19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 MART 2009 ÇARŞAMBA 10 DIŞ HABERLER [email protected] CMYB C M Y B 50 ABD’li çocuktan biri evsiz NEW YORK (AA) - Her 50 Amerikalõ çocuktan birinin yõlda en az bir kez evsiz kalma durumuna düştüğü bildirildi. Ulusal Aile Evsizliği Merkezi’nin 2005-2006 verilerine dayanarak dün yayõmladõğõ raporda, 1.5 milyon çocuğun yõlda en az bir kez evsiz kalma deneyimini yaşadõğõna işaret edildi ve sorunun şimdi derinleşen ekonomik krizin getirdiği icra ve işsizliklerle kesinlikle daha da ağõrlaştõğõ kaydedildi. Raporda, evsiz çocuklarõn diğer çocuklara göre aç kalma, kronik sağlõk sorunlarõ yaşama, sõnõfta kalma, liseyi terk etme ihtimallerinin daha fazla olduğu ifade edildi. Çin Washington’ı suçladı Dış Haberler Servisi - Çin, bir Amerikan gemisinin Çin savaş gemileri tarafõndan taciz edildiği iddiasõnõ yanõtladõ. ABD Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn suçlamasõna karşõlõk veren Çin Dõşişleri Bakanlõğõ sözcüsü Ma Caoşü, Amerikan gemisinin uluslararasõ kurallarõ ve Çin yasalarõnõ ihlal ettiğini ileri sürdü. Çinli yetkili, ülkenin güneyindeki Haynan Adasõ açõklarõnda salõ günü meydana gelen olayla ilgili olarak, “ABD tarafõ gerçekleri çarpõtõyor ve siyahla beyazõ karõştõrõyor, bunu kabul etmemiz mümkün değil” diye konuştu. Taliban: Ilımlı unsur yok Dış Haberler Servisi - Afganistan’da Amerikan müdahalesiyle iktidardan devrilen dinci Taliban hareketi, ABD Başkanõ Barack Obama’nõn uzlaşma çağrõsõnõ “mantõksõz olduğunu” belirtti. Taliban sözcüsü Kari Muhammed Yusuf, “Taliban içerisindeki õlõmlõ gruplar” tanõmõnõ eleştirerek, “Taliban birlik içerisinde, tek bir lideri, amacõ ve politikasõ olan bir gruptur. Eğer evlerinde oturanlar ve savaşmayanlar kastediliyorsa onlara hitap etmek de zaten anlamsõzdõr” dedi. Yusuf, savaşõ sona erdirecek tek çözümün ülkedeki 70 bin yabancõ askerin çekilmesi olduğunu ifade etti. Somaliye ‘şeriat’ geldi MOGADİŞU (AA) - Somali kabinesi, ülke genelinde şeriat uygulanmasõ kararõ aldõ. Enformasyon Bakanõ Farhan Ali Muhammed, kabinenin şeriat yasasõnõ kabul ettiğini, parlamentonun da buna onay vermesini ümit ettiklerini söyledi. Muhammed, şeriatõn anayasaya da yazõlacağõnõ ifade etti. Erdoğan’õn AB politikasõ muğlak ÇİMEN TURUNÇ BATURALP BRÜKSEL - Avrupa Parlamentosu’nun, reform sü- recindeki yavaşlama, basõna yönelik baskõ, Deniz Fe- neri, Ergenekon, toplumdaki kutuplaşma, sendikal hak- lar ile ilgili hükümete yönelik uyarõlarõn yer aldõğõ, da- ha önce Dõşilişkiler Komitesi’nde kabul edilen Türkiye raporu bugün de AP genel kurulunda tartõşõlõyor. Hol- landa milletvekili Hõristiyan Demokrat Ria Oomen- Ruijten tarafõndan hazõrlanan rapor yarõn oylanacak. AP Sosyalist Grup Başkanõ Martin Schulz, ra- porun tartõşõlmasõ öncesinde dün Strasbourg’da dü- zenlediği basõn toplantõsõnda, Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan’õn, AB politikasõnda “muğlaklık” ol- duğunu söyledi. Türkiye’deki reformlarõn yavaşla- masõnõn, Avrupa Parlamentosu’nda Türkiye’nin üyeliğini destekleyen gruplarda endişe yarattõğõnõ söy- leyen Schulz, Türk hükümetinin reformlara devam edip etmeme konusunda karar vermesi gerektiğini ifa- de etti ve politik oyunlar yüzünden reformlarda sap- malar bulunduğunu, bunun da tehlikeli olduğunu ifa- de etti. Reformlarla ilgili tutarsõzlõk olduğunu öne sü- ren Schulz, “Bir gün Kürtçe kanal açılırken diğer gün ters yönde bir adım atıldığını duyuyoruz” de- di. Schulz, teröre karşõ olduklarõnõ ancak kültürel özerklikten yana olduklarõnõ ifade etti. İki taraf da atım atmalı Sosyalist Grup’tan yapõlan yazõlõ açõklamada da “Türkiye’den reformlarla ilgili somut adımlar at- ması”, “AB’nin de Türkiye’nin stratejik önemini kavraması” talep edildi. Türkiye’nin özellikle ener- ji hatlarõ üzerindeki transit önemine vurgu yapan sos- yalist parlamenterler, AB ve Türkiye arasõndaki bu alan- daki işbirliğinin arttõrõlmasõ gerektiğini belirtti. “Kapsamlı anayasa reformu çabalarının başör- tüsü tartışmasıyla sonuçlanmasından ve toplu- mun daha fazla kutuplaşmasına yol açmasından üzüntü duyuyoruz” ifadeleriyle hükümetin reform sü- recinde bir ilerleme kaydedememesinin eleştirildiği tas- lak raporda yer alan diğer bazõ konular şunlar:  Ergenekon: Raporda AP’nin Ergenekon da- vasõnõ desteklediğini ve teşvik ettiğini gösteren ifa- delerin devamõnda “sanıklara muameleyle ilgili haberlerden endişe duyuyor, Türk makamla- rından sanıklara adil yargılanma hakkı sun- malarını ve hukukun üstünlüğü ilkelerine sıkı- ca bağlı kalmalarını istiyoruz” sözleri yer alõyor. Hrant Dink cinayeti gibi çözülemeyen davalar dik- kate alõndõğõnda Ergenekon davasõnõn daha ciddi- ye alõnmasõ gerektiği vurgulanõyor.  Basın özgürlüğü: Türkiye’deki basõn özgür- lüğüne yönelik kaygõlar ifade ediliyor. Başbakan Er- doğan’õn basõna yönelik tutumu isim verilmeden, “Demokratik ve çoğulcu toplumlarda basın öz- gürlüğü ne internet sitelerinin sık sık kapanma- sı ile ne de eleştirel basına uygulanan baskı ve da- valar yoluyla sağlanamaz” sözleriyle eleştiriliyor.  Deniz Feneri uyarısı: Hükümetin Deniz Fe- neri ve yeşil sermaye konusundaki tutumu da yer alõyor. Deniz Feneri ve yeşil sermaye (Türki- ye’deki İslami yatõrõm fonlarõ) ilişkin dolandõrõcõ- lõk davalarõnda, AB vatandaşlarõnõn ve AB ülke- lerinde yaşayanlarõn mağdur olduklarõ ifade edili- yor ve bu davalar için hükümet ve adli makamlardan daha sõkõ işbirliğine gidilmesi isteniyor.  Vize kolaylığı: AB’ye üye ülkelerden Türk öğ- renciler, akademisyenler ve işadamlarõna vize kõ- sõtlamalarõnda kolaylõklar sağlamalarõ talep ediliyor.  PKK ve Kürt meselesi: Raporda, PKK’den “terörist” diye söz edilmesi dikkat çekiyor. DTP ve bütün seçilmiş üyelerinin “terörist PKK’yle” ve “şiddet kullanımı ile arasına açıkça mesafe koyması” isteniyor. Azõnlõklara düşmanlõk besleyen bütün örgüt ve gruplara karşõ önlem alõnmasõ isteniyor ve Leyla Za- na gibi isimlerin, basõn özgürlüğü yasasõ, terörle mü- cadele yasasõ ve TCK’nin bazõ maddelerine daya- nõlarak şiddet içermeyen fikirleri yüzünden hâlâ ya- sal kovuşturmaya tabi tutulmasõ eleştiriliyor. BRÜKSEL (AA) - Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi’nin (AİHM) Belçika’yõ “işkence, insanlık dışı muamele ve ırkçılık” ithamlarõyla yargõlayarak mahkûm etmesi ülkede rahatsõzlõk uyandõrdõ. AİHM’nin kararõna göre Belçika, Türk asõllõ Turan Çakır’a (41) 15 bin Avro manevi tazminat ödeyecek. Brüksel’de, Türklerin yoğun bulunduğu Schaerbeek bölgesinde, 17 Mart 1996 tarihinde polislerin bir kimlik kontrol operasyonu sõrasõnda olaylar çõkmõş, Çakõr bu olaylar sõrasõnda polis tarafõndan dövülerek karakola götürülmüş ve kötü muamele gördüğünü iddia etmişti. Olaydan sonra 10 gün hastanede kalan Çakõr, halen işitme, görme ve nefes alma sorunlarõ yaşõyor. İhlaller artıyor AİHM, Çakõr’õn yaralarõnõn, polisin iddia ettiği gibi, sadece yere düşmekten kaynaklanamayacağõnõ, bariz bir şekilde işkencenin söz konusu olduğunu, Avrupa İnsan Haklarõ Sözleşmesi’nin işkenceyi yasaklayan 3. maddesine aykõrõ davranõldõğõnõ, ayrõmcõlõğõ yasaklayan 14. maddenin de ihlal edildiğini belirtti. AİHM, Belçika makamlarõnõn ve adaletinin böyle bir olay karşõsõnda ilgisizlik ve tepkisizliğini de eleştirdi. AİHM’nin bu kararõ, insan haklarõ ve işkence gibi konularda ağõr eleştirilere hedef olan Belçika’da rahatsõzlõk uyandõrdõ. Belçika İnsan Haklarõ Derneği (LDH), geçen hafta, ülkedeki insan haklarõ ihlallerinin giderek arttõğõna işaret eden kapsamlõ yõllõk raporunu açõklamõştõ. “Başka ülkelerde insan hakları söz konusu olduğunda çok konuşan Belçika’nın kendine miyop baktığını” ifade eden LDH, bu ülkede bazõ temel hak ve hürriyetlerin saygõ görmediğini savunmuştu. LDH, Avrupa Konseyi ve BM kurumlarõnõn da Belçika’yõ yõllardõr uyardõğõnõ hatõrlatmõştõ. Dış Haberler Servisi - Önde gelen Amerikan ga- zetelerinden Washington Post, ABD Dõşişleri Ba- kanõ Hillary Clinton’õ, Ankara’daki görüşmele- rinde Türkiye’de basõn öz- gürlüğüne yönelik kõsõtla- malarõ gündeme getirme- diği için eleştirdi. Gazetenin “Bazı dost- lar” başlõklõ başyazõsõnda Clinton’õn Çin, Mõsõr ve Türkiye gezilerindeki söy- lemiyle, kendi bakanlõğõ- nõn geçen günlerde yayõm- ladõğõ yõllõk insan haklarõ ra- porunu görmezden geldiği vurgulandõ. Başyazõda, yurt- dõşõ gezilerine Asya turuy- la başlayan ABD’li bakanõn Çin’de yaptõğõ açõklamada, “bu ülkedeki ilgili insan hakları ihlalleri konuları- nın ekonomi, güvenlik ve çevre alanlarındaki iliş- kileri etkilemeyeceğini” söylediği hatõrlatõldõ. ABD Dõşişleri Bakanlõ- ğõ’nõn 25 Şubat günü ya- yõmladõğõ yõllõk raporda “in- san haklarına saygının za- yıf, işkencenin yaygın ol- duğu” belirtilen Mõsõr’õ zi- yaret eden Clinton’õn, bu ül- keyi demir yumrukla yöne- ten Hüsnü Mübarek’ten “aile dostu” diye bahsetti- ği hatõrlatõlan başyazõda şöy- le denildi: “Clinton’ın bu sözleri Ortadoğu’da El Kaide’ye adam kazandı- ranlar ve anti-Amerikan propagandacıları tarafın- dan değerlendirilecektir. Bu ifadelerin Mübarek’in baskıcı yönetiminden nef- ret eden ve ABD’yi ona ar- ka çıkmakla suçlayan mil- yonlarca Mısırlı için ne kadar kırıcı olduğundan habersiz gözüküyor.” Washington Post, ABD Dõşişleri Bakanõ’nõn Tür- kiye’de sarf ettiği sözlerle de, “Recep Tayyip Erdo- ğan hükümetinin kuşat- ması altındaki basın öz- gürlüğü savunucularını şoke ettiğini” yazdõ. ‘Hükümet çirkin bir kampanya başlattı’ ABD insan haklarõ ra- poruna göre, “Erdoğan ve diğer hükümet yetkilile- rinin, özellikle Deniz Fe- neri yolsuzluğuyla AKP arasındaki ilişkiyi sergi- leyen haberler sonrasında basına ve medya şirketle- rine karşı sert açıklama- lar yaptıkları” hatõrlatõ- lan başyazõya şöyle devam edildi: “Bu ifadeler hafif kalır. Aslında, Erdoğan hükü- meti Türkiye’nin en bü- yük medya holdinglerin- den birine karşı çirkin bir kampanya başlatarak, Rusya’nın bağımsız med- yaya yönelik tavrıyla kı- yaslanacak bir manev- rayla, 500 milyon dolarlık bir vergi faturası çıkardı.” Gazete, Erdoğan’õn ra- pordan şikâyetçi olup ol- madõğõnõn sorulmasõ üze- rine Clinton’õn, “Türki- ye’nin ifade ve vicdan özgürlüğü ve insan hak- ları alanlarında büyük ilerleme kaydettiği” yö- nünde ifadeler kullanma- sõnõ da eleştirdi. Türki- ye’nin ifade özgürlüğü alanõnda geri adõm attõğõ, Mõsõr’da insan haklarõnõn iyiye değil kötüye gittiği vurgulanan başyazõ şu ifa- delerle sona erdi: “Bu gerçekleri küçümseye- rek Clinton, dünya ça- pındaki liderlere, teca- vüzlerinin bu Amerikan yönetimi tarafından cid- diye alınmayacağı me- sajı veriyor.” Reformlardaki yavaşlõktan şikâyet edilen taslak raporun Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu’nda tartõşõlmasõ öncesinde, Sosyalist Grup Başkanõ Martin Schulz, politik oyunlar yüzünden reformlarda sapmalar bulunduğunu dile getirdi TURAN ÇAKIR DAVASI WASHINGTON POST ELEŞTİRDİ Dış Haberler Servisi - Sri Lan- ka’nõn güneyinde bir camide dü- zenlenen intihar saldõrõsõnda en az 15 kişinin öldüğü, 60 kişinin ya- ralandõğõ bildirildi. Akuressa ka- sabasõnda meydana gelen saldõrõ sõrasõnda mevlit için camiye giden aralarõnda 6 bakanõn da bulundu- ğu kalabalõğõn hedef alõndõğõ ve yaralananlar arasõnda Posta ve Telekomünikasyon Bakanõ Ma- hinde Wijesekara’nõn da bulun- duğu kaydedildi. Saldõrõnõn intihar eylemcisinin üzerindeki bombayõ patlatmasõyla gerçekleştiği belirtilirken ordu söz- cüsü olaydan Tamil Kaplanlarõ’nõ sorumlu tuttu. Bu saldõrõnõn ardõn- dan ise Tamil Kaplanlarõ’na yakõn bir internet sitesinde, ülkenin ku- zeydoğusunda Tamil Kaplanla- rõ’nõn kontrolündeki bölgeye Sri Lanka ordusunun pazar günü ve ön- ceki gün düzenlediği bombardõ- manlarda aralarõnda çocuklarõn da olduğu en az 129 sivilin öldüğü, 200 kişinin yaralandõğõ duyuruldu. Siviller iki ateş arasında kaldı Haberde, ordunun “salkım bom- bası” kullandõğõ savunuldu. Sri Lanka ordusu iddialarõ yalanladõ. Ordu, Tamil Kaplanlarõ’na karşõ 2 aydõr geniş çaplõ bir operasyon yü- rütüyor. Örgütün kuzeydoğuda 50 kilometrekarelik ormanlõk alanda sõ- kõştõrõldõğõnõ belirtiyor. Hükümete göre, yaklaşõk 36 bin sivil çatõşma bölgelerinden kaçarak çadõr kentlere sõğõndõ ancak gerillalar iki ateş ara- sõnda kalan 70 bine yakõn Tamil si- vili, “canlı kalkan” olarak kulla- nõyor. BM ve Kõzõlhaç’a göre ise bölgede 200 bine yakõn sivil Sri Lanka ordusu ile Tamil Kaplanla- rõ’nõn ateşi arasõnda kaldõ ve ocak ayõndan bu yana, aralarõnda ço- cuklarõn da bulunduğu yüzlerce kişi hayatõnõ kaybetti. Öte yandan Sri Lanka’da eski bir direnişçi lideri bakan oldu. Albay Karuna kod adõyla tanõnan eski Ta- mil komutanõ Vinayagamurathi Muralitharan, Cumhurbaşkanõ Mahinda Rajapaksa’nõn hükü- metinde Ulusal Entegrasyon ve Uzlaşma Bakanõ olarak yemin ede- rek göreve başladõ. Muralitharan, yemin töreninde, 25 yõldõr iç sava- şõn devam ettiği ülkede ulusal uz- laşmanõn gereğine vurgu yaptõ ve Tamil azõnlõğõn haklarõnõ korumak ve onlara yardõmcõ olmak için hü- kümete dahil olduğunu söyledi. Belçika õrkçõlõktan mahkûm oldu Sri Lanka’da bakanlarõ hedef alan saldõrõda 15 kişi öldü Camide intihar saldırısı Camiye giden kalabalığın hedef alındığı saldırıda aralarında bir bakanın da bulunduğu 60 kişi yaralandı. Ordu olaydan Tamil Kaplanları’nı sorumlu tuttu. (Fotoğraf: AP) Hillary Clinton Türkiye’de insan haklarõnõ unuttu İngilizceyi İngilizce kaynaklardan öğrenin... Westminster University ve Premier College sertifikalarõna sahip, London School of Business Administration’da master yapmõş, ÖĞRETMENDEN BRITISH ENGLISH ? Gramer, konuşma, derslere yardõmcõ, sõnavlara hazõrlõk ? İş İngilizcesi (Business English) ve İngilizce iş görüşmelerine (Interview) hazõrlõk Acıbadem /İstanbul 05327018041 Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. Resul Çelikok
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle