Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 ŞUBAT 2012 SALI 6 HABERLER Balyoz davasında subaylar, suçlamaların mantık hatalarıyla dolu olduğunu savundu ‘Erik ağacında hamsi’ ? Balyoz Harekât Planı davasının dünkü duruşmasında havacı subaylar ifadelerini birbirinden ilginç benzetmeler kullanarak yaptı. Yarbay Kurşuncu savunmasında “Ben uçan gardiyansam Alex masördür” dedi. HATİCE TUNCER BİR YILI GERİDE BIRAKTILAR BARKIN ŞIK ANKARA Hasdal, Hadımköy ve Silivri’de yatan Balyoz davası tutukluları, 11 Şubat’ta bir yılı devirecek. Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek ve eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, Balyoz’da çıkan tutuklama kararı ile içeri alınan ilk kuvvet komutanları olmuştu. Tutuklama kararının çıktığı 11 Şubat’taki duruşmaya katılmayan davanın 1 numaralı sanığı Org. Çetin Doğan ise 14 Şubat’ta tutuklanmıştı. Haklarındaki yargılamalar nedeniyle halen cezaevlerinde 58’i muvazzaf, 81’i emekli olmak üzere toplam 139 general ve amiral tutuklu bulunuyor. TSK’de arka arkaya yaşanan tutuklama olaylarında yalnızca Tümgeneral Mustafa Bakıcı firar etti. YAŞ üyesi Org. Bilgin Balanlı ile GATA’da tedavi gören EDOK Komutanı Org. Nusret Taşdeler haklarında açılan davalarda yargılanan en üst rütbeli muvazzaf subaylar. Balanlı, Balyoz, Taşdeler ise Andıç davalarında yargılanıyor. Halen Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 17 general, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 25 amiral, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan 13 general ve Jandarma Genel Komutanlığı’ndan 3 general tutuklu bulunuyor. Ergenekon’da ise eski Jandarma Genel Komutanı Org. Şener Eruygur ile Hurşit Tolon yargılanıyor. Balyoz Harekât Planı davasında “Sıkıyönetim durumunda gözaltına alınanların toplanacağı Fenerbahçe Stadyumu’nda kontrol ve emniyeti” sağlanmasına ilişkin belgelerle suçlanan havacı subaylar savunma yaptı. Hava Pilot Yarbay Süleyman Namık Kurşuncu “Bana, bir F16 pilotuna sıkıyönetim kapsamında gözaltı, toplama ve tutuklamalarda görev vermek ile Fenerbahçeli futbolcu Alex’i futbolcu olarak değil, kulübün çim hokeyi takımında masör olarak kullanmak eşdeğer mantıksızlıktadır” dedi. Balyoz davasının dünkü 72. duruşmasında Kurşuncu, “8 Temmuz 2011 tarihinde tutuklanana kadar TSK’de yarbay rütbesi ile harbe hazır F16 pilotu olarak görev yapmaktaydım” dedi. Oraj Hava Harekât Planı’nda sıkıyönetim ilanından sonra gözaltına alınanların toplanacağı Fenerbahçe Statyumu’nun güvenliğinin havadan uçak ve helikopterle İbrahim Fırtına Özden Örnek üniforma üzerindeki uçuş brövesini takmaya hak kazanmak ve hakkını vererek gökyüzünde uçmak mangal gibi yürek ister” diye konuştu. Ergül “Ben bu işlerle uğraşırken, 2009’da birileri beni alıyor 2003’te görev yaptığım Hava Harp Okulu’na döndürüyor ve o günlerime ait olduğu izlenimi verecek şekilde sahte dijital belge hazırlayarak dijital bir belleğin içine koyuyor. Tam bir alçaklık” dedi. Tutuksuz sanık İzmir’deki NATO Birlikleri’nin kurmay başkanlığı görevini sürdüren Hava Pilot Tümgeneral Atilla Özler, “Sıkıyönetim ilan edilmesi halinde, plana destek vermeyen dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cumhur Asparuk’u gözaltına alacağı” iddialarını reddetti. Korkulu Günlere Doğru Haberleri dinliyorum, “sınırımıza yakın bölgede çatışma, köylerimize mermiler düşüyor..” Mermilerin İran’a düşecek hali yok tabii ki çünkü Ankara’nın destek verdiği, topraklarında barındırıp bağrına bastığı, ABD ve CIA’nın örgütlediği Hür Suriye Ordusu’nun elemanları, Suriye Ordusu kovalayınca bize kaçıyorlar! Onları kovalayan mermilerle birlikte! Biz içe döndük, ama hemen yanı başımızda korku dolu gelişmeler var. ABD (ve Batı) Ortadoğu ve İslam ülkeleri arasından 2 “diken”i “temizlemeye” çalışıyor: Suriye ve İran... Tıpkı Irak işgali döneminde olduğu gibi Batı’nın kara propagandası dünyayı ve dolayısıyla Türkiye’yi sardı: Kanlı Suriye yönetimi.. Yaz yazabildiğin kadar.. Ankara, tam angajman oldu, Fransa ABD ve İngiltere’nin öncelikle Suriye’ye yönelik operasyonlarına.. Soykırım konusunda Fransa ile çatışıyor Ankara ama Suriye’ye karşı kankalar! Ankara diyor ki: Nasıl Libya’yı kararlılıkla devirdiler ve biz geç uyandık, bu kez de Suriye’ye devirecekler, bu kez zamanında pozisyon alalım! Bütün o büyük hacimli insan hakları vb. gibi açıklamalarının ardında yatan, basit politik düşünce şeması budur... ??? Güvenlik Konseyi’nde Suriye’yi işgale yol açacak yaptırımlara Çin ve Rusya hayır dediler. Ankara hemen “bu soğuk dönem politikası” açıklamasını yaptı! Büyük ulus devletlerin küresel çıkar çatışmasıyla karşı karşıyayız bölgemizde.. Tıpkı eskisi gibi! Değişen bir şey yok! Petrol bölgelerini denetime.. iç pazarlarına ve siyasal yönetimlerine yeteri kadar nüfuz edemedikleri ülke rejimlerini devirip yerlerine kendi adamlarını getirme politikalarına karşı çıkarsanız… soğuk savaş politikacısı olursunuz!! Davutoğlu için ne kadar şanssız bir açıklama! ??? Kim önce acaba, sorusunu tartışıyorduk.. Suriye mi İran mı? Suriye daha kolay bir yem, önce onu haklayıp İran’ı yalnızlaştırma politikası öncelik kazanır derken.. Birdenbire “İsrail 6 ay içinde İran’ı vurabilir” kehaneti başımıza düştü. İsrail’in, İran’a saldırı planları yeni değil, dünya bu hazırlığı biliyor ama takvimi veren Washington Post’un ünlü yazarı David Ignatius.. Bu kişiyi Davos’ta Başbakan Erdoğan’ın “one minute” dediği toplantıdan anımsayacaksınız.. Oturumu yönetiyordu ve Başbakan’ın hışmına da uğramıştı! Şimdi öyle görünüyor ki sanki “iki takvim” çakıştırıldı. İkisinin de birden “halledileceği” bir süreç işlemeye başladı sanki.. Bu bir yeni Ortadoğu Savaşı demektir. Kanlı, büyük bombaların sivil halkları dövdüğü bir savaş.. Ortadoğu’nun bitmeyen kaderi, savaşlar altında ezilip yok olmak… hep yoksul, hep başı ezilmiş, hep esir.. ??? İran’ın nükleer tesisleri yerin altında olduğu için, imha edilmesi zor, diyor Amerikan kaynakları: Eldeki hazır bombaları, o kadar da diplere işlemiyormuş.. Ama kısa zamanda o tür bombaları imal edebilecek duruma geleceklermiş.. İran’a karşı küçük çaplı, etkileri sınırlı, atom bombaları kullanabilirler mi? Ama her durumda, İran’a karşı bir uyduruk senaryo ile önce İsrail’in saldırısı tartışılıyor. Bunu izleyen anlarda da Obama’nın saldırısı devreye girecek.. Bu adam dünyaya, İslam dünyasına ne vaatlerle gelmişti, şimdi ise Bush’larla aynı mevzide dünyaya ateş ediyor! ??? Suriye’ye müdahale için, Batı’nın ağır savaş güçlerini cepheye sürmesi için, her türlü düzenbazlık, her türlü kirli propaganda, her türlü kışkırtıcılık yapılıyor. Bunların en büyüğü de şimdilik, Güvenlik Konseyi’ndeki oylamadan hemen önce sahneye kondu ve ellerindeki çapulcu ordusunu Suriye kentlerine ve Suriye’nin üzerine saldırttılar.. Ki, çok insan ölsün! Suriye’de ne kadar çok katliam olursa, yaparlarsa, Esad ile kendi çapulcu ordularını kışkırtırlarsa, ülkeye müdahaleleri o kadar “meşruluk” kazanacak! O nedenle, 100200 yetmez… 5001000’er desteler halinde ölmeli Suriyeliler.. 5000’er… 10.000’er ölmeliler!! sağlanacağına ilişkin dijital belge ile suçlandığına dikkat çeken Kurşuncu, suç isnat edilen 20032004 tarihinde Hava Harp Akademisi’nde 1. sınıfta öğrenci subay olduğunu söyledi. Kurşuncu “Hukukta buna kibar olarak ‘hayatın doğal akışına aykırı’ denilmektedir. Dünya havacılık literatüründe F16 ile ‘havadan kontrol’ diye bir uygulama yok. İnsan uçamaz, havadan kontrol gereksizdir. Ne ile suçlanıyorum? Uçan gardiyan olmakla mı?” dedi. ‘Uçan gardiyan’ Hava Pilat Yüzbaşı Necdet Tunç Sözen de “Yalçın Ergül’e bağlı olarak sıkıyönetim öncesinde EminönüSilivri hattı alışveriş merkezlerinin kontrolünün sağlanması konularında görevlendirildiği” iddialarını reddederek “Plan ana metni bir ağacın kökü veya gövdesi, ek ve lahikaları ‘o ağacın’ ana ve ince dalları, cetvelde meyvesidir, yaprağıdır. Yani, fidanı erik olan ağacın gövdesi de erik gövdesi, meyvesi de eriktir. Alışveriş merkezlerinin kontrolü ile ilgili hususlar sadece sözde Balyoz Harekât Planı ana metninde geçmektedir. Oraj Hava Harekât Planı ana metninde hiç bahsedilmemiş ‘Alışveriş Merkezlerini Kontrol Altına Alınması’ hususunun Balyoz Harekât Planı ile ilişkilendirilmesi, erik ağacının meyvesi hamsi olabilir şeklinde bir fikir yürütmesi gibi olur tamamen mantıksızdır” dedi. ‘Gandi yaşasa kıskanırdı’ Toplam 14 sanığın avukatı Haluk Pekşen, dosyadaki delillerin CMK hükümlerine aykırı elde edildiğini ifade ederek söz konusu bulguların dosyadan çıkarılmasınını talep etti. Pekşen, “Mahatma Gandi yaşasaydı, büyük bir özveriyle demokrasi ve hukukun üstünlüğüne bağlılık dersi veren bu onurlu Türk subaylarıyla gurur duyardı. Hatta kıskanabilirdi, belki o ünlü oturma eylemini Silivri mahkemeleri önünde de yapardı” dedi. ‘Tam bir alçaklık’ Hava Kuvvetleri Plan Prensipler Daire Başkanı Tümgeneral Yalçın Ergül, salondaki perdeye Hava Kuvvetleri üniformasını yansıtarak “Bu Kahveci anıldı ? İstanbul Haber Servisi Bolu’da ailesiyle birlikte geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren eski Maliye Bakanı Adnan Kahveci ve ailesi ölümünün 19. yılında Kartal Yakacık’taki mezarları başında anıldı. Törene, CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi ve Kartal Belediye Başkanı Altınok Öz’ün yanı sıra Kahveci’nin yakınları, sevenleri ve dostları katıldı. Yine tahliye çıkmadı Devrimci Karargâh davasının dördüncü duruşmasında sanıkların tahliye taleplerinin reddini isteyen savcıya sanık Cemal Bozkurt ağır sözler söyledi HİLAL KÖSE Polis aracı ve petrol boru hattına saldırı ? DİYARBAKIR /MARDİN (Cumhuriyet) Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, devriye görevi yapan zırhlı polis aracına ses bombalı saldırı düzenlendi. Olayda herhangi bir yaralanma veya can kaybı yaşanmadı. Geniş çaplı operasyon başlatıldı. Mardin’in Yeşilli ilçesi Dereyanı köyü yakınlarından geçen BOTAŞ’a ait KerkükYumurtalık petrol boru hattında da dün PKK’lilerin yerleştirdikleri patlayıcıyı infilak ettirmesi sonucu patlama meydana geldi. Ekili alanlar zarar gördü. Roj TV’nin yerine ‘Sterk TV’ ? Haber Merkezi Danimarka mahkemelerinin “PKK propagandası yaptığı” tespitinden sonra uydu yayınları kesilen Roj TV’nin, yayın hayatına Sterk TV olarak devam edeceği iddia edildi. Lisansını Norveç’ten alan ve 2009’dan beri test yayını yapan Sterk TV, yayınlarına dün başladı. Kanaldan yapılan açıklamada “Televizyonumuz Kürdistan’daki renkleri, kültürel zenginlikleri, ülkemiz ve dünyadaki güncel gelişmeleri ekrana taşıyacak” denildi. BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da kanala başarı diledi. Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP), Toplumsal Özgürlük Platformu (TÖP) yöneticileri ve üyeleri, Bilim ve Gelecek Dergisi Editörü Baha Okar, Red dergisi yazarı Hakan Soytemiz ile eski emniyet müdürü Hanefi Avcı’nın da aralarında bulunduğu 57 sanıklı Devrimci Karargâh davasının dünkü oturumunda tahliye talepleri reddedildi. Orhan Yılmazkaya’nın öldürüldüğü çatışmada şehit olan Emniyet Amiri Semih Balaban’ın ailesinin davaya katılma talebi gelecek oturumda değerlendirilecek. Tutuklu sanık Cemal Bozkurt’un duruşmalara katılmasını yasaklayan heyet davayı 30 Nisan’a ertelendi. Tutuklu sanık Hanefi Avcı ve eşi ile tutuksuz yargılanan Şenay Avcı’nın savunması sırasında diğer sanıklar salona alınmadı. Şenay Avcı hakkındaki suçlamaları reddetti. Hanefi Avcı ise Devrimci Karargâh örgütüyle ilgili MİT etüdünü okuyarak, “Bu raporda, örgütün yurtdışındaki yöneticileriyle yapılan telefon görüşmeleri ve MSN yazışmaları da var. Bu kayıtlara baktığınızda SDP’lilerin ya da TÖP’ün bir tane bile görüşmesi yok” dedi. Avcı, Devrimci Karargâh ile SDP’nin bağlantısının olmadığını belirterek, “Devrimci Karargâh örgütü, şiddeti benimseyen gizli ve illegal bir örgüttür. SDP gibi yapıları pasiflikle suçladıkları, dosyadaki yazışmalardan da anlaşılıyor” diye konuştu. Avcı’nın avukatı Refik Ali Uçarcı da Avcı’nın kitabı nedeniyle 15 disiplin soruşturması geçirdiğini, meslekten ihraç edildiğini, ceza davalarında yargılandığını belirterek, “Müvekkilimin bu ve diğer dava ‘Bu dava siyasi bir davadır’ ‘Sosyalistim’ Tutuklu sosyalistlerin serbest bırakılması istemiyle adliye önünde açıklama yapan “Sıra Kimde İnisiyatifi” üyeleri, “500. gününde keyfi siyasi tutuklulara son” pankartı açtı. BDP Milletvekili Sebahat Tuncel, davasının hukuki değil siyasi bir dava olduğunu söyleyerek, “Bu ülkede mu halefet olan, daha aydınlık bir Türkiye isteyen herkes terörle mücadele adı altında tutuklanmaktadır” dedi. SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan da Türkiye’nin her şeyin terörist faaliyet olarak değerlendirildiği bir ülke haline geldiğini belirtti. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) larda yargılanmasının tek nedeni kitabıdır” dedi. Tutuksuz sanık Sultan Seçik Kubilay da savunmasında, “Ben 15 yaşımdan bu yana bir sosyalistim. SDP’nin genel bakış açısıyla yaşam felsefem aynıdır. Devrimci Karargâh’la hiçbir alakam yok. Orhan Yılmazkaya ile ilgili basın açıklamasına yargısız infazı protesto için katıldım” dedi. 1997’de gözaltında işkence gördüğünü, AİHM’nin bu nedenle Türkiye’yi mahkum ettiğini belirten Ku bilay, “İşkence yaptığı bilinen Hanefi Avcı gibi biriyle yan yana getirilmem de benim gibi birine verilmiş en ağır ceza” diye konuştu. Tutuklu sanık Cemal Bozkurt, Avcı’nın davadan ayrılmasını istediklerini söyleyerek, “Avcı’nın bu salonda olması devrimciliği kirletiyor. Açıkça tahliyesini istiyoruz” dedi. “Devrimci Karargâh tutsakları” adına hazırladığı dilekçeyi okuyan Bozkurt, Abdullah Öcalan’ın 13 yıldır tutsak olduğunu, Öcalan’a yönelik sinsi bir saldırının sürdüğünü savunarak, “Soylu direniş sergileyen sayın Abdullah Öcalan’ı selamlı yoruz” diye konuştu. Davalardan men edildi Bozkurt, savcının tahliye taleplerinin reddedilmesini istemesinin ardından “Sizde hiç kafa yok mu? Namus yok mu? Bu kadar insanı mağdur ediyorsunuz. Utanmaz herif” diye tepki gösterdi. Mahkeme, Bozkurt hakkında, savcıya yönelik sözleri, pet şişe kapağı fırlatması, Öcalan’la ilgili ifadeleri nedeniyle suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti. Bozkurt’un, karar duruşmasına kadar davalara katılması yasaklandı. ‘Ölçüsüz tedbirlerden kaçınılmalı’ ? İstanbul Haber Servisi BM Terörle Mücadele Uygulamaları Stratejileri tarafından düzenlenen “Terörle Mücadele Sürecinde Adil YargılamaKuzey Afrika ve Ortadoğu’da Terörle Suçlanan İnsanlar İçin Adil Yargılama” sempozyumu başladı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı, terörle mücadelede en önemli noktalardan biri terörle ilgili ölçüsüz tedbirlerden kaçınmak olduğunu söyledi. KAÇAKÇILIK VE NARKOTİK SORUŞTURMALARININ SAVCILARINI BELİRLEYECEK İçtüzükte son raunda gelindi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Muhalefetin “sesimizi kısmak istiyorlar” tepkisine neden olan AKP’nin TBMM içtüzüğü değişiklik önerisinde yaşanan krizi çözmek için son aşamaya gelindi. TBMM Başkanı Çiçek’in başlattığı girişim çerçevesinde partilerin grup başkanvekilleri bugün 14.00’te bir araya gelecek. 2 kişiye 114’er bin ? ANKARA (AA) On Numara’da 10 bilen 2 kişi, 114 bin 893’er TL kazandı. Numaraların; 5, 19, 21, 26, 27, 30, 33, 38, 43, 44, 48, 54, 56, 57, 59, 62, 63, 65, 66, 68, 69 ve 78 olarak belirlendiği çekilişte 9 bilenler 1647 TL 60’ar kuruş, 8 bilenler 83’er TL, 7 bilenler 16’şar TL, 6 bilenler 2 TL 90’ar kuruş ve hiç numara bilemeyenler 2 TL 25’er kuruş alacak. Savcı Zekeriya Öz’e yeni görev Savcı Zekeriya Öz İstanbul Haber Servisi Odatv soruşturmasını yürütürken HSYK tarafından özel yetkileri alınarak Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’ne atanan Zekeriya Öz, İstanbul’da kaçakçılık ve narkotikten sorumlu olacak. Kritik soruşturmalarda görev alacak savcıları belirleyecek Öz, soruşturmaları denetleyecek, Adli Sicil Kayıtları’ndan da sorumlu olacak. Türkiye, Öz’ü 2007’de Ümraniye’deki bir gecekonduda bulunan 27 el bombasıyla başlayan Ergenekon soruşturmasıyla tanıdı. Üç Ergenekon iddianamesini de Öz hazırladı. “İrticayla Mücadele Eylem Planı” davasının iddianamesinde yine imzası vardı. Hükümet aleyhine kara propaganda amacıyla kurulduğu iddia edilen sitelerle ilgili soruşturmayı da başlatan savcı yine Öz’dü. Öz, aralarında emekli Org. Hasan Iğsız’ın da olduğu 19 kişiyi ifadeye çağırmıştı. O dönem emekli Org. İlker Başbuğ’u da ifadeye çağıracaktı. Görevden alınınca Başbuğ’u yeni savcı sorguladı ve eski Genelkurmay Başkanı tutuklandı. Öz, Odatv soruşturmasını başlattıktan yaklaşık 2 ay sonra HSYK’nin 29 Mart 2011 tarihli kararnamesiyle başsavcı Vekilliğine atandı. Güney Kore ‘nükleer’e talip ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’de temaslarda bulunan Güney Kore Bilgi Ekonomisi Bakanı Hong Sukwoo, Sinop’ta yapılması planlanan nükleer santrala talip olduklarını ve bu ay içinde Türkiye tarafıyla görüşmelere başlayabileceklerini açıkladı. Enerji Bakanı Taner Yıldız da konuyla ilgili iki tarafın da istekli olduğunu ifade etti. C MY B C MY B