş’a ise 9 maçtır Şükrü Saracoğlu Stadı’nda yenilmiyor. F.Bahçe, Kadıköy’deki lig derbilerinde G.Saray’ı son 15 maçtan 12’sinde yenip, 3’ünde berabere kalırken, Beşiktaş ile yaptığı son 9 maçtan 6’sını kazandı, 3’ünde berabere kaldı ve ezeli rakiplerine evinde boyun eğmedi. K N RA İ N İ LI HEM DOSTLUK HEM KÜFÜR fatih erdoğdu F.Bahçeli ve G.Saraylı futbolcular saha içinde bazı ikili mücadelelerde zaman zaman gerilse de derbi son yıllara oranla dostane bir havada geçti. İki takım futbolcuları maçın son düdüğünün ardından sarılarak birbirlerini kutladı, formalarını değiştirdi. Maç içindeki birçok pozisyonda da yaşanan fauller sonrası oyuncular birbirlerinin elini sıkıp, özürleri kabul etti. Ancak maç öncesi, sırası ve sonrasında bazı F.Bahçeli taraftarlar, G.Saray’a yönelik küfürlü tezahüratlarda bulundu. Tribünlerden, “A... a... G.Saray” ve “İ... G.Saray” tezahüratları yükseldi. F.Bahçeli futbolcular maç sonrası orta yuvarlakta toplanarak, tüm tribünlerle birlikte “İşte böyle, her sene böyle, Cim Bom’a böyle, k....” şeklinde tezahürat yaptı. F.Bahçeli Selçuk Şahin, G.Saray maçı sonrası Twitter hesabından “El Clasico 15 bu akşam Kadıköy sinemalarında gösterime girdi” mesajını yazdı. Cristian Baroni’nin ise attığı golün ardından iki eliyle birlikte ‘6’ işareti yapması, F.Bahçe’nin G.Saray’ı 60 yendiği maça bir gönderme olduğu şeklinde yorumlandı. Melo kaçırdığı penaltı sonrası büyük üzüntü yaşadı 14 yıldır süren gelenek K adıköy’de gelenek değişmedi... Fenerbahçe, dün gece konuk ettiği G.Saray’ı Emre ve Cristian’ın golleriyle 20 mağlup ederek ezeli rakibine karşı Şükrü Saracoğlu Stadı’ndaki yenilmezlik serisini 14 yıla çıkardı. Sarı Kırmızılılara Kadıköy’de son olarak 22 Aralık 1999’da 21’le kaybeden Fenerbahçe, daha sonra oynadığı 18 resmi maçta mağlup olmadı. F.Bahçe derbi galibiyeti sonrası G.Saray’la arasındaki puan farkını 9’a çıkardı. G.Saray Teknik Direktörü Mancini, F.Bahçe yenilgisiyle Türkiye’deki ilk LDU eleştiri ARİF KIZILYALIN Nazım Hikmet’in Fenerbahçe’si... “Herkes istediğini söylüyor. Herkes bildiği gibi bağırıp çağırıyor. Ortalıkta bir söz bir düşünce hürriyeti alabildiğine... Bu işin birçok tarafları hoşuma gitmedi desem yalan söylemiş olurum. Muayyen bir manada demokrasiyi anlamak isteyenler Taksim Stadyumu’na gitsin. Ben kendi payıma güzel, berrak ve heyecanlı 12 saat geçirdim orada.” Vatan şairi Nazım Hikmet, Türkiye’deki özgür günlerinde izlediği bir Fenerbahçe Galatasaray maçını böyle özetlemiş... Ve inanın dünkü derbiyi de seyretse benzeri şeyler kaleme alırdı ‘Fenerbahçe’li şair. Çünkü Kadıköy Şükrü Saracoğlu Stadı dün ‘özgürlükler’ eviydi. Her ne kadar Ligtv sesi kıssa da bu satırları okuyan büyük çoğunluk o yürekten söylemleri duyamadıysa da onbinler dilediğince bağırdı “Mustafa Kemal’in askerleriyiz, Her yer Taksim, her yer direniş...” diye cop ve biber gazı dayatması olmaksızın... Ve inanın tribünlerdeki bu hava eminim Nazım Hikmet’e yeni dizeler yazdırırdı; üstüne üstlük ezeli rakiplerine karşı alınan iç saha galibiyeti de Vatan şairinin futbol güncesinde önemli bir kilometre taşı olurdu... Evet, Kadıköy’deki bir Fenerbahçe Galatasaray maçı daha ‘tahmin edildiği’ gibi; yani Sarı Lacivertlilerin üstünlüğüyle sonlandı. 