Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                CMYB  C M Y B  GÜNDEM MUSTAFA BALBAY  Baştarafı 1. Sayfada  Bu çelişkiyi her türlü yöntemi kullanarak  gizlemeye, örtmeye çalışsanız bile  başaramazsınız, bir yerden patlar.  AKP hükümetinin her icraatına  reform ,   ilerleme  adını takan Avrupa kurumları da  yukarıda altını çizdiğimiz çelişkiyi görmeye  başladı.  Türkiye de 40 gazeteci Türk Ceza Kanunu nu   TCK  ve Terörle Mücadele Kanunu nu  TMK   ihlal ettikleri gerekçesiyle hapiste.  Türkiye Gazeteciler Sendikası  TGS  ve  Türkiye Gazeteciler Cemiyeti  TGC  geçen  ilkbahardan beri konuyu bırakmamak üzere ele  aldılar. Başta Türkiye Gazeteciler Federasyonu  olmak üzere 20 ye yakın meslek kuruluşu   Gazetecilere Özgürlük Platformu  kurdu. Bu  birlikteliğe gazetecilerin son yıllardaki en büyük  buluşması denebilir.  TGS, konuyu uluslararası alana taşıdı. Avrupa  Gazeteciler Federasyonu  EFJ  cezaevlerindeki  gazetecilerin derhal özgür bırakılması için  Başbakan Erdoğan a elektronik posta kartı  gönderme kampanyası başlattı.  http:  www.ifj.org en pages setturkish  journalistsfree adresinden ulaşılıp  gönderilebilecek elektronik posta kartının  içeriği şöyle:   Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,  Türkiye Gazeteciler Sendikası nın ve Avrupa  Gazeteciler Federasyonu nun Türkiye deki  cezaevlerinde bulunan gazetecilerin derhal ve  koşulsuz serbest bırakılması çağrısına  katılıyoruz. Gazetecilik faaliyetlerinin bir sonucu  olarak Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele  Kanunu nu ihlal ettikleri suçlamasıyla 40 tan  fazla Türk gazetecisi halen cezaevlerinde  yargılanmayı beklemektedir. Suçlu  sayılmalarının tek nedeni gazetecilik görevlerini  yerine getirmeleridir. H l  demir parmaklıkların  arkasında tutulmaktadırlar.  Hükümetinizi Türk gazetecilerin karşı karşıya  olduğu bu korku ve sindirme ortamını sona  erdirmeye ve ifade özgürlüğüne saygı  duyulmasını sağlamak için gazetecilerin  haklarını koruyacak yasal reformları derhal  yapmaya çağırıyoruz.   Aldığım mektupların çoğunda  ne yapabiliriz   sorusu yer alıyordu. İşte önerim, bu  kampanyaya omuz verin.  Mithat Paşa, II. Abdulhamit in özel olarak  kurduğu Yıldız Mahkemesi nde sürgün  cezasına çarptırıldıktan sonra gemiye bindirildi.  Gemi iki gün boğaz çıkışında, Silivri açıklarında  bekletildi. Halkın çok sevdiği Mithat Paşa için  büyük gösterilerin olması halinde Taif e  sürgüne gönderilmeyecekti. Tepki olmazsa  gönderilecekti. Olmadı, gönderildi!  Girişte gazetecilerin tutukluluğu sansürdür  dedik. Elbet gazetecinin tutuklanma tehdidi  altında olması da sansürdür.  Bu düşüncemi üstüne basa basa yineliyorum.  Son dönemde Zaman, Star, Yeni Şafak  gazetelerinin başını çektiği bir başka kampanya  var. Özü şu:  Ergenekon ve devamında gelen davalarla  ilgili haberler yaptıkları için haklarında dava  açılan gazeteciler hapse girme tehlikesiyle karşı  karşıya. Bu basın özgürlüğünü tehdit  etmektedir!  Bence de... Ancak arkadaşlar bizlerin hapse  girmesine aldırmıyorlar hatta gerekli diyorlar ve  hatta zemin hazırlıyorlar, kendileri için benzer  bir durum olunca nasırlarına basılmış gibi  bağırıyorlar.  Sizinle ilgili dava, gazeteciliğinize ilişkin değil,  TCK, TMK kapsamında diyenlere sözüm şu:  Türkiye de Ergenekon savcıları zihniyeti  varken darbe, hükümeti devirme, terör örgütü  davası açmak, hakaret, yargıyı etkileme davası  açmaktan daha kolaydır.  Mesleğinize saygınız varsa EFJ nin  kampanyasına siz de katılın!  GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK  Baştarafı 1. Sayfada  bakanların hayretten ağzı açık kalıyor...  Örneğin sıfatı profesör Ömer Dinçer. Yazdığı  makalelerde laik Cumhuriyetin Osmanlı ve İslam  cumhuriyetine dönüşmesini savunan, kamuoyunun  tanımadığı kıyıda köşede mütevazı bir insandı.  RTE aldı Ömer Dinçer i Başbakanlık  Müsteşarlığı na getirdi. Birden parladı. Eski  makaleleri arşivden çıkarıldı.  Kasımpaşalım, Müsteşarıma kimse dokunamaz,  dedi.  Son genel seçimde milletvekili seçtirdi.  Hükümette de Çalışma ve Sosyal Güvenlik  Bakanlığı na getirdi.  Dinçer, patronuna o denli bağlı, saygılı bir bakan  ki, işçi emeklisine yapılacak zammı bakanlık  saptamış. Açıklamıyor.  Ayda 90 TL zam  üç kilo et alır almaz  harca  harca bitmez..  Zam  müjdesini  Başbakanı nın grup  toplantısında açıklayacağını ilan ediyor.  RTE nin bulup çıkardığı altın çocuklardan  Dinçer in, Başbakan ı gibi soldan sağdan ne olursa  olsun yeter ki övünülecek bir şeyler bulmasına  takmış medya.  Şili de 700 metre toprak altından çıkarılan işçiler  yaşama yeniden merhaba dedikleri sırada   Dinçer imiz  Böyle bir kaza bizde olsaydı,  madencilerimizi üç günde çıkarırdık  deyiverdi.  Gazeteler bu açıklama üzerine söyleyecek söz,  bir yorum bulamayınca, haberi iç sayfalarda  vermekle yetindiler.  Oysa, Çalışma Bakanı haklı. AKP nin yarattığı   yeni  Türkiye burası.  Her alanda dünya devleriyle yarışıyor. Taa Şili de  dünyanın ilgi ve hayretle izlediği kurtarma  operasyonunu RTE nin Türkiye sini yüceltmek için  elbette küçümseyecek!  Bunda anlaşılmayan taraf neresi?  Ha, beş ay önce Zonguldak ta  kurtarılamayan  33 madenci güzel öldüler  diyen  bakan var ya; o bakanın Ömer Dinçer olduğunu  anımsatanlar da var.  Çok ayıp ediyorlar. Muhalefetse muratları, bu da  fazla ileri bir muhalefet!  Bakan,  Zonguldak ta grizu patlaması yerine  göçük olsaydı işçilerimizden hayatını kaybeden  olmayacaktı  diyor ve  sonra gerine gerine işçileri   Sadece üç gün içinde çıkaracaktık  diye dünya   leme ders veriyor.  Şimdi, Bakan Dinçer Şili ile Türkiye nin, Şili deki  Çalışma Bakanı ile Türkiye deki Çalışma Bakanı  arasındaki farkı anlatabildi mi?  Orada göçük, burada grizu  Grizu patlaması  yerine Şili deki gibi göçük olsaydı, ohooo, Dinçer  33 işçimizi toprak altından tuttuğu gibi çıkaracaktı!  Ama h l  işçi cesetlerine ulaşamıyormuşuz  O  başka, bambaşka bir konu. Üstelik güzel de  ölmüşler. Bırakalım orada, güzel güzel yatsınlar!  RTE dönemlerinin yetiştirdiği bir başka önder  isim YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan!  Türbanı dün de bugün de siyasal simge ilan  eden CHP ile türbanı başörtüsü diye yutturan  AKP yi birleştirdi.  Bir yazı yazdı, sorun çözülüverdi. Türbana karşı  ne Anayasa Mahkemesi nin ne de Danıştay ın  kararları kaldı. Hepsi çöp sepetine.  Çankaya dakinin gülleri yeni rektörler,  üniversitelerde türban yasağının kaldırıldığını ilan  ediyorlar.  Anayasa, yasa tanımayan bu uygulama  kervanına, Burdur ve Yalova üniversite rektörleri  de katıldı.  H l  CHP türban sorununu çözecek yasal bir  olanak araya dursun. Cumhuriyet resepsiyonunda  kutlamaları artık türbanlı eşiyle kabul edeceğini  ilan eden Çankaya ya 29 Ekim de gidip gitmemeyi  düşüne dursun.  YÖK Başkanı, üstelik anayasa üstü konumda  olduğunu ilan etti:  Başı açıklar baskı görürse bana  gelsinler  diye bir de açıklama yaparak   Biz türban ile uğraşırken son Türk büyüğü  RTE nin kadınerkek eşitliği olduğunu ilan ettiği  Türkiye nin, dünyada 134 ülke içinde 126. sırada  yer aldığı ilan edildi...  Bir başka açıklamaya göre, basın özgürlüğünde  170 ülke arasında Türkiye 122. sırada!  Guinness rekorlar kitabına geçecek rekorlar  bizde.  Dünyaya örnek Dinçer lerimiz, Özcan larımız var  iken:  RTE Türkiye sinde kadınerkek eşitliği  basın  özgürlüğü gibi konularla kafayı yormak  kafayı  yemektir!  ankcum@cumhuriyet.com.tr  SAYFA 15 EK M 2010 CUMACUMHUR YET  8 HABERLERİN DEVAMI  TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 15 Ekim  Oslo B 7  Helsinki B 4  Stockholm B 5  Londra B 12  AmsterdamY 11  Brüksel Y 12  Paris Y 13  Bonn Y 12  Münih Y 13  Berlin Y 10  BudapeştePB 12  Madrid PB 16  Viyana PB 11  Belgrad Y 11  Sofya Y 10  Roma Y 19  Atina Y 22  Zürih Y 10  Moskova Y 5  Aşkabat B 22  Taşkent PB 28  Baku Y 20  Bişkek PB 21  Tiflis Y 19  Kahire B 36  Şam B 29  İstanbul Y 19  Edirne Y 17  Kocaeli Y 19  Çanakkale Y 19  İzmir Y 22  Manisa Y 22  Denizli Y 24  Zonguldak Y 18  Sinop Y 19  Samsun Y 22  Trabzon Y 23  Giresun Y 22  Ankara Y 20  Eskişehir Y 19  Konya Y 22  Sıvas Y 19  Antalya Y 26  Adana Y 30  Mersin Y 29  Diyarbakır Y 25  Şanlıurfa B 27  Mardin B 23  Siirt Y 23  Hakk ri Y 18  Van Y 17  Kars Y 16  Tüm yurt sağa  nak ve yer yer gök  gürültülü sağanak  yağışlı olacak. Ya  ğışların, Marma  ra nın güney ve do  ğusu, Kıyı Ege, Göl  ler Yöresi, Doğu  Karadeniz in iç ke  simleri, Doğu Ana  dolu nun kuzeyi ile  Antalya, Manisa,  Bingöl, Muş ve  Adana nın kuzey il  çelerinde kuvvetli  olması bekleniyor.  CHP Genel Başkanı Kemal  Kılıçdaroğlu, genel seçimler  de halkın önüne çıkacakları  yeni ekonomik programlarının  ayrıntılarını dün ilk kez Cum  huriyet e anlattı. İstanbul, İz  mir ve Anadolu nun çeşitli yer  lerindeki sanayi ve ticaret  odalarında yapacağı konuş  malarla da programın detayla  rını anlatmayı sürdürecek. Re  ferandumdan bu yana sadece  türban konusundaki görüşle  riyle kamuoyunun gündemin  de yer alan CHP liderini bun  dan sonra daha çok ekonomi  konuşurken göreceğiz.  CHP nin işsizliği  azaltma formülü  AKP nin ekonomi politikala  rını  İstihdam yaratmayan, dış  borçlanmaya, tüketim ve itha  lata dayalı büyüme  olarak de  ğerlendiren CHP, kendisine   İstihdam yaratan, iç tasarrufa,  sanayileşmeye ve tarım potan  siyelinin korunmasını esas alan  büyüme yi hedef olarak koy  muş durumda. Türkiye nin en  önemli sosyal sorunu olarak  gördükleri yüzde 20 lere ula  şan işsizliği, ARGE ye, ino  vasyona, verimlillik artışına  dayalı sanayileşme hamleleri  ile düşürmeyi planlıyorlar. Sa  nayi kollarının belirli bölgeler  de  kümelenmesi  öngörülü  yor. Bu yönde teşvik politika  ları da geliştiriliyor. Sanayileş  meden sonra işsizliğin azaltıl  ması noktasında ikinci önemli  alan ise tarım olarak belirlen  miş durumda. CHP progra  mında  tarımda istihdamın ko  runması  kritik öneme sahip.  Kopuşun önlenmesi için özel  likle küçük ölçekli üreticilere  teşvikler verilmesi gündemde.  Merkez Bankası na  yeni misyon  AKP döneminin  Güçlü TL,  yüksek faiz, sıcak para  politi  kalarına karşı, Kılıçdaroğlu yö  netimindeki CHP  gerçekçi  kur  politikalarından yana tavır  alacak. Şu anda fiyat istikrarı  nı önemseyen Merkez Banka  sı nın istihdam ve büyüme ko  nusunda da yönetimin önünü  açacak şekilde hareket etmesi  arzulanıyor. Bankanın bağım  sızlığı sorgulanmamakla birlik  te,  kullanılacak araçlarda ba  ğımsız ama hedeflerde bağım  lı  bir Merkez Bankası modeli  var CHP nin kafasında.  Solcularliberaller  dengesi  Yeni CHP programının, iş  dünyasını, iç ve dış yatırımcı  ları tedirgin etmemesi benim  senen prensipler arasında yer  alıyor. Yabancı sermayeye sı  nırlandırma getirilmesi duru  munda bu  girişte ve çıkışta  eşit  olacak.  Belki de bu nedenle ekono  mi kurmayları arasında özel  leştirmede daha devletçi poli  tikalar izlenmesini isteyen  solcu kanat, liberaller tarafın  dan dengelenmiş gözüküyor.  İki kanat arasında şöyle bir  dengeye varılmış durumda:  Kamu yararına aykırı olduğu  düşünülen  enerji bunların ba  şında  stratejik alanlar dışında  özelleştirmeye karşı çıkılma  yacak. Özelleştirme gelirlerin  den sosyal politikalar için fon  ayrılacak. Doğu ve Güneydo  ğu Anadolu ya gerekirse dev  let yeni KİT ler yaratarak sa  nayileşme götürecek.  Bölgesel asgari  ücrete  hayır   Benzer biçimde, kayıtdışı  ekonominin azaltılması için  iş dünyasının sürekli istediği,  asgari ücretin bazı bölgeler  de düşürülmesi anlamına  gelen  bölgesel asgari ücret   modeli parti içindeki liberal  kanat tarafından dillendirilin  ce, sol kanat frene basmış  gözüküyor. Öneri program  dışı bırakılmış durumda. İş  dünyasının beklentilerini de  gözeten sosyal demokrat  bakış, vergi politikalarında  da kendini gösteriyor. Sol  partilerin klasik hedefi olan   doğrudan vergilerde artış   yapılabilmesi için öncelikle iş  dünyası üzerindeki  dolaylı  vergi yükünün hafifletilmesi   amaçlanıyor. İş dünyasının  temel şik yetlerinden olan  istihdam üzerindeki vergile  rin düşürülmesi de progra  mın ana vaatleri arasında yer  alacak. Yabancı sermayeye  sınırlandırma getirilmesi du  rumunda bu  girişte ve çıkış  ta eşit  olacak.  Sosyal adımların  kaynağı  Kılıçdaroğlu nun partisinin  liderliğine seçildiği günden  bu yana vurguladığı  aile si  gortası  sosyal koruma poli  tikalarının belkemiğini oluş  turacak. Tabii ki  kaynağı  nereden gelecek  sorusuna  tatmin edici yanıtlar buluna  bilirse...  ANALİZ  UTKU ÇAKIRÖZER  Sol ve Liberal Kanatlar Arasında Denge  utku.cakirozer@cumhuriyet.com.tr  İstanbul Haber Servisi  Eski Emniyet  Müdürü Hanefi Avcı nın tutuklandığı Dev  rimci Kararg h örgütü soruşturmasında göz  altına alınıp serbest bırakılan Sosyalist De  mokrasi Partisi  SDP  Parti Meclisi üyesi Sul  tan Seçik,  Eskiden sosyalistleri işken  ceyle tutuklamaya çalışıyorlardı. Şimdi  Emniyet te kriminolojik bir ekip kurulmuş,  topluyor, torbalıyor, suç yaratıyor  dedi.  Operasyonda tutuklanan SDP Genel Başkan  Rıdvan Turan ın eşi Dilay Turan, SDP nin  yasal bir parti olduğunu belirterek  Refe  randumda boykot tavrımız cezalandırılı  yor  diye konuştu.  SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan ın eşi Di  lay Turan, Genel Başkan Yardımcısı Günay  Kubilay ın eşi ve parti meclisi üyesi Sultan  Seçik Kubilay, operasyon sürecinde yaşa  dıklarını ve düşüncelerini Cumhuriyet e an  lattı. Sultan Seçik, 21 Eylül gü  nü, evlerinin sabaha karşı saat  05.30 sıralarında, hücre evi gibi  basıldığını, adeta mahalleliye  teşhir edildiğini ifade ederek,   Hepsi de SDP nin kurucu  üyesi 5 kişi ve Toplumsal Öz  gürlük Platformu ndan tanı  dığımız 3 arkadaşımızın evle  ri aynı anda basıldı. Bizim ev  lerimizden ne Devrimci Ka  rarg h örgütü, ne ilişkilendir  meye çalıştıkları PKK ne de  Ergenekon ile ilgili somut bir  veri çıktı.  İnternette Orhan Yılmazkaya  ve Tunceli de 17 kişinin öldü  rüldüğü olaya ilişkin okudu  ğum iki haber, suçlanmama  dayanak gösterildi. Bize göz  altında Devrimci Kararg h ör  gütüne ilişkin bir şey sorma  dılar.  Orhan Yılmazkaya yı ta  nır mısın, Orhan Yılmazkaya  için yapılan basın açıklamasına  katıldınız mı  sorularını sor  dular. Orhan Yılmazkaya yı  tanımam. Yılmazkaya ile ilgi  li basın açıklamasına gittik,  çünkü biz sosyalistiz. Yaşam  hakkını savunuyoruz ve in  sanlar öldürülmeden de yaka  lanabilirler. Zaten açıklamay  la ilgili herhangi bir dava da  açılmadı  diye konuştu.  Bebeğimi emziriyordum  Tutuklu bulunan SDP Genel  Başkanı Rıdvan Turan ın eşi Di  lay Turan operasyon gecesini  şöyle anlattı:   Ben ve eşim he  kimlik yapıyoruz.  Yıllardır Beyler  beyi nde aynı ad  reste oturuyoruz.  Sabah 05.30 da  kapımız çalınınca  apartmanda bir  komşunun sağlık  sorunu olduğunu  düşündük. Ben o sırada 9 aylık bebeğimi  emziriyordum. Eşim kapıyı açtı ve kar  maskeli, kasklı silahlı polisler yatak oda  mın kapısına kadar geldiler.  Bebeğimi em  ziriyorum, girmeyin  dedim. Korkuç bir tab  loydu. Evim terörize edildi, 56 saat ara  dılar. Sanki 12 Eylül ün kibarcası yaşatı  lıyordu.  Bir şeyinizi kırmadık dökmedik de  ğil mi  diye normalde olması gereken uy  gulamalardan  iyi ki işkence görmediler  di  ye sevinmemizi, neredeyse teşekkür et  memizi bekler yaklaşımları vardı.   Dilay Turan, SDP nin kuruluşunu ve Dev  rimci Kararg h ile ilişkilendirilmesini şöyle  anlattı:  SDP, ÖDP den ayrılanların 2002  yılında kurduğu bir parti. Sosyalist İşçi  Partisi nden  SİP  ayrılan bir grup  Bed  rettin Hareketi  adıyla bir araya geliyor. Or  han Yılmazkaya nın da içinde olduğu söy  lenen Bedrettin Hareketi, 20042005 yıl  larında kendini feshetmiş. Buradan birkaç  kişi gelip SDP ye üye oluyor. SDP ile Dev  rimci Kararg h ı ilişkilendirdikleri nokta  da Yılmazkaya nın bilgisayarında Bed  rettin hareketine dair bir  SDP içerisinde  birkaç arkadaşımız faaliyet yürütüyor  çer  çevesinde bir yazı bulunduğu iddiası.   Devrimci Kararg h soruşturmasında gözaltına alınanlar yaşadıklarını anlattı  İstanbul Haber Servisi  Eski Emniyet Mü  dürü Hanefi Avcı da kayıtları bulunan eski  MİT Dış Operasyonlardan Sorumlu Daire  Başkan Yardımcısı Yavuz Ataç, dün  Dev  rimci Kararg h örgütü  soruşturması kapsa  mında mağdur olarak ifade verdi.  Beşiktaş taki İstanbul Adliye  si ne Çırağan Caddesi üzerinde  ki savcı ve h kimlerin kullandı  ğı kapıdan giriş yapan Ataç,   Devrimci Kararg h örgütü   soruşturmasını yürüten Cumhu  riyet Savcısı Kadir Altınışık ın  odasına çıktı. Ataç, yaklaşık 20  dakika kaldığı adliyeden ayrılışı  sırasında basın mensuplarının  sorularını yanıtlamadı. Ataç ın,  Devrimci Kararg h terör örgütüne yardım et  mek suçundan tutuklanan eski Emniyet Müdü  rü Hanefi Avcı nın Eskişehir de ofisinde bu  lunduğu öne sürülen ses kayıtlarıyla ilgili  mağdur olarak ifade verdiği öğrenildi.  Eski MİT çi Yavuz  Ataç ifade verdi  Rojin, Serdar Turgut tan  10 bin TL kazandı  İstanbul Haber Servisi  HaberTürk köşe  yazarı Serdar Turgut un, Akşam  gazetesindeyken, bir yazısında şarkıcı Rojin e  hakaret ettiği gerekçesiyle açılan dava  sonuçlandı. Bakırköy 2. Asliye Ceza  Mahkemesi, Turgut un 10 bin TL tazminat  ödemesine karar verdi. Sanatçı Rojin, yazısında  hakkında kullandığı ifadeler nedeniyle Turgut  hakkında 100 bin liralık manevi tazminat  davası açmıştı. Turgut, kara mizah yaptığını  söylediği yazısında, şu ana kadar kendisine  çekici gelen hiçbir PKK li kadın görmediğini,  bunun için şehirden Rojin i dağa kaçırıp seks  kölesi yapmak istediğini yazmıştı.  HİLAL KÖSE  Teğmenlerin, SAT çıların ve  denizci askerlerin yargılandığı  Poyrazköy davasının tutuksuz  sanığı Albay İbrahim Koray  Özyurt, aynı CD lerin Ergene  kon iddianamesinde farklı içe  rikle yer aldığına dikkat çekerek   Organize suç örgütü için  deki şahıslar koordineli ça  lışsalardı ben bu hataları bu  lamazdım. Silahlı Kuvvet  ler deki hainlerden gelen bil  gilerden, bizi tanımayan bir  insan ancak bu kadar düzgün  delil üretebilir  dedi.  Amirallere suikast, Kafes Ey  lem Planı davalarıyla birleştiri  len Poyrazköy de mühimmat  bulunmasına ilişkin davaya İs  tanbul 12. Ağır Ceza Mahke  mesi nde devam edildi. Davanın  yedinci oturumuna emekli De  niz Binbaşı Levent Bektaş ın  da aralarında bulunduğu 11 tu  tuklu sanık ile eski Kuzey De  niz Saha Komutanı emekli Kor  amiral Feyyaz Öğütçü ile 25 tu  tuksuz sanık katıldı. Duruşma  da savunmasını yapan sanık  Albay Özyurt, cezaevindeki  Doğu Perinçek i ziyaret etme  yi istediği yönündeki iddiaların  gerçek dışı olduğunu, Doğu  Perinçek i tanımadığını söyle  di. Ergenekon iddianamesin  den Perinçek in de Refahiyeli  olduğunu gördüğünü söyleyerek   Ben de Refahiye de doğdum.  Perinçek ile hiçbir telefon ya  da yüz yüze görüşmem yok.  Doğum yerlerimizle irtibat  landırmışlar  dedi.   Üçüncü köprü benim   Ergenekon davası sanığı İl  yas Çınar  ı Deniz Kuvvetle  ri nden tanıdığını ancak irti  batının olmadığını söyleyen  Özyurt, Çınar dan elde edilen  bu CD nin dökümünün, Erge  nekon dosyasında farklı, Poy  razköy dosyasında farklı ol  duğuna dikkat çekti. Özyurt,   CD içindeki belgeler bizim  iddianamede word, Ergene  kon da ise exel dosyası olarak  gösteriliyor. CD gerçek ol  saydı iki dosyadaki dökü  münün de aynı olması gere  kirdi  dedi.  Dosyadaki CD lerin elektro  nik bilişim kayıtlarındaki çeliş  kileri anlatan Özyurt,  İstan  bul da üçüncü köprü aran  masın. Üçüncü köprü benim.  Benim üzerimden Ergene  kon la Poyrazköy ü irtibat  landırıyorlar  diye konuştu.  Kurmay Albay Dora Sun  gunay, NATO da görev aldı  ğını belirterek, iddianamedeki  DHKPC, TİKKO örgütleriyle  bağlantılı olduğu yönündeki id  diaları reddetti. Ordu içinde  mezhepçi yapılanma iddiasına  da tepki gösteren Sungunay,   Bu ihbarın kim tarafından  nereden gönderildiğinin hiç  araştırılmaması düşündürü  cüdür  diye konuştu. Tutuklu  sanık emekli Deniz Binbaşı Le  vent Bektaş, oturumun öğle  arasında, davayı izlemek için  gelen eşi Füsun Bektaş ile 19.  evlilik yıldönümünü kutladı.  Sultan Seçik  Seçik: Önce topluyorlar  sonra suç yaratıyorlar   CD lerin içerikleri farklı   POYRAZKÖY DE BULUNAN MÜHİMMATLARA İLİŞKİN DAVAYA DEVAM EDİLDİ
            
    
