Katalog

16 EKİM 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Baktın geliyor... Tabutta... Soracaksın: “Ağlanacak olandan mı, ağlanmayacak olandan mı?..” ? Ona göre sipariş verirsin artık; göz değil market?.. Hani kimi ilkel kavimlerde zenginlerin cenaze törenlerinde para ile tutup ağlattıkları “ağlayıcılar” gibisin çünkü... Sahte... ? Soracaksın, siyasi rant varsa: “Şu gelen tabuttaki, ağlanacaklardan mı, ağlanmayacaklardan mı?..” “İkisinin ortası, ağlamaklılık...” “Nassı yani?..” “Balkondan düştü...” ? Bir de ağlanacak yer hani... Kameraman gitti, sen ağladın... Ne fayda?.. 3 ? Eğer sahte gözyaşları olmasaydı, bu güzel vatanın çocukları birbirlerini severek, barış içinde yaşayacaklardı elbet... El ele... Yan yana... Torunlarını öpe öpe... Ama gizli kapalı pazarlıklar, kirli oyunlar, bitmez tükenmez tuzaklar yüzünden çocuklar bir asırdır birbirlerini vurdular... “Sağ, sol...” “Alevi, Sünni...” “Türk, Kürt...” Şu anda hapishanelerdeki tabut gibi hücrelerde “yaşamama” cezası verilerek yok edilenlerle, yok edenler ne: “Laik, dinci...” ? Hepsi sahte gözyaşları döke döke... Gözyaşı borsası kurdunuz bir de; ağlanacaklar, ağlanmayacaklar... Utanmadan... Gözyaşı Borsa... ? Yüreği yufkadır bu memleketin aslında... Ağlamayı sever... Dizideki Hacer’e ağladı halam üç gün üç gece... Müjde Ar’ın filmiydi, kız verem olup ölüyor, günlerce anlatıp ağladılar da ölü evine dönmüştü bizim Urfa... ? Bu milletin yapabildiği en iyi şeydir; ağlamak... Bin yıldır ağlar... Git kahveye “Henüz fidan yaşında... Hayrettin Efe’yi vurdular çeşme başında...” diye bir türkü tuttur, gör bak bütün kahve ağlamazsa namerdim... Sormaz bile: “Hayrettin kim?..” Fark etmez çünkü... ? (Hayrettin; Cunda’da bizim mahallenin en vazgeçilmez bahçıvanıdır, Allah uzun ömür versin...) ? Ben mesela... Çok dayanamam, ağlarım... İçime ateş düştüğünde... Burnumun direği sızladığında... Yüreğim çığlık attığında... Kimse tutamaz... AKP İktidarının Şeffaflığı? Demokrasinin en önemli koşullarından biri iktidarın şeffaflığıdır. AKP iktidarı, şeffaflık gerektiren en önemli konulardan biri olan ihalelerin çok büyük bir kısmını, zaten değiştire değiştire delerek kevgire döndürdüğü ihale yasasının dışına çıkardı. Son olarak “kentsel dönüşüm” projelerinin de ihale yasasının dışına çıkarıldığını açıkladılar. Buralarda neler olduğunu üç aşağı beş yukarı tahmin ediyor, tahmin etmekle de kalmıyor, su basan dere yataklarına yapılan konutlarda yaşanan trajedilerle bizzat gözlemliyoruz! Arka plandaki gelir ve servet transferlerinin dışavurumları ise, yeni zenginlerin görgüsüzlük anıtları olarak, günlük yaşamda, bakmasak da gözümüze sokuluyor! Elbette tam özelleştirmeden önce, otel odalarında devredilen Tüpraş hisselerinin öyküsü de henüz unutulmadı. O sıralarda özelleştirmeden sorumlu olan ve sonradan yolsuzluklara dayanamadığı için AKP’den istifa eden Abdüllatif Şener’in “O dönemde yapılan her özelleştirme bir yolsuzluk hikâyesidir” diyerek günahları için için gece gündüz tövbe istiğfar ettiğini söylemesi tarihe geçti! ??? Şeffaflık, elbette akçalı işler için zorunludur. Ama siyasetin öteki alanlarında, özellikle kamuoyunu ve günlük yaşamı ilgilendiren, kent planlaması gibi, güvenlik gibi, vergiler gibi, sendikalar gibi, sosyal güvenlik gibi konularda da mutlaka uyulması gereken bir ilke… Çünkü demokrasilerde iktidar, seçmen tarafından ancak böyle değerlendiriliyor. Son günlerde Suriye uçağının indirilmesiyle ilgili olarak şeffaflık sorunu yine gündemde: Uçak gerçekten silah veya savaş araçları taşıyor muydu?.. Rusya’nın bu iddiayı reddeden resmi açıklamasına karşı ne gibi yanıtları var hükümetin?.. Bu istihbarat nereden gelmişti?.. Değerlendirmeyi kim yaptı, emri kim verdi?.. Uçakta neler vardır?.. Gerçekler nedir? Ya Suriye sınırında düşürülen uçağımız ve şehit olan iki pilotumuz: Uçak nerede düşürüldü, Suriye hava sahasında mı, Türkiye hava sahasında mı, tam sınırda mı?.. Neyle düşürüldü, uçaksavar mermisiyle mi, füzeyle mi; yoksa kendiliğinden mi düştü?.. Pilotların sağ olarak ele geçirildiği ve sorgulandıktan sonra öldürüldüğü iddiası nedir?.. Bu konudaki gerçekler ne zaman açıklanacaktır? Uludere olayı hâlâ karanlık: İstihbarat nereden, kimden geldi?.. Bombalama emrini kim verdi, Genelkurmay mı, sivil irade mi?.. Sorumlu ya da sorumlular kim ya da kimlerdir? ??? Yukardaki sorulara bir de her pazartesi Mehmet Y. Yılmaz’ın sorduğu soruları ekleyin: 1) KPSS sorularını çalıp dağıtan şebeke neden hâlâ yakalanamadı? Savcılık, görevlerini ihmal edenler hakkında bir şeyler düşünüyor mu? 2) Bülent Arınç’a suikast iddiası neden hâlâ açıklığa kavuşturulamadı? Bir komplo mu var, paranoya mı? 3) Suudi Arabistan Kralı’nın devlet büyüklerimizin eşlerine armağan ettiği mücevherler nerede? ??? AKP’nin “ileri demokrasisinde” “şeffaflık” böyle “karanlık” bir şey anlaşılan! Taksim istasyonunda trenin altında kalan kadının intihar etmiş olabileceği belirtildi Metroda korkunç ölüm ‘Evladım geri gelmeyecek’ İstanbul Bahçelievler’de boğularak öldürülen Fatımanur Çelik (20), Antalya’da son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze törenine baba Ali Çelik ile kardeşi Ahsen Çelik ve ev arkadaşı Sümeyye K. katıldı. Annesi Suzan Çelik ise evde fenalaştığı için cenaze törenine katılamadı. Çelik, “Allah kimseye bu acıyı yaşatmasın” dedi. Çelik’in cenazesi Andızlı Mezarlığı’nda toprağa verildi. Katil zanlısı C.K. ise tutuklandı. İstanbul Haber ServisiTaksimHacıosman metrosunda raylara düşen bir kadın trenin altında kalarak yaşamını yitirdi. Kadının intihar etmiş olabileceği bildirildi. TaksimHacıosman metrosu Taksim istasyonunda 4045 yaşlarında bir kadın dün akşam saatlerinde belirlenemeyen bir nedenle trenin hareket ettiği sırada raylara düştü. Trenin altına alarak bir süre sürüklediği kadın feci bir şekilde can verdi. Bölgeye gelen itfaiye ekipleri trenin altına sıkışan kadının cesedini saatler sonra çıkarabildi. Kaza sonrası metro seferleri OsmanbeyHacıosman arasında devam ederken OsmanbeyTaksim arasındaki seferler bu sabaha kadar iptal edildi. Seferlerin durması nedeniyle istasyonda izdiham oluştu. İzdiha mın önüne geçemeyen güvenlik görevlileri Taksim istasyonunun girişini de emniyet şeridi çekerek kapattı. Bu arada olayla ilgili soruşturma başlatan polis ekipleri güvenlik kamerası görüntülerini incelemeye alırken görgü tanıklarının ifadelerine başvurdu. Bazı görgü tanıkları kadının düştüğünü ‘Raylara atladı’ iddia ederken bir kısmı da kadının intihar etmek için raylara atladığını savundu. Bir görgü tanığı, “Kadın, elindeki poşeti bırakıp raylara atladı. Öyle hepimizin gözü önünde hareketsiz duruyordu. Yolculardan biri durumu fark etti. Çığlık sesleri yükseldi. Güvenlik görevlisi ‘dur’ diye bağırdı. Ancak yapacak hiçbir şey yoktu” dedi. Kulu’da kurt kadını öldürdü ? KONYA (AA) Kulu’da Yazıçayırı köyünde Meryem Kara (62), evinin dışındaki tuvalete gittiği sırada kurdun saldırısına uğradı. Uzun süre kurtla boğuşan kadın, yaşamını yitirdi. Kaçan kurt, köylüler tarafından öldürüldü. Trakya’yı sağanak vurdu ? EDİRNE/ KIRKLARELİ (Cumhuriyet) Edirne ve Kırklareli’de sağanak, yaşamı olumsuz etkiledi. Edirne’de cadde ve sokaklarda oluşan su birikintileri öğrenciler ve yayalara zor anlar yaşattı. Kırklareli’de de sabah bastıran sağanak nedeniyle bazı mahallelerde ev ve işyerlerini su bastı. Honduras’ta futbol katliamı ? Haber Merkezi Honduras’ta futbol oynayan grupları hedef alan silahlı saldırılarda 11 kişi öldü. 3 ayrı grubun hedef alındığını, ölenlerin, 1825 yaşlarında olduğunu belirten yetkililer, bölgede uyuşturucu ticaretinin yaygın olduğuna işaret etti. Çocuklar doktor bekliyor İstanbul Haber Servisi Kastomunu’nun Taşköprü ilçesinin devlet hastanesinde aylardır çocuk hekiminin bulunmaması yurttaşları isyan ettirdi. İlçe sakinleri “Çocuk hekimi olmadığı için Kastamonu merkez veya çevre bölgelere gitmek zorunda kalıyoruz. Sağlık Bakanı bir an önce sesimizi duysun” dediler. Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan Kastamonu İl Sağlık Müdürü Mustafa Yılmaz “Bakanlıktan da kadro talep ettik, çocuk hekiminin gelmesini bekliyoruz. İlçede aile hekimleri var. Ayrıca ilçe, merkeze de çok yakın” dedi. Koyun koyuna ? Kurban Bayramı nedeniyle Nevşehir’in Alacaşar köyü yakınında hayvan pazarı oluşturuldu. Çat beldesinden geldiği belirtilen bir yurttaşın aldığı 8 küçükbaş hayvanı bir arabaya sığdırması ise ilginç görüntüler oluşturdu. 5 koyunu arka koltuğuna sığdıran yurttaş, 3 koyunu da arabanın bagajına koydu. SELAHATTİN ŞAHİN Anneleri gözlerinin önünde öldürüldü ERDOĞAN ERİŞEN ORDU / GİRESUN Giresun’un Yağlıdere ilçesindeki evine gelen Hasan Özer (49), henüz belirlenemeyen bir nedenle eşi Yeliz Özer (31) ile tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine Hasan Özer, av tüfeğiyle eşine ateş etti. Genç kadın, olay yerinde yaşamını yitirdi. 180 promil alkollü olduğu tespit edilen Hasan Özer’in Yeliz Özer’in şikayeti üzerine “6 ay evden uzaklaştırma” cezası aldığı öğrenildi. Özer’in cezasının 1.5 ay önce sona erdiği bildirildi. Çiftin, 6 ve 4 yaşında iki oğlunun olay sırasından evde olduğu kaydedildi. C MY B