3 değil 5, değil neredeyse 15 yıldır değişmedi Galatasaray’ın kara yazgısı... Değişmez de inanın!.. 5. haftasında çifte şampiyonluk apoletli hocasını gönderen, ezeli rakipleri soyunma odasında ‘yenilen buraya gelmesin’ diye yemin ederken ‘Avro’ bazında galibiyet hesabı yapan bir takımın Kadıköy’den galibiyet çıkarması olası değil!.. Maça dönersek; açıkçası derbiye yakışmadı oynanan futbol. İlk kornerin 58. dakikada atıldığı, Fenerbahçe’nin rakip kaleye giden ilk isabetli şutunun gol olduğu, Galatasaray’ın sadece Drogba’yla uzaktan şut atarak gol aradığı bir 90 dakika izledik. Elbette iki takımın kendi anlayışlarından çok rakibe göre ‘vaziyet’ almaları derbinin havasını kaçırdı. Ancak maçın sırrı da buydu. Fenerbahçe, favori olduğunun bilincinde kontrolü elinde tuttu. Oyunu hızlandırmadı, orta alanı fazlaca kullanmadı, uzun toplar ve kenar akınlara ağırlık verdi ve rakibini kitledi. İlk golde rakip savunmanın (Chedjou) hatasının doğurduğu penaltı rol oynarken, 2. golde Galatasaray’ın top kaybı Fenerbahçe’yi pozisyona soktu. Kuyt sakatlanmasa, Emenike belki sezonun en kötü futbolunu oynamasa skor çok daha farklı olurdu. Fenerbahçe iyi oynamadı belki ama Galatasaray çok çok kötüydü dün gece. Bir takım düşünün; sağ beki (Eboue) yıllık izinde, oyalanıyor, 2. golde kademeye girmiyor, stoperi penaltı yaptırıyor, ‘sözde’ kenar oyuncuları Bruma’yla Burak’tan tek orta gelmiyor. Bir de Ceyhun sevdasına Melo yerini değiştirip Selçuk’un da dengesini bozunca ileri uca top aktarılamıyor; işin kötüsü İtalyan kurtarıcı Mancini bu yanlışları göremiyor... Şimdi kimse Muslera yoktu, Sneijder oynamadı, kadromuz çok kötü deyip birbirini kandırmasın!.. Bu futbol anlayışıyla ‘korku dağları’ beklerken Galatasaray; Fenerbahçe’yi değil, geçen haftaki gibi ancak Torku Konyaspor’u yener!.. Penaltı bile atamıyor artık Galatasaraylı oyuncular... Çünkü inanmıyorlar!.. Oysa bu kadro kalitesinin çeyreğindeki takım, 2 yıl önce bu statta 00’la kupa kaldırmıştı ama nerede o Galatasaray? Nerede o Fatih Terim? ALKIŞLAR GÖKHAN’a lF.Bahçeli Gökhan Gönül, ilk yarıda Dany ile G.Saray ceza sahası içinde yaşadığı pozisyonda hakem Bülent Yıldırım’a yaptığı penaltı itirazı hakkında itirafta bulundu. Gönül, “İlk yarıda benim bir pozisyonum vardı ama kesinlikle penaltı değil. Kendimi atmış gibi olduğum için utanıyorum” dedi. Tecrübeli futbolcu, “10 Kasım’ın saygınlığına yakışır bir maç olduğunu düşünüyorum. Bugünün anlamını heralde herkes biliyor. Hemen hemen her derbide aksilikler yaşamıştık. Ama bugün 10 Kasım’a yakışır bir maç oldu, 2 takımı da tebrik ediyorum” diye konuştu. l Cristian Baroni: Klasik bir derbiydi. Her şey yine aynı şekildeydi. Bizim için çok güzel bir zafer oldu. l Volkan Demirel: Karşı taraftan bir şey olmayınca biz yoldan çıkmıyloruz. G.Saraylı arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Şu an şampiyonluk için bir şey söylemek erken. Şimdi MR’a gidiyorum, bilmiyorum o bölgede yırtık olabilir. Penaltıyı ben kurtarmadım, Melo atamadı. lFORMA TEPKİSİ 90 dakikanın bitimiyle birlikte iki Brezilyalı oyuncu Cristian ile Melo formalarını değişti. Ancak Cristian’ın G.Saray formasını şortunun içine sokması Sarı Kırmızılı cepheden tepki gördü. OFSAYT TARTIŞMASI derbisinde mağlup oldu. Sarı Kırmızılılarda sakatlığı süren Muslera’nın yokluğunda kaleyi 22 yaşındaki Eray İşcan korudu. Sneijder de sakatlığı nedeniyle dünkü derbide forma giyemedi. F.Bahçeli Kuyt sol arka adalesindeki sakatlık sonrası ikinci yarı oynayamadı. lF.Bahçe’nin, G.Saray karşısında attığı ikinci gol ofsayt tartışmalarını da beraberinde getirdi. F.Bahçe atağında ceza yayı yakınında topla buluşan Sow pasını sağdan hareketlenen Webo’ya verdi. Ancak Webo’nun topu aldığı noktada G.Saray savunmasının ilerisinde olan takım arkadaşı Emenike aktif alanın içindeydi. Buna karşın Emenike topa hareketlenmedi. Webo aldığı topla içeri pasını verdi, Baroni arka direkte topu ağlara gönderdi. Sabri kenarında ısınırken pozisyona itiraz edip sarı kart görüp cezalı duruma düştü. F.Bahçe’de 11’e sahaya çıkmayan Emenike yedek kulübesinde moralsiz gözükürken yüzünü bereyle kapattı. İkinci yarıda Ersun Yanal, istediğini yapmayan Emenike’yi uyardı. YANAL: ŞAMPİYON OLACAĞIZ lF.Bahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal maç sonrası yaptığı açıklamada, “Bugün (dün) 10 Kasım, Atatürk’ün 75. ölüm yıldönümü. Onu minnetle ve saygıyla anıyorum. İki takım oyuncularını kutlamak gerekir. Derbi futbolla konuşalacak bir şekilde bitti. Disiplinli bir takımız, iyi mücadele ediyoruz. Oyunun her iki yönünü kontrollü oynadık. Biz seyircimizin desteği ve yüreğiyle daha iyiyiz. Biz şampiyon olacağız. Diğer takımlar sıralamayı belirlesinler. Kalbime takılan stentle ilgili olarak dışarıdan risk taşıyor gibi görünebilirim. Biz bu işi yaparken keyif alıyoruz, bu bizim hayatımız yaşam biçimimiz. Futbolun dışında gerçekleşen şeylerde stres taşıyorum. Gayet sağlıklı bir şekilde hayatımı devam ettireceğim. 52 yaşındayım, 50 bin bakımına girdim diyebiliriz” dedi. MANCINI: BU FARK KAPANIR lG.Saray Teknik Direktörü Roberto Mancini maç sonrası “Penaltıya kadar olan kısımda iyi oynayan bir G.Saray vardı. Ondan sonra her şey değişti iyi oynayamadık. Gol yiyorsanız birileri hata yapıyor demek ki.. Bunu geliştirmemiz lazım. Lig uzun bir maraton, 3 puan alsaydık rakibimize yaklaşacaktık. 9 puanı kapatacak zamanımız var. Kesinlikle G.Saray, Fenerbahçe’den kötü bir takım değil. Maç öncesi aklımda kazanmak vardı. Galatasaray sahaya çıkıyorsa aklında mutlaka kazanmak vardır. Şampiyonlar Ligi’nde ümidini devam ettiren, gruptan çıkma şansı olan bir G.Saray var. Kaybedilmiş bir şey yok” dedi. l Eray İşcan: Buraya galibiyet için geldik. İstediklerimizi sahaya yansıtamadık. Kaybettiğimiz bu puanları telafi edeceğiz, taraftarlarımızdan özür diliyoruz. Muslera’nın sakatlığında önemli maçlar denk geldi ama elimden geleni yapmaya çalıştım. Penaltıyı kurtarabilirdim. Burak Ağabey bana Emre Ağabey’in oraya vuracağını söylemişti. ‘imparator terim’ sesleri lF.Bahçeli taraftarlar, eski G.Saray Teknik Direktörü Fatih Terim için “İmparator Fatih Terim” ve “Fatih’i satanı biz de satarız” diye bağırdı. Bir grup F.Bahçeli taraftar ise Terim’e küfürlü tezahüratta bulundu. Florya Metin Oktay Tesisleri önünde toplanan 100 kişilik G.Saraylı taraftar, “Yönetim istifa” tezahüratı yaptı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